Uluslararası Emmy drama dizisi ödüllü “La Casa de Papel” ve “Criminal Minds” gibi dizilerin birkaç bölümünde, sendromla aynı isimde olan “Stockholm” filminde ve Gene Wolf’un kaleme aldığı “The Book of the New Sun”ın son serisi olan “The Urth of the New Sun” kitabında Stockholm sendromu karşımıza çıkmaktadır. İzleyicilerde ve okuyucularda büyük bir merak uyandırmış olan bu sendrom kitap ve dizilerle etkili bir şekilde işlenmiş, sendromun dinamikleri ve sonuçları ortaya konulmuştur. Merak uyandıran Stockholm sendromun ne olduğunu ve nasıl ortaya çıktığını somut örneklerle bu yazıda mercek altına alalım.
Psikolojinin Gizli Fenomeni Olan Stockholm Sendromu Nedir?

Nils Bejerot tarafından tanımlanan Stockholm sendromu, rehine ya da benzeri durumdaki kişilerin kendilerini rehin alan kişiye karşı duygusal bir bağ geliştirmeleri ile ortaya çıkan psikolojik bir durumdur. Bejerot’a göre, esir alan ve esir alan arasındaki dostluk bağı romantik veya muhtemelen cinsel bir unsura sahip olabilir. Ayrıca esir alanların, esir alanlarla birlikte otorite sahiplerini düşman olarak görmesinin bir sonucu olduğunu ileri sürmüştür (clcjbooks.rutgers.edu).
“Bir insan kendisine tehlike oluşturan ve onu rehin alan kişiye karşı nasıl olur da hayranlık duyabilir?” sorusu akıllarımıza gelse de temele bakıldığında kişinin bunu insan doğasının en temel iç güdülerinden biri olan hayatta kalma iç güdüsüne dayandırdığını görürüz. Bu durum psikolojik olarak savunma mekanizmasının bir parçasıdır, bir nevi psikolojinin gizli bir fenomenidir.
Stockholm sendrom tanılanmadan yüzyıllar önce Aristoteles tarafından “Köleliğin en kötü tarafı, sonunda kölelerinde ondan hoşlanmaya başlamasıdır.” ifadesiyle anlatılmıştır. Sonraki yüzyıllarda Mevlana tarafından şu sözlerle tanımlanması “Kurdun kuzuyu yemeye niyetlenmesinde şaşılacak bir şey yok. Şaşılacak olan odur ki bu kuzu, kurda gönül bağlamış, âşık olmuştur.” bize bunun uzun zamandır sıklıkla gözlemlenen bir fenomen olduğunu göstermektedir (medicalpark.com.tr).
Medyadaki Ünlü Olaylar ve Karakterler
Norrmalmstorg Soygunu

Stockholm sendromunun tanılanmasına neden olan olay, 1973 yılında İsveç’in Stockholm kentinin büyük bankalarından birinde gerçekleşen soygundur. Dört kişinin rehin alındığı ve tam 6 gün esir tutulduğu soygunda olay failleri polislerden birtakım isteklerde bulunmuştur. Daha sonra ilginç gelişmeler silsilesi birbiriniz izlemiş ve rehineler soygunculara karşı pozitif bir bağ geliştirmişler ve sonucunda sempati beslemeye başlamışlardır. Rehinelerden biri başbakanlar iletişim kurduğunda soyguncuların serbest bırakılmasını talep etmiştir.
Polisler soyguncuları altı günün sonunda yakaladığında rehineler soruşturma sırasında soyguncuları savunmuşlardır, hatta öyle ki aralarında para toplayarak avukat tutmuşlar ve soyguncuları hapishanede ziyarete gitmişlerdir. Bu olayın ilginçliği sonrası da psikoloji ve kriminoloji alanında büyük yankı uyandırarak incelemeye tabi tutulmuş ve psikolojik bir durum olarak tanılanmıştır. Bejerot bu durumu kurban psikolojisi olarak adlandırsa da bazı psikiyatristler tarafından korunma iç güdüsüyle yapıldığı kurban psikolojisinin yer almadığını belirtmektedirler (denizhummasi.com).
Patty Hearst Vakası

Sendroma dayalı bilinen en yaygın olaylardan biridir. 1973 yılında gerçeklesen banka soygunundan bir sene sonra ABD’de zengin bir ailenin kızı, iş adamı William Randolph Hearst ’ün torunu olan Patty Hearst, kendilerine Simbiyonez Özgürlük Ordusu diyen bir grup tarafından kaçırıldı (evrimagaci.org).
Varlıklı bir ailenin varisi olan Patty, kendisini kaçıranlara karşı sempati beslemeye başlamış ve onlara katılarak suç işlemeye başlamıştır. Patty, 19 ay sonra, “ciddi suçlardan aranan bir firari” olarak bulunmuştur (denizhummasi.com). Daha sonra tutuklanmış ve banka soygunundan yargılanmıştır. Patty, ne kadar beyninin yıkandığından muzdarip olduğunu öne sürmüş olsa da hapis cezasına çarptırılmıştır.
Stockholm Sendromu Nasıl Gelişir?

Sendrom genellikle şu şekilde ortaya çıkar: Rehine, başlangıçta tamamen kendisini esir tutan kişinin zarar oluşturabilecek eğilimlerini fark etmeye çalışır, hayatta kalma arzusuyla esir tutan kişiyle olumlu bağ geliştirmeye ve kendisini esir tutan kişiye yaranmaya çalışır. En küçük iyiliği bile büyük bir değer olarak gören rehine sempati duygusu oluşturarak onun eylemlerini haklı görmeye başlar. Kendini yakın hisseden rehine ondan herhangi bir zarar gelmeyeceğini düşündüğünde rahatlayarak bu bağı koruma yoluna gider.
Kaynakça
Birinci, Fatih. “Stockholm Sendromu: Hayatta Kalmak için Bağlanmak”. Evrim Ağacı. 17 Aralık 2018, https://evrimagaci.org/stockholm-sendromu-hayatta-kalmak-icin-baglanmak-7517. 12 Eylül 2024.
Kahraman, Alper. “Sıra Dışı Bir Banka Soygunu ve Stockholm Sendromu”. Deniz Humması. 23 Ocak 2019, https://www.denizhummasi.com/siradisi-bir-banka-soygunu-ve-stockholm-sendromu/. 12 Eylül 2024
Kahraman, Alper. “Stockholm Sendromunun Yaşanmış Örnekleri”. Deniz Humması. 7 Mart 2019, https://www.denizhummasi.com/stockholm-sendromunun-yasanmis-ornekleri/. 12 Eylül 2024.
“Six Days in August: The Story of the Stockholm Syndrome.” CLCJ Books, Rutgers University, https://clcjbooks.rutgers.edu/books/six-days-in-august-the-story-of-the-stockholm-syndrome/. Accessed 12 Sept. 2024.
“Stockholm Sendromu.” Medical Park, Medical Park Hastaneler Grubu, 30 Ekim 2023, https://www.medicalpark.com.tr/stockholm-sendromu/hg-3235. Erişim tarihi: 11 Eylül 2024.
İzgi, Şahika. “Stockholm Sendromu Nedir?”. Şahika İzgi. 17 Mart 2023, https://sahikaizgi.com.tr/stockholm-sendromu-nedir/. 12 Eylül 2024.
Kapak görseli: usetappy.com