Wonka Film İncelemesi: Bir Şapka Dolusu Hayal

Editör:
Aleyna Kavak
spot_img

“Bu dünyadaki her güzel şey bir hayalle başladı.”

Çikolata şelaleleri, Oompa-Loompalar ve kendine has karakteriyle yaş farketmeksizin her birimize dokunan Willey Wonka‘nın çikolata fabrikasının anahtarı olan altın bileti hangimiz istemezdik ki? Duyurulduğu andan beri heyecanımızı gizleyemediğimiz Wonka 2023 izleyicisiyle buluştu! Yıllar sonra sinema perdesinde tekrar bir araya gelecek olmamızın mutluluğunun yanı sıra Wonka’nın gençlik yıllarına ve fabrikanın açılış sürecini anlatan film, kafamızda bir sürü soruyu beraberinde getirdi. Tüm artıları, eksileri, bizce keşke bu da olsaydı dediğimiz detaylarıyla işte Wonka!

Wonka’nın Şarkısı

Filmin açılış sahnesi, dalgaların ardından; güvertede Wonka‘nın macera dolu hikayesini tüm müzikalitesiyle anlatmasıyla başlıyor. Temponun oldukça yüksek başladığı filmde, seneler sonra Wonka ile farklı bir perspektifle yeniden buluşan seyircinin enerjiyi yakalaması fazla zaman almıyor. Gözümüzden kaçmayan bir detaysa bu enerji ve temponun film boyunca yüksek kalması oluyor. Kullanılan renkler, kostümler bir bütünlük sağlayarak sizleri o dünyanın bir parçası haline getiriyor ve hayallerinin peşinden şehre gelen Wonka’nın umduğu gibi bir yerle karşılaşmayışının ardından hikaye, şarkılar ve karakterlerle işlenmeye devam ediyor.

Film Charlie’nin Çikolata Fabrikasından İzler Taşıyor Mu?

Filmin meydana getirdiği belki de en büyük merak unsurundan biri, filmin Tim Burton‘un yönetmenliğini yaptığı Charlienin Çikolata Fabrikası‘nın (2005) öncesi niteliğinde olup olmayacağıydı. 2005 yapımı filmde de Wonka’nın çocukluğuna dair sahnelere yer verildiğini anımsıyoruz fakat iki filmde de gençlik yıllarının farklı figürlere dayandırılmış olduğunu ve izlediğimiz Paul King yönetmenliğindeki Wonka (2023), Tim Burton yönetmenliğindeki filmden bağımsız olduğunu söyleyebiliriz. 2005 yapımı filmde, annesi olmayan ve babası tarafından çikolata yemesine izin verilmeyip diş teliyle büyüyen bir Wonka profili çizilirken, bu senaryodan farklı olarak, genç Wonka’nın çocukluk anıları huzurlu, sıcak bir ortama; anne figürüne dayandırılmış. Hikaye pozitif tutulmaya özen gösterilmiş ve bizce bu konuda oldukça başarılı olmuşlar.

Geçmişten Günümüze Willy Wonkalar

Bu güne kadar Roald Dahl‘ın yazmış olduğu Charlie’nin Çikolata Fabrikası (1964) kitabın ardından beyaz perdeye uyarlanan üç ayrı Wonka ile tanıştık. Roald Dahl’ın kitabının ilk live-action yapımında 1971 yılında Wonka’ya Gene Wilder hayat vermişti. Filmin bizlerde hala nostaljik duygular uyandırmaya devam ettiğini söylebiliriz. 2005 yılına geldiğimizde ise Willy Wonka, Johnny Depp‘in oynadığı ikonik karakterlerden biri olarak hafızalarımıza kazınıyor. Garip olarak tanımlanan fakat bizce kendine has bir Wonka izleyiciyle buluşmuş ve dönüp dönüp izlediğimiz bir film olmuştu. Wonka’nın hikayesinin tekrar çekileceğini öğrendiğimizde ise Wonka’nın kim olacağı büyük bir tartışma konusu yaratmıştı. Aynı zamanda Timothée Chalamet‘ın oynayacağını öğrendiğimizde izleyicinin kafasında belli bir profil oluşamamıştı. 2005 yapımı filmden bağımsız olduğunu nitelediğimiz Wonka’da farklı bir kişilik profili çizilmiş. Tüm enerjisi ve renkli kişiliğiyle gençlik yıllarına dayandırılan film, Timothée Chalamet’ın bizce Wonka’nın enerjisini oldukça iyi yansıttığı sahneleri sunmuş ve Wonka için uygun bir tercih olmuş.

“Çikolatayla Ödendi”

“Önemli olan çikolata değil, onu kiminle paylaştığındır.”

