Karayip Korsanları: Salazar’ın İntikamı, Malefiz 2: Kötülüğün Gücü, Kon- Tiki gibi filmlerden tanıdığımız Norveçli yönetmen Joachim Rønning‘in yeni filmi Young Woman and the Sea, 1926 yılında Manş Denizi‘ni yüzerek geçen ilk kadın olan Gertrude Ederle‘nin hikâyesine odaklanıyor.
Bu yaz ise Paris Olimpiyatları‘nı geride bıraktık, Trudy’nin yarıştığı Paris Olimpiyat Oyunları’nın üzerinden 100 yıl geçmiş oldu. Asla eskimeyecek bir galip ile karşı karşıyayız. Azmin taçlandırılığı bu ilham dolu bu filme gelin hep beraber bir göz atalım!
Dikkat, yazının devamı spoiler içerebilir!
Denizle Dans
IMDb: 7.6 /10
31 Mayıs‘ta gösterime girdikten sonra kitlelerin beğenisini arkasına alan; Heartland Film Festivali‘nden ödülle dönen filmin, senaryosunu Jeff Nathanson ve Glenn Stout ele alıyor. Hayatın içinden olan organik hikaye, deniz konseptine alışkın Joachim Rønning’in elinde boyut atlıyor. Trudy’i Daisy Ridley canlandırırken Jeanette Hain, Kim Bodnia, Sian Clifford gibi isimler de oyunculuklarını konuşturuyor.
Film 1914 yılında New York’ta yaşanan bir vapur faciası ile başlıyor. Trudy’nin ateşli kızamık hastalığı geçirdiği bir günde, vapurdaki kadınların yüzme bilmedikleri için kıyıya 10 metre kalmış olmasına rağmen vapuru terk edemeyip yanarak öldüklerini öğreniyor. Bu kırılma noktası, Trudy’nin ilerleyen süreçte kadınların yüzerek geçemeyeceği söylenen Manş Denizi’ni yüzerek geçen ilk kadın olmasında büyük önem taşıyor. Yaşadığı hastalıktan dolayı suya girmesi tavsiye edilmeyen Trudy, işitme duyusunu kaybetmek pahasına kendini derin sulara bırakıyor. Trudy, başarısıyla sadece bir ilki başarmakla kalmıyor; toplumsal cinsiyet kalıplarına da büyük bir darbe vuruyor.
Film boyunca klasik anlatının eşliğinde 20’li yılların erkek egemen toplumunun kadınlar üzerindeki baskıları karşımıza çıkıyor. Trudy ve kız kardeşi Meg’in anneleri bu baskılar karşısında asla yılmadan kızlarını birer profesyonel yüzme sporcusu olarak yetiştirmeyi kafasına koymuş olacak ki tüm yıldırma çabalarına rağmen kızlarının arkasında durmaya ve onların gelişimlerine katkıda bulunmaya devam ediyor. Feminist anlatı öyle ince ve derinlemesine işleniyor ki sahneleri muzip bir gülümseme ile uğurluyoruz.
Dalgaların Şahitliği
Akıntının bi yakaladığı kıyıdan oldukça uzak bir noktadayız. Trudy’nin savaşçı olduğunu ve zorluklar karşısında yılmadan mücadele ettiğini biliyoruz. 1924 yılında katıldığı ilk Olimpiyatlarda istediği başarıyı elde edemeyen kahramanımızın artık yeni bir hedefi vardır. Manş Deniz’ini yüzerek geçen ilk kadın olacaktır. Denizdeki dalgaların çok yüksek metreleri bulması, akıntının kestirilemez oluşu, denizanası ve köpek balığı tehlikeleri hiçbiri Trudy’nin önünde önünde duramayacaktır. Ezilenin geri dönüşü de bir o kadar harika olacaktır ama sevdiklerinin desteğini alabildiği sürece.
Derin Sularda
“Ya İngiltere ya da boğulacağım”
Trudy
Başarısızlıkla sonuçlanan ilk girişime rağmen Trudy 6 Ağustos 1926′da Manş Denizi’ni yüzerek geçmeyi başaran ilk kadın oldu. Her ne kadar bir varış filmi gibi dursa da aslında bir yol filmini geride bırakmış olduk. Bu yolculukta Trudy’i izlemek, 20’li yılların havasını solumak ve değişen dünyanın dinamiklerini daha iyi gözlemlemek mümkün. Young Woman and the Sea; kitle iletişim araçlarının etkisi, göçmenlik sorunları ve kadınların toplumdaki yeri üzerine pek çok okuma yapabileceğimiz bir film olarak listelerimizde yerini alacak. Ve yolumuzu kaybettiğimizi düşündüğümüzde bize uzaktan ateş yakacak olanları hatırlatacak.
Dalgaların Kraliçesi
Günümüzde kadınların sadece spor dünyasında değil erkeklerle ilişkilendirilen başka alanlarda da başarılarını ortaya koyduğu bir gerçek. Fakat unutmamak gerekiyor ki bu başarılar aslında kalıpları kırmaktan korkmayan gelmiş geçmiş tüm kadınların kümülatif emeğinin üzerine inşa edilmiş başarılar. Attığımız her adımda, girdiğimiz her yeni mücadelede ve doğuştan sahibi olduğumuz hakları yeniden kazanmamızda payı olan herkesin yanımızda olduğunu bilmek çok değerli. Trudy’nin hikayesi seyiriciyi şaşırtan, duygudan duyguya sürükleyen bir yapıda olmasa da güçlü bir ilham kaynağı niteliğinde. Disney gibi şirketinin bünyesinde görmeye pek alışkın olmadığımız türden bir yapım ama yine de vermek istediği mesajla ve hikaye anlatım tarzıyla şans verilmeyi hak edecek bir noktada duruyor.
Filmin fragmanına buradan ulaşabilirsiniz:
Kaynakça
• Helen O’Hara, Young Woman and the Sea Review, Erişim Tarihi: 04.09.2024, Web.
• IMDb, Young Woman and the Sea (2024), Erişim Tarihi: 04.09.2024, Web.
Kapak görseli: Screen Rant
