Ana SayfaListelerFilm ListeleriMutlaka İzlenmesi Gereken Türk...

Mutlaka İzlenmesi Gereken Türk Sinema Klasikleri

Editör:
Işılay Güzel Yılmaz

Sinemaya ilgi duyan veya “bir yerden başlamak istiyorum; ancak hangi filmleri izlemeliyim bilmiyorum” diyenler için oluşturduğumuz; güldüren, düşündüren, hüzünlendiren zaman zaman da bu duyguların hepsini yaşatabilen, birbirinden güzel “İzlenmesi gereken Türk sinema klasikleri” listesini sizler için hazırladık. Keyifli okumalar.

1-Sevmek Zamanı (1965)

Metin Erksan‘ın yazıp yönettiği, başrollerinde Müşfik Kenter ve Sema Özcan‘ın yer aldığı film, boyamaya girdiği evin duvarındaki kadın resmine aşık olan boyacı Halil ve Meral’in hikayesini anlatır. Dokunaklı hikayesi ve başarılı oyuncu performanslarıyla, klasik filmlerin başında gelen Sevmek Zamanı, her zaman kendinden bahsettirebilmeyi başarmıştır.

2-Ah Güzel İstanbul (1966)

Yaşıyoruz, iki kişiyiz, birbirimizi seviyoruz. Korkma, dünyada her zaman inanılacak sağlam şeyler bulunur” gibi kült bir replik ile akıllara kazınan, arka fonuna güzel İstanbul’u alan, Sadri Alışık ve Ayla Algan‘ın başrollerini oynadığı film, İzmir’den kaçıp İstanbul’a “artist” olmaya gelen Ayşe ile sokak fotoğrafçısı Haşmet İbriktaroğlu’nun hikayesini anlatıyor. Film temelinde ise alafranga-alaturka çatışmasından beslenir diyebiliriz.

3-Yol (1982)

Yılmaz Güney‘in senaryosunu yazdığı Şerif Gören‘in yönettiği film, 1982 yılında Cannes Film Festivali‘nde Altın Palmiye ödülünü kazanarak tüm dünyada büyük yankı uyandırmıştır. Türkiye’de ise yasaklı olması sebebiyle ancak 1999 yılında gösterime girmiştir. İmralı cezaevinde yatan ve kendilerine verilen izin sayesinde köylerine dönme kararı alan beş mahkumun hikayesini izleriz. Ön planda ise Tarık Akan‘ın canlandırdığı Seyit Ali karakterinin zorlu yol mücadelesine tanık oluruz.

4-Muhsin Bey (1987)

Muhsin Bey

Hayali, Kız Kulesi’ni gören bir evde oturmak ve sevdiği kadını yanına almak isteyen müzik yapımcısı Muhsin ve parayı bulduğunda diğer türkücüler gibi beyaz takım giymek ve kebapçı kapatmak olan Ali Nazik… Toplumsal yozlaşmayı bu iki karakteri anlatarak işleyen film birçoklarına göre Türk Sineması’nın en iyi filmlerinden biri sayılıyor.

5-Anayurt Oteli (1987)

Eski bir otelde müdürlük yapan Zebercet görünürde oldukça sıradan, tekdüze hayat yaşayan birisidir; ancak kendi içinde kendisine ve hayata karşı büyük savaşlar veren, tuhaf takıntıları olan bir adamdır. Otelde bir gece kalıp haftaya tekrar geleceğini söyleyen kadına aşık olan ve onu en büyük takıntısı haline getiren Zebercet’in bekleyişi, onu trajik bir sona götürecektir. Yusuf Atılgan‘ın aynı adlı romanından uyarlanan filmin yönetmenliğini Ömer Kavur yapmıştır. 

6-Arabesk (1989)

İki köylü olan, Şener ve Müjde’nin aşkını anlatan film, Yeşilçam‘daki klişelerle alay etmeyi de ihmal etmiyor. Türkiye’de yapılan ilk absürt komedi türünde sayılabilecek film, aynı zamanda Ertem Eğilmez‘in son filmi olarak ayrı bir önem taşıyor. Aysel Gürel ve Attila Özdemiroğlu imzası taşıyan Rakkas, Terk Edildim, Allah’ım Kör Et Beni gibi müzikleri film bittikten sonra ise hafızanızdan atmanız pek mümkün değil.

7-Dönersen Islık Çal (1992)

Toplum tarafından hor görülen, dışlanan insanların birbirlerine sığınması ve aralarındaki dostluğu anlatan film, anlattığı ve sorunlarına değindiği karakterler bakımından Türk Sineması’nın ender filmleri arasında kendisine yer buluyor. Başrollerinde Fikret Kuşkan ve Mevlüt Demiryay‘ı izliyoruz.

