The Turkish Bath (1852-1859): Batı’nın Doğu Hayali

Editör:
Seval Hacoğlu
spot_img

Jean-Auguste-Dominique Ingres’in 1852-1859 yılları arasında tamamladığı The Turkish Bath (Le Bath Turc) tablosu, hem zarif kompozisyonuyla hem de dönemin egzotik Doğu bakış açısını yansıtmasıyla sanat tarihinde ayrı bir öneme sahiptir. İncelikli çizgileri, idealize edilmiş beden anlayışı ve gizemli atmosferiyle izleyicisini Batı kültürünün Doğu’ya dair hayal dünyasına davet ederken estetik ve kültürel temsili de bir araya getiren bu sanat eserine daha yakından bakıyoruz.

Jean-Auguste-Dominique Ingres Kimdir?

soldaki görsel: chateaudechantilly.fr, sağdaki görsel: myartprints.cz

Fransız Neoklasik resmin ustalarından Jean-Auguste-Dominique Ingres, 1780 yılında Fransa’nın Montauban şehrinde sanatçı bir babanın oğlu olarak dünyaya gelmiş ve başarılı bir kariyer çizgisinde ilerlemiş. Kendini daha da geliştirmek adına Paris’te, Neoklasisizm öncüsü ünlü ressam Jacques-Louis David’in öğrencisi olarak yetişmiştir. Sanat anlayışı çizgiler üzerine kuruluydu. Kusursuz çizgiler ve güzellik, resimlerinde ön planda; renkler ise yardımcı birer figür olarak yer alırdı. Portreler, kadın bedenleri ve mitolojik sahneler, özellikle oryantalizm eserlerinin neredeyse bütününü kapsar. Büyük bir Doğu tutkunu ressam Ingres, kendini kadın bedeninin güzelliğine ve anatomisine adamıştır. Akademik katılığına rağmen yer yer abartılı, gerçeküstü çizimleri ve figürlere de yer vermiştir.

Aynı dönem yükselişte olan Romantizm akımına son derece karşı çıkmasına rağmen, onun sanat anlayışındaki bu egzotik ve duygusal yansımalar 19. yüzyıl sanatının çelişkilerine bir bakıştır. Sanat çevresinde erotik eserleriyle çokça eleştiriye tutulan Ingres, konu tekniğindeki ustalığı olunca tartışılmazdı.

The Turkish Bath (Le Bath Turc) Tablosu

The Turkish Bath, orijinal adıyla Le Bath Turc, klasik bir Osmanlı (Türk) hamamında toplanmış müzik ve dans eşliğinde eğlenen çıplak kadınların resmedildiği dairesel bir tablodur. Ressam Jean-Auguste-Dominique Ingres’in en ünlü oryantalist eseridir.

Eşsiz Kompozisyon

The Turkish Bath (Le Bath Turc), 1852-59: bayaiyi.com

The Turkish Bath’taki çıplak kadınlar, Osmanlı hamamının atmosferiyle rahat ve gevşemiş şekilde görünürler. Müzik eşliğinde dans eder veya birbirleriyle sohbet eder şekilde betimlenmiştir.

Jean-Auguste-Dominique Ingres, merkezde tek bir odak noktası koymak yerine figürleri ve diğer aksesuarları bir girdap etkisi yaratacak şekilde yerleştirmiştir. Dairesel (tondo) biçiminde tasarlanan tablo ise, izleyicinin gözünü sürekli çember içinde dolaştırır ve kompozisyon unsurlarına dairesel bir bakış açısı sunar. Bu format, izleyiciye sanki hamamın kapısının deliğinden içeriyi gizlice izliyormuş hissi yaratıyor.

