Bir baykuşun çığlığı aralıyor önümde
Gecenin kapılarını
Ve sokak sokak dolaşıp
Ve birer birer
Yakıyorum sokak lambalarını
Yürüyorum, şehir benim değil mi?
Düşüyor her adımımla hüzün imparatorluğunun bir kalesi
Sonra, birdenbire aklıma gelmişsin gibi
Kokunu arıyorum isli yağmurlar arasında
Bakma öyle, kolay şey değil
İnan ramak kalıyor çıldırmama
Hani sanki elini tutsam da kalsak öylece
Bir keman sesi yükselecek nehir kıyısından
Ve bir kez daha son vereceğiz Ortaçağ’a
Sanki, bilsem hangi pencereden taşıyor
Ürkek bakışların sokağa
Vazgeçip haricinden yüreğimin
Bir saksı çiçeği olacağım cumbanda
Ama şimdilik sadece esrik bir şairim
Ayaklarım bu kaldırımlara yabancı
Sözlerim,
Sözlerim uçup gidecek elbet bir gün
Ama kim bilir, belki
Ölümsüz bir serçenin kanadına takılır
Ve biz bir sevda masalı oluruz akıp giderken zaman
Sesime
Sesinle
Uzanırsan


