The Weeknd’in Az Bilinen 10 Parçası: Gözden Kaçan Hazineler

Editör:
Gizem Yürük
spot_img

Abel Makkonen Tesfaye, sahne adıyla The Weeknd, Etiyopya kökenli Kanadalı bir şarkıcı-söz yazarıdır. Henüz on yedi yaşındayken okulu bırakıp şarkı yazmaya başlayan sanatçı, müzik kariyerine 2010’ların başında arkadaşının YouTube platformuna yüklediği anonim şarkılarıyla başlamıştır.

Sonrasında yine platforma yüklediği ilk mixtape (karma albüm) olan “House of Balloons” ile dikkatleri üzerine çekmiş ve Rebuplic Records ile anlaşarak kısa sürede dünya çapında bir üne ulaşmıştır. Falsetto ağırlıklı vokali ile bilinen The Weeknd, şarkılarında genellikle synth-pop ile R&B’yi harmanlayarak karanlık ve melankolik temaları işler. The Hills, Starboy ve Blinding Lights gibi sayısız hite sahip olan başarılı şarkıcının mutlaka dinlemeniz gereken gözden kaçan 10 şarkısını bu yazımızda sizin için listeledik.

1. The Morning

The Morning, The Weeknd’in sonrasında da sürdüreceği karanlık R&B estetiğinin temelini hazırlayan ilk mixtape’i “House of Balloons”un öne çıkan parçalarından biridir. Şarkı, minimalist prodüksiyonuyla dinleyiciye loş bir gece kulübü atmosferi yaratır. Sanatçı, şarkıda para ve ünün çekiciliğini işlerken aynı zamanda bütün bunların anlamsızlığını ve geçiciliğini de ima eder. Şöhrete ve gece hayatına dair kurduğu anlatıda, bir içsel arayışın ve yalnızlığın izleri belirgindir.

“The higher that I climb
(Ne kadar yükseğe tırmanırsam)
The harder I’ma drop”
(O kadar sert düşerim)

2. Lonely Star

The Weeknd’in ikinci mixtape’i “Thursday”in açılış şarkısı olan Lonely Star, sanatçının müzikal kimliğini yansıtan en etkili parçalarından biridir. Şarkı, melankolik synth’leri ve The Weeknd’in karakteristik falsetto vokaliyle dinleyiciyi depresif bir atmosferin içine çeker. Birine hitap şeklinde yazılmış sözleriyle aşk, şöhret ve yalnızlık temalarını bir arada işler.

“Promise me you won’t regret me like the tattoos on my skin”
(Dövmelerimden olduğum gibi benden pişman olmayacağına söz ver)

3. Adaptation

The Weeknd’in ilk stüdyo albümü “Kiss Land”de yer alan Adaptation, sanatçının sıklıkla şarkılarında yer verdiği şöhretle gelen duygusal kopuş, yabancılaşma ve uyum sağlama temalarını işler. Elektronik altyapılarla desteklenmiş ritmik tınısı dinleyiciyi yoğun bir duygu atmosferine çeker. Şarkıda aşkın yerini yabancılaşmanın ve geçici tatminlerin yer aldığını görürüz.

“Now I’ll never see your face
(Şimdi yüzünü asla göremeyeceğim)
But it’s okay I adapted anyway”
Ama sorun değil zaten adapte oldum

4. Acquainted

“Beauty Behind Madness” albümünde yer alan Acquainted adından da anlaşılacağı üzere tanışıklık düzeyinde tutulan tutkulu bir bağı işler. The Weeknd’in falsetto vokaliyle birleşen ağır tempolu R&B altyapısı, şarkıya kırılgan ama çekici bir hava katar. Şarkı, bir yandan yakınlığı arzularken bi yandan da ciddi bir bağ kurmaktan kaçınan bir ikilemi anlatır.

