Konser ve maçlarda akışa kapılmamızın ardında anonimlik, duygusal bulaşma, sosyal kolaylaştırma ve çevresel uyarıcıların birleştiği güçlü psikolojik mekanizmalar var.
Son yıllarda, hayatın her alanında AI kullanımının artması ile insan-makine dinamiği daha da görünür hale gelmiştir. AI, kişilerin yaşam tarzlarında bir araç olmaktan çıkmış; karar verme, dertleşme, planlayıcı görevlerini üstlenen destek mekanizmasına doğru evrilmiştir. Yapay zeka devrimi, sadece teknolojik bir adım değil, yaşamın her alanında var olan bir olgu halini almıştır.
Mutluluk gerçekten paylaşınca mı çoğalır, yoksa bu sadece bir söz mü? Mutluluk, yalnızca bireysel bir his olmaktan çıkıyor ve toplumsal bir deneyime dönüşüyor.
İnsanlar sosyal canlılardır ve sosyal medya bunu daha da kolaylaştırmıştır. Artık insanlar daha kolay sosyalleşip gruplaşabiliyorlar. Biz ve öteki arasındaki ayrım sosyal medya ile daha net olup linçe maruz kalmak daha kolay bir hal aldı. Peki bu linç kültürünü nasıl etkilemiştir? Linç kültürünün sanal dünyaya taşınması nelere sonuç açtı? Kalabalığın arasında kaybolmak daha mı kolaylaştı? Anonim kimliklere sığınmak ve ekranların arkasından yorum yapmak bizi daha acımasız mı yaptı?
Çocuğun duygusal zekâsı, erken yaşta ebeveynin duyarlılığıyla sağlıklı gelişir ve bu süreç sosyal uyum ile akademik başarı için sağlam bir temel oluşturur.
İnsan olarak hepimiz farklı hayatların benzer psikolojik yüklerini taşıyoruz. Swift, 16 yaşındayken yazdığı şarkısı ile bu sessiz ortaklığı görünür kılıyor.