İstanbul, birçok kültürün iç içe yaşadığı ve zengin mutfak çeşitliliğiyle öne çıkan bir şehirdir. Sadece gastronomi turu için bile bu şehre seyahat edebilir, birbirinden farklı lezzetleri ve mekanları keşfetme fırsatı bulabilirsiniz. Sadece yemek odaklı bir gezi bile sayısız keşif fırsatı sunar. İstanbul Anadolu Yakası’nda birden fazla deneyimlediğim üç özel restoranı sizlerle paylaşmak istiyorum:Çiya Sofrası, Mutfak Koz, IL SUD. Her mutfağın farklı lezzet anlayışları olsa da ortak noktaları lezzet, özen ve harika bir yemek deneyimidir.
1.Çiya Sofrası-Kadıköy
Musa Dağdevire’nin şef ve mekan sahibinin olduğu Çiya Sofrası Kadıköy’de iki tane şubesi bulunuyor: Çiya Sofrası ve Çiya Kebap olmak üzere. Musa Dağdeviren, Gaziantep doğumlu esasen fırıncı olan ve zengin Anadolu Mutfağını unutulmaya yüz tutmuş tatları yeniden yaşatmaya çalışıyor. Yemek yapmaya, yemek kültürüne ve tarihine olan merakı onu daha çok yeni yemekler yapmaya teşvik etmiş. Güneydoğu ve Doğu Akdeniz Mutfağı olarak tanımladığı yemeklerini servis ettiği restoranında yerli ve yabancı turistlerin uğrak noktası. Her gittiğimde ne yiyeceğime karar veremediğim ama en çok sevdiklerim arasında kuru patlıcan dolması ve katmer yer alıyor.

Buraya ilk gittiğimde yakın arkadaşlarımla birlikte, arkadaşım Günce’nin tavsiyesi üzerine Çiya Kebap’ı denemiştik. Ancak daha sonra Çiya Sofrası’na gittiğimde, bambaşka bir lezzet dünyasıyla karşılaştım. Yılanotu çorbası, mumbar, kuru patlıcan dolması gibi birçok geleneksel yemeği tatma fırsatım oldu.

Güneydoğu Anadolu mutfağına ait olan kuru patlıcan dolması özellikle geleneksel mutfakta en çok sevdiklerim arasındadır. Kuru patlıcan dolmasını burada yediğimde bu zevkim adeta iki katına çıktı.

Gaziantep yöresine ait olan Katmer tek kelimeyle harikaydı. İncecik hamuru ve hafif dokusuyla hem göze hem damağa hitap ediyordu. Şerbetli tatlıların aksine, hafif bir tadı vardı.

Yılanotu çorbasının ekşili bir tadı vardı; ismi ilgimi çektiği için denemek istedim. Daha önce içtiğim çorbalardan farklıydı ama gerçekten çok lezzetliydi. Bu çorbayı özellikle sipariş etmiştim çünkü adını daha önce duymamıştım ve yeni bir tat keşfetmek istedim. Restoran her gittiğimde dikkatimi çeken bir detay ise, rezervasyon yaptırmadan o anlık doluluk oranına göre sırayla müşterilerini ağırlıyorlar. Mekana Kadıköy metrosuyla biraz yürüyerek çok kolaylıkla ulaşabiliyorsunuz. Günün menüsü olarak her gün değişebilen bir yemek listeleri de bulunuyor.
Adres: Güneşli Bahçe Sokak,No:43 Kadıköy/İstanbul
Telefon: 0216 418 51 15
2.Mutfak Koz-Kozyatağı
Kozyatağı’nın ara sokağında şef restoranı olan Mutfak Koz az ve öz masasıyla kendinizi mahalle arasında harika bir yemek deneyimi bekliyor. Şefi Kürşat Arıt olan mekan küçük ama çok samimi ortamıyla harika lezzetler tatmanızı sağlıyor. Az sayıda masası olduğu için rezervasyonla gitmenizi tavsiye ederim. Pazar ve Pazartesi günü kapalı olan mekana bana göre günün ara saatlerinde gitmeniz keyfili oluyor. Burayı eski bir Kozyatağı sakini olarak taşındıktan sonra keşfetmemiş olmama biraz üzülsem de, her gittiğimde öğle yemeklerimi mutlaka burada yemeye çalışıyorum. Restoran Eylül 2020’de açılmış yaklaşık 4 yıldır hizmet vermekte.

2024 yılında Vedat Milör de bu restoranı deneyimleyerek ”Tadına Doyamadım” adlı Tv programı için tadım ve çekim yapmışlar. Şefin oldukça düzgün malzeme kullandığından, düşünen, kişilikli ve kendi zevkine göre yemek yapan birisi olduğundan bahsediyor. Yemekleri tek tek beraber tadarak yorumlayan Vedat Milör’ün denediği lezzetler arasında benimde tattıklarım vardı:beyin terin, zeytin salatası ve brioche ekmeğinde işkembe vardı.
Beyin terin hem görsel olarak mutlu ediyor, hem de tat olarak lezzetli bir doyum sağlıyor. Üzerindeki kırmızı sos frenk üzümü ile yapılmış ve acılı bir reçel kullanılmış dengeli bir tadı vardı.Yanındaki salatada elma ve havuçlu çok lezzetli bir salataydı. Giderseniz mutlaka tatmanızı tavsiye ederim.

