İnternet çağıyla birlikte, yaşam tarzları ve gündelik hayat pratikleri üzerinde farklılaşmalar meydana gelmiştir. Bu farklılaşmalardan biri de kimlik inşasıdır. Kullanıcılar internet sayesinde edilgen konumdan çıkıp görünür hale gelir. Gelin birlikte sosyal medyanın değiştirici gücüyle kurulan benlik inşasına yakından bakalım!
Sosyal Medya ve Kimlik İnşası
Postmodernizm öncesi dönemlerde bireylerin kimlikleri; meslekleri ve kariyerleriyle inşa edilirken günümüzde toplumsal kimlikler satın alınabilir, değiştirilebilir bir konumdadır. Kimlik inşasındaki bu değişime sebep olan sosyal medyadır. “Sosyal medya; insanların birbirleriyle içerik, fikir, deneyim ve bakış açılarını paylaştıkları çevrimiçi ortamlar, uygulamalar, teknolojiler ve topluluklar olarak isimlendirilebilir. Söz konusu içerikler fotoğraf, video ve metinsel yorumlardan oluşabilir. Etkileşimi, iş birliğini ve içerik paylaşımını kolaylaştırmak için çevrimiçi uygulamalar, platformlar ve medya kullanımı gibi özellikler sosyal medyayı ortaya koymaktadır” (Öztürk, 2013: 122 akt. Çalışır, Çakıcı, 2015: 273).

Toplumsal yaşamın bir parçası haline gelen sosyal medya ile benlik ve kimlik üretimi benimsenmiştir. Kullanıcı paylaştığı içerik ile kim olduğunu, bulunduğu ortamları, arkadaşlarıyla ve ailesiyle olan ilişkilerini, fiziksel özellikleri de dahil olmak üzere birçok bilgiyi istediği şekilde kurgulayarak sergileyebilir. Böylelikle kullanıcı toplumsal bir görünürlük kazanmaya başlamıştır. Bu noktada da sosyal medyada kurulan benlik inşasından söz etmemiz mümkündür.
Benlik inşası süreci; kullanıcıların profil fotoğraflarını seçmeleri, paylaştıkları içerikleri seçmeleri veya düzenlemeleri, sosyal medyada hangi konulara katıldıklarını belirlemeleri ve nasıl bir izlenim bırakmak istediklerine karar vermeleri gibi bir dizi etkileşim içerir. Bu süreçte, kullanıcılar genellikle olumlu yanlarını, ilgi alanlarını veya başarılarını vurgulayarak kendilerini en iyi şekilde sunmaya çalışırlar. Sosyal medya kullanıcıları kendilerini tanıtmak ve sunmak adına çeşitli stratejiler kullanabilirler. Bu stratejiler:
- popüler konulara veya trendlere bağlı kalmak,
- çekici veya ilginç içerikler paylaşmak,
- mizah kullanmak,
- çarpıcı görseller kullanmak,
- güzel filtreler veya düzenlemeler yapmak,
- ünlülerle etkileşimde bulunmak veya etiketlemek şeklinde sıralanabilir.
Erving Goffman’ın Benlik Sunumu Teorisi Perspektifinden Sosyal Medya

Sosyolog Erving Goffman, “Benlik Sunumu Teorisi” adı verilen bir teori geliştirmiştir. Goffman’ın benlik sunumuna göre insanlar, diğer insanlarla olan etkileşimlerinde belirli bir imaj ve rol oynayarak sosyal normlara uyum sağlama ve toplumda kabul görmeye çalışırlar. Benlik sunumu teorisinde tiyatro metaforunu kullanan Goffman’a göre; başkasının gözünden kendisini görmek istediği imajı yaratan kullanıcı oyuncu, sosyal ağlar ise sahnesidir. İstekleri doğrultusunda kurgulanan içerikler performans, bu imajı yansıttığı kişiler de seyircidir.
Sosyal paylaşım ağlarıyla birbirini takip eden bireyler, takip ettikleri kişilerin yaşamları ve ekonomik durumları hakkında çıkarımda bulunabilmektedir. Goffman’ın deyimiyle günlük yaşamda benliğin sunumu, benliğini başka insanlara karşı temsil etme çabasını göstermektedir. Bireyin bu ağlar vasıtasıyla kendini gösterme veya ifade etme biçimi profil oluşturdukları sosyal paylaşım ağlarını nasıl bir araç olarak kullandığı hakkında ipuçları da vermektedir. Kullanıcı kendini bu sosyal ağlarla yeniden ve yeniden üretmeye devam etmektedir (Goffman, 2004 akt. Büyüköztürk, 2021: 12). Erving Goffman’ın günlük yaşamda benliğin sunumu hakkında detaylı bilgi için Dramaturji’ye Günlük Yaşamda Benliğin Sunumu ile Bakmak başlıklı içeriğe erişebilirsiniz.
Sosyal Medyada Kurulan Benlik İnşasının Olumsuz Etkileri

