Urla, diyince akla sonsuz üzüm bağı, enginar, taze otlar ve insana huzur veren zeytin ağaçları geliyor. Küçük bir yermiş gibi bilinen Urla, aslında birçok gezilecek noktası bulunuyor. Urla Bağ Yolu Rotası, Michelin Yıldızlı restoranlar, Zeytinyağ Müzesi ve Arkas Sanat Urla gibi bir çok seçeneğiniz bulunuyor.
Geçtiğimiz yaz yıllardır beklediğim Urla ile buluşmam gerçekleşti. Ve tadı damağımda kalan bir şarap gibi etkisi uzun sürdü içimde..Hani insan ait olduğu bir yeri hisseder ya bana tam olarak olan buydu.Bana hayal kurdurtan romantik Ege’ye taşınma ihtimalini çok sevdim.
Urla’da restoranlar ve bağ evleri arasında birbirini destekleme kültürü çok yaygın olduğunu farkettim. İşletme sahipleri birbirleriyle hep işbirliği yaklaşımında olması günümüzde gerçekten özlenen bir yaklaşım olduğunu hissettim. Bu destekleme tutumlarına uygun olan bir Urla Gastronomi Rotası adı altında 2019 yılında kurulan yeni bir oluşum olan yedi restoranın bir araya gelmesi ile beraber ortaya çıkmış. Bu oluşum içerisinde fine dining (iyi,kaliteli yemek) restoranlar ve yerel lezzetleri barındıran restoranlar da bulunuyor. Başkanlığını Od Urla Şefi Osman Sezener’in yaptığı bu oluşumun amacı “ülkenin en iyi gastronomi destinasyonu olmayı” hedeflemektir. Ve aynı zamanda Urla coğrafyasını hissetmek, yemeğini keşfetmek ve keyifli bir yemek deneyimi yaşamak için oluşturulmuş. Bu oluşumda yer alan Urla Vino Locale, Od Urla, Beğendik Abi ve Teruar Urla bizim deneyimlediklerimizin arasındaydı. Gelin beraberce bu Michelin Yıldızlı restoranları hep birlikte tanıyalım.
1.Urla Vino Locale

2018 yılında Urla’daki ilk şef restoranı şefi Ozan Kumbasar ve eşi Seray Kumbasar ile birlikte kurmuşlar. Menüleri her ay mevsimin sebzelerine göre değişiyor. Urla’nın bölgesel ürünleriyle hazırlanan modern Ege yemekleridir. Aynı zamanda Vino Locale’in bir Michelin Yıldızı (müthiş incelikli bir mutfak-Uğramaya değer) ve bir de Michelin Green Star’ı (sürdürülebirlik ödülü)var. Seray Kumbasar Türkiye’de ilk kez ödül verdiği Michelin Sommelier (şarap uzmanı) 2024 ödülüne sahiptir.

Deneyimlediğim lezzetler arasında enginarlı tereyağ, akya salatalık dashi, ahtopot bebek kalamar, yoğurt karadut sorbe vardı. Limon Parfe aklımda kalan tatlısı oldu. Ama onu denemedim. O tatlının özellikle Şef Ozan Kumbasar’ın annesinin tarifiyle yapılmış olması ve onun, çocukken ‘Bir gün restoran açıp bu tatlıyı yapacağım’ diyerek kurduğu hayalini gerçekleştirmesi ayrıca hoşuma gitti.

En favori yemek yukarıda fotoğrafta görmüş olduğunuz “Akya Salatalık Dashi” oldu. Ekşi, salatalık tadı ve balığın çiğ tadı mükemmel bir uyum yakalamış. Benim en beğendiğim ve keyifle yemek yediğim yer burasıydı. Sanki kendi evinizdesiniz ve çok güzel yemekler yiyorsunuz ve kendinizi harika hissediyorsunuz. Gelmeden önce rezervasyon yaptırmanız gerekiyor. Çünkü yedi masası olan bu restoran, müşterilerine “eve gelen misafir” tutumuyla ağırlamak istiyor.
2.Od Urla

Şefi Osman Sezener’in 2018 yılında kurduğu restoranı tarladan sofraya ve sürdürülebilirlik anlayışı üzerine kurulu. Restoranın bahçesinde yetişen sebzeler ve taze Ege otlarıyla hazırlanan tabaklara tablo gibi hayran kalıyorsunuz. Od Urla, bir Michelin yıldızı, Michelin Green Star ve Sommelier 2025 ödüllerine sahip.

Restoranın bahçesini girdiğiniz anda sizi zeytin ağaçları ve büyük saksılarda ekilmiş taze otlar karşılıyor. Ağustos ayında gittiğimiz için rezervasyonumuzu bahçede yemek yemek üzere yaptırdık ve çok keyifli bir akşam yemeği geçirdik. İç mekan da ayrı ise Chef’s Table diye bir bölümü var. Yemek pişirilen alanın etrafındaki bu masa da, şefleri izleyerek yemek yiyebiliyorsunuz, eğer kışın gitmiş olsaydık kapalı alanda olduğu için tercih edebilirdik.

Denediğimiz lezzetler arasında en beğendiğimizin arasında yukarıda resimdeki dana yanak lezzetliydi. Diğer denediğimiz yemekler ise; Aslan balığı, kuskus makarna ve kalamar, humuslu bamya, peynir soslu yeşil domateslerdi.

