Türk Edebiyatında En Sevilen Yazarların İlk Kitapları – 2

Editör:
Gülefşan Çelebioğlu

İlkler listemizin ikincisi ile karşınızdayız! Kimisi ilk kitabıyla ününe kavuşurken kimisi de büyük çabaları sonucu belki de ölümüne yakın bir zamanda ününe kavuşur. Edebiyatımızın en sevilen isimlerinin daha önce duyduğunuza neredeyse emin olduğumuz “ilklerine” yakından bakalım.

1. Yusuf Atılgan – Aylak Adam (1959)

Aylak Adam Yusuf Atılgan | Can Yayınları

Kitapta toplumun belirlediği kurallar içinde sıkışıp kalamayan ve bu kuralları yıkmak için güç yollardan geçen Bay C’nin başından geçen olaylar anlatılır. Benimsemediği durumlarla uğraşmaktansa, yalnız kalmanın daha doğru ve kolay olduğunu düşünür Bay C. Kendini, bu dünyada yalnız olduğuna ikna eder. Hatta zamanla kendisine bile yabancılaşmış bir hale sürüklenir. Uzun süre, gerçek sevginin peşinde koşar, birçok insana şans verir ama hepsinin sahte insanlar olduğunu düşünür ve şans vermekten vazgeçer. Zaten kendisiyle kavgası bitmeyen insan, başkalarına nasıl şans tanıyabilir ki? İnsanın iç dünyasını çarpıcı benzetmelerle kaleme alır. Psikolojik yalnızlık ve yabancılaşma temalarını en başarılı şekilde okura anlatan yazarlardan biri olarak kabul edilir Yusuf Atılgan. Yazar bu eseriyle, Yunus Nadi Roman Armağanı ödülünün sahibi olmuştur.

2. Orhan Pamuk – Cevdet Bey ve Oğulları (1982)

CEVDET BEY VE OĞULLARI - ORHAN PAMUK Fiyatları

Orhan Pamuk’un ilk kitabı olan Cevdet Bey ve Oğulları, ilk önce “Karanlık ve Işık” adıyla, Milliyet Roman Yarışması’nda birincilik kazanmış, daha sonra kitap olarak yayımlanacağı esnada isim değişikliğine gidilmiş ve “Cevdet Bey ve Oğulları” ismini almıştır. 1983 yılında ise Orhan Kemal Roman Armağanı ödülünü kazanmıştır. II. Abdülhamit döneminden başlayarak modernleşme hareketlerinin anlatıldığı eser, İstanbul’da geçmektedir. Zengin bir ailenin babası olan Cevdet Bey’in ve oğullarının üç kuşak boyunca başlarından geçen olayların hikayesi anlatılır. Yazar, karakterlerin hayatlarına dokunan siyasi olayları, dönemin değişimi gibi konuları da eserinde okuyucuya aktarır. Meşrutiyetten Cumhuriyet’in ilanına kadar olan zamanın, sosyal ve siyasi profiline ışık tutar. Batılılaşma hayranlığını, Cevdet Bey ve ailesi üzerinden okuyucuya aktarır.

3. Zülfü Livaneli – Arafat’ta Bir Çocuk (1978)

Doğan Kitap Arafat'ta Bir Çocuk / Zülfü Livaneli / Fiyatı, Yorumları - TRENDYOL

Zülfü Livaneli’nin ilk kitabı olan Arafat’ta Bir Çocuk, sekiz hikayeden oluşan bir öykü kitabıdır. Daha önce “Gerçek olaylarla ilgisi yoktur.” ibaresi bulunan önsözünü, daha sonra kaldırmışlardır. Eser, sürgün başlığını dikkat çekici bir şekilde ele alır. Sürgün, gurbet ve sınırların geçmişimizden kalma çokça izleri bulunan kavramlardandır. Edebiyatımızın temalarında kendine birçok kere yer bulmuştur.

