Voltaire – Kandid ya da İyimserlik | 27 Alıntı

Irmak Çelik
Irmak Çelik
22 yaşında yazmaya ve biraz stoacı biraz epikür yaşamaya çalışıyorum
spot_img
spot_img

Fransız Yazar ve Filozof François Marie Arouet ya da takma adıyla bildiğimiz Voltaire, yazdığı az sayıdaki hikaye kitaplarından biri olan Kandid ya da İyimserlik kitabında okurlarının hayatına dokunacağı mesajlar barındırmakla birlikte bunları ironi ile birleştirmeyi başararak güldürürken düşündürmüştür. Üstelik bu basımında Server Tanilli’nin çevirmenliği ve çevirmen notlarıyla biz okurlar şahane hislere kapılmaktan geri kalmıyoruz.

Yaşamı boyunca dünyaya kattığı eserlerin, dünyada sonsuza kadar etkisini sürdüreceğinden şüphemiz yok ama bu zaman diliminde Voltaire’in kelimelerinde sayısız kez ruhumuzu huzura kavuşturalım. Bu kitabın diğer okurlarında da yeşerttiği gibi umudunuzu yeşertmesi dileklerimizle. İyi okumalar Söylenti ailesi!

1- “Sebepsiz sonuç yoktur.” diye cevapladı Candide “Her şey bir düzen içinde birbirine bağlıdır ve en iyi şekilde düzenlenmiştir…” (Sayfa 10)
2- “İnsanlar da doğayı biraz bozmuş olmalılar; çünkü insanlar kurt olmadıkları halde kurt olmuşlar. Tanrı onlara ne yirmi dörtlük top, ne de süngü vermiş. Halbuki onlar, birbirlerini yok etmek için süngüler toplar yapmışlar.” (Sayfa 14)
3- “İyilik adına ne yapıyorsam felaketim oluyor; başkaları gibi hayinlik etseydim, onlar gibi mutlu olurdum.” (Sayfa 15)
4- “Aşk insan soyunun tesellisi, evrenin bekçisi, bütün duyarlı varlıkların ruhu.. Ah hassas aşk!.. Nasıl olur da böyle güzel bir neden, sizde böylesine korkunç bir etki yarattı?” (Sayfa 27)
5- “Çalışmak, üç büyük eksikliği uzaklaştırır; can sıkıntısını, kötü alışkanlıkları ve yoksulluğu…” (Sayfa 30)

6- “Deist yaklaşımına karşın dini reddetmez. Hatta sıradan insanlar ve toplumlar için gerekli bir mekanizma olarak görür. Onun şiddetle karşı çıktığı şey bu mekanizmanın çıkarlar uğruna bozulması ya da kötüye kullanılmasıdır. Bu yüzden de en sert eleştirilerinin, en acımasız alaylarının hedefinde genellikle din adamları bulunur.” (Sayfa 47)

7- “Her şeyin bir amacı olduğuna göre, her şey kaçınılmaz şekilde en iyi amaca yöneliktir.” (Sayfa 50)

8- “Şu muhakkak ki insan durmadan gezmeli.” (Sayfa 55)

9- “Sebepsiz sonuç yoktur.” (Sayfa 58)

10- “Candide: “İnsanların bugünkü gibi her zaman birbirlerini öldürmüş olduklarını, her zaman onların böyle yalancı, hilekar, hain, nankör, haydut, zayıf, vefasız, alçak, kıskanç, obur, sarhoş, hasis, hırslı, katil, dedikoducu, serseri, tutucu, iki yüzü ve budala olduklarını mı sanıyorsunuz?” diye sordu.
Martin: “Atmacaların her zaman güvercin bulsalar yiyeceklerine inanır mısınız” dedi.
Candide: “Elbette!” diye yanıtladı.
Martin: “O halde, madem ki, atmacalar hiç huylarını değiştirmemişler, niçin insanların huy değiştirmesini istiyorsunuz?” (Sayfa 79)

11- Candide, “Meğer bu dünya neymiş?”

Martin, “Saçma sapan, feci bir şey” (Sayfa 90)

12- “Zira sürekli yere atmak istediğimiz bir yükü vazgeçmeden taşımayı sürdürmekten, nefret duyduğumuz varlığımızı sahiplenmekten ve hatta onu muhafaza etmekten, bizi tüketen ve nihayetinde kalbimizi yiyecek yılanı okşamaktan daha ahmakçası var mıdır?” (Sayfa 92)

13- “İnsan bir yerde az çok huzurluysa orada kalmalı.” (Sayfa 93)

14- “Bir dünyada işler yolunda gitmezse diğerinde gider.” (Sayfa 97)

15- “- İyimserlik nedir? diye sordu Cacambo.
– Her şey kötü gittiğinde her şeyin iyi gittiğini savunmak tutkusudur, dedi Candide.” (Sayfa 98)

16- “Her tarafta zayıflar önlerinde yere yüz sürdükleri güçlülerden nefret eder, kuvvetliler de onlara yünü ve eti satılan mallar gibi davranırlar… Huzur içinde yaşar gibi gözüken, içlerinde güzel sanatların geliştiği kentlerde, kuşatılmış bir kentin uğradığı felaketten çok, kaygı ve tasa kemirir insanları. Kişisel kederler, genel üzüntülerden daha çok merhametsizdir.” (Sayfa 100)