3.Beğendik Abi

Urla Sanat Sokağında yer alan Beğendik Abi 26 yıldır yerel Urla mutfağını yaşatan bir restoran. Kurucusu Handan Kaygusuzer’in çocukluğunu geçirdiği sokakta kurmuş Beğendik Abi’yi. Rezervasyonsuz gittiğimiz bu restoran gün içinde uğrayabileceğiniz, Urla Sanat Sokağında yer alan çok tatlı bir mekan. “Beğendik Abi’nin” ödülleri arasında Michelin Guide-Bib Gourmand Award (makul fiyata bilinen güzel yemek) yer alıyor.

Handan Hanım’ın yeğeni Beğendik Abi ismini bulmuş. Bu restorana ailecek buraya ne isim koyacaklarını konuşurken yeğeni, “yemeği yedikten sonra ‘Beğendik Abi’ desinler” diyerek isimlerini belirlemişler.
Handan Hanımı “slow food” akımına katılarak İtalya’daki Terra Madre fuarına davet edilmiş. Ve Türk yemekleri yaparak ülkemizi tanıtma mutluluğuna eriştiğini belirtiyor bir röportajında.
Menü Urla mutfağı ve mevsime bağlı olarak değişiyor. Aynı zamanda Urla’da Enginar Festivali Handan Hanım’ın oğlunun hayaliymiş. Oğlu, “enginardan çok çeşit çıkıyor, böyle bir festival yapalım” demiş. Onun öncülüğünde festival hayalini gerçekleştirmişler. Onlar bu hayale güvenerek Enginar Festivalini ortaya çıkarmışlar. Ve yurtdışından gelen müşterilerin de bu festivale büyük ilgisi olduğu söyleniyor.

Deneyimlediğim lezzetler arasında şevket-i bostan yemeği, keşkek, kabak çiçeği dolma, ege otları kavurma, Urla’nın sakız enginarı ve Girit böreği tatlısı vardı. Favori lezzetim ise şevket-i bostan, sakız enginarı ve Girit böreği tatlısı oldu. Bana göre yolunuz Urla’ya düşerse Ege’nin bu yerel yemeklerini tatmak için mutlaka uğramalısınız. Urla tatilimiz boyunca biz buraya yolumuzu iki kere düşürdük.
4.Teruar Urla

Urla ilk aklıma düştüğü yıllarda ilk gitmek istediğim yerler arasındaydı. İlgimi çeken sakin ortamı, huzurlu bir bahçesiydi. Sanırım şefin dingin duruşu da mekana yansıyan enerjisi tüm atmosferi etkiliyor bir restoranda. Şef Osman Serdaroğlu İtalya’da ALMA Scuola’da aşçılık eğitimi almış. Güney İtalya’da iki Michelin Yıldızlı şeflerin restoranında mutfak vizyonunu ve deneyimini artırdıktan sonra aynı vizyonu Urla’ya taşıyarak özel bir restoran kurmuş. Restoranın üst katındaki odalar aynı zamanda konaklama hizmeti veriyor. Bir Michelin yıldızı, Michelin Green Star ödüllerine sahip bu restoran, gerçekten dingin ve lezzetli yemek deneyimi sunuyor. Geniş bir bahçesi ve kendi ektikleri taze otlar, sebzeler bahçede sizi girişte karşılıyor.
Urla’ya vardığımız ilk akşam Teruar’da yemek yedik. Sakin ve az sayıda masa olmasıyla dikkat çeken Teruar Urla bize samimi, sakin bir“hoşgeldin” der gibiydi. Rezervasyon yaptırarak gitmeniz gereken bu restoran, bahçelerinin huzurlu ambiyansını hissetmek için gitmeniz gereken yerler arasında.

“Deniz mahsüllü Orzotto” dibi tutan bir arpa şehriye pilavıydı ama tadı muazzam bir lezzetti.

Urla’ya dair hissettiğim en güçlü his, sevdiğim her şeyin bir arada olmasıydı. Zeytin ağaçları ve üzüm bağlarıyla içimde sonsuz bir canlılık uyandırdı. Urla Gastronomi Rotası, bu hissi yaşamama en büyük katkısı olan bir pusula oldu. Urla bağlarıyla, şaraplarıyla, yemekleriyle ve doğasıyla Türkiye’deki Toskana’yı yaşayabildiğim için mutluyum.Urla hakkında konuşacak çok hissim ve aklımda kalan birçok şey olsa da şimdilik bu kadar söyleceklerim. Sevdiğiniz tatların ve yerlerin takipçisi olmanız dileğiyle!
Kaynakça:
Urla Vino Locale Web Erişim 13.02.2025
Od Urla Web Erişim 13.02.2025
Beğendik Abi Web Erişim 15.02.2025
Teruar Urla Web Erişim 13.02.2025
Urla Bağ Yolu Rotası Web Erişim 15.02.2025
Urla Gastronomi Rotası Web Erişim 15.02.2025
Michelin Star Guide Web Erişim 15.02.2025
Michelin Green Star Web Erişim 15.02.2025
Michelin Bib Gourmand Web Erişim 15.02.2025
Slow Food Web Erişim 15.02.2025
Dergi Urla Beğendik Abi Röportajı Web Erişim 15.02.2025
Urla Enginar Festivali Web Erişim 15.02.2025