Problem Ben: İçimizdeki Anti Kahramanlara Yazılan 5 Şarkı

Editör:
Gizem Yürük
spot_img

Bazı şarkılar vardır, çaldığı an bağ kurarsın, sana seni anlatır. Sanki notalar, bilincinin en ücra köşelerinde dillendirmeye çekindiğin ya da tam olarak adlandıramadığın o karmaşık duygu yumağını deşer. Bir duygudaşlık kurar, en yalnız anında sessiz bir yoldaş olur. O an, kulaklığı takıp gözlerini kapattığında, dünyanın gürültüsü kesilir ve geriye sadece sen ve o şarkı kalır.

Sanırım hepimiz bir noktada kendi hikâyemizin o parlak kahramanı olamayacağımızı anlıyoruz. Benim için bu an, yirmili yaşlarımın başında, büyük hayallerle hayatın gerçeklerinin çarpıştığı o belirsiz eşikte geldi. Hassas ve incelikli yapımın beni her zorluktan koruyacağını sandığım yerden, kendimi bir anti-kahraman gibi hissettiğim bir noktaya savruldum. Bize öğretilen başarı hikâyelerinin bir parçası olamayınca, insan ya kendinden vazgeçiyor ya da o kusurlu hâliyle yola devam etmenin bir yolunu arıyor.

Bu yazı; kalabalıkların ortasında, herkesi dinleyen ama kimsenin dinlemediği, sürekli bir imposter sendromu gölgesinde yaşayan ve kendini sürekli bir “problem” gibi hisseden kişilere yazılmıştır. Bazen tek istediğimiz, bütün gün çevremizdeki insanların görmediği ve anlamadığı o ağırlığı atıp, eve gidip dans ederek ağlamayı beklemek oluyor. Bu şarkılar, duygularımıza eşlik etsin.

1. Taylor Swift – Anti Hero

Taylor Swift‘in onuncu stüdyo albümünün en dikkat çekici parçalarından biri olan Anti-Hero, Swift ve Jack Antonoff imzalı bir prodüksiyon ve yazarlık eseridir. Synth pop ve pop rock türlerindeki hareketli ve akılda kalıcı melodisinin aksine, şarkının sözleri derin ve içe dönük bir temaya sahiptir.

Anti-Hero, Taylor Swift‘in kendi benliğiyle olan karmaşık ilişkisini ve iç gözlemini merkeze alan, son derece dürüst bir pop şarkısıdır. Şarkı, anlatıcının kendini problem olarak görmesi, kronik güvensizlikleriyle yüzleşmesi ve kendini sabote etme eğilimi etrafında döner.

Şarkının temel itirafı, anlatıcının tüm dışsal suçlamaları reddedip suçu tamamen içselleştirmesini ifade eden “Problem benim” cümlesidir. Bu, aynı zamanda sosyal medya çağının dayattığı kusursuzluk algısına karşı kendini dışlanmış hisseden birinin en samimi itiraflarından biridir.

Şarkı, beklenen olgunluğun yaşla birlikte gelmemesi ve depresif ruh halinin günlük yaşamı ele geçirmesi vurgusuyla başlar. Mizah ve sarsılmaz bir dürüstlükle kaleme alınan Anti-Hero, Taylor Swift‘in kamusal ve özel benliklerini cesurca incelediği, kendi güvensizlik ve öz sabotaj döngülerini açığa vurduğu, en otobiyografik ve kendine eleştirel şarkılarından biri olarak öne çıkar.

“I have this thing where I get older but just never wiser
(Giderek yaş alıyorum, ancak bu beni asla akıllandırmıyor)
Midnights become my afternoons”
(Gece yarıları benim öğle aralarım haline geldi)

2. Deniz Tekin – Bende Bir Problem Var

Kozakuluçka albümünde yer alan ve Deniz Tekin‘in kaleminden çıkan Bende Bir Problem Var, Türkçe indie türünün öne çıkan melankolik şarkılarından biridir. Şarkı, derin bir varoluşsal yorgunluk, kendini değersiz görme ve yalnızlığı benimseme gibi samimi ve içten temaları işler.

Anlatıcı, artık ilişki kurma çabasından vazgeçmiş; hatta bir adım öteye geçerek başkalarını kendisinden uzaklaşmaya teşvik eden bir tavır sergilemektedir. Bu durum, şarkı boyunca bir öz koruma mekanizması olarak kendini gösterir. Şarkı, zihindeki şu düşünceyi görünür kılar:

“Madem ben bir problemim ve insanlara yük olacağım, onları incitmektense, onların beni terk etmelerini sağlamak daha iyidir.”

