16. yüzyılda Katolik Kilisesi’nde artan yozlaşma, Martin Luther gibi düşünürlerin sesini yükseltmesine neden oldu ve bu süreç, Avrupa’da Reform hareketlerinin başlamasına zemin hazırladı. Bu hareketlerin sonucunda, kendini Katolik inancına bağlı hissetmeyen birçok Hristiyan, Protestanlığı benimsedi. Dünya tarihini derinden etkileyen bu dönüşüm, sadece din alanında değil, siyasi ve toplumsal yapılarda da köklü değişimlere ve savaşlara yol açtı. İngiltere Kralı VIII. Henry’nin ülkesinin mezhebini değiştirerek Reform sürecine katılması bu açıdan son derece önemlidir. Şimdi, VIII. Henry’nin İngiltere’de başlattığı Reform hareketlerine daha yakından bakalım.
VIII. Henry Kimdir?

Yaklaşık 30 yıl süren ve Güllerin Savaşı olarak adlandırılan bir iç savaşın ardından İngiltere tahtına Tudor Hanedanı geçti. VII. Henry, Tudor Hanedanı’nın ilk kralı oldu ve Yorklu Elizabeth ile evlenip iki rakip haneyi birleştirdi. Çiftin büyük oğlu Galler Prensi Arthur tahtın varisiydi, kendisi diplomatik ilişkileri iyileştirmek amacıyla İspanya Kralı Ferdinand ve Kraliçe Isabel’in kızı Aragonlu Catherine ile evlenmişti. Çift evleneli henüz birkaç ay olmuşken ikisi de bulaşıcı hastalığa yakalandı ve Galler Prensi Arthur vefat etti. Arthur’un vefatının ardından erkek kardeşi Henry tahtın varisi oldu.
Aragonlu Catherine’in diğer Avrupa hanedanlarıyla bağları güçlü olduğu için Tudorlar dul gelinlerinin geri dönmesini istemediler. Bu sebeple Catherine ve Arthur’un evlilikleri geçerli sayılmadı ve Henry ile Catherine evlendi. Bu evlilik, İngiltere tarihinin en büyük dönüm noktalarından biri oldu. Catherine pek çok kez hamile kaldı. Fakat bebekleri ya anne karnında ya da doğumdan hemen sonra vefat etti. Yalnızca tek bir çocuğu hayatta kaldı; o ise gelecekte “Kanlı Mary“ diye anılacak olan Mary Tudor’du.
Boşanma Süreci

Catherine’in erkek çocuğu dünyaya getirememiş olması, taht savaşlarından yeni çıkmış bir monarşi için tehlike arz ediyordu. Bu süreçte kral, boşanmayı istemiş ancak Katolik inancında boşanmanın yasak sayılmasından dolayı Papa engeline takılmıştı. Aragonlu Catherine’in yeğeni olan Kutsal Roma İmparatoru V. Karl, Roma’ya düzenlediği seferler sonucunda Papa’yı esir almıştı. Bu yüzden de Papa, Catherine’in ailesine ters düşmek istemiyordu. Aynı süreçte Henry, Anne Boleyn adında bir sevgili edinmişti ve boşanmanın ardından onunla evlenmek istiyordu. İsteği gerçekleşip Anne Boleyn ile evlendi ancak bu evlilik trajediyle sonuçlandı. İlişkilerinde üç yılın ardından Anne Boleyn, ensest ve zina gibi suçlardan dolayı idam edilmiş; Henry onun ardından dört ayrı evlilik daha yapmıştı.
Henry’nin Dinsel Tutumu

