Herkesin merak ve heyecanla beklediği Güç Yüzükleri dizisi sonunda izleyiciyle buluştu. İlk iki bölümünün aynı anda yayınlamasıyla, sizler için iki bölümü de inceledik. Sevgili okur, Orta Dünya’ya hoş geldin!
Dizi henüz yayınlanmadan önce diziyi daha iyi anlayabilmeniz açısından bilmeniz gerekenleri yazımızda derlemiştik. Gelin şimdi ilk iki bölüme ayrı ayrı olmak üzere beraber göz atalım.
1. Bölüm: Geçmişin Gölgesi
Öncelikle diziyi 5 yıldır bekleyen kesim için dizinin ilk 10 dakikası oldukça güzeldi diyebiliriz. Çünkü dizi bizi ölümsüz topraklarda, Valinor‘da karşılıyor. Galadriel‘in çocukluğunu ve ağabeyi Finrod ile olan ilişkisini görüyoruz. İlerleyen zamanlarda Galadriel’in hayatını tamamen değiştirecek konuşma da tam olarak bu sahnede gerçekleşiyor.
Finrod’un yürümesiyle ağaçları görmemiz ve arkada çalan müzik, kesinlikle tüyleri diken diken eden cinsten.

Comic-Con’dan yapılan sızıntıya göre zaten Morgoth‘un ağaçları yok ettiğini görmemiz mümkün görünüyordu ve dizinin ilk dakikalarında buna şahit oluyoruz. Hızlandırılmış bir şekilde Beleriand Savaşları‘nı ve Sauron‘u görüyoruz. Fragmalarda Feanor’un yeminini görebileceğimizi düşünmüştük ne yazık ki bu isteğimiz gerçekleşmedi.

“Artık ölüme dair birçok kelime biliyoruz.”
Gördüğümüz en önemli şey ise Finrod’un ölümünün Galadriel’in dizideki karakter gelişimine nasıl katkı sağladığı. Zira fragmanlardan da tahmin ettiğimiz gibi, Morgoth yenildikten sonra kayıplara karışan Sauron‘u her yerde arıyor ve sonunda Forodwaith‘de bir ize rastlıyor.
Dizi görsel açıdan bizi öyle bir doyuruyor ki renklerin arasında kayboluyoruz adeta. Galadriel’in bir trol ile savaştığı sahne de oldukça epik bir görüntü sergiliyor.
Dizi ilerleyen dakikalarda bizi kılayaklarla baş başa bırakıyor. Hikayede büyük bir yer kaplayacağını düşündüğümüz Nori‘yi dışarıdaki dünyaya meraklı halde buluyoruz. Ayrıca Poppy ile arasında gördüğümüz enerji de bizlere Merry ve Pippin‘i andırmadı desek yalan olur!

Yüksek Elflerin başkenti olan Lindon ise oldukça güzel tasarlanmış ve bizlere adeta görsel bir şölen sunuyor. Elrond ve Galadriel’i oldukça yakın görüyoruz. Ancak çatıştıkları noktanın diziyi ilerleyen zamanlarda nasıl etkileyeceğini tahmin etmek o kadar da zor değil. Elrond Galadriel’i, Finrod’un ölümüyle çıktığı bu yoldan asla çevirmeyecek gibi görünüyor.

Galadriel’in Gil-Galad tarafından bizzat ödüllendirildiği sahne ise oldukça ilgi çekici. Zira Gil-Galad’a hayat veren aktör Benjamin Walker rolüne oldukça yakışmış görünüyor. Ayrıca Galadriel’in bakışlarında bir an için Cate Blanchett‘i gördüğümüze yemin edebiliriz!
Elrond’un karakter gelişimini de Gil-Galad doğrudan etkiliyor diyebiliriz. Çünkü dizide de göreceğiniz üzere kralını rol model olarak alıyor.

