What We Do in the Shadows: En Komik Sahte Belgesel Dizisi

spot_img

Taika Waititi ve Jemaine Clement imzalı sahte belgesel formatındaki What We Do in the Shadows (2019), Staten Island’da yaşayan dört vampiri ve onların hizmetçilerini konu alıyor. Dördüncü sezonu 12 Temmuz’da başlayan bu FX dizisi 8.6 IMDB puanı ile sahte belgesel türünün şaheserlerinden biri.

What We Do in the Shadows, deha yapımcılarının 2014 yılındaki aynı isimli filminden esinlenerek ortaya çıktı. Hatta film ile dizi aynı evrende geçiyor; filmdeki karakterler arada bir dizide ortaya çıkıyor. Yapımcılardan özellikle Taika Waititi’nin adı son zamanlarda her yerde geçiyor. Thor: Love and Thunder‘ın yönetmeni olmasının yanı sıra özgeçmişinde Jojo Rabbit, Wellington Paranormal ve Our Flag Means Death gibi bir çok etkileyici başlık bulunuyor. “Normal”in sınırlarını zorlayarak, aptal karakterleri iyice mantıksız durumlara koyarak bulunması zor bir mizah seviyesine erişiyor. Vampirlerle ilgili bir belgesel zaten yeterince saçma; bir de bunun komedisi mi olurmuş?

Kayvan Novak, Matt Berry ve Natasia Demetriou‘nun başrolde olduğu bu dizide, birbirinden renkli karakterlerin vampir olduklarını dünyadan saklamalarını ve belgesel çekim ekibini yememeye çalışmalarını izliyoruz.

Asırlık Vampirler

Eski bir Osmanlı komutanı olan Nandor, Doğu Avrupa’nın küçük bir köyünden Nadja ve İngiliz soylularından eksiği olmayan Laszlo belki de yüzlerce yıldır hayatta. Büyük bir malikanede yaşayan bu üç vampirin bir de ömür törpüsü bir ev arkadaşı var: Colin Robinson. Diğer üçü kan içen cani vampirlerken, Colin Robinson bir enerji vampiridir. Gücünü insanlara ruh sıkıcı nutuklar çekerek, onları bunaltarak kazanıyor. Nandor, Nadja ve Laszlo’nun modern zaman ile ilgili son derece cahil olduklarını gösteren kıyafetlerine ve görünüşlerine kıyasla, Colin Robinson’ın hangisi olduğu hemen belli oluyor.

Hizmetçileri Guillermo ise özellikle Nandor’a hizmet ediyor. Vampire dönüştürülme sözü ile işe alınan Guillermo, vampirlerin malikanesinde bir dolap kadar küçük olan odasında yaşıyor. Vampirlere hizmet amaçlı görevleri şaşırtıcı değil; evi temizliyor, alışveriş yapıyor, eve güneş girmemesi için camlara tahta çakıyor, cesetlerden kurtuluyor ve vampirlerin yemesi için bakir kurbanlar buluyor. Yani normal şeyler… On yıllık hizmetinin sonunda vampire dönüştürüleceğine inanıyor, ama efendisi Nandor buna pek niyetli değil gibi görünüyor.

Peki Gölgelerde Ne Yapıyorlar?

Dizinin her bölümü öncekinden daha şaşırtıcı, daha saçma ve haliyle daha komik geçiyor. Bu evrende sadece vampirler değil; cadılar, kurtadamlar, hayaletler, lanetli şapkalar ve konuşan oyuncak bebekler de var. Bu tarz fantastik karakterlere aşina olanlar bilir; vampirler ve kurtadamlar asla anlaşamazlar. Dizide karakterlerimizin diğer türlerle olan sürtüşmelerini ve birbirleriyle olan ilişkilerini izliyoruz.

Nadja ve Laszlo yüzyıllardır evli bir çift ve kendi aralarındaki tartışmalar son derece eğlenceli geçiyor. Colin Robinson’ın soluk ve gri iş yerindeki maceraları ve Nandor’un gerçek aşkı araması da dizinin hikayeleri arasında yer alıyor; fakat dizinin en can alıcı konusu kesinlikle Guillermo’nun aslında kim olduğu, sevdiği (veya katlandığı) vampirleri korumak için yaptıkları ve Nandor ile ilişkisi diyebiliriz. Değeri asla bilinmeyen Guillermo, efendisi ve onun ev arkadaşları için bir çok şeyi feda ediyor; ama bir türlü vampire dönüştürülmüyor.

