1.Aşkı bir gövdeden doğuran dünya
Sen koydun bu kalbi bu güzelliğin önüne
Ayrılığa bırakma beni
Ölüm bir gün nasılsa sürecek hükmünü…(Sy.10)
2.Aşktan başka gerçeklik yok. Her şey dünyada olur. Sevincinizi sevin.(Sy.11)
3.Sana ait ne varsa bir yaşama ayini. Zamanlar karıştı. Doğumum ne zamandı, ne zaman öldüm. Ödülüm neden cezam. Bir taş gibi susuyorum. Ey gecikmiş aşk, sen de bir yalnızlıksın bu yılkılık yalnızlıkta..(Sy.17)
4.Uyandım. Yaşadığıma bir daha şükrettim. Birazdan kalkacaksın. Odan can bulacak. Eşyalar kirpik kirpik uyanacak. Aynan bayram yeri. Su değil parmakların akacak musluktan. Terlikler ayaklanacak. Giyindiğin her şey teninle sarhoş. Pencere, korunun rüzgârıyla öpecek ensenden. Işık, ışığa karışacak. Ben, bütün bunların ortasında, titreyerek bakacağım sana. İnsan nasıl ağlamaz bu büyük masala. Günaydın, beni doğuran sabah.(Sy.17)
5.Böyle bir yalnızlıkta seni düşünmek kadar büyük özgürlük yok. Kalabalık, yağmalıyor insanı. Senden uzak aldığım her soluk, ihanete dönüşüyor. Sadece sevmek değil bu. Bütün bir dünyasın.(Sy.18)
6.Tanrılar arasında insan yalnızlığı mı
İnsanlar arasında insan yalnızlığı mı?
Korkusu küçük düşürüyor hayatımızı.
Ne diyordu ince şeylerin annesi
“Ötekini oku, derinde dipte duranı.”
Kilisenin bahçesinde mumdan bir harita
Bütün göç yollarının iki ucuna tutunmuş
“Geride kalmanın cezasıyım -diyor-
Biliyor musun, hoyratlık değil de
İncelik yakıyor canımı…” (Sy.36)
7.Gülümseyen bir acıyla tutundum soluğuna.
Ey gönül haresi keder, insan kendinden ne kadar uzağa gider…(Sy.41)
8.Zaman sayılmıyor sevgilim
Hayat Kaf dağının ardına çekildi
Çiy taneleri kumlarda birer Leyla masalı
Yıldızlar başka avuçlarda terliyor
Kimse kendinden bir yere gitmiyor
Yaşıyoruz sessizce yaramızı severek.(Sy.45)
9.Ey çocukluğun sonsuz baş dönmesi
Bir turna türküsüyle yazdım bu şiiri
Sevgilim
Hangi acıyla yaprak dökersek dökelim
İnsan kendini seveceği bir dünya buluyor…(Sy.47)
10.İnsanın yarası sağken iyileşir.
Bu sözle ışıdığım gecenin sabahı
Otuz dört çocuğu öldürdüler.
Mezar taşlarının dili yok unutma.(Sy.53)
11.Bütün bu sözlerin bir tek hükmü var:
Seni seviyorum.(Sy.55)
12.Bu nasıl bir bağış tanrım
Ölüm yaşarken acı veriyor insana.(Sy.55)
13. Susmak iyileştirmiyor yarayı
Yeni yerlere varıyor eski sözler. (Sy.55)
14.Kentler de insanlar gibi mizah duygusuyla birlikte kederini de yitiriyor sanırım. Geriye, belleksiz sokaklarda bir yeni zaman politikacısı ile plastik şarkılar kalıyor. (Sy.66)
Bağbozumu Şarkıları – Şükrü Erbaş
Kırmızı Kedi Yayınevi 2017