Bu bağlamda, şarkıdaki “yalnızlıktan hoşlanmak” ifadesi; dışlanmışlığı kabullenmenin ve bu zorunlu kabullenişte bir nevi teselli bulma çabasının hüzünlü bir yansımasıdır.

“Ben, kardelenler arasında sırıtan kimliksiz ot
Sen, ayçiçeklerinin yüzünü döndüğü güneş”

3. Sedef Sebüktekin – Dert Olmasın Diye

Türkçe bağımsız müziğin öne çıkan isimlerinden Sedef Sebüktekin‘in teklisi Dert Olmasın Diye, sanatçının kaleminden çıkan en etkileyici eserlerden biri. Şarkının temelini oluşturan en güçlü tema, içindeki hüznü ve yalnızlığı çevresindekilerden saklama çabasıdır. Ancak bu yalnızlık, yalnızca kişisel bir kederin ötesine geçerek, evrensel bir yalnızlık duygusuna gönderme yapar.

Anlatıcısı, kendi duygusal yükünü başkalarına yansıtmak istemediğini, başkalarını üzmemek adına kendi acısını içine gömdüğünü vurgular. Bir iç monolog şeklinde ilerleyen şarkı, hüzünle yüzleşmek yerine geçici bir rahatlama arayışını ifade eder. Tıpkı bu yazıda olduğu gibi, müzik ve dans, acıdan ve gerçeklikten bir kaçış yolu olarak kullanılır. Tek çare, acıyı bir süreliğine unutmak için dans etmek ve sonunda, yalnız başına ağlayarak gerçek bir rahatlama bulmaktır.

“Dert olmasın diye ben susmuşum yineHerkes de üstüme gelince şaşırmam”

4. Radiohead – Creep

Radiohead‘in Pablo Honey albümünün en çarpıcı parçalarından biri olan Creep, Albert Hammond ve grup üyeleri Colin Greenwood ile Ed O’Brien‘ın yazarlığını, Paul Kolderie ve Sean Slade‘in ise prodüktörlüğünü üstlendiği kült bir eserdir.

Şarkı, anlatıcının ulaşılmaz güzellikte ve mükemmellikte gördüğü bir kişiye duyduğu yoğun hayranlık ile bununla keskin bir tezat oluşturan kendini değersiz görme duygusunu işler. Hayran olunan kişi, abartılı bir dille, neredeyse ilahi bir güzellikte ve karşı konulmaz olarak tanımlanır. Bu yüceltmenin hemen ardından gelen nakaratta anlatıcı, içinde bulunduğu sosyal ortamda ya da hayran olduğu kişinin yakınında ne kadar yetersiz, yanlış ve yabancı hissettiğini açıkça dile getirir. Kendini ağır bir şekilde yargılar.

Anlatıcı, bu acı verici durumdan kurtulmak için yoğun arzularını ortaya koyar. Creep, reddettiği ve kendisine layık görmediği bir dünyada var olmak zorunda kalan bir bireyin iç çığlığıdır.

“I wish I was special
(Keşke özel olsaydım)
You’re so fucking special”
(Sen çok özelsin)

5. Taylor Bickett – Quarter Life Crisis

Cleve Wilson prodüktörlüğünde ve Taylor Bickett yazarlığında çıkan Quarter Life Crisis, adından da anlaşılacağı gibi, modern 20’li yaşların başı ile ortası arasındaki yoğun “çeyrek yaşam krizi” döneminin duygusal bir manifestosu. Şarkı, bu kuşağın hissettiği baskıyı, tükenmişliği ve samimiyetsizlik anlarını sarsıcı bir dürüstlükle ortaya koyuyor.

Şarkı, bireyin hayatının neresinde olduğunu sorguladığı, kariyer, ilişkiler ve kimlik konularındaki ezici baskıyı merkeze alıyor. Anlatıcının kalemi, “dün 16 yaşındaydım” derken aniden 28’e yaklaşmanın acımasız hızını ustalıkla aktarıyor. Hayallerle yüzleşen gerçek hayatın acımasız hızını dinleyiciye iliklerine kadar hissettiriyor.

