Yarım Kalmış Aşklar: Zeigarnik Etkisi

Editör:
Esmanur Göçmen
spot_img

Yarım kalmış aşklar… Aşk, insanlık tarihi boyunca en derin ve karmaşık duygulardan biri olmuştur. Hatta bu duygunun sanata, edebiyata ve müziğe ilham kaynağı olmakta önemli bir rolü vardır. Ancak yarım kalan aşklar gibi kimi aşklar, hayatımızda diğerlerinden daha kalıcı izler bırakır ve çoğu zaman unutulmaz. Bunun arkasında psikolojide “Zeigarnik Etkisi” olarak bilinen ilginç bir fenomen yatmaktadır.

Uzm. Psikoterapist Öznur Ulaş bu durumu “Tamamlanmış olan, gerektiği gibi olan anılar, yerleşmesi gereken yere yerleşir ama eksik yaşanan, az yaşanan ya da kötü yaşanan anılar ise orada, zihinde bir yerlerde kalır. Bununla ilgili ihtimaller denizi kavramını çok severim ben. Yarım kalan her şey bize ihtimaller bırakır hem de uçsuz bucaksız, zihin bunlara ihtiyaç da duyar aynı zamanda, bazen umut bazen teselli için.” cümleleri ile açıklar.

Zeigarnik Etkisi Nedir?

Görsel Nightcafe AI tarafından oluşturuldu.

Zeigarnik etkisi, 1920’li yıllarda Rus psikolog Bluma Zeigarnik tarafından keşfedilmiştir. Zeigarnik, insanların tamamlanmamış görevleri hatırlama eğiliminin çok daha fazla olduklarını gözlemlemiştir. Bunun üzerine, bu bulgularını bilimsel olarak kanıtlamak istemiş ardından birçok deney ve çalışma yapmıştır. Zeigarnik’in araştırmaları bu deney ve çalışmalar ile kanıtlanmış olup yarım kalan görevlerin zihinsel olarak daha fazla yer kapladığını ortaya çıkmıştır. Bireyin sürekli bu görevleri tamamlamak istediği gerçeğini de ortaya koymuştur. Aşkta da benzer bir durumun söz konusu olduğu söylenebilir.

Zeigarnik Etkisi ve Aşk

human heart unfinished loves
Görsel Nightcafe AI tarafından oluşturuldu.

Yarım kalmış aşklar, Zeigarnik etkisi nedeniyle akılda daha çok yer eder. Bu tür aşklar, tamamlanmamış bir iş gibi zihinde dönüp durur. Bu tamamlanmamışlık hissi yaratımı ile yarım kalmış aşklar, zihinde sürekli tekrar eden düşünceler ve duygular yaratır. Bu da bireyin o aşka dair anılara ve hayallere saplanıp kalmasına neden olur. İlişkiler genel olarak bir bitiş süreci yaşarlar ancak söylenmemiş sözlerin, akılda kalan soru işaretlerinin yanı sıra yaşanmamış anılar kişinin zihninde sürekli canlı kalır. Bu da kapanmamış hesaplar olarak karşımıza çıkar. İlişkinin yarıda kesilmesi ya da istenilen sonuca ulaşamaması, bireylerin bu ilişkiyi sürekli olarak düşünmesine ve hatırlamasına neden olur. Zeigarnik etkisi kimi zaman, yıllar geçse dahi o aşkın unutulmamasını ve eski ilişkiye karşı güçlü duygular beslenmeye devam edilmesini açıklar.

Neden Unutamayız?

linkedin.com

Yarım kalmış aşklar, bireylerin zihinsel sağlığı üzerinde önemli etkiler bırakabilmektedir. Genellikle yoğun duygulara maruz kalan beyin, ilişkinin bitişinin ardından da bu duyguları yoğun olarak yaşar. Duygular hafızada derin izler bırakır. Duygusal ve fiziksel bağlar kurulduğunda bu bağların kesilmesi zor olabilir. Yarım kalmış aşklarda da bu bağların tam olarak kopmadığı hissedilir. Bu bağlar ise zihinde Zeigarnik etkisi ile devam eder. Tamamlanmamış ilişkiler çözülmemiş problemler gibidir ve beyin her daim çözülmemiş durumları çözmeye çalışacaktır. Bu duygu durumunun yaşanması ve zihinde sürekli hatırlanır olması kişilerin daha yüksek kaygı ve stres seviyeleri yaşamalarına neden olacaktır. Aynı zamanda yeni ilişkilere bağlanmada da sorun yaşayacaklardır. Çünkü zihnen geçmişteki o yarım kalan aşklarına bağlı kalmışlardır.

Yarım kalmış aşklar, insanların zihinlerinde sürekli olarak döner çünkü bu tür aşklar genellikle “ne/neler olabilirdi” sorusunu beraberinde getirir. Tamamlanmamışlık hissi, bireyleri bu durumu zihinsel olarak tamamlama çabasına iter ve bu da sürekli hatırlamayı tetikler. Gelecekte ne olacağına dair bir belirsizlik vardır ve insan beyni, belirsizlikten hoşlanmaz. Doğal olarak bu belirsizliği çözmeye çalışmak da sürekli olarak yarım kalmış ilişkinin üzerine düşünmemize neden olur. Aynı zamanda bu “ne olabilirdi” sorusu bireyleri alternatif senaryolar üretmeye ve hayal kurmaya iter. İnsanlar, farklı zamanlarda ve farklı koşullarda neyin farklı olabileceğini düşünürler. Bu hayali senaryolar, ilişkiye dair unutulamayan ve sürekli düşünülen unsurlar haline gelir. Bir şarkı, bir mekân veya bir koku, eski ilişkinin hatıralarını canlandırabilir. Bu tetikleyiciler, geçmiş ilişkiyi hatırlamamıza ve üzerinde düşünmemize neden olur. Zeigarnik etkisi, bu tür tetikleyicilerle daha da güçlenir.