Sekiz hikaye aynı konu üzerinden sekiz farklı şekilde işlenir. Göç eden mülteciler, işçi göçleri, siyasi sürgünler veya mülteciler bu eserde işlenen içeriklerdendir. Kitabın karakterlerinin başından geçen zorlu süreçler, güç bela alınan kararlar ve kararların sonucundaki belirsizliğin, insanlar üzerindeki etkisini ve travmalarını etkileyici bir şekilde kaleme almıştır yazar. Kitabın ismi önce “Araf’ta Bir Çocuk” olarak düşünülmüştür, araf kelime anlamı olarak cennet ile cehennem arasında bulunan yer olarak tanımlanır. Bu başlığın aslında kitabın içeriğini birkaç kelime ile ne kadar iyi özetlediğini görmek mümkündür. Fakat Zülfü Livaneli ile Yaşar Kemal‘in bir konuşmaları sırasında Yaşar Kemal, “Arafat’ta Bir Çocuk”u önerir, üzerine şu açıklamayı ekler: ”Halk ‘Kaldım arafatta’ der. Yanlış bile olsa güzeli budur.” Bu konuşmanın ardından eser, bugünkü ismini alır.

4. Tezer Özlü – Eski Bahçe (1978)

Tezer Özlü – [Yaşayanlar. Ölenler.] – Not Defteri

1963’ten beri dergilere öykülerini gönderen yazar, 1978’de bu öykülerini kitaplaştırmış ve o yılda kitap basılmıştır. Daha sonra bu kitabına Eski Sevgi başlıklı kitabını da ekler ve bu iki kitap, Eski Bahçe – Eski Sevgi adıyla, tek bir kitap olarak raflarda yerini alır. Çocukluk yıllarında çok yer gezen Tezer Özlü, hikayelerinde bu yerlerden de bahseder. Gençlik yıllarını, hayata karşı korkularını, üzüntülerini, ilişkilerini paylaşır. Karamsar bir ruh hali olan Özlü, bunu yazılarına direkt yansıtır. Açık sözlü ve realist oluşu, betimlemelerine gerçeklik katar ve okur, kendi karamsarlıklarını cümlelerde bulur.

5. Ayfer Tunç – Saklı (1989)

Evvelotel - Saklı Ayfer Tunç | Can Yayınları

Öykülerden oluşan bu kitap, Ayfer Tunç’un ilk kitabıdır. Daha sonra Evvelotel adlı kitabıyla birleştirilen kitap, Evvelotel – Saklı adı ile tek kitap olarak raflarda yerini alır. Ayfer Tunç, herkesin tanıdık olduğu duyguları, çok başka kelimelerle karşısına çıkarır okuyucunun. Sade bir dille çarpıcı noktalara değinir. Öykülerinin teması, sevgisizlik, yalnızlık ve hüzün gibi ortak payda duygulardan oluşmaktadır. Bu duyguları, her öyküsünde başka karakterler ve olaylar üzerinden yansıtır. Sevgisizliğe, terk edilmelere, travmalara şahit olmaya yürekler el verirse eğer, Ayfer Tunç bu konuların ilk adresi.

6. Hakan Günday – Kinyas ve Kayra (2000)

 

Kinyas ve Kayra - Hakan Günday - Satın Al | Pirtukakurdi.com

Kitap iki karakter olan Kinyas ve Kayra’nın iç dünyalarını ve iç seslerini, üç farklı ülkede geçen hayatlarını konu edinir. İki karakter de toplumdan fazlaca uzaklaşmış kişilerdir. Kitapta karakterlerin çöküş aşamalarını dışavurumları aktarılır. Bir tarafları, nefret ve kin dolu olan karakterlerin; bir tarafları, pişmanlık, çaba ve sevgi içerir. Bu karmaşa içinde hayata yeniden tutunma çabası içinde savrulup dururlar. Zamanlar arasında oldukça geçiş kullanan Hakan Günday, karmaşaya açık bir kapı bırakırken, dikkatli okuyucular tarafından oldukça ustaca bulunuyor.