Benlik inşası süreci bazen kullanıcılar arasında gerçeklik ile sunulan imaj arasında bir uçurum oluşturabilir. Kullanıcılar, sosyal medyada en iyi ve idealize edilmiş yönlerini göstermelerinden dolayı diğer insanların gerçeklikle uyumlu bir imaj oluşturmasını zorlaştırabilir. Bu durum, sosyal medyanın kullanıcılar üzerindeki psikolojik etkilerini ve sosyal medyada sunulan imajların doğruluğunu sorgulamayı gerektirir. Sosyal medyanın psikolojik, olumsuz etkilerine bakacak olursak:
Kendi Değerlendirmesi ve Özsaygı: Sosyal medyada kullanıcı paylaştığı içeriklere aldığı olumlu geri dönüşler ile iyi hisseder. Onaylanma ve beğenilme gibi olumlu geri dönüşler bir zaman sonra bağımlılığa yol açabilir. Geri bildirimlere bağımlı hale gelmek ise kullanıcının benlik değerini sosyal medya performansına dayandırmasına sebep olabilir.
Sosyal Karşılaştırma: Sosyal medya, insanları diğer insanlarla karşılaştırma eğilimine sokabilir. Bu eğilimin de yetersizlik ve başarısızlık hissini beraberinde getirmesi çok olasıdır. Nihayetinde ise depresyon, kaygı ve düşük benlik değeri gibi sorunlara yol açabilir.
İmaj Endişesi: Kullanıcının kendisinin kurguladığı imajı korumak ve beğenileri toplamak için çaba sarf etmesi, stres, baskı ve kendine karşı güvensizlik hissine neden olabilir.
İnternet Tacizi ve Siber Zorbalık: Sosyal medyada paylaştığı içeriklerle kendini ifade eden, tanıtan kullanıcı birçok eleştiri ve tacizle karşı karşıya gelebilir. Bu şekilde siber zorbalığa maruz kalan kullanıcının öz sevgi ve saygısında, kendine olan güveninde azalma meydana gelebilir.
Sosyal medyanın kullanıcı üzerindeki diğer etkileri hakkında detaylı bilgi için Sosyal Kaygı ve Sosyal Medya İlişkisi, Yeme Bozuklukları Tetikleyicisi: Sosyal Medya, Dijital Dünya Serisi I: Sosyal Medya ve Narsisizm başlıklı içeriklere erişebilirsiniz.
Kaynakça
- Büyüköztürk, Ş. I. (2021). Bir Sosyal Medya Aracı olan Instagram’da Benlik İnşası (Master’s thesis, Başkent Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü). Erişim: 11.06.2023
- Çalışır, G., & Çakıcı, F. O. (2015). Toplumsal Cinsiyet Bağlamında Sosyal Medyada Kurulan Benlik İnşasının Temsili. Electronic Turkish Studies, 10(10). Erişim: 11.06.2023
- Özdemir, Z. (2015). Sosyal Medyada Kimlik İnşasında Yeni Akım: Özçekim Kullanımı. Maltepe Üniversitesi İletişim Fakültesi Dergisi, 2 (1), 112-131. Erişim: 11.06.2023
Kapak görseli: wirelesscs.com