Kusursuz Çıplak Kadınlar

Odalisque with Slave (L’Odalisque à l’esclave), 1839: taotothetruth.blogspot.com

Ortadaki kadın karakteri The Turkish Bath tablosunda göze çarpan ilk figürdür. Omzunu gördüğümüz, başını hafifçe yana döndürmüş bu figür yakalanmış hissi verir. Ayrıca eşsiz hatları ve tonlarıyla da Jean-Auguste-Dominique Ingres’in kusursuz kadın bedeni hayranlığının bir göstergesidir. Bu figür, ressamın en ünlü tablolarından biri olan The Valpinçon Bather (La Grande Baigneuse)’daki kadın figürünün çok benzeridir. Sol tarafta teni daha koyu, ud çalan kadın figürü ise müzik unsurunun sahneyi rahatlatmasını temsil eder. En sağda oturan kollarını başının üzerine koymuş kadın ise klasik odalisque pozu ile Ingres’in Odalisque with Slave (L’Odalisque à l’esclave) gibi diğer tablolarına gönderme yapar. Figürlerin çoğu birbirine bakmaz, çekingen dururlar; bu da “yakalanmış” gibi bir his verir. Çeşitli duruşlar sergileyen kadınlar tablo sahnesi için doğal ama kurgusal bir etki yaratır.

Oryantalizmin Etkisinde

Grande Odalisque (La Grande Odalisque), 1814: artsy.net

Jean-Auguste-Dominique Ingres, 1830’lu yıllarda Grande Odalisque (La Grande Odalisque) gibi eserleriyle Doğu’ya duyduğu ilgiyi yansıtmaya başlamıştı. Bu hayranlık kendini en iyi The Turkish Bath tablosunda gösterir. Aksesuarlar, mücevherler, başörtüleri ve müzik aletleri Doğu egzotizmini çağrıştırır. Mekânın mimarisi belirgin değildir, orijinal Osmanlı hamamının özünden çok Batı’nın hayalindeki ve ressamın fantezilerindeki hamam tasviri mevcuttur. Bu yönleriyle The Turkish Bath, 19. yüzyıl Fransız resminde Doğu’nun nasıl hayal edildiğini gösteren en ikonik örneklerden biridir.

Hayal Dünyasındaki Türk Hamamı

Lady Mary Wortley Montagu: nationaltrust.org.uk

Hayatı boyunca çıplak kadın figürlerine ve oryantalizm üzerine çalışan Jean-Auguste-Dominique Ingres, ölümünden beş sene önce The Turkish Bath eseri ile bunu doruk noktasına çıkarmıştır. İlginç olan ise, ressam daha önce Osmanlı topraklarında hiç bulunmamış ve Osmanlı hamamına gitmemiştir. Ona, eserindeki bu Osmanlı hamamını ve haremini hayal etmesi için gereken bilgileri dönemin İstanbul İngiltere Büyükelçisinin eşi olan yazar Lady Mary Wortley Montagu’nün mektuplarından elde etmiştir. Yalnızca mektuplardaki tasvirlere dayanarak ve daha önce eserlerinde çizdiği kadın figürlerini örnek alarak bu tabloyu hayal edip meydana getirmiştir.

Başlangıçta Prens Napolyon tarafından alınan tablo, prensin eşi tarafından “uygunsuz” bulunarak iade edilmiştir. İlerleyen yıllarda Mısırlı bir diplomat olan Halil Şerif Paşa tarafından erotik eser koleksiyonuna eklenmek üzere alınmıştır. Paşa, yakın çevresi ve Paris sosyetesi tarafından “fazla erotik” bulunan bu eseri bir süre saklamak zorunda kalmıştır. Günümüzde ise Louvre Müzesi’nde sergilenmektedir.

Louvre’da Gözdelik Yarışları

The Valpinçon Bather (La Grande Baigneuse), 1808: gallerix.ru

The Turkish Bath, Louvre Müzesi’nin 19. yüzyıl Fransız ressamları bölümünde (Sully Kanadı, Kat 2, Salon 940) sergilenmektedir. Louvre koleksiyonunda, Jean-Auguste-Dominique Ingres’in kurguladığı ve sürekli olarak geliştirdiği odalisque konseptinin doruk noktası olarak kabul edilir. Bu yüzden, ziyaretçiler için Ingres salonu müzenin en ilgi çekici noktalarından biridir.