7. Bilge Karasu – Uzun Sürmüş Bir Günün Akşamı (1970)

UZUN SÜRMÜŞ BIR GÜNÜN AKŞAMI - BILGE KARASU Fiyatları

Yazar, kendi içine yaptığı yolculuğuna ve inanç sorgulamasına okuyucuları da ortak eder. Manastırdaki keşişlerin kendi inançlarıyla hesaplaşmaları üzerine kurgulanmıştır. Uzun Sürmüş Bir Günün Akşamı, Ada, Tepe ve Dutlar başlıklarıyla üç hikaye ve üç farklı arkadaşın hayatlarına okurluk ettiğimiz bir kitaptır.  İlk hikaye, bir papazın inançlarını sorgulamasını konu edinir. Vaktinin çoğunu manastırda geçiren papaz, buradaki bazı inanç sistemlerini sorgulamaya başlar fakat bunu dillendirdiği zaman sonuçlarının onun için pek de iyi olmayacağının farkındadır. Bu sebeple düşüncelerini kelimelere dökemeyen papaz içindeki sorgulamayı günden güne çoğaltır. Onun için inandığı şeyleri yalanlaması, geçmişini de yalanlaması anlamına gelir. İkinci hikaye, rahip olan bir karakterin hayatını konu edinir. Rahip, bir dağa tırmanır ve sonucunda tapınağa ulaşır. Orada vakit geçirirken bir tilkiyi beslemeye başlar. Yaklaşık on gün sonra hastalanan tilkiyi öldürmek zorunda kalır ve tam olarak bu noktada hayatının sorgulaması başlar. Kitabın son bölümünde, piyano öğretmeni olan bir karakterin zihinsel yolculuğu karşılar okuyucuyu. Postaneye giderken kullandığı yolun kenarları dut ağacı, dut ağaçlarının üstü tırtıl doludur. Hikayenin başından sonuna kadar yenen dut yapraklarının yeniden yapraklanması alt metni oluşturur.

8. Enis Batur – Tuğralar (1973)

Tuğralar - Enis Batur Fiyatları

Enis Batur’un 1970 yıllarında itibaren yazdığı şiirlerini topladığı kitabıdır. Daha sonra çıkardığı “Perişey” adlı kitabı ile birleştirilmiş, “Tuğralar – Perişey” başlığıyla tek kitap olarak raflarda yerini almıştır. Toplumcu gerçekçiliğe karşı özgür şiiri savunan şair, doğu – batı sentezini çok iyi şekilde şiirlerine uygular. Cümlelerin yapısıyla oynayarak kendine özgü bir şiir dili yaratmıştır.

“Zaman da değil” diyor adam,

kimse yokken, yüksek sesle.

Yeni bir iz kalıyor orada, o an.”

“Bilmem neye umar aramak için çıkmak

elidolu sokaklara ve

onanılmaz bir yara görmek

her insan yüzünde.”

9. Latife Tekin – Sevgili Arsız Ölüm (1983)

pakkitap Sevgili Arsız Ölüm

Yazarın kendi yaşamından izler taşıyan bu eser, Anadolu köy yaşamını ve insanlarını, masalsı bir şekilde okurla buluşur. Köydeki yaşamı, belirli inançlarla şekillenmiş bir ailenin kente göçüşü ve her bir ailenin orada kendine yeni aydınlanmış hayatlar kurmasını anlatır. Ailenin önceden edinmiş olduğu dini inançlar, kentte sarsılır ve bu sarsılma aile içi ilişkilerine de sirayet eder. Postmodern bir yapıda yazılan roman, aile gerçekliğine farklı bir bakış açısıyla yaklaşır ve mizahi bir üslup benimsenmiştir. Eserin, büyülü gerçekçilik akımına uygun yazılmış olması, edebiyatımızdaki ilk örneklerin arasında yer aldığı söylenebilir. Büyülü gerçekçilik, “büyülü unsurların, resmedilen gerçeklik içinden organik olarak gelişmesini sağlayacak biçimde fantastik ve gerçekçiliği birbirine bağlayan” bir postmodern akımdır. Fantastik unsurlara postmodern eserlerde sıkça rastlandığından, büyülü gerçekçilik “postmodernizmin merkezi” olarak kabul edilebilir. Kitapta, ailenin dini ve batıl inançlara, gelenek-göreneklere, fallara, tılsımlara bu kadar bağımlı olmaları, kitabın içindeki büyülü gerçekçilik akımının örnekleri arasında gösterilebilir.