17- “O kadar çok olağanüstü şey gördüm ki, olağanüstü olabilecek hiçbir şey kalmadı.” (Sayfa 109)

18- “Vücudunuza şeytan girmiş olmalı.” dedi Candide.
“Dünya işlerine öyle çok karışıyor ki benim vücudumda da olabilir. Zaten her yerde değil mi? Ancak şu yer küreye daha doğrusu yer küreciğe göz attığımda, Tanrı’nın onu kötülük yapan bazılarına terk ettiğini düşündüğümü de itiraf etmeliyim.” (Sayfa 126)

19- “Birçok kenti dolaştım. Kimi yerlerde insanların yarısı deli, kimi yerlerde insanlar çok kurnaz, başka yerlerde çok uysal ve hayvan gibi, kimileri de zeki insanlar. Ama her yerde başlıca uğraşı aşk. İkinci uğraşı insanları çekiştirme, üçüncüsü ise aptalca şeyler söyleme.” (Sayfa 127)

20- “Kendimizi yazgımızın ellerine bırakalım.” (Sayfa 136)

21- “Kendi mahkemelerim bana yeter.” (Sayfa 140)

22- “Kaldı ki ne düşünüyorsam onu söylüyorum ve başkalarının benim gibi düşünüp düşünmemesi hiç umurumda değil.” (Sayfa 142)

23- “Yalnızca akılsızlar değer verilen bir yazarın her şeyine hayranlık duyar. Ben sadece kendim için okurum, işime yarayan neyse onu severim.” (Sayfa 156)

24- “Ümit etmek her zaman güzeldir.” (Sayfa 158)

25- “Lezzetli olduktan sonra, kiminle yemek yediğinin ne önemi var?” (Sayfa 167)

26- “Çok acımasızsınız!”
“Yaşadım da ondan.” (Sayfa 204)

27- “Gülümseyiş, bilgeliktir.” (Sayfa 259)

Voltaire, Kandid ya da İyimserlik, Adam Yayıncılık

Çevirmen, Server Tanilli

 

spot_img

Yorum Yap

Yorum girişi yapınız.
Adınızı girin

Rose Adası’nın İnanılmaz Hikâyesi Film İncelemesi: Bir Mühendisin Ütopyası

68 kuşağının rüzgârını arkasına alarak kendi bağımsız ada devletini kuran İtalyan mühendis Giorgio Rosa'nın gerçek hayat hikâyesini işleyen, eğlenceli, ilham ve umut dolu bir film.

Frankenstein Canavarının 90 yıllık Evrimi: Sinemada 8 Farklı Görünüm

1931'deki hantal Karloff'tan 2025'in duygusal Jacob Elordi'sine... Frankenstein canavarının sinema tarihinde Gotik edebiyat mirasını nasıl dönüştürdüğünü keşfedin.

Müzik Festivallerinin Peşinde Avrupa Turu

Avrupa'nın önde gelen müzik festivalleri ile yaz boyunca geziyoruz.

S.D.B.D.A. Veyahut Yan Yana Film İncelemesi: Birlikteliğin Birleştirici Gücü

Feyyaz Yiğit ve Haluk Bilginer’in başrolde olduğu Yan Yana, farklı dünyalardan gelen iki adamın mizah ve içtenlikle kurduğu dönüştürücü bağı etkileyici biçimde anlatıyor.

Boyarken Düşünmek: Sanatla Zihinsel Arınma

Modern çağın zihinsel gürültüsünü durdurmanın yollarından biri boyamaktır. Sanatla akışa girmek, kaygıyı azaltıp, derinlemesine odaklanma ile aracılığıyla zihinsel arınmayı mümkün kılar.

Dire Straits – Brothers In Arms: Bir Savaş Eleştirisi

Klavye ve gitarın ikonik ismi Dire Straits'in Brothers In Arms ile sunduğu savaş karşıtı bakış açısını inceledik!

Haunted Hotel Dizi Analizi: Ölüm ve Yaşam Arasında Alaycı Bir İşletme

Korku ile komedi türlerini harmanlayan Matt Roller, izleyicilere yepyeni bir fantastik evren sunuyor.

Frankenstein Filmine Referans Olan Tablolar

Frankenstein filmi yalnızca konusuyla değil, sanatsal yanıyla da bizlere çok şey anlatıyor.

TikTok’un Kütüphanesi: BookTok’ta Popüler Olan 10 Kitap

BookTok, kullanıcıların kısa videolarla paylaştığı bir dijital kitap topluluğu haline gelmiş ve bir kitabın popülerliğini hızla arttıran bir platform olmuştur.

Kayayı Delen İncir Aslında Ne Anlatıyor?

Kayayı Delen İncir, Turgut Uyar’ın 1982 yılında, ilk kez Karacan Yayınları tarafından yayımlanan ve aynı yıl Behçet Necatigil Şiir Ödülü’nü kazanan şiir kitabıdır.