Titian: Eserlerinde Mitolojiden Esinlenen İtalyan Ressam

spot_img
1567, Otoportre https://en.m.wikipedia.org/wiki/Titian

   1499-1576 yılları arasında yaşamış olan ‘Titian’ olarak bildiğimiz ünlü ressamın gerçek adı Tiziano Vecelli’dir. Yüksek Rönesans’ın temsilcisi, “psikolojik portre” türünün yaratıcısı sayılan Tiziano, renkleri kullanış biçimiyle ve eserlerinde parlak, etkileyici renkler kullanışıyla kendine özgü bir figür anlayışı geliştirdi. Üslubu ve resim tarzı, El Greco, Rubens, Van Dyck, Velazquez, Rembrandt gibi çok büyük ustalara ışık tuttu. 1576 yılında veba salgını sebebi ile Venedik’te hayata gözlerini yumdu.

’Diana ve Actaeon’’ ve ‘’Diana ve Callisto’ İspanya Kralı II. Phillip için yapılan, Titian’ın şiirvari olarak adlandırdığı birbirinin devamı niteliğindeki ünlü mitolojik resimlerdir. Resimdeki karakterler ve anlatılar, şair Ovid’in “Dönüşümler” adlı eserine dayandırılmıştır. Ancak Titian tamamen klasik mitolojiye bağlı kalmaz, hikayeleri ve anlatılan yerleri kendi hayal gücüne göre değiştirir.

Ovid ve ‘Dönüşümler’ Adlı Eseri

                                       

Ovid’in Dönüşümler adlı eseri mitolojik ve efsanevi öykülerden oluşmaktadır. Öykülere değinmek gerekirse, yaratılıştan Julius Caesar’ın ölümü ve tanrılaştırılmasına kadar tarih sırası içerisinde anlatılır ve ‘dönüşüm’ temasını ele alır.  Eser, Yunan mitolojisinde yıldıza, dağa, dereye, çeşmeye, kayaya, çiçeğe, ağaca, böceğe, kuşa dönüşen mitolojik varlıkların hangi olaylara bağlı olarak böylesine bir evrim geçirdiklerini anlatmaktadır.

Diana ve Actaeon 

           

Bu tablodaki ana konu genç ve yakışıklı avcı Actaeon’un başarılı geçen bir av sonrasında Arcadia’daki güzel bir koruya girişini ve orada tesadüf eseri avın, bekaretin ve ayın tanrıçası Diana ve onun perileriyle karşılaşmasını resmeder. Burada Diana ve su perileri banyo yapmaktadır ve Actaeon buna yanlışlıkla denk gelerek tanıklık eder. Bu tanıklık adeta Diana’nın bekaret yeminine bir hakaret ve kabalıktır; bu nedenle Acteon, onun öfkesine maruz kalır. Ceza olarak geyiğe dönüştürülür ve kendi av köpekleri tarafından paramparça edilip öldürülür.

Ovid bu sahneyi tamamen yaban hayatta doğal olarak oluşan bir mağarada anlatır. Titian ise kasten aksini yapar, olayı doğal ortam yerine harap olmuş bir mağarada resmeder. Ovid su perilerini, fark eder etmez Diana’yı Acteon’un bakışlarından korumak için küme halinde etrafını sararken betimler; bunun yerine Tition daha farklı bir şey yapar ve su perilerini rahat duruşları ve albenili bakışlarıyla resmeder. Bir yandan da çeşitliliğe vurgu yapmak istediği için bir tanesini arkası dönük, diğerini kolonun arkasında saklanırken tasvir eder.

Dikkate değer diğer bir detay ise Diana’nın hemen yanındaki Afrika kökenli siyahi hizmetçidir. Venedik, o zamanlar Avrupa’nın çok uluslu denebilecek şehirlerinden biridir ve büyük oranda Afrika kökenli popülasyona sahiptir. Sanat eleştirmenlerine göre bu figür oldukça gerçek bir fizyonomiye sahip olması sebebiyle sanatçının çizmek için karşısına oturttuğu gerçek biri olabilir. Bunun sebebi ise Titian’ın mümkün olduğunca dinamik, farklılık ve zıtlığı resmetmedeki hevesi olabilir.

Aynı zamanda, geyiğin kafasının kolonun üzerinde oluşu ve ağaçtaki geyik derisi tasvirleriyle zeki bir şekilde Actaeon’un başına gelecekleri dolayısıyla kaderini de yansıtır tablosuna.

Diana ve Callisto

 

Aynı şekilde bu tablo da Ovid’in öykülerinden gelmektedir ve bir önceki tablodaki hikayeyi tamamlar niteliktedir. Bu tabloda günahın, aşılan sınırların sonuçları resmedilmektedir.