10. Buket Uzuner – İki Yeşil Susamuru (1991)

İki Yeşil Susamuru

Aşk, intihar, yalnızlık, yaşama bağlılık gibi konuların üzerine kurulmuş bir romandır. İki kadının aralarındaki düşsel ve fantastik dünya, okuyucuyla buluşur. Birbirlerinin büyülü dünyalarına şahit olan karakterlerin, hayatlarındaki olaylar üzerinden ilerler.  Her şeyden önce “anne” olan karakterlerin, üzerine yüklenmiş rollerin ötesinde, hayatlarında kendilerini bireysel olarak ayakta tutma çabaları, annelik rolünün dışındaki özgürlüğü yaşayabilme arzusu ile yanıp tutuşmalarına, yakından ortaklık eder okuyucu. Yazar, insan ilişkilerini ustaca kaleme almıştır. İlişkilerdeki insani duyguları da okuyucuya güzel yansıtır. Okur, hayattaki bazı duygusal beklentilerini karakterler ile örtüştürür.

Mutluluğu ve huzuru başka bir yerde, başka bir kimsede aramaktansa, insanın bunu tek başına yaratması gerektiğini savunur, Buket Uzuner.

 

Yorum Yap

Yorum girişi yapınız.
Adınızı girin

Morlara Bürünmüş 8 Albüm Kapağı Tasarımı

Mor renginin hâkim olduğu 8 albüm kapağını inceliyoruz.

You Final Sezonu İncelemesi: İyilerin Kazandığı Dünyada Mutlu Bir Son

You, final sezonuyla izleyicilerine veda ederken Joe Goldberg'in hikâyesi sona eriyor.

Nickel Boys Film İncelemesi: Deneysel Sinema ve Tarihin Birleşimi

2025 Oscar Ödülleri'nde ilgi gören Nickel Boys, iki siyahi gencin bir reform okulunda yaşadıklarına odaklanıyor.

Orhan Kemal – Nâzım Hikmet’le 3,5 Yıl | 22 Alıntı

Türk edebiyatının iki büyük ustası Nâzım Hikmet ve Orhan Kemal'in Bursa Cezaevi'nde koğuş arkadaşlığı yaptıkları yıllara ve sonraki mektuplaşmalarına değinen Nâzım Hikmet'le 3,5 Yıl kitabı, Kemal'in kalemiyle çok içten ve etkileyici bir üslupla okurun karşısına çıkıyor.

İskenderiye Kütüphanesi: Efsane ve Gerçek

Efsane ve Gerçeğin ortak noktası, tarihin tozlu raflarına kaldıramadığı bilgi yuvası: İskenderiye Kütüphanesi.

İstanbul Ansiklopedisi Dizi İncelemesi: Kalabalığın Yalnız İnsanları

İstanbul Ansiklopedisi, büyülü İstanbul sokaklarında hem hayat bulmanın hem kaybolmanın öyküsünü anlatıyor.

Söylenti Edebiyat Editörleri Bu Ay Neler Okudu?

Söylenti Edebiyat editörleri olarak her ay neler okuduğumuzu, nelerin altını çizdiğimizi yakından incelediğimiz serimizin nisan ayı listesi ile karşınızdayız!

Yelpazeli Kadın (1918) Tablo Okuması: Gustav Klimt’in Son Eseri

Yelpazeli Kadın tablosu, zarafeti ve özgünlüğüyle hem sanat tarihine hem de Klimt'in kariyerinde büyük bir önem taşımaktadır.

Dante’nin İlahi Komedyası’nda İnsanlığın Mitolojik ve Manevi Seyahati: Kayboluşun Karanlığı ve Kurtuluşun Işığı

Dante’nin İlahi Komedyası; insanlığın ahlaki seçimlerini sorgulamasına, içsel çatışmalarını aşmasına ve evrensel sorulara yanıt bulmasına rehberlik eder.

Kırmızının Tonlarına Bürünmüş 7 Yabancı Albüm Kapağı

Temalarında kırmızı renginin ön planda olduğu ve gizli anlamlarıyla bizi farklı yolculuklara çıkaran albümleri sizler için derledik.

Editor Picks