“I know I’d rather be complacent
(Biliyorum kayıtsız kalmayı tercih ederdim)
But girl, I’m so glad we’re acquainted”
(Ama tanıştığımız için çok mutluyum)

5. A Lonely Night

Sanatçının en sevilen albümlerinden Starboyda yer alan A Lonely Night, albümün enerjik tarafını sağladığı 80’ler disko atmosferi ve synth-pop ritimleriyle öne çıkarır. Şarkı, sanatçının aşkı yüzeysel yakınlıklar üzerinden işlediği diğer bir çok parçasıyla tema açısından benzerlik taşır. Şarkıda hitap edilen kişiye, duygusal bir bağ beklemekten kaçınması gerektiği açıkça ifade edilir. Akılda kalıcı nakaratı ve eğlenceli ritmiyle öne çıkar.

“Why would you wanna bring somethin’ between us?
(Neden aramıza bir şey getirmek istiyorsun?)
There’s nothin’ between us”
(Aramızda hiçbir şey yok)

6. Wasted Times

“My Dear Melancholy” albümünde yer alan Wasted Times, elektronik dokularla süslenmiş duygusal bir parçadır. Eski sevgilinin ardından duyulan pişmanlığı ve özlemi, geçici ilişkilerle harcanan boşa geçmiş zamanlar üzerinden anlatır. Şarkı, çaresizlik duygusunu yitirilmiş bir aşk aracılığıyla en yoğun halinde yansıtır.

“Wasted times I spent with someone else
(Başkasıyla geçirdiğim boşa geçmiş zamanlar)
She wasn’t even half of you”
(O senin yarın bile değildi)

7. Hardest To Love

The Weeknd’in ilişkilerinde yaratığı zorlukları kabul ettiği bir itiraf niteliğindeki Hardest To Love, sanatçının en popüler albümlerinden biri olan “After Hours”ta yer alır. Hızlı tempolu ritimlerin üzerinde The Weeknd’in melankolik vokali, şarkıya hem enerjik hem de duygusal bir hava katar. Duygusal bir bağ kurmanın zorluğu ve karmaşasının işlendiği parça, güçlü bir öz yıkım duygusunun yansımasıdır.

“I can’t, can’t believe you want me
(Beni hala istediğine inanamıyorum)
After all the heartbreaks, after all I’ve done”
(Tüm kalp kırıklıklarından sonra, tüm yaptıklarımdan sonra)

8. Best Friends

İçinde yer aldığı “Dawn FM” albümünün ruhunu ve müzikal atmosferini çok iyi yansıtan Best Friends, elektronik altyapılarla desteklenmiş synth ağırlıklı bir prodüksiyona sahiptir. Arkadaşlık ve romantizmin sınırlarında dolaşan bir ilişkiyi anlatan şarkı, arkadaşlığın bozulmasıyla sonuçlanabilecek olan çekimin getirdiği endişeyi konu alır. Şarkıda geçici hazlar ile kalıcı bağ arasındaki ince çizgiye vurgu yapılarak, çizginin aşılmasının getireceği olası sorumluluktan kaçınma isteği ifade edilir.

Don’t try to take it further
(Daha ileriye götürmeye çalışma)
Focus on the friendship”
(Arkadaşlığa odaklan)

9. Starry Eyes

“Dawn FM” albümünde yer alan Starry Eyes, sakin tempolu ritmi ve The Weeknd’in melankolik vokalleriyle duygusal yoğunluğu ile öne çıkar. Şarkı, incinmiş ve yaralı bir ruh olarak değindiği kalbi kırılmış birine hitap eder. Şarkıda bu kişiye duyulan onarma ve yanında olma isteği dile getirilirken, özünde bir içsel kırılganlık teması da saklar.