Hatay kırma zeytin salatası ilk başlangıç olarak harika bir aperatif oluyor. Yanında kızartmış ekmekle servis edilen salatayı özellikle zeytin seven biriyseniz, yerken asla bitsin istemeyebilirsiniz. Turuncu peynir ise yine Hatay’a özel bir baharatlı çökelek peyniridir.

Bu ekmek arası brioche ekmeğindeki kibrit patatesli işkembe tek kelimeyle bir sakatata uyarlanabilecek en güzel ekmek arası versiyonuydu. Bu yemek arkadaşıma ait olsa da bende tadına bakarak bir dahaki gelişime ”bundan yemeliyim’‘ dedim.

Kaburga dilimleri ve yanındaki salata tek kelimeyle tattığım en güzel et yemeği arasına girer. Etin yumuşaklığı ayrı güzel, salata sosu ve tadı ayrıca lezzetliydi. Yolunuzu birgün Mutfak Koz’a düşürmenizi Kozyatağı’nın eski bir üyesi olarak yürekten tavsiye ederim. Adres, rezervasyon ve internet sitesi linkini sizin için buraya bırakıyorum. Menü ve fiyatlara göz atabilirsiniz; bu kalite düzeyine göre yemeklerin fiyatları makul sayılır.
Adres: Kaya Sultan Sokak, No:27B, Kozyatağı/İstanbul
Rezervasyon: 0551 636 44 55
3.IL Sud Giardino-Caddebostan
IL Sud Giardino Caddebostan şubesi müstakil bir ev içinde huzurlu ve romantik bir restoran. Moda’da da ilk şubesini açan restoran, Caddebostan’da daha fine dining odaklı bir hizmet veriyor. 2024 yılında açılan IL Sud, ahşap panjurlu tarihi bir evde, iki katlı yapısı ve huzurlu bahçesiyle bölgenin en iddalı İtalyan restoranları arasında yerini alıyor.

Restoran dış görüntüsüyle ve loş ışıklarıyla dikkat çekiyor, merak uyandırıyor. Mimari tarzıyla, ahşap panjurlarıyla adeta size özel bir evde yemek yiyor hissi veriyor.

İç mekanı gerçek bir İtalyan restoranı tasarımındaydı. Yaz akşamları için balkon kısmı da tercih edilebilir. Biz kış mevsiminde gittiğimiz için içeride oturmayı tercih ettik.

Panzanella, İtalyan mutfağın en lezzetli salata çeşitlerinden biri bana göre. Roma’da denediğim versiyonunu hatırlamak ve karşılaştırmak için panzanella’yı tekrar sipariş etmiştim. Roma’da denediğim daha ezme kıvamındaydı ve belirgin şekilde pesto aromalıydı. IL Sud yorumu ise enginarlı ve malzemeler salata şeklinde dilimlenmişti. Makarnanın yanında harika bir eşlikçi oldu. Sipariş ettiğim bir diğer aperatif ise arancinidi. Et dolgulu, safran aromalı kızarmış pirinç topları, parmesanla birlikte yapılan bu aperatifte oldukça lezzetliydi.

Bir makarna sever olarak, domates soslu ve burratalı pappardelle kesinlikle yediklerim arasında ilk beşe girebilir. El yapımı makarnanın o gerçek tadını her lokmada hissediyorsunuz; sos ve malzemeler damağınızda çok daha belirgin bir şekilde kendini gösteriyor. Burrata peyniri makarnaya ayrıca bir lezzet katarken, öyle ki tabaktaki son lokmaya gelmek istemiyorsunuz.

Tiramisu gerçek bir İtalyan tiramisusu tadındaydı. Görseldeki bu tatlıyı üç kişi paylaşmamıza rağmen asla yeterli gelmedi; tadı gerçekten olağanüstüydü. Mutlaka tatmanızı tavsiye ederim. Tatlıyla birlikte macchiato sipariş etmeyi unutmayın, lezzet uyumu harika oluyor.

Macchiato, başka mekanlardan içtiğim kahvelerden farklıydı; İtaya’da içtiğim macchiato’yu anımsatan bir tada sahipti. Tiramisu ile birlikte mükemmel bir uyum yakaladılar.

Rezervasyon: 0216 766 75 66 – 0532 300 78 26
Rezervasyon yaptırarak özellikle güzel bir masadan yerinizi ayırtmanızı tavsiye ederim. Yaz aylarıysa bahçeden, kış aylarında iç mekanda cam kenarı masaları tercih etmenizi öneririm. Restorana, Bağdat Caddesi Marmaray hattıyla kolaylıkla ulaşabilirsiniz.
İstanbulda restoran seçeneklerinin sınırı olmasa da, Anadolu Yakası’nın bana göre en iz bırakan tatları ve mekanları sizinle paylaşmak istedim. İstanbul’un bu yakasındaki gastronomi turumuz burada sona eriyor. Bir başka yazıda görüşmek üzere…
Kaynakça
Çiya Sofrası Web Erişim Tarihi 23.06.2025
Mutfak Koz Web Erişim Tarihi 23.06.2025
IL SUD Giardino Web Erişim Tarihi:23.06.2025
IL SUD Giardino Instagram görseli linki



Önerileriniz için teşekkürler Beyza Hanım en kısa sürede ziyaret edeceğim yerler arasına ekledim. Kaleminiz eksik olmasın..🤓
Rica ederim Günce Hanım ne demek.Tavsiyelerimi beğenmenize çok sevindim 🙂