Kimler İzlemeli?

Dördüncü sezonunun birkaç gün önce başlaması ile tekrar gündeme gelen What We Do in the Shadows, üçüncü sezonunu çok heyecanlı bitirmişti. Fakat diziyi sadece yeni sezonu iple çeken hayli büyük hayran kitlesine değil, komedi seven herkese tavsiye ediyoruz. The OfficeParks and Recreation gibi türünün öncüsü sahte komedi belgeselleri izlemiş ve sevmiş olanlar için mükemmel bir dizi diyebiliriz. Benzer bir temayla çekilmiş, sadece karakterler vampir ve işte bu detay diziyi daha da saçma ve komik bir hale getiriyor.

Haftalık olarak yayınlanacak olan dördüncü sezonun yeni bölümlerini heyecanla bekliyoruz. Her bölümü yirmi dakika süren, her sezonu on bölüm olan bu çerezlik dizi sizi saatlerce eğlendirecek. Üstelik beşinci ve altıncı sezonu çoktan kesinleşen bu diziyi uzun bir süre ekranlarda göreceğiz. Diziyi gölgelerde izlemeyi unutmayın!

Son olarak, dizi 2022 Emmy Ödüllerinde En İyi Komedi Dizisi kategorisinde yarışacak.

spot_img

Yorum Yap

Yorum girişi yapınız.
Adınızı girin

Rose Adası’nın İnanılmaz Hikâyesi Film İncelemesi: Bir Mühendisin Ütopyası

68 kuşağının rüzgârını arkasına alarak kendi bağımsız ada devletini kuran İtalyan mühendis Giorgio Rosa'nın gerçek hayat hikâyesini işleyen, eğlenceli, ilham ve umut dolu bir film.

Frankenstein Canavarının 90 yıllık Evrimi: Sinemada 8 Farklı Görünüm

1931'deki hantal Karloff'tan 2025'in duygusal Jacob Elordi'sine... Frankenstein canavarının sinema tarihinde Gotik edebiyat mirasını nasıl dönüştürdüğünü keşfedin.

Müzik Festivallerinin Peşinde Avrupa Turu

Avrupa'nın önde gelen müzik festivalleri ile yaz boyunca geziyoruz.

S.D.B.D.A. Veyahut Yan Yana Film İncelemesi: Birlikteliğin Birleştirici Gücü

Feyyaz Yiğit ve Haluk Bilginer’in başrolde olduğu Yan Yana, farklı dünyalardan gelen iki adamın mizah ve içtenlikle kurduğu dönüştürücü bağı etkileyici biçimde anlatıyor.

Boyarken Düşünmek: Sanatla Zihinsel Arınma

Modern çağın zihinsel gürültüsünü durdurmanın yollarından biri boyamaktır. Sanatla akışa girmek, kaygıyı azaltıp, derinlemesine odaklanma ile aracılığıyla zihinsel arınmayı mümkün kılar.

Dire Straits – Brothers In Arms: Bir Savaş Eleştirisi

Klavye ve gitarın ikonik ismi Dire Straits'in Brothers In Arms ile sunduğu savaş karşıtı bakış açısını inceledik!

Haunted Hotel Dizi Analizi: Ölüm ve Yaşam Arasında Alaycı Bir İşletme

Korku ile komedi türlerini harmanlayan Matt Roller, izleyicilere yepyeni bir fantastik evren sunuyor.

Frankenstein Filmine Referans Olan Tablolar

Frankenstein filmi yalnızca konusuyla değil, sanatsal yanıyla da bizlere çok şey anlatıyor.

TikTok’un Kütüphanesi: BookTok’ta Popüler Olan 10 Kitap

BookTok, kullanıcıların kısa videolarla paylaştığı bir dijital kitap topluluğu haline gelmiş ve bir kitabın popülerliğini hızla arttıran bir platform olmuştur.

Kayayı Delen İncir Aslında Ne Anlatıyor?

Kayayı Delen İncir, Turgut Uyar’ın 1982 yılında, ilk kez Karacan Yayınları tarafından yayımlanan ve aynı yıl Behçet Necatigil Şiir Ödülü’nü kazanan şiir kitabıdır.