“Let me be there, let me be there for your heart”
(Orada olmama izin ver, kalbin için orada olmama izin ver)

10. Open Hearts

Elektronik ritimleriyle hareketli bir tempoya sahip olan Open Hearts, The Weeknd’in son yayınlanan albümü “Hurry Up Tomorrow”da yer alır. Bir iç yüzleşme atmosferinde geçen şarkı, hüsranla sonuçlanan yaşanmışlıklardan sonra, şöhretin gölgesinde kalbini yeniden sevmeye açmanın zorluğundan bahseder.

“Where do I start when I open my heart?
(Kalbimi açtığımda nereden başlamalıyım)
It’s never easy falling in love again”
(Bir daha aşık olmak hiç kolay değil)

The Weeknd severlerin mutlaka dinlemesi gereken ve diğer parçalardan daha arka planda kalmış 10 The Weeknd şarkısını listelediğimiz bu yazıyı umarım keyifle okumuşsunuzdur. Peki sizin gözden kaçan ama çok başarılı bulduğunuz Abel şarkısı hangisi?


Kaynakça:

  • Caruso, Catherine. “The Weeknd.” Biography, Web. Erişim tarihi: 15.09.2025
  • “The Weeknd (OG). The Weeknd.” EBSCO, Web. Erişim tarihi: 15.09.2025
spot_img

Yorum Yap

Yorum girişi yapınız.
Adınızı girin

Frankenstein Canavarının 90 yıllık Evrimi: Sinemada 8 Farklı Görünüm

1931'deki hantal Karloff'tan 2025'in duygusal Jacob Elordi'sine... Frankenstein canavarının sinema tarihinde Gotik edebiyat mirasını nasıl dönüştürdüğünü keşfedin.

Müzik Festivallerinin Peşinde Avrupa Turu

Avrupa'nın önde gelen müzik festivalleri ile yaz boyunca geziyoruz.

S.D.B.D.A. Veyahut Yan Yana Film İncelemesi: Birlikteliğin Birleştirici Gücü

Feyyaz Yiğit ve Haluk Bilginer’in başrolde olduğu Yan Yana, farklı dünyalardan gelen iki adamın mizah ve içtenlikle kurduğu dönüştürücü bağı etkileyici biçimde anlatıyor.

Boyarken Düşünmek: Sanatla Zihinsel Arınma

Modern çağın zihinsel gürültüsünü durdurmanın yollarından biri boyamaktır. Sanatla akışa girmek, kaygıyı azaltıp, derinlemesine odaklanma ile aracılığıyla zihinsel arınmayı mümkün kılar.

Dire Straits – Brothers In Arms: Bir Savaş Eleştirisi

Klavye ve gitarın ikonik ismi Dire Straits'in Brothers In Arms ile sunduğu savaş karşıtı bakış açısını inceledik!

Haunted Hotel Dizi Analizi: Ölüm ve Yaşam Arasında Alaycı Bir İşletme

Korku ile komedi türlerini harmanlayan Matt Roller, izleyicilere yepyeni bir fantastik evren sunuyor.

Frankenstein Filmine Referans Olan Tablolar

Frankenstein filmi yalnızca konusuyla değil, sanatsal yanıyla da bizlere çok şey anlatıyor.

TikTok’un Kütüphanesi: BookTok’ta Popüler Olan 10 Kitap

BookTok, kullanıcıların kısa videolarla paylaştığı bir dijital kitap topluluğu haline gelmiş ve bir kitabın popülerliğini hızla arttıran bir platform olmuştur.

Kayayı Delen İncir Aslında Ne Anlatıyor?

Kayayı Delen İncir, Turgut Uyar’ın 1982 yılında, ilk kez Karacan Yayınları tarafından yayımlanan ve aynı yıl Behçet Necatigil Şiir Ödülü’nü kazanan şiir kitabıdır.

Julianus: Son Pagan Bizans İmparatoru

Roma'nın dinden dönen imparatoru Julianus’un Paganizmi canlandırma çabaları, askeri zaferleri ve tartışmalı politikalarıyla bıraktığı mirasın izini süren bir portre.