8-Tabutta Rövaşata (1996)

1996 yapımı Derviş Zaim filmi. Rumeli Hisarı’nda yaşayan evsiz Mahsun’un en büyük tutkusu arabalardır. Geceleri çaldığı arabaları gündüz yerlerine bırakır. Tuncel Kurtiz‘in canlandırdığı balıkçı Reis, Mahsun’un en iyi dostudur. Oldukça düşük bütçelerle çekilen film, çeşitli film festivallerinde 12 ödül kazanmış ve izleyicilerin en iyi filmlerinde her zaman kendisine yer bulabilmeyi başarabilmiştir. Mahsun karakterine Ahmet Uğurlu hayat verir.

9-Gemide (1998)

Serdar Akar‘ın yazıp yönettiği, başrollerinde Erkan Can, Naci Taşdöğen, Güven Kıraç ve Haldun Boysan‘ın olduğu 1998 yapımı film, dört kişilik gemi ekibinin arkadaşlığını ve yaşadıkları çatışmaları konu alan, ayrıca birçok açıdan ilklere imza atmış ve kült filmler arasına adını yazdırabilmeyi başarmıştır.

10-Kaç Para Kaç(1999)

“Para bir hayatı nasıl etkiler, nasıl değiştirir” temasını konu alan film, yıllardır küçük dükkanını idare eden Selim’in bir gün takside bulduğu para dolu çantayla birlikte hayatının değişmesini anlatır. Gerilim dolu sahneleri ve beklenmedik finaliyle izleyiciyi psikolojik olarak da etkileyen bir filmdir. Başrollerinde Taner Birsel ve Bennu Yıldırımlar yer alıyor.

11-Uzak (2002)

Film, hayallerini gerçekleştirememenin verdiği buruklukla hayata uzaklaşan ve İstanbul’dan gitmeyi düşünen Mahmut ve kasabadan hayallerini gerçekleştirmek için İstanbul’a gelen Yusuf’un hikayesini konu alıyor. Etkileyici çekimler ve hikayesiyle Uzak, Nuri Bilge Ceylan adını da oldukça güçlü bir şekilde duyurmuştur. Film, Taşra Üçlemesinin son filmi olarak da yönetmenin filmografisindeki yerini alır. Başrollerini Mehmet Emin Toprak ve Muzaffer Özdemir canlandırmıştır.

12-Babam ve Oğlum (2005)

Babasıyla uzun zamandır küs olan Sadık, küçük oğlu Deniz’i babasının Ege’deki çiftliğine götürür. Arka planına 12 Eylül darbesini alan film, Dede-Baba-Torun ilişkisini oldukça kuvvetli ve duygusal bir şekilde anlatır. Yayınlandığı dönemde büyük yankı uyandıran, izleyicilere kendi baba-oğul ilişkisini anımsatan film, Çağan Irmak tarafından yazılıp yönetilmiştir. Başrollerinde Fikret Kuşkan, Çetin Tekindor, Yetkin Dikinciler gibi önemli isimleri ağırlar.

13-Pardon (2005)

Usta oyuncu Ferhan Şensoy‘un aynı zamanda gerçek bir hikaye olan tiyatro oyunu Çok Tuhaf Soruşturma’yı beyaz perdeye aktardığı, adalet kavramını mizahi bir dille irdeleyen film, asker kaçağı olmanın verdiği refleksle resmi kıyafet görünce kaçan İbrahim’in bu fobisinin ona ve arkadaşları Muzaffer ve Aydın’a pahalıya mal olmasını anlatıyor. Bir imza sonrası soruşturmadan çıkacağını düşünen üçlünün yolu yıllar sürecek olan mahkeme-hapishane yolculuğuna dönüşüyor. Başrolünde Ferhan Şensoy ve Rasim Öztekin‘i izliyoruz.

14-Hokkabaz (2006)

Cem Yılmaz‘ın diğer filmlerinin aksine, repliklerin değil olayların komik olduğu samimi bir yol hikayesi diyebiliriz Hokkabaz filmi için. Beceriksiz sihirbaz yaftası yiyen İskender’e yalnızca arkadaşı ve sahnedeki yardımcısı Maradona inanmaktadır. Mecburi sebeplerle turneye çıkmaya karar veren ikiliye İskender’in babası Sait de katılır. Biraz para kazanmak ve üzerlerindeki kötü imajı kaldırmak isteyen ekibin rotası, bir gösteri sırasında karşılarına çıkan Fatma’yla birlikte biraz değişir. Başrollerinde Cem Yılmaz, Özlem Tekin ve Mazhar Alanson yer alıyorlar.

15-Kader (2006)

Zeki Demirkubuz‘un “Gençliğim kızlara hastalanacak kadar aşık olmakla geçti. Bunu biraz derinleştirdim, kanattım ve ortaya Kader çıktı.” dediği, Bekir’in Uğur’a, Uğur’un Zagor’a, Zagor’un ise belaya aşık olduğu filmde, karakterlerin aşkları için vazgeçişlerini de izliyoruz. Başrollerinde Ufuk Bayraktar ve Vildan Atasever yer alıyor.

16-Vavien (2009)

Anadolu’da karısı ve çocuğuyla oldukça sıradan ve umutsuz bir hayat yaşayan Celal, karısı Sevilay’dan ayrılmak için planlar yapar. Ancak bu planları farklı yollardan kuran Celal, yaşadıkları sonucu mutluluğu yanlış yerlerde aradığını anlar. Engin Günaydın‘ın senaryosunu yazdığı, Taylan Biraderlerin yönettiği film, son zamanların en başarılı kara komedi filmleri arasında yer alıyor. Başrollerinde Binnur Kaya ve Engin Günaydın yer alıyor.

17-Bir Zamanlar Anadolu’da (2011)

Cinayet soruşturması yapan savcı, doktor ve kolluk kuvvetlerinin yer aldığı ekibin kendi arasında yaşadığı rütbe farkını taşra gerçekçiliğiyle birleştiren film, Cannes‘da Büyük Jüri Ödülünü Nuri Bilge Ceylan‘a kazandıran film de aynı zamanda. Türk ve Dünya Sinemasında önemli bir yerde olan film, BBC‘nin “21.yüzyılın en iyi 100 filmi” arasında da yer alıyor. Başrollerinde Taner Birsel, Fırat Tanış, Yılmaz Erdoğan ve Ercan Kesal gibi ustaları ağırlıyor.

18-Sarmaşık (2015)

Armatörün iflas etmesi sebebiyle Mısır açıklarında beklemek zorunda kalan gemi mürettebatının arası zamanla gerginleşir, sıkıntılar, kavgalar boy göstermeye başlar ve gemi içinde yaşananların suçlusu aranmaya başlanır. Hiyerarşik güç dengesini oldukça güçlü bir şekilde anlatan film, son dönem sineması olmasına karşın klasik filmler listesine girmeyi başarabilmiştir. Yönetmen koltuğunda Tolga Karaçelik‘in olduğu filmin başrollerinde Nadir Sarıbacak, Özgür Emre Yıldırım, Kadir Çermik gibi oyuncular yer alıyor.

Kaynakça

https://www.beyazperde.com/

https://tr.wikipedia.org/wiki/En_%C4%B0yi_100_T%C3%BCrk_Filmi

Yusuf Kandar
Yusuf Kandar
kalbime döneceğim, ama hangi yolla?

Yazarın Popüler Yazıları

Yazarın Son Yazıları

Yorum Yap

Yorum girişi yapınız.
Adınızı girin

İlginizi Çekebilir

Shayda Film Analizi: Bir Mücadelenin Hikayesi

Kadın gözünden anlatılan bir kadın hikayesi olan Shayda, yeniden doğuşun mümkün olduğunu hatırlatan bir direniş hikayesi.

Dune Neden Başarılı Bir Uyarlama?

Son dönemlerde sinema sektörünü canlandırmasıyla dikkat çeken Dune: Çöl Gezegeni film uyarlamasını başarılı kılan etkenler neler?

The Gentlemen Dizi İncelemesi: Kibarlığın Arkasındaki Vahşet

The Gentlemen, Guy Ritchie'nin imzasını taşıyan bir suç dizisidir. The Gentlemen, sürükleyici hikayesi, Guy Ritchie'nin tarzı ve güçlü oyunculuklarıyla dikkat çeker.

Romantik Hırsız Film İncelemesi: Bir Hırsız Nasıl Romantik Olur?

"Hırsızın romantiği mi olur?" sorusunun beraberinde Romantik Hırsız filmini inceliyoruz.

Son Yazılar

Dunning-Kruger Sendromu: Cahil Cesareti Nedir?

Dunning-Kruger Sendromu, bu bireyler aşırı özgüven ve farkındalık eksikliği sebepleriyle bilgilerindeki eksiklikleri ön görememeleri ve bunu karşılıklı iletişim sırasında kullanılan bilginin doğru veya yanlış olduğu hakkında düşünce ve kavrama süreçlerinde sorun yaşayan kişilerdir.

Virginia Woolf Bir Kitap Karakteri Olsaydı Hangi Kitabın Karakteri Olurdu?

İngiliz edebiyatının hüzünlü kraliçesi, hem siyah hem beyaz yanları olan Virginia Woolf, bir kitap karakteri olsaydı hangi karakter olurdu?

Shayda Film Analizi: Bir Mücadelenin Hikayesi

Kadın gözünden anlatılan bir kadın hikayesi olan Shayda, yeniden doğuşun mümkün olduğunu hatırlatan bir direniş hikayesi.

Nedir Bu Şarkının Hikayesi: I Wish It Would Rain

Ağlamayan bütün insanlar için yağan yağmurun altında dinlenebilecek bir şarkının gizlenmiş acıklı hikâyesi.