Pek çok kişi, Katolik mezhebini reddedip kendini kilisenin başı ilan eden bir kral hakkında farklı görüşlere sahip olabilir. Ancak Henry’nin tutumu biraz şaşırtıcıdır. Henry aslında inançlı bir Katolik olarak yetişti ve Martin Luther’in reform hareketlerine en başta sert bir şekilde karşı çıktı. Bu sebeple Papa kendisine “İmanın Savunucusu” (Fidei Defensor) ünvanını verdi. Yanında Thomas More gibi kendini tamamen Katolik inancına vermiş isimler bulundururdu. Henry’nin Reformasyon hareketlerinin başlıca sebebi, kendi otoritesini güçlendirmek ve politikalarını uygulamaktı.
Reformasyon

1533 yılında Henry, Parlamento’yu toplayarak Papalık ve İngiltere arasındaki hukuki ilişkiyi keserek işe başladı. 1534’te ise Üstünlük Yasası (Act of Supremacy) yayınlandı. Bu yasa ile kral, kilisenin yüksek lideri haline geldi ve Papalık ile tüm ilişki kesildi. Aynı yıl, kralın ilk evliliğinden doğan kızı Mary Tudor ise gayrimeşru sayıldı. Bu durum ise ileride taht sıralamasında karmaşıklık yaratacaktı.
Konumunu sağlamlaştırmak isteyen Henry, Üstünlük Yasası’nın ardından 1534 yılının sonlarına doğru Vatana İhanet Yasası’nı (Treason Act) çıkarttı. Böylelikle kralın dini otoritesine veya Reformasyon sürecine karşı çıkan ve sözlü saldırıda bulunan pek çok kişi ölümle cezalandırıldı. Aralarındaki en çok bilineni, Utopia (1516) eserinin yazarı olan düşünür Thomas More’du. Kendisi kralın danışmanlarından biriyken, kralın dinî liderliğini reddedip sürece karşı çıktığı için zindana atıldı ve bir süre sonra idam edildi.
Reformasyon süresi boyunca pek çok manastır kapatıldı, bu topraklara el konuldu. Ayrıca Papa’ya ödenen vergi kesildi. Bu yüzden devlet hazinesi bu süreçte zenginleşti. Reformasyona karşı başlayan ayaklanmalar ise sertçe bastırıldı.
VIII. Henry’nin Ardından Gelişen Süreç

Kral Henry 1547 yılında vefat ettiğinde, kendisinden sonra en uzun süre tahta kalan kızı Mary Tudor (I. Mary), ülkeyi tekrar Katolik bir hale sokmaya karar verdi. Bu süre boyunca pek çok kanlı olay yaşandı; binlerce Protestan yakılarak idam edildi. Mary’nin çocuksuz ölmesinden dolayı kız kardeşi Elizabeth, Anne Boleyn’in kızı, tahta geçtiğinde ise daha ılımlı bir politika izlenmeye çalıştı ve Protestan Reformasyonunu devam ettirdi. Ancak Katolikler ve Protestanlar arasındaki gerilim yüzyıllarca sürdü. Hatta öyle ki Katoliklerin ülkenin başına geçmesi ilerleyen zamanlarda çok büyük sorunlara yol açtı. Günümüzde hâlâ Katolik inanca sahip bir kişi İngiltere tahtına geçemez ve ailede yapılan evliliklerde genellikle Katolik olmamasına özen gösterilir.
kaynakça
Merriman, John. Rönesans’tan Bugüne Modern Avrupa Tarihi. Translated by Şükrü Alpagut, vol. 3, Say Yayınları.
“How Henry VIII’s Divorce Led to Reformation.” History.Com, A&E Television Networks, 28 May 2025, web.
“The English Reformation.” The English Reformation – 500 Years of Reformations – and Their Books – Missouri State, 31 Oct. 2023, web.
“Act of Supremacy.” Encyclopædia Britannica, Encyclopædia Britannica, inc., web. Accessed 6 Aug. 2025.
Ekin, Sariye. “Güller Savaşı: Lancaster ve York Hanedanları.” Söylenti Dergi, 29 Dec. 2021, web.
öne çıkan görsel:
“Facts about Henry VIII.” Royal Museums Greenwich, web. Accessed 6 Aug. 2025.