The Witcher 2. Sezon İncelemesi

spot_img

Andrzej Sapkowski’nin aynı adlı kitap serisinden uyarlanan The Witcher‘ın ikinci sezonu nihayet izleyici ile buluştu!

İlk sezonun başarısının ardından ikinci ve üçüncü sezon için onay alan dizinin ikinci sezonunun aslında 2020 yılında yayınlanması planlanıyordu fakat tüm dünyayı kontrolü altına alan Covid-19 salgını sebebiyle çekimler ve yayın tarihi ertelenmek zorunda kaldı.

Başrolünde Henry Cavill, Freya Allan, Anya Chalotra ve Joey Batey gibi isimlerin bulunduğu dizinin 2. sezonunu gelin hep birlikte inceleyelim.


Bu yazımız spoiler içermektedir!


SEZONDA NELER OLUYOR?

Bu sezon, ilk sezonun bittiği yerden direkt olarak devam ediyor. Sodden Savaşı’nın bittiğini ve kuzeyin savaşı kazandığını, Geralt ve Ciri’nin ise Yennefer’ı aramak için savaş bölgesine gittiğini görüyoruz. Fakat herkes Yennefer’ın öldüğünü düşündüğünden büyük bir enkazla karşılaşan ikili eli boş Kaer Morhen‘e yani Witchler’ın evine doğru yola çıkıyor.

Bu sezon bizim favorilerimizden biri kesinlikle bu mekan oldu. Witcher’ların evi aynı zamanda da eğitim alanı olan bu kale etkileyici bir şekilde resmedilmiş.

Şaşırma Hakkı ile kaderleri birleşen Geralt ve Ciri’nin sezon içerisinde birbirini tanımaya ve güven ortamı oluşturmaya çalışmasını, sezonun belli bir kısmında da Kaer Morhen’de Geralt’ın Ciri’ye Witcher eğitimi vermesini izliyoruz.

Korku bir hastalıktır. Yakalar ve tedavi edilmezse sizi tüketebilir.
-Geralt


Sezon içerisinde özellikle kitap ve oyun hayranlarını en mutlu eden etkenlerden biri kuşkusuz Geralt’ın akıl hocası ve baba figürü olarak karşımıza çıkan Vesemir karakterinin diziye dahil olmasıdır. Kim Bodnia tarafından canlandırılan karakterin sezon içerisinde oldukça etkin bir rolü var. Ciri’nin ne olduğunu, neler yapabildiğini ve en önemlisi sahip olduğu gücün nelere sebep olabileceğini öğrenmeye çalıştığımız sırada Vesemir sayesinde Ciri’nin, insanları Witcher’a dönüştürmek adına yapılan iksir için gerekli olan Eski Kan‘a sahip olduğunu öğreniyoruz. Artık ortada Eski Kan’ın olmaması nedeniyle soyları yavaş yavaş tükenen Witcher’lara umut ışığı olan Ciri, kendi kanıyla yapılacak deneyin öncelikle kendisinde denenmesi şartıyla kabul ettiğini görüyoruz.

Kuzey’e savaşı kazandırmak adına içindeki Kaos‘u serbest bırakmasının ardından güçlerini kaybetmesiyle hikayede daha pasif kalan Yennefer’ın cephesinde ise Büyücü Elfler’le ve acıyla beslenen şeytan Voleth Meir yani Ölümsüz Ana ile tanışıyoruz.

Bu sezon hem karakter hem de senaryo açısından dolu dolu bir sezondu. İlk sezona göre senaryonun daha homojen bir şekilde ilerlediğini söylesek yanılmış olmayız. Özellikle ilk sezona dair yapılan eleştirilerin neredeyse tümü dizinin karmaşık ve bazı noktalarda takip edilmesinin zor olmasıyla ilgiliydi. Anlaşılan seyirciyi mutlu etmek ve iyi bir iş ortaya çıkartmak için yapılan eleştirilere kulak kabartmışlar!

OYUNCULUKLAR

Geçen sezon olduğu gibi bu sezonda da oyunculuklar oldukça iyiydi. Özellikle bu sezonun merkezinde bulunan Ciri karakterine hayat veren Freya Allan oldukça başarılı bir performans sergiliyor. 21 yaşındaki genç oyuncu dizideki rolü için, “Ciri hem kitaplarda hem de oyunlarda genç bir karakter. Karakter geçmişiyle değil, yaşadıklarıyla büyüyor.” sözlerini kullandı. Bu sözlerine ek, “Aynı Ciri gibiyim. Her zaman mükemmel olmak istiyorum, her zaman daha iyi olmak istiyorum ve her zaman bana verilenden daha fazlasını yapmak istiyorum. Bu yüzden özgün ve her bölüm biraz daha büyüyen bir karakter olacağım.” diyerek konuşmasını tamamladı.

DİZİNİN MÜZİKLERİ

Kuşkusuz dizinin öne çıkan özelliklerinden biri özgün müziklere sahip olması. Dizide Jaskier isimli bir ozan olarak karşımıza çıkan Joey Batey tarafından ilk sezon için seslendirilen “Toss a Coin to Your Witcher” isimli şarkının çok sevilmesinin ardından bu sezonun soundtrackleri arasında da yine Batey tarafından seslendirilen 3 şarkı yer alıyor. Dizinin bu sezonki soundtracklerine buradan ulaşabilirsiniz.