Şarkının belki de en güçlü yanı, sosyal maskeleri ifşa etmesi. Karakterin “iyi” ve “cool” olarak algılanmak için takındığı, ancak sürdüremediği samimiyetsizlik anları, dinleyicinin kendi deneyimleriyle güçlü bir bağ kurmasını sağlıyor. Ayrıca, basit günlük işlevleri yerine getirmenin bile ağır bir çaba gerektirdiği o kronik tükenmişlik (burnout) durumunu çok net özetliyor.

“I’m constantly symptomatic
(Sürekli semptom gösteriyorum)
Mom says it’s psychosomatic
(Annem bunun psikosomatik olduğunu söylüyor)
That I’m the girl that cried headache
(O (durup dururken) başı ağrıyan kız benmişim)
I’m melodramatic as hell”
(Acayip melodramatiğim)

Bu şarkılar, o karanlık köşede tek başına olmadığınızı kanıtlayan bir fener görevi görüyor. Yaş alırken akıllanmama hissiyle boğuşan, kendini “problem” olarak gören, sürekli imposter sendromu yaşayan veya sırf kimseye dert olmamak için hüznünü içine gömen herkes için bu notalar bir sığınak olsun.


Kaynakça:

  • Arcand, Rob, and Jazz Monroe. “Taylor Swift Parties With Her ‘Anti-Hero’ (Also Taylor Swift) in New Video: Watch.” Pitchfork, 21 Oct. 2022, Web. Erişim Tarihi: 17.10.2025

spot_img

Yorum Yap

Yorum girişi yapınız.
Adınızı girin

spot_img

Jane Eyre Nasıl Jane Eyre Oldu?

Jane Eyre, edebiyat tarihinin en önemli kadın figürlerindendir. Onun bakış açısını, deneyimlerini takip eden herkes yaşamını kendinden emin, dik duruşlu birey olarak sürdürebilir.

Soma: Hint Tanrılarının Mucizevi İçkisi

Soma, Hint mitolojisinde tanrıların içkisi olarak bilinir. Canlandıran, zenginlik ve sağlık veren bu içki aynı zamanda tanrılaştırılmıştır.

Ters Cepheye Bakan Balkonlar: Hayatın Arka Yüzünden Bakmak

Ters cepheye bakan bir balkon, insanın içe dönüşünü; ön cephe ise hayata ve topluma açılmayı simgeler. Denge, ruhsal bütünlük için gereklidir.

Linkin Park – From Zero Albüm İncelemesi: Yeniden Doğuş

Chester Bennington’ın ölümünden yedi yıl sonra yeni solistleri Emily Armstrong ile geri dönen rock müziğin efsanesi Linkin Park'ın "From Zero" albümünü inceliyoruz!

2000’lerin En Çok Ses Getiren 10 Asya Filmi

2000'lerde evrensel bir sanat gücü hâline gelmiş Asya sineması, yeni türlerin doğmasına ve sinematik dilin evrilmesine öncülük etmiştir.

Muzaffer Şerif Deneyi: Toplumsal Normların Yaşamımıza Etkisi

Türk Psikolog Muzaffer Şerif sosyal deneyleriyle toplumsal normlara alışılmışın dışında çözümler sunarak küresel bir üne kavuşmuştur.

Rick Owens, Temple of Love: Moda ve Varoluş Üzerine Bir Manifesto

Rick Owens’ın “Temple of Love” sergisi, modayı sanat, politika ve kişisel ifadeyle buluşturarak karanlık, büyüleyici ve şiirsel bir deneyime dönüştürüyor.

Miryokefalon Savaşı: Türklerin Anadolu Zaferi

1176 Miryokefalon Savaşı, Anadolu Selçuklu Devleti’nin Bizans’a karşı kazandığı stratejik zaferle Türklerin Anadolu’daki kalıcılığını kesinleştirdi.

Tüylerinizi Ürpertecek En İkonik 5 Korku Oyunu Müziği

Uzun yıllar geçmesine rağmen içimizi ürperten melodileriyle aklımızdan çıkmayan beş korku oyunu şarkısını birlikte inceliyoruz!

Yazınca Hafifler: Günlük Tutmanın Psikolojik Gücü

Günlük tutmak duygusal yükleri hafifletir, farkındalığı artırır ve iyileşme sürecinde içsel bir dönüşüm sağlar; yazmak ruhu özgürleştirir.

Editor Picks