The Last Of Us 9. Bölüm İncelemesi: Işığı Ara

Editör:
Berfin Sayarsoy
" hide_table_content="td_encvalW2dpemxlXQ=="]

The Last of Us, şimdiye kadar yapılmış en iyi video oyunu uyarlaması olduğunu 9 haftadır izleyiciye kanıtlamayı başarıyor. Sezon finali bölümüyle birlikte ise bu argümanı doruk noktasına taşıyor.

Şimdiye kadar izlediğimiz hemen her bölüm, ustaca tasarlanmış açılış sekanslarına sahipti. Look for the Light, oyunlarda Ellie’ye hayat veren Ashley Johnson tarafından canlandırılan, Anna adlı hamile bir kadının bir enfekteden kaçmasıyla başlar. Anna, ormanın içinden terk edilmiş bir kabine varır ve burada doğumu başlar. Anna, peşinden gelen enfekteyi öldürmeyi başarır fakat kendisi çoktan bacağından ısırılmıştır. Bu kargaşa sırasında Anna’nın bebeği doğar. Bu bebek, Ellie’den başkası değildir. Fireflies kabine geldiğinde Marlene, arkadaşı Anna’yı öldürür ve Ellie’yi kendi koruması altına alır. Bölümün açılış sekansı hem Ellie’nin neden bağışıklığa sahip olduğunu açıklıyor hem de Marlene ve Ellie’nin ilişkisine anlam kazandırıyor. Bu, dizinin yapımcıları Craig Mazin ve Neil Druckmann‘ın oyunlarını nasıl özenle ele aldıklarını ve eksik olabilecekleri alanları düzeltmekten de korkmadıklarını gösteren bir başka harika örnek oluyor.

Günümüze döndüğümüzde ise, Joel’u hiç olmadığı kadar mutlu görüyoruz. Sona yaklaştıkça Joel’un, kızı Sarah ile yaşamak istediği hayatı, yeni kızı Ellie ile yaşamak için sabırsızlandığını görüyoruz. Çünkü yolculukları, Joel’un içindeki bir şeyi yeniden ateşledi. Öte yandan Ellie, alışılmadık bir şekilde sessizdir ve Joel’un onunla iletişime geçme çabalarına karşılık vermekte zorlanır. Ellie, yolculuklarının sonuna yaklaştıkları için üzgündür ve Fireflies’ı bulduktan sonra kendi yollarına gidecekleri için endişelidir. Joel, kendi canını almaya çalıştığına dair Ellie’ye itirafta bulunuyor. Ellie, Sarah’ı kaybetmenin Joel’da bıraktığı yarayı iyileştirenin zaman olduğunu söylüyor. Joel bunu yapanın zaman olmadığını söylüyor. Dillendirmese de bu zamanı Ellie ile geçirmenin onu iyileştiren esas şey olduğunu ima ediyor. Zürafayla geçirdikleri dokunaklı an ise ikisine de bir parça huzur veriyor. Tüm bu gerginliğe rağmen ilişkilerinin oldukça büyük bir yol kat ettiğini görebiliyoruz. Ayrıca bölümün sonundaki vahşetin sebebini de anlamamız kolaylaşıyor. Çünkü Joel, yeniden yaşayacak ve uğruna savaşacak bir şey bulmuştur. Joel’un yeni yaşam amacı Ellie ile bir hayat geçirmek üzerine kurulu olsa da Ellie, tüm bu yaşananların ve tüm bu kayıpların boşa olmasından korkuyor. Sonuna kadar gitmek ve insanlığa yardımcı olabilmek istiyor. Ellie, büyük çoğunluk adına kendisini feda etmeyi göze alabiliyor. Ancak Joel, buna izin veremeyeceğini hissettiriyor. Bunu bir kargo olduğu için değil, Ellie’yi gerçekten sevdiği için yapacağını o da biliyor. Sevgi yıkıcı ve hatta bazen kötücül bir şey olabilir. The Last of Us’ı hem oyun hem de dizi olarak başarılı kılan ve onu zarif bir kurgu yapan da tam olarak bu durumdur. 9 bölüm boyunca yaşadıkları her şey, onları bu noktaya getirdi. Tess ölmeden önce Joel’a “Kurtarabileceğini kurtar” demişti. Bill mektubuna Tanrı yolumuza çıkan tüm şerefsizlerin yardımcısı olsun” yazmıştı. Bütün bunlar, yol boyunca yaşadıkları tüm vahşet, Sarah’nın ölümü, finale geldiğimizde hastane sahnesinin vahşetini son derece haklı kılıyor.