WILD HUNT (VAHŞİ AV) SÜPRİZİ!

Diyarlar arası dolaşarak vahşeti taşıyan, kökleri elflere dayanan ve Ciri’nin hayatında büyük bir öneme sahip olan Wild Hunt yani türkçe çevirisi ile Vahşi Av, hem kitaplarda hem de oyunlarda Witcher hikayesinin en etkileyici ve en büyük olaylarından birisidir. Bu sezon finalinde de gelecek sezonlarda Wild Hunt’ı daha detaylı göreceğimiz küçük bir sahne ile onaylanmış oldu.

THE WITCHER KAÇ SEZON OLUCAK? 3. SEZON GELİCEK Mİ?

İlk sezonun başarısından sonra The Witcher 2. ve 3. sezon onayını zaten almıştı. Olası diğer sezonlar için dizinin yapımcısı Lauren Schmidt bir röportajında bu evreni çok sevdiklerinden ve olabildiğince ilerletmek istediklerinden bahsetmişti. Aynı şekilde dizinin başrol oyuncusu Rivia’lı Geralt karakterine hayat veren Henry Cavill da karakteri canlandırmayı çok sevdiğini her seferinde dile getirmekten çekinmiyor. Ortada dolanan ‘7 Kitap 7 Sezon’ dedikodularına ise henüz bir cevap gelmedi.

The Witcher evreni uyarlandığı kitap ve oyun serisine bağlı olarak her bölümde dallanan ve genişleyen bir evren. Tam her şey bitti derken sezon finali ile yine elimizde bir dolu soru işaretleri ile kaldık.

Güçlerini tanımaya çalışan ve bu gücün sebep olabileceği olaylardan korkan Ciri, yaptığı fedakarlık sonucu güçlerine yeniden kavuşan Yennefer, Nilfgaard cephesinde Ciri’nin peşinde olan Beyaz Alev, bu topluluğun başında Ciri’nin ölü bildiğimiz babası ve Ciri’yi korumak için her şeye yapmaya hazır Geralt’ın hikayesi henüz bitmiş değil. Üçüncü sezonun ise en erken 2022 yılının sonunda seyirci ile buluşması planlıyor.

spot_img

Yorum Yap

Yorum girişi yapınız.
Adınızı girin

spot_img

Valide-i Muazzama : Mahpeyker Kösem Sultan

Naib-i saltanat unvanıyla Osmanlı İmparatorluğu'nu yaklaşık 30 yıl yöneten Mahpeyker Kösem Sultan, attığı adımlarla hanedanın kaderine yön vermiştir.

Hafıza Mekanları: Anıtların Psikolojik ve Toplumsal Etkileri

Anıtlar, toplumsal hafızayı korur ve kimliğimizi inşa eder. Kolektif hafıza ve kültürel aktarımın dönüştürücü gücüdür.

Eşeği Saldım Çayıra – Kazak Abdal | Şiir İncelemesi

Kazak Abdal hayatı ve bilinen şiirlerinden olan Eşeği Saldım Çayıra eserinin incelemesi.

Twinless Film İncelemesi: İki Yalnız, Bir Kayıp

Başrolde Dylan O'Brien'ın yer aldığı kayıp, yalnızlık, bağ kurma arayışı, yas süreci üzerine dokunaklı bir film olan Twinless film incelemesine göz atın.

Alice in Borderland 3. Sezon İncelemesi: Neden Beklentiyi Karşılayamadı?

Alice in Borderland dizisinin 3. sezonun her oyununda Chishiya'nın zekâsını arayıp, Aguni'nin fedakârlığını andık diyebilirim. 

Evrensel Duygular: Anlamadan da Hissedeceğiniz 8 Şarkı

Dili fark etmeksizin ruhunuza dokunan, evrensel duygusal taşıyan 10 şarkıyı keşfedin. Melodik parçalarla hazırladığımız liste, her anınıza eşlik edecek!

Viktoryen Dönemde Kadın İmgesi: “Evdeki Melek”

Viktoryen dönemde ‘Evin Meleği’ ideali, kadını fedakâr ve itaatkâr bir role hapsetti. Gilman ve Woolf bu miti sorgulayarak özgür kadının sesini aradı.

Jane Austen ve Aşkın Sosyal Eleştirisi

Jane Austen, romanlarında aşkı sadece romantik bir duygu olarak değil; statü ve kadınların konumu üzerinden ele alarak dönemin evlilik anlayışına eleştirel bir bakış atar.

Shirley Jackson’ın Amerikan Gotik Edebiyatındaki Yeri

Shirley Jackson, Amerikan gotiğine modern bir ses getirmiş ve kalıcı bir iz bırakmıştır.

Amerikan Edebiyatında 4 Yalnız Kahraman

Amerikan edebiyat tarihinin en önemli temsilcileri haline gelmiş kahramanlarımızın ne kadar soyutlanmış bireyler olduğunu farketmiş miydiniz?

Editor Picks