Yarım kalmış aşklarda tamamlanma eksikliği vardır. Kapanış, bir ilişkinin sona erdiğini duygusal olarak kabul etme sürecidir. Kapanış eksikliği bireylerin durumu tamamlamaya çalışmasına ve ilişkiyi sürekli hatırlamasına neden olur. Bu da yarım kalan aşklara karşı güçlü ve kalıcı bir duygusal bağ oluşturur. İnsan zihni yarım kalmış durumları çözmeye eğilim gösterdiğinden yarım kalmış aşklar sürekli zihinde dolaşarak bu aşkların unutulmasını zorlaştırır.

Yarım Kalmış Aşklarla Nasıl Başa Çıkılır?

hive.com

Yarım kalmış bir aşk ilişkisiyle uğraşmak oldukça zor olabilir. Ancak bazı stratejilerle bu süreç kolaylaştırılabilir. Öncelikle bu duyguların doğal olduğunu kabul etmek ve mümkünse bu aşkın yaşandığı kişiyle konuşarak kapanmayı sağlamak, zihinde ilişkinin bittiğine dair bir algı oluşmasına yardımcı olacaktır. Farklı hobiler edinmek, yeni insanlarla tanışmak veya sosyal aktivitelere katılmak da zihnin bu duygusal durumdan uzaklaşmasına yardımcı olacaktır. Sürecin sağlıklı yönetilmesi için terapistten destek almak da faydalı başa çıkma yöntemleri arasında yer alır.

Yarım kalmış aşklar, Zeigarnik etkisi nedeniyle zihnimizde derin izler bırakır ve unutulması zor deneyimler olarak kalır. Bu tür aşklar, tamamlanmamış bir görev gibi sürekli zihnimizde bir bilmece gibi döner durur. Zihinde çözülene kadar yer eden bu bilmecelerden doğru başa çıkma yöntemleri ile kurtulmak ve bu deneyimleri sağlıklı bir şekilde geride bırakmak mümkündür. Unutmayın ki her son, yeni bir başlangıçtır ve her deneyim, bize hayat hakkında değerli dersler verir.

Kaynakça

Zeigarnik, B. “On Finished and Unfinished Tasks. Psychological Research.” 1927.

Koçak, A. E., ve Bakırcı, Ç. M. (2021, Ocak 30). Zeigarnik etkisi: Tamamlamadığınız işleri ve bitirmediğiniz görevleri neden daha sık hatırlıyorsunuz?. Web. Erişim Tarihi: 26 Haziran 2024.

Erdin, B. “A study on the relationship between anxiety types and the Zeigarnik Effect
Kaygı türleri ile Zeigarnik Etkisi arasındaki ilişki üzerine bir çalışma” 2022.

Kapak görseli: saglikla.com

spot_img

Yorum Yap

Yorum girişi yapınız.
Adınızı girin

Müzik Festivallerinin Peşinde Avrupa Turu

Avrupa'nın önde gelen müzik festivalleri ile yaz boyunca geziyoruz.

S.D.B.D.A. Veyahut Yan Yana Film İncelemesi: Birlikteliğin Birleştirici Gücü

Feyyaz Yiğit ve Haluk Bilginer’in başrolde olduğu Yan Yana, farklı dünyalardan gelen iki adamın mizah ve içtenlikle kurduğu dönüştürücü bağı etkileyici biçimde anlatıyor.

Boyarken Düşünmek: Sanatla Zihinsel Arınma

Modern çağın zihinsel gürültüsünü durdurmanın yollarından biri boyamaktır. Sanatla akışa girmek, kaygıyı azaltıp, derinlemesine odaklanma ile aracılığıyla zihinsel arınmayı mümkün kılar.

Dire Straits – Brothers In Arms: Bir Savaş Eleştirisi

Klavye ve gitarın ikonik ismi Dire Straits'in Brothers In Arms ile sunduğu savaş karşıtı bakış açısını inceledik!

Haunted Hotel Dizi Analizi: Ölüm ve Yaşam Arasında Alaycı Bir İşletme

Korku ile komedi türlerini harmanlayan Matt Roller, izleyicilere yepyeni bir fantastik evren sunuyor.

Frankenstein Filmine Referans Olan Tablolar

Frankenstein filmi yalnızca konusuyla değil, sanatsal yanıyla da bizlere çok şey anlatıyor.

TikTok’un Kütüphanesi: BookTok’ta Popüler Olan 10 Kitap

BookTok, kullanıcıların kısa videolarla paylaştığı bir dijital kitap topluluğu haline gelmiş ve bir kitabın popülerliğini hızla arttıran bir platform olmuştur.

Kayayı Delen İncir Aslında Ne Anlatıyor?

Kayayı Delen İncir, Turgut Uyar’ın 1982 yılında, ilk kez Karacan Yayınları tarafından yayımlanan ve aynı yıl Behçet Necatigil Şiir Ödülü’nü kazanan şiir kitabıdır.

Julianus: Son Pagan Bizans İmparatoru

Roma'nın dinden dönen imparatoru Julianus’un Paganizmi canlandırma çabaları, askeri zaferleri ve tartışmalı politikalarıyla bıraktığı mirasın izini süren bir portre.

Yusuf Atılgan’ın Evreninde 5 Farklı Tema

Yusuf Atılgan’ın metinlerinde yalnızlık, yabancılaşma, aidiyetsizlik, bastırılmış arzular ve bitmeyen bir arayış birbirine karışır.