Diana’nın perilerinden olan Callisto’nun hikayesine dayanır. Bir gün Tanrıların kralı Jupiter bu güzel periyi, Callisto’yu görür ve onu arzular ve güzel perinin ondan kaçmaması için kendisini Diana’nın gözdelerinden birisine dönüştürür. Callisto’ya yaklaştıktan sonra kendi haline döner ve onu hamile bırakır. Ancak Diana’nın perilerinden birisi olarak onun el değmemiş olması gerekmektedir; bu yüzden bu büyük bir günahtır. Bu nedenle Callisto herkesten bu sırrını saklar ancak 9 ay sonra bir gün birlikte yapılan bahar banyosu sırasında bu sırrı açığa çıkar. Banyo sırasında elbisesini çıkarmayınca herkes ondan şüphelenir ve elbiselerini yırtar ve hamileliğini açığa çıkarırlar. Bu affedilemez bir durumdur bu nedenle Diana onu gruptan defeder ve Callisto vahşi doğaya bırakılır. Burada Callisto Jupiter’in kıskaç karısı Juno tarafından ceza olarak  bir ayıya dönüştürülür ve doğada yıllarca başıboş dolaşır. Bir gün ormanda avlanmakta olan oğlu Arcas ile karşılaşır, oğlu tam onu okuyla vurmak üzereyken Jupiter ona acır, ve onları gökyüzünde iki takımyıldızına dönüştürür.

Venüs ve Adonis

 

Venüs ve Adonis tablosu, Adonis’in Venüs’ü terk ediş efsanesini konu alır. Venüs, olacak kötü şeyleri sezercesine sevgilisinin gidişini engellemeye çalışırken, Adonis avın heyecanıyla onun sarılışından kurtulmaya çalışırken resmedilmiştir. Benzer olarak bu resim de Ovid’in Dönüşüm eserinden esinlenilerek yaratılmıştır, eserde Adonis yaban domuzu tarafından öldürülür. Titian eserde aşıkların sonlarının nasıl olacağını resmetmez ancak dramatik sonu ve gerilimi kusursuzca yansıttığı söylenebilir. Venüs ve Adonis Titian’ın en ünlü eserlerinden biridir ve 30’dan fazla benzeri ve kopyası yapılmıştır.

Kaynakça:

https://www.nga.gov/collection/art-object-page.1223.html
spot_img

Yorum Yap

Yorum girişi yapınız.
Adınızı girin

spot_img

Söylenti Aylık Frekans

Söylenti Müzik Frekansı ile sonbaharın gizemli, esintili ve en sevilen zamanlarına, Ekim ayına hoş geldiniz! Önerilerimiz sizin için hazır.

Valide-i Muazzama : Mahpeyker Kösem Sultan

Naib-i saltanat unvanıyla Osmanlı İmparatorluğu'nu yaklaşık 30 yıl yöneten Mahpeyker Kösem Sultan, attığı adımlarla hanedanın kaderine yön vermiştir.

Hafıza Mekanları: Anıtların Psikolojik ve Toplumsal Etkileri

Anıtlar, toplumsal hafızayı korur ve kimliğimizi inşa eder. Kolektif hafıza ve kültürel aktarımın dönüştürücü gücüdür.

Eşeği Saldım Çayıra – Kazak Abdal | Şiir İncelemesi

Kazak Abdal hayatı ve bilinen şiirlerinden olan Eşeği Saldım Çayıra eserinin incelemesi.

Twinless Film İncelemesi: İki Yalnız, Bir Kayıp

Başrolde Dylan O'Brien'ın yer aldığı kayıp, yalnızlık, bağ kurma arayışı, yas süreci üzerine dokunaklı bir film olan Twinless film incelemesine göz atın.

Alice in Borderland 3. Sezon İncelemesi: Neden Beklentiyi Karşılayamadı?

Alice in Borderland dizisinin 3. sezonun her oyununda Chishiya'nın zekâsını arayıp, Aguni'nin fedakârlığını andık diyebilirim. 

Evrensel Duygular: Anlamadan da Hissedeceğiniz 8 Şarkı

Dili fark etmeksizin ruhunuza dokunan, evrensel duygusal taşıyan 10 şarkıyı keşfedin. Melodik parçalarla hazırladığımız liste, her anınıza eşlik edecek!

Viktoryen Dönemde Kadın İmgesi: “Evdeki Melek”

Viktoryen dönemde ‘Evin Meleği’ ideali, kadını fedakâr ve itaatkâr bir role hapsetti. Gilman ve Woolf bu miti sorgulayarak özgür kadının sesini aradı.

Jane Austen ve Aşkın Sosyal Eleştirisi

Jane Austen, romanlarında aşkı sadece romantik bir duygu olarak değil; statü ve kadınların konumu üzerinden ele alarak dönemin evlilik anlayışına eleştirel bir bakış atar.

Shirley Jackson’ın Amerikan Gotik Edebiyatındaki Yeri

Shirley Jackson, Amerikan gotiğine modern bir ses getirmiş ve kalıcı bir iz bırakmıştır.

Editor Picks