Müzenin haritasında bile gördüğümüz ve salona girer girmez ilk dikkatimizi çeken tablo aslında ressamın bir diğer ünlü eseri olan The Valpinçon Bather tablosudur. Ingres’in idealize edilmiş kadın figürünün en ustaca çizilmiş hali olan bu tablo ile egzotik ve dairesel kompozisyonlu The Turkish Bath yarışır durumdadır. The Turkish Bath, yani Türk Hamamı, ilgileri ikinci sırada üzerine toplasa bile eşsiz sahnesi, detayları ve pastel renkleri ile daha uzun süreli bir seyirci odağına sahiptir. Louvre Müzesi’nin, Batı’nın Doğu imgesini nasıl kurguladığını anlamak isteyen ziyaretçiler için vazgeçilmez bir görsel belgedir.

The Turkish Bath tablosu yalnızca görsel bir haz sunmakla yetinmez; dönemin toplumsal değerlerini, kültürel algılarını ve sanatsal ideallerini de yansıtan çok katmanlı bir anlatıdır. Bu yüzden izleyici için sadece bir sanat eseri değil, aynı zamanda duygu ve hayallerle dolu bir deneyime dönüşür.


Kaynakça

Hagen, Rose-Marie ve Hagen, Rainer. Les dessous des chefs-d’œuvre. Köln: Taschen, 15 Ocak 2016.

“Jean Auguste Dominique Ingres’in the Turkish Bath Resmi”. Baya İyi. 22 Mayıs 2014, web. 14 Ağustos 2025.‌

“The Turkish Bath”. Flickr. 9 Haziran 2019, web. 14 Ağustos 2025.‌

“The Turkish Bath”. Napoleon.org. web. 14 Ağustos 2025.‌

Öne çıkan görsel: Yazar tarafından çekilmiştir.

spot_img

1 Yorum

Yorum Yap

Yorum girişi yapınız.
Adınızı girin

spot_img

Eşeği Saldım Çayıra – Kazak Abdal | Şiir İncelemesi

Kazak Abdal hayatı ve bilinen şiirlerinden olan Eşeği Saldım Çayıra eserinin incelemesi.

Twinless Film İncelemesi: İki Yalnız, Bir Kayıp

Başrolde Dylan O'Brien'ın yer aldığı kayıp, yalnızlık, bağ kurma arayışı, yas süreci üzerine dokunaklı bir film olan Twinless film incelemesine göz atın.

Alice in Borderland 3. Sezon İncelemesi: Neden Beklentiyi Karşılayamadı?

Alice in Borderland dizisinin 3. sezonun her oyununda Chishiya'nın zekâsını arayıp, Aguni'nin fedakârlığını andık diyebilirim. 

Evrensel Duygular: Anlamadan da Hissedeceğiniz 8 Şarkı

Dili fark etmeksizin ruhunuza dokunan, evrensel duygusal taşıyan 10 şarkıyı keşfedin. Melodik parçalarla hazırladığımız liste, her anınıza eşlik edecek!

Viktoryen Dönemde Kadın İmgesi: “Evdeki Melek”

Viktoryen dönemde ‘Evin Meleği’ ideali, kadını fedakâr ve itaatkâr bir role hapsetti. Gilman ve Woolf bu miti sorgulayarak özgür kadının sesini aradı.

Jane Austen ve Aşkın Sosyal Eleştirisi

Jane Austen, romanlarında aşkı sadece romantik bir duygu olarak değil; statü ve kadınların konumu üzerinden ele alarak dönemin evlilik anlayışına eleştirel bir bakış atar.

Shirley Jackson’ın Amerikan Gotik Edebiyatındaki Yeri

Shirley Jackson, Amerikan gotiğine modern bir ses getirmiş ve kalıcı bir iz bırakmıştır.

Amerikan Edebiyatında 4 Yalnız Kahraman

Amerikan edebiyat tarihinin en önemli temsilcileri haline gelmiş kahramanlarımızın ne kadar soyutlanmış bireyler olduğunu farketmiş miydiniz?

Tarihi Eser Rotası: Geçmişten Müzeye Serüven

Müzelerde sergilenen her bir eserin yolculuğu o kadar uzun ki... Gelin, sergilenme sürecine kadar rotaya bir göz atalım...

Bir Günde Geçen 5 Roman

Hızlı geçen yirmi dört saatimizi bir de romanlardan okuyup hissedelim. İyi okumalar.

Editor Picks