Bizce hikayeye eklenen en güzel detaylardan ve Wonka’nın karakter gelişimine etki eden etmenlerden bir kaçı, kurduğu arkadaşlıklar ve güven bağlarıydı. Şehre bir şapka dolusu hayalle gelip beklediğinden zorlu günler yaşarken, çikolata satmaya ve devamında dükkanını açmaya çalıştığı zamanlarda tek başına olmaması, çikolatasını paylaşacak doğru insanları eninde sonunda buluşu içimizi sıcacık yapan sahneleri var ediyor. Bununla beraber, hikayedeki parçalar tamamlanırken aynı zamanda verilmek istenen mesaj da yerine ulaşmış oluyor. Filmin ilk dakikalarından itibaren enerjinin izleyiciye geçtiğini ve temponun artarak devam ettiğini belirtmiştik. Polislerle Wonka ve ekibinin kovalamaca sahneleri bizce filmin  rengine renk katan, söz edilmesi gereken detaylardandı. Noodle’ın Wonka’ya okuma yazma öğretişi, ikisinin dostluğu ve ortaklığı da es geçemeyeceğimiz sahnelerden.. Aynı zamanda flamingoların uçmaya başlaması bizce arka plana yerleştirilen duygusal bir mesaj olmuş.

Küçük Turuncu Adam: Oompa-Loompa

Fabrikanın açılış sürecinin öncesine baktığımızda tabii ki Oompa-Loompalarsız olmaz diye düşünüyoruz. Bize kalırsa Wonka’nın hikayesinin en ikonik ve bizce vazgeçilmez parçalarından biri Oompa-Loompalardı. Açıkçası filmde merak ettiğimiz unsurlardan da bir tanesiydi. Bir Oompa-Loompa’nın kendisine ait repliklerinin oluşu ve filmin müzikalitesini taşıyışı bizlerin favorilerindendi. Küçük bir eleştiri olarak, sanıyoruz ki Oompa-Loompaları filmde daha çok görebilmek isterdik ama böyle de eklenen sahneler komik ve oldukça sıcak bir hissiyat bırakıyor.

Filmin Müzikalitesi

Film, müzikal kategorisinde bizlere sunuluyor. Açıkçası sahneyi, replikleri ve enerjiyi yansıtabilen seçimler yapılmış. Her bir karakter filmin müzikalitesini farklı bir yere taşımış. Şarkılar ve karakterlerle sizi sahneden sahneye savuran dakikaların ardından kendinizi bir anda filmin sonunda buluyorsunuz. Bizlerin keşke hiç bitmese dediğimiz bir filmdi.

Filmdeki şarkıları sizler için ekliyoruz:

Yeni yıla gün saydığımız soğuk bir kış gününde Wonka, içimizi sıcacık yapmaya yetecek bir film olmuş. Tabii ki bir fincan sıcak çikolata eşliğinde. Wonka sinemalarda!

Filmin fragmanına buradan ulaşabilirsiniz:

spot_img

Yorum Yap

Yorum girişi yapınız.
Adınızı girin

spot_img

Downtown Girl Estetiği: Şehrin Ruhunu Yansıtan Moda Akımı

Downtown Girl estetiği: Özgürlüğü takip edenlerin ve sonbaharın ruhuyla bağlananların temsilî.

Şirvanşahlar: Demir Kapı’nın Muhafızları

Şirvanşahlar Devleti, Azerbaycan ve Kafkasya’da yüzyıllar boyunca hüküm süren İranî ve Türk etkilerini harmanlayan köklü bir hanedanlık mirasıdır.

Enter the Void Film İncelemesi: Noé’nin Neon Tokyo’su

Tartışmalı yönetmen Gaspar Noé, Enter The Void ile izleyiciyi Tokyo’nun neon ışıkları ve dar sokakları arasında ruhsal bir yolculuğa çıkarır.

Aşk Zamanı Filmi: Hafızanın Yarattığı Geçmiş

Aşk Zamanı; hafızanın, deneyim ve arzular eşliğinde en baştan inşa ettiği geçmişin izini sürüyor. Toplumsal normların dayattığı yaşantının yeni özel alanlarını açığa çıkarıyor.

Ters Yüz Karakterleri Hangi Kitapları Önerirdi?

Riley'in duyguları, Ters Yüz ile ekranlara taşındı. İç dünyamıza rehberlik eden bu karakterlerin sizler için hazırladığı kitap listesini inceleyin!

KPop Demon Hunters Fırtınası: HUNTR/X ve Saja Boys

Müzik ve savaşı aynı hikâyede buluşturan Kpop Demon Hunters, 2025'e damgasını vururken izleyiciye hangi temel mesajı iletiyor?

“Cadılar Mutfağı” Tablo İncelemesi: Ötekileştirmenin Görsel Hafızası

Frans II Francken’in Cadılar Mutfağı tablosu, cadı avı döneminin toplumsal korkularını, kadınlık temsillerini ve şeytan imgelerini çarpıcı biçimde yansıtıyor.

Sonbahar Ruhunu İliklerimize Kadar İşleyen 13 Şarkı

Yazı geride bırakıp sonbaharın derinlerine inerken sonbahar havasını yansıtan 13 şarkıyı sizler için derledik!

Three Kilometres to the End of the World Film İncelemesi: Utanç

Three Kilometers to the End of the World, kayırmacı ilişkilerin ve zehirli bir ataerkil kültürün hakim olduğu bir toplumun klinik bir resmini çiziyor.

Bouquet of Sunflowers Tablosunu Anımsatan Şarkılar

Bu yazımızda sizlere ünlü empresyonist ressam Monet'nin "Bouquet of Sunflowers" tablosunun anımsattığı şarkıları derledik.

Editor Picks