Oyun ve dizi arasında bu bölüm adına farklara bakacak olursak, finaldeki enfekte eksikliğinin biraz hissedildiğini söyleyebiliriz. Her bölüm enfekte görmemek iyi bir tercih olsa da, enfektelerin bu kadar az karşımıza çıkmaları anlatımda biraz ritim eksikliğine sebep oluyor. Diyalog odaklı sahnelerin her biri çok başarılı olsa da, karanlık bir tünelde enfektelere karşı verecekleri savaş, bölümün temposunu yükseltebilirdi. Çünkü oyunda da tünelden sonra gün ışığına çıkıp Fireflies ile karşılaşıyorlar ki bu da bir nevi sembolizm işlevi görüyor. Fakat yine de The Last of Us’a dair bildiğimiz bir şey varsa, o da daima insancıl unsurlara odaklanmasıdır. Hatta bu hikayeyi hem oyun için hem de dizi için bu kadar başarılı kılan şey muhtemelen bu durumdur.

Sonunda hastaneye ulaştıklarında Joel ve Ellie, Fireflies devriyesi tarafından bayıltılmışlardır. Joel’in ayılmasını bekleyen Marlene, Joel uyandığında ona Ellie’nin ameliyata alındığını söyler. Ona Ellie’nin doğumu sırasında yaşanan olayı açıklar. Ellie’nin vücudundaki kordiseps, normal kordisepsin kendisini de mantar sanmasını sağlayarak ona bağışıklık kazandırmıştır. Ellie’nin hastalığa çözüm olabilmesi için beyinde büyüyen kordisepsin çıkartılması gereklidir. Bu da Ellie’yi öldürecek bir ameliyat anlamına gelir. Joel bu noktada ne yapması gerektiğini biliyor: Ne olursa olsun Ellie’yi korumalı.

Meşhur hastane sahnesine geldiğimizde ise, tüm taşlar yerine oturuyor. Bu sahnede Joel’un bir çeşit katarsis yaşadığını belli etmek için ağır çekim ve boğuk bir sese güçlü müzikal anlar eşlik ediyor. Gustavo Santaolalla‘nın müzikleri, gerilimi hararetli bir seviyeye çıkarıyor. Joel, teslimiyeti kabul eden ve silahını bir kenara bırakan Fireflies askerlerini bile öldürüyor. Sevgi uğruna yaptığı bu katliam, hikâyenin anlatmak istediği her şeyi tekrar vurguluyor. Ellie’yi ameliyat masasında bulan Joel, bir sonraki sezonda bahsinin tekrar geçeceği cerrahı da öldürüyor. Sonunda Ellie’yi kucaklıyor ve arabaya doğru ilerliyor. Arabaya yaklaştığında Marlene ona yaptığı her şeye rağmen sıfırdan başlayabileceklerini, Ellie’nin yazgısında insanlığı kurtarmak olduğunu söylüyor. Joel ise onu da öldürüyor. Sona geldiğimizde Ellie, Joel’a neler olup bittiğini soruyor. Joel hastanede olup biten her şey hakkında yalan söylüyor. Bunu, Ellie’yi korumak için yapıyor ancak yine de yalan söylüyor. Ellie ise öldürdüğü ilk kişinin alışveriş merkezinde enfekte olan en yakın arkadaşı Riley olduğunu itiraf ediyor. Son olarak Joel’dan, hastane ve Fireflies hakkında söylediği şeylerin doğru olduğuna dair yemin etmesini istiyor. Ellie her ne kadar “Tamam” dese de Joel’un dürüst davranmadığını o da sezebiliyor. Fakat Ellie bu noktada izleyiciyle birlikte, Joel’u ve eylemlerini anlayabiliyor.

Joel Haklı Mıydı?

Joel’un eylemleri, ahlaksal bir ikileme sebep oluyor. Küçük bir kızın iradesi dışına çıkmak, onun hayat amacını gerçekleştirmesine izin vermemek ve bu konuda yalan söylemek ne kadar doğru? Eğer olaya büyük resimden bakıyorsanız, Joel’un yanlış bir karar verdiğini düşünebilirsiniz. Çünkü Joel çoğunluğun iyiliğini seçmek yerine olaya duygusal yaklaştı. Ancak kendimize dürüst olmaya başladığımızda Joel’un neredeyse tamamen haklı olabileceğini görüyoruz. Öncelikle Fireflies bu tedaviyi nihayete erdirebilmek için yeterli kaynaklara sahip olmayabilir. Bir diğer problem ise Ellie’nin hemen ameliyat masasına alınmasıdır. Ellie ve kordiseps arasındaki ilişkiye dair hiçbir deney yapılmadan, kan örneği bile alınmadan ilk işlemin hastanın öleceği bir ameliyat olması oldukça ilginç duruyor. Ellie’nin rızası olmadan, baygın halde ameliyata alınması ise Joel’un eylemlerinden daha da büyük bir ahlaki çıkmaz sunuyor. Eğer Joel, Fireflies ekibini öldürmeseydi, Ellie’yi oradan kurtaramayacağını biliyordu. Marlene’i öldürmeseydi, tekrar Ellie’nin peşinden gelebileceklerini biliyordu. Belki öldürdüğü kişiler listesinde yanlış olan tek kişi ameliyatı gerçekleştirecek cerrahtı. Kıyamet sonrası bir dünyada oldukça az cerrahın kaldığını tahmin etmek zor değil. Yine de o cerrah da Ellie’nin peşine düşebilirdi. Bütün bunları göz önünde bulundurduğumuzda ise Joel’un çoğunlukla haklı olduğunu görüyoruz.