Diziyi izlerken dikkat etmemiz gereken noktalardan birisi, Galadriel’in olgunlaşma aşamasında olduğu. Çünkü, Yüzüklerin Efendisi‘ni ve Hobbit‘i izleyenler için Galadriel’in davranışları oldukça farklı gelebilir.
“Kötülük uyumaz, Elrond. Bekler. Rehavete kapıldığımız anda da bizi kör eder”
Galadriel’in tüm uyarılarına rağmen Elrond onu zor da olsa Valinor’a gitmeye ikna ediyor. Ancak Galadriel’in bu durumdan rahatsız olduğunu çok rahat bir şekilde görebiliyoruz. Çünkü Sauron’un bir yerlerde gizlendiğine ve güç toplandığına emin.
Hikayenin Tirharad kısmı ise biraz yavaş ilerliyor. Zamanında Morgoth’a bağlılıklarından dolayı elfler buraya bir karakol kurmuşlar ve insanları kontrol ediyorlar.
:quality(85)//cloudfront-us-east-1.images.arcpublishing.com/infobae/GCUH33NCDRAHLOH5MWOVUAMNDQ.png)
“Geçmiş hep bizimledir. İstesek de istemesek de.”
Tirharad’ın Tolkien evreninde yeri olmadığını tekrar hatırlatalım. Burası Amazon orijinal bir mekan. Aynı şekilde Arondir, Bronwyn ve Theo da kitapta yer almayan karakterler. Yani buranın hikayesi bildiklerimizin ötesinde işlenecek. Arondir ve Bronwyn arasında yaratılan aşk da nasıl devam edecek bilemiyoruz; ancak ilerleyen dakikalarda Medhor‘un elfler ve insanların eş olmayı denediklerini ve nasıl sonlandıklarını anlattığına şahit oluyoruz.
Elflerin düşmanın tamamen kaybolduğuna inanmalarıyla buralarda kurdukları karakolları da boşaltacaklarını görüyoruz. Arondir’in hüzünlenmesinin sebebi ise Galadriel ile aynı sebeplerden dolayı değil.

Bronwyn’e hayvanını getiren bir adam ile Tirharad da işlenecek hikaye hızlanıyor ve izleyiciyi meraklandırıyor. Bronwyn ve Arondir birlikte Tirharad’a bağlı bir köye doğru yola çıkıyorlar. Theo’nun kırık bir kılıç bulması ve bu kılıcın üzerinde Sauron’un işaretini görmemiz ise oldukça ilgi çekici yerlerden birisi. Daha önceki yazımızda Theo’nun Angmar’ın Cadı Kralı olabileceğinden bahsetmiştik. Peki, Sauron’u Theo mu uyandırıyor? Bu sorunun cevabını henüz veremiyoruz ancak olasılık dahilinde diyebiliriz.

Sonrasında ise hikayede büyük bir yer kaplayan Celebrimbor‘u görüyoruz. Lord Celebrimbor, Silmarilleri yapan Feanor‘un torunu. Feanor’un becerisinin ona geçtiğini görebilmek mümkün. Yeni bir çalışmaya başladığı söyleniyor ve açık söylemek gerekirse bu izleyiciyi oldukça heyecanlandırıyor.
“Bazen öğrenmek için, karanlığa dokunman gerekir.”
“Derler ki Kutlu Diyar’a doğru yelken açan elf gemilerini karşılamak için Yüksek Deniz’i tatlı bir koku ve şarkı sesleri sararmış. Sonra gri yağmur perdesi gümüşe bürünür ve ani bir gün doğumuyla uçsuz bucaksız yeşillikte bir diyarı ve beyaz kıyıları gün yüzüne çıkarırmış.”

Galadriel Valinor’a giderken Finrod’un ona söylediklerini hatırlayınca gemiden ayrılıyor. Bu sahne oldukça ilginç bir sahne desek yalan olmaz. Zira Belegaer‘den nasıl sağ çıkacağı merak konusu.
Birinci bölümün sonunda meteor adamın düşüşüne şahit oluyoruz. Arkada çalan müzik Sauron hissiyatı verdi desek yalan söylemiş olmayız.
2. Bölüm: Avare
İkinci bölüme geçmemizle beraber dizinin introsuna ilk kez şahit oluyoruz. Howard Shore‘un bestelediği bu parça Eru’nun müziğinden ilham alınarak yapılmış.
Nori’nin meteor adamı bulmasıyla kılayakların hikayesi de işlenmeye başlıyor. Ona bakmak zorunda olduğunu çünkü onu bulmasının tesadüf olmadığını düşünüyor. Biz de aynı şeyi düşünüyoruz!

Dizinin belki de en etkileyici sahnelerinden birisi kesinlikle Feanor’un silmarilleri dövdüğü çekici görmemiz diyebiliriz. Elrond’u Eregion‘da görüyoruz. Celebrimbor’un karakter gelişimini de burada görmüş oluyoruz. Celebrimbor, dedesi gibi ve belki de ondan çok daha iyi işler ortaya koymak istiyor.
“Feanor’un eseri az daha Büyük Düşman’ın yüreğine dokunacakmış.”
Celebrimbor Elrond’dan güçlü bir ocağı olan kule yapılmasını istiyor. Ancak bunun çok kısa sürede yapılmasını istediği için Elrond ile Khazad-Dum‘a doğru yola çıkıyorlar. Khazad-Dum bizi tüm ihtişamıyla karşılıyor.

Elrond ve Prens Durin arasında güçlü bir arkadaşlık bağı olduğunu öğreniyoruz. Ancak bu durum zamanla değişmiş; çünkü Elrond içeri girebilmek için Sigin-Tarâg ayini talep ediyor. Elrond’un Khazad-Dum’a girmesiyle arkada çalan şarkı ve cüceleri görmemiz oldukça etkileyiciydi. Kadın cüceleri görmemiz de bizleri heyecanlandırdı diyebiliriz.
Meteor adamın Nori ile iletişim kurması da bu bölüm gözleri yeniden Gandalf’a çevirdi. Ancak bunu zamanla öğreneceğiz. Şu anda hafızasının yerinde olmadığını düşünürsek bu karakter kötücül bir karakter olarak da karşımıza çıkabilir. Karakterde yaratılan gizem oldukça güzel duruyor diyebiliriz.

Galadriel’i yeniden gördüğümüzde Halbrand ile olan karşılaşmasına şahit oluyoruz. Orta Dünya haritalarına baktığımızda Belegaer Denizi’nin olduğu yerlerde bir yaratık çizilmiş halde buluruz. Bu yaratığın onlara saldırısını görüyoruz.
Elrond, Durin ve Disa sahneleri ise oldukça eğlenceli karşılıyor bizi. Durin’in Elrond’un onu unutmasına üzülmüş ve kızmış olması aralarındaki dostluğun ne derecede olduğunu gösteriyor bizlere. Disa karakterinin enerjisi de oldukça güzel görünüyor.
![Yüzüklerin Efendisi: Güç Yüzükleri Dizisi İlk İki Bölüm İncelemesi 27 Lord Of The Rings: The Rings Of Power's Dwarf Makeup Took 3 Hours To Apply And 45 Minutes To Remove [Comic-Con]](https://www.slashfilm.com/img/gallery/lord-of-the-rings-the-rings-of-powers-dwarf-makeup-took-3-hours-to-apply-and-45-minutes-to-remove-comic-con/intro-1658519639.jpg)
“20 yıl bir elf için kısacık bir zaman olabilir. Ama ben o sürede koca bir ömür yaşadım. Ve sen o ömrü kaçırdın.”
Dizideki ilk ork, Theo ve Bronwyn’nin evinden çıkıyor. Köyden kazdıkları tünel ile Tirharad’a ulaşan bir ork Theo ve Bronwyn tarafından zor olsa da etkisiz hale getiriliyor. Amazon’un burada Theo’ya yükleyeceği görev gerçekten de merak konusu.
Halbrand’ın çıkan fırtınada Galadriel’i kurtarmasını görüyoruz. Aralarında nasıl bir ilişki yaratacaklar merakla bekliyoruz ancak umarız ki bir aşk hikayesi görmeyiz.
İkinci bölümün sonu ise tüyleri diken diken eden cinsten. Numenor müziğini duymamız ve Elendil’in gölgesini görmemiz bizleri oldukça etkiliyor.
Özellikle müzikleriyle sahnelerinin etkileyiciliği artan ve görsel açıdan bize bir şölen sunan yapım, sonunda ilk iki bölümüyle izleyiciyle buluştu. Yeniden Orta Dünya’ya dönmek bizleri oldukça sevindirdi ve heyecanlandırdı!


