1971 yılında yayımlanan Füruzan’ın Parasız Yatılı isimli kitabı Türk öykücülüğünün en önemli eserlerinden biridir. Füruzan kitap boyunca bizleri yoksullukla, çaresizlikle örülü öyküler arasında sürüklemektedir. Dönemin sosyal koşullarını da yansıtan öyküler duru bir dille kaleme alınmıştır. Buruk bir gerçekliğin incelikli anlatımından bazı satırları sizlerle paylaşıyor, keyifli okumalar diliyoruz!
- “Çocukluğumu da eskisi gibi sevemiyorum, buna tam sevmemek de denemez, işte öylesine bir şey. Artık günün orta yerinde de sevinivermeler kalmadı.” (sf.7)
- “..herkesin kendince iyiliği nitelemesi var, kimse en mükemmel değil; bunu öğrendiğimizde kendimizi tanımış olduk, beğendik de, bu ayağımızın suya ermesiydi.” (sf.7)
- “Çok acı çeken biri vardı, şehrin tüm pazartesileri ona kapalıydı ve diğer günleri de.” (sf.11)
- “Ölüme inanmıyoruz ki, ondan korkalım efendim. Ama bir korktuğumuz olmalı; ihtiyarlıktan, çirkinleşmekten korkuyoruz. Aklı savunuyoruz ama güzellikten yanayız. Bize uslu olmayı öğrettiler başta…” (sf.12)
- “Duygularımızdan, sevgimizden utanır olduk. Sevgisizliği savunmayı aklı yüceltmek sandık.” (sf.13)
- “Şanlı şerefli kurallarınıza sarılmadan önce, kendi dışınızdakileri de seviyordunuz sanırım.” (sf.15)
- “Çok yorgunum.
Buna yorgunluk demeyelim. Hüzündür olsa olsa palyaço giysileriyle gelen hüzün.” (sf.15) - “Gidiyor musunuz? Güle güle. Kapıyı iyice kapayın. Sizden üşüdüm.” (sf.17)
- “Benim gibi yalnız biri için pazarları sevmenin güçlüğü anlatılmaz. Çözülmüş sarsak pazarlar öylesine altı çizilmiş oluyor ki…” (sf.27)
- “Hemen bir kekik kokusu uydurdum uzaktan gelen.
Sonra da ağlayacağım.” (sf.32) - “Annemizin ne olduğu onuruna mı dokunuyor?
Hayır, olmak istediği onuruma dokunuyor.” (sf.59) - “Bir işçi kadın yüzünden üzemezsin annemi. Hem dört kişiyi kurtarmak hepsini kurtarmaya yetmez.
– Hepsini kurtarmaya hazırlıktır bu.” (sf.60) - “Geciktik mi acaba? Çocukların çoğu gelmiş. Hademe kadın ilgisiz.
– Parasız yatılı imtihanlarının çocukları hep erken gelir. Hiç gecikmezler.” (sf.118) - “İnsan ömrü bir rüya, açıp kapayıncaya bitiveriyor.” (sf.140)
- “Hayır mı deseydim? Hayır demenin gerekliliğini bilmezdim ki! Hayır desem de kimse beni dinlemezdi ki. Ben herkesi dinlemeyi biliyordum.” (sf.148)
Parasız Yatılı – Füruzan
Karacan Yayınları, 1981