İkinci Sezondan Ne Beklemeliyiz?

Joel ve Ellie’nin yolculuğu şimdilik sona erdi. Fakat The Last of Us Part II ile dizinin hala işleyebileceği hikayeler var. Oyunun büyük tartışmalara yol açmış ikinci kısmının tek bir sezona sığamayabileceğini biliyoruz. İkinci bölümdeki ana hikaye, The Last Of Us’ın bittiği yerden 5 yıl sonrasında geçiyor. Ellie ve Joel, Tommy‘nin Wyoming’deki yerleşim yerinde yaşamaya başlamışlardır. Ellie, erkek arkadaşı Jesse’den kısa süre önce ayrılan Dina adında bir kızla ilişki yaşıyordur. Ellie, Joel ve Fireflies arasında hastanede geçen olaylar hakkındaki gerçeği öğrenir. Böylece Ellie ve Joel arasında büyük bir çatlak oluşur. Ellie, kendisini gerçek amacından mahrum bırakan Joel’un bencil olduğuna inanıyordur. Kış yaklaşırken, Joel ve Tommy bir devriye gezisinde kaybolurlar. Ellie ve Dina dışarı çıkıp onları aramaya başlarlar. Burada, Joel ve Tommy, Abby adında bir kızla tanışır ve beklemediğiniz bir intikam öyküsü başlar.

Dokuz hafta boyunca izleyicinin duygu sınırlarını zorlayan The Last of Us şimdilik sona erdi. Fakat muhtemelen yeni sezonla birlikte The Last of Us dünyası genişlemeye ve oyunun anlatı gücü kuvvetlenmeye devam edecek. Son bölüm hikayeyi güzel bir şekilde tamamlarken 2. sezon için açık bir kapı bırakıyor.

spot_img
Berfin Sayarsoy
Berfin Sayarsoy
oradaydık ve şimdi buradayız

Yorum Yap

Yorum girişi yapınız.
Adınızı girin

Orhan Kemal – Nâzım Hikmet’le 3,5 Yıl | 22 Alıntı

Türk edebiyatının iki büyük ustası Nâzım Hikmet ve Orhan Kemal'in Bursa Cezaevi'nde koğuş arkadaşlığı yaptıkları yıllara ve sonraki mektuplaşmalarına değinen Nâzım Hikmet'le 3,5 Yıl kitabı, Kemal'in kalemiyle çok içten ve etkileyici bir üslupla okurun karşısına çıkıyor.

İskenderiye Kütüphanesi: Efsane ve Gerçek

Efsane ve Gerçeğin ortak noktası, tarihin tozlu raflarına kaldıramadığı bilgi yuvası: İskenderiye Kütüphanesi.

İstanbul Ansiklopedisi Dizi İncelemesi: Kalabalığın Yalnız İnsanları

İstanbul Ansiklopedisi, büyülü İstanbul sokaklarında hem hayat bulmanın hem kaybolmanın öyküsünü anlatıyor.

Söylenti Edebiyat Editörleri Bu Ay Neler Okudu?

Söylenti Edebiyat editörleri olarak her ay neler okuduğumuzu, nelerin altını çizdiğimizi yakından incelediğimiz serimizin nisan ayı listesi ile karşınızdayız!

Yelpazeli Kadın (1918) Tablo Okuması: Gustav Klimt’in Son Eseri

Yelpazeli Kadın tablosu, zarafeti ve özgünlüğüyle hem sanat tarihine hem de Klimt'in kariyerinde büyük bir önem taşımaktadır.

Dante’nin İlahi Komedyası’nda İnsanlığın Mitolojik ve Manevi Seyahati: Kayboluşun Karanlığı ve Kurtuluşun Işığı

Dante’nin İlahi Komedyası; insanlığın ahlaki seçimlerini sorgulamasına, içsel çatışmalarını aşmasına ve evrensel sorulara yanıt bulmasına rehberlik eder.

Kırmızının Tonlarına Bürünmüş 7 Yabancı Albüm Kapağı

Temalarında kırmızı renginin ön planda olduğu ve gizli anlamlarıyla bizi farklı yolculuklara çıkaran albümleri sizler için derledik.

Marmaris’te Yaz Rüyası: 5 Günlük Keşif Rotası

Ege ve Akdeniz'in incisi Marmaris için keyifli bir yol rotası.

Feminizmin Gücü: Patriyarka’nın Sosyal Yapılara