Jorge Luis Borges Neden Yazdı?

İlkan Balkan
İlkan Balkan
Genel Yayın Yönetmeni - Mais la pluie sera alaimisema!
spot_img

Jorge Luis Borges “Neden Yazıyorsunuz?” sorusuna şöyle cevap vermiştir:

“Yazmaktan vazgeçemem. Şunu her zaman anladım ki, benim kaderim bir okur ve ileriyi düşünmeden bir yazar olarak hep edebiyata dönük oldu. Ben acil bir soruna, bir iç gerekliliğe cevap vermek için yazarım. Adasında yaşayan Robinson veya Monte Cristo Kontu’ndaki Edmond Dantes olsaydım yazmazdım. 30 yaşına dek, kendi hakkımda yazılanları okudum. Sonra vazgeçtim bundan. Bir kitabım yayımlandığında, dostlarım bana yazdığım şeyden söz etmemeleri gerektiğini bilirler. Ben bir kitabı öyle yayımlatırım, sonra da iyi ya da kötü, haklı ya da haksız, eleştirilerden hiç haberim olmaz. Kitabın satışından da. Bu kitabevlerini ve yayıncıları ilgilendirebilir; ama yazarı değil. Ne küçük bir grup, ne büyük bir kitle için yazarım. Yalnızca gerekli olduğunu hissettiğimde yazarım. Konu aramam, onun gelip beni bulmasını beklerim… ama geldiğinde geri de çevirebilirim. Gerçekten ısrarcı davranırsa o zaman başka bir şeye geçebilmek için yazarım. Kipling’in “Eğer”deki dizelerini anımsıyorum: “Başarısızlığa ve başarıya meydan okumayı ve bu iki yalana da aynı şekilde davranmayı bilmek.” Çünkü kimsenin başarısızlığı ya da başarısı zannetiği kadar değildir. Yazdığımı bir daha okumam da. Bazen insanlar bana sorar: “Şu öyküdeki şu cümlenin anlamı nedir?” Şöyle cevaplarım onları: “Ben bu öyküyü o zaman yazmıştım, ondan sonra da bir daha okumadım.” İnsan bir şeyi belli bir anda yazar, sonra insanlar alıp onu başka bir zaman okurlar ve sonunda bu öykü yazardan daha çok okurlara ait olur. Bence geçmişi düşünmek, yıldönümlerini düşünmek sağlıklı bir şey değil. Ben ileriye doğru yaşamaya çalışırım. Yazacağım şeyi düşünürüm, yazdığımı değil. Bu evde benim kitaplarımdan birini ararsanız, bulamazsınız, yalnızca biri dışında, Alicia Jurado ile birlikte yazdığımız ve Japoncaya çevrilmiş olan, Budizm hakkındaki zararsız bir kitap. Kitaplığımı korumaya çalışırım. Ben, kendini Voltaire ya da Montaigne ile karşılaştıracak insan mıyım? Eğer bir şeyler olacağını düşünürsem, hazırlanırım, hareketsizleşirim diyelim ve beklerim. O zaman bir şeyler gelir bana, bir çeşit vahiy dalgası, bu sözcük biraz iddialı, diyelim ki bir şiir, bir öykü, bir sayfa düzyazı olabilen bir şeyi fark ederim, ne olduğunu daha sonra anlarım. Yazdıklarıma elimden geldiğince az müdahale ederim. Sonra, örneğin ahlak ya da siyaset konularında çok kesin düşüncelerim olmadığından, bunları yazdıklarıma karıştırmamaya çalışırım. Kipling diyordu ki, bir yazar, çıkarılacak dersin ne olduğunu pek bilmeden, bir gavl yazabilir. Yani o bir kurgunun sözcüsüdür, daha sonra bunun okunması farklı bir süreçtir… Böylece tüm bir eser yazarının niyetinin çok ötesinde bir değer kazanabilir. Ona yabancı bir değer. Bu da, eski çağlardaki Sanat Tanrıçası, Kutsal Ruh kavramına ya da pek de güzel olmayan ve bilinçaltı diye adlandırılan çağdaş mitolojimize uygun düşüyor.

Kaynak: Liberation Dergisi / Çeviri: Ece Korkut

spot_img

Yorum Yap

Yorum girişi yapınız.
Adınızı girin

spot_img

İstanbul Moda’da Macaroni Events: Makarna ile Yaratıcı Bir Deneyim

Macaroni Event, makarna hamuruyla oyunların oynandığı, yeni bağlantılar kurulan ve yeni karşılaşmaların yaşandığı sosyal bir oyun alanı.

The Summer I Turned Pretty Karakterleri Hangi Filmleri Önerirdi?

Yazın en çok konuşulan dizisi The Summer I Turned Pretty final yaptı. Peki, karakterler film önerseydi hangilerini seçerdi? Gelin birlikte keşfedelim.

Sevilme İhtiyacının Gölgesinde: Onay Kompleksi ve Sosyal Kimlik

Kendi ışığınla var olmak, sevilmeden de sevebilmek ve onaysız yaşam, özgürlüğün ve içsel huzurun sessiz zaferidir.

Amy Winehouse – Rehab ve Psikoloji Çerçevesinde İncelenmesi

Kendini inkârın sesi: Amy Winehouse'un Rehab'ı bir kadının içsel direnişini ve kırılganlığını anlatan dürüst bir itiraf.

Çamurda Doğan Saflık: Nilüfer Çiçeği ve 5 Eser İncelemesi

Nilüfer çiçeğinin Doğu’dan Batı’ya uzanan anlamsal yolculuğu ve bu yolculuğun sanat üzerindeki büyüleyici izleri.

Hailey Bieber Stil İncelemesi: Çabasız Şıklığın Öncüsü

Hailey Bieber, minimalist ama iddialı stiliyle sade şıklığı bir güç ifadesine dönüştürüyor.

Bakü Seferi ve Kafkas İslam Ordusu

Osmanlı ordusunun Kafkasya’daki son seferi, Nuri Paşa komutasındaki Kafkas İslam Ordusu’nun Bakü’yü kurtararak Azerbaycan’ın bağımsızlık yolunu açtığı zaferdir.

“The Beach At Sainte Adresse” Tablosunu Anımsatan Şarkılar

Monet'nin The Beach At Sainte-Adresse isimli eserini anımsatan şarkılara birlikte göz atalım!

Dijital Dünyada Görünmez Yönlendiriciler: Algoritmalar Nasıl Çalışıyor?

Algoritmalar nasıl çalışır? Arama, öneri ve yapay zeka sistemlerini örneklerle öğrenin; etik ilkeler ve pratik ipuçlarıyla dijital rehberiniz.

İstanbul Mimarisi: Cercle d’Orient

Beyoğlu'nun kalbi olan Cercle d'Orient ya da Büyük Kulüp, ilginç tarihi ve mimarisiyle bize çok şey anlatıyor.

Editor Picks