Nil’de Ölüm, tutkulu aşıkların ve kibirli insanların birbirleri arasında kol gezdiği, gerilimin şakağınıza dayanmış bir silah gibi hep ensenizde hissedildiği ve bakış açınıza gizli bir pencere ekleyerek içinizde bulunduğunuz dünyayı farklı düşüncelerle görmenizi sağlayacak bir cinayet filmi. Söylenti Dergi olarak Nil’de Ölüm'ü sizler için inceledik.
Modern sinemada adından söz ettirmeye başlayan Robert Eggers’in yönetmenlik koltuğunda oturduğu ve izleyicilerin merakla beklediği film, The Northman'i sizler için inceledik.
İyi ve kötüyü masum çocukların gözünden analiz edebileceğiniz bir film The Innocents. Bir çocuğun kötülük yaparken ne kadar ileri gidebileceğine inanamayacaksınız. Sizler için inceledik.
Vortex, yaşlılık döneminde birçok insanı bekleyen bunama, vücudun yavaşlaması ve bilişsel bozulma hakkında söz söyleyen dokunaklı ve şiddetli bir film. Oldukça saygılı, sessiz, kalbi kırık ama çıplak ve acımasız da.
Bu yazıda sizleri; Afrika sınırlarının dışına taşan ilk filmleri yazan ve yöneten, Afrika Sineması'nın Babası Ousmane Sembène'nin yozlaşan kültür ve sömürgecilik hakkında yaptığı çalışmalar ve Xala (İktidarsızlık) film incelemesi bekliyor.
Bu yılın en çok beklenen filmlerinden biri olan Fantastik Canavarlar: Dumbledore'un Sırları sonunda vizyona girdi. Serinin ikinci filmi Grindelwald’un Suçları’nın uğrattığı hayal kırıklığından sonra senarist Steve Kloves ve yazar J.K. Rowling'in senaryosunu üstlendiği film bu sefer hayranları mutlu etmiş gibi gözüküyor.
Gizemin ne olduğunu bozmamak için hakkında konuşmaya çekindiğimiz filmler vardır. Fresh tam olarak böyle bir film! Fresh, film türünde yaygın olarak kullanılan klişe bir...
Onur Ünlü Beş Şehir'de alışık olduğumuz şekilde sıradan karakterlerin absürt yaşantılarını ele alıyor. Film, birden fazla karakterin ölüm teması etrafında hayatlarının nasıl kesiştiğine dikkat çekerken anlattığı hikaye ile de seyirciyi ekrana bağlıyor.
Kendi kişiliğinden ayrılıp bir film karakterine dönüşümü sırasında Cemil'in yaşadıkları, seyir zevki yüksek bir şov sergiliyor ve belki de bu sayede film adını fazlasıyla hak ediyor. Kırmızının şiddetine inanamayacaksınız.
2009 yapımı film İngiliz gazeteci Lynn Barber’in anılarını yazdığı otobiyografik eserden uyarlanmıştır. Ülkemizde gösterime Aşk Dersi adıyla girmiş olmasına rağmen içeriği daha çok hayat dersi niteliğini taşıyor.
