Türk resminde modern sanatın öncüleri olarak Sanat Tarihi’ne adlarını yazdıran Primitifler grubu, modern Türk sanatının temellerini atmışlardır. ”Asker Ressamlar Kuşağı” olarak da bilinen bu sanatçılar, temelde sanat eğitimi almayan Askeri okuldan yetişen ressamlardır. Bir grup genç bu dönemde, Paris’e resim eğitimi için gönderilirken bir grup genç ise henüz resim dersinin olmadığı askeri okullarda haritacılık ve teknik çizim dersleri aldıktan sonra resme yönelmişlerdir.
Teknik çizim dersi sayesinde kendilerini keşfederek hiçbir eğitim almadan, yurt dışına çıkmadan kendi hür iradeleri ile ülkemizde ilk defa Türk Resim sanatının temellerini atan sanatçılar, bu kültürün doğurduğu etkiler açısından da oldukça önemli bir yere sahiplerdir. ‘ Asker Resamlar’ın sanat üslupları 1830’lu yılların Avrupa Resmine oranla teknik ve tema açısından dar bir perspektife sahiptir. Rönesans ve Barok gibi kudretli bir sanat dönemini geride bırakan Avrupa, bu dönemde ”Neoklasik” üslubu ile bir de klasiğe geri dönüş sağlama amacı içinde olmuştur. Fakat bizim Primitifler henüz yolun başındadır.
Şeker Ahmet Paşa, Süleyman Seyyid, Hüseyin Zekai Paşa ve Osman Nuri Paşa gibi sanatçılar Asker Ressamlar Kuşağının birer üyeleridir. Kendi resim tutkularını kanıtlayan sanatçılar yurtdışına da giderek ufuklarını genişetmişlerdir. Tema açısından daha çok manzara ve natürmort resmeden sanatçılar bu dönemde Türk Resim sanatı üslubunun temellerini atmışlardır. Hadi şimdi gelin sanatçıların eserlerini inceleyelim!
Şeker Ahmed Paşa
Mekteb-i Harbiyye’den mülâzım olarak mezuniyeti sırasında yaptığı bir resmin Sultan Abdülaziz tarafından çok beğenilmesi üzerine padişahın emriyle, 1861-1862’de Paris’te başarılı Türk öğrencileri için elçilik bünyesinde kurulan Mekteb-i Osmânî’ye gönderildi. Öğrenim yıllarında hocalarından Gustave Boulanger ve ardından Jean-Léon Gérôme’un atölyesinde çalışarak resim tekniğini geliştirdi. Ayrıca Paris Güzel Sanatlar Akademisi’nde resim eğitimine devam etti. Bu sırada Cézanne, Renoir, Toulouze, Manet, Courbet gibi empresyonist ressamların açtığı yeni ekol en verimli çağını yaşıyordu. Şeker Ahmed bu akım içinde daha çok ressam Courbet’in etkisinde kaldı. (Kaynak: https://islamansiklopedisi.org.tr/seker-ahmed-pasa)


Kısmen empresyonist kısmen gerçekçi tablolarını izleyerek çizen Şeker Ahmed, resimlerinde oldukça objektiftir. Natürmortlarında ise canlı renkler dikkat çeker.

Ünü Avrupa’ya yayılan Şeker Ahmed Paşa toplumun değer yargılarına bağlı kalıp daha çok peyzaj ve natürmort eserler yapmıştır. Tabiatı dikkatle izleyerek uzun ve ısrarlı bir çalışmanın sonunda tamamladığı tablolarında ışık-gölge dağılımını ve renklerin âhengini büyük bir ustalıkla gerçekleştirmiştir. (Kayndak: https://islamansiklopedisi.org.tr/seker-ahmed-pasa)


Hisar ve Evler ve Talim Yapan Erler eserleri Şeker Ahmed’in dikkat çeken resimlerinden biridir. Teknik itibariyle minyatürü andırsa da resimlerde perspektif egemendir. Fakat izleyiciyi rahatsız eden bir görüntü de mecvuttur. Bu durum Şeker Ahmet Paşa’nın tarzına dayandırılabilir. Empresyonist izler veren resimler aynı zamanda gerçekçi bir perspektife sahiptir. Tam bu noktada Şeker Ahmet Paşa’nın sanatının özgünlüğünden bahsedebiliriz.
Süleyman Seyyid
Şeker Ahmed Paşa gibi asker kökenli bir ressam olan Süleyman Seyyid en çok natürmaortları ile bilinen bir ressamdır. Doğallığı ve perspektifi önemsediği için ona ‘metrologiste’ -ölçülü- adını takılmıştır. Abdülaziz tarafından gönderilen Şeker Ahmet Paşa ve onlardan daha önce ailesinin desteğiyle gelmiş olan Osman Hamdi Bey de Jean-Leon Gerome, Gustave Boulanger gibi oryantalist sanatçıların atölyelerinde çalışmalarda bulunurlar. Dönemim sanat çevresinden etkilenen Süleyman Seyyid aldığı eğitim sonucu bir eseri için aylarca uğraşan ve gerçeğe uygunluğa önem veren titiz bir ressam olur. Paris’te sekiz yıl kalır ve resimlerini sergiler. Bu arada ‘Officer dé Academié’ madalyasını alır. Kaynak: https://www.antikaekspertiz.net/suleyman-seyyid/)



Natürmort, Kavunlu Natürmort ve İncirler tablolarında olduğu gibi doğal ve sade bir görünüm, Süleyman Seyyid’in natürmortlarında dikkat çeker.


Aynı doğallık manzara tablosunda da görülür. Şeker Ahmed Paşa’nın manzara resimlerine oranla Süleyman Seyyid’in manzara resimlerinde izleyiciyi dinginleştiren bir enerji vardır. Süleyman Seyyid, Figürsüz Türk resim sanatını geliştiren ve bu sanata ülkemizde öncü olan önemli isimlerden birisidir.
Asker okulunda henüz sanata dair bilgi almayan bir grup gencin sanata olan yatkınlığı sonucu, sanata yönledirilmesi sonucu Türk Resim sanatına devrim niteliğinde bir değişim yaratacağını düşünemezdik. Henüz teknik ve konu itibariyle Avrupa’nın gerisinde kalınsa da yukarıda bahsedilen isimler Avrupa’da sanat eğitimi alarak bu eğitimi direkt olarak yansıtmak yerine özgün Türk üslubu oluşturmuşlardır. Bu üslup, sanatın kudretli gücünün farklı yollarda vücut bulacağı modern Türk resminin inşasını atan bir üslup olmuştur.
Kaynakça
Kuban Doğan, Çağlar Boyunca Türkiye Sanatının Ana Hatları, Yapı Kredi Yayınları, 2004.
Erişim Linki: https://edebiyatvesanatakademisi.com/Icerik.aspx?a=/e/YORUMLAR/T%c3%bcrk-Ressamlar/Primitif-Ressamlar%c4%b1m%c4%b1z-ve-%c3%96zellikleri/%c5%9eahamettin-Kuzucular/8ade4bbc-1424-4811-b051-1985a06bebd5
Erişim Linki: https://islamansiklopedisi.org.tr/seker-ahmed-pasa
Erişim Linki: http://www.antikalar.com/seker-ahmet-pasa
Erişim Linki: https://www.antikaekspertiz.net/suleyman-seyyid/
Erişim Linki: https://www.tarihnotlari.com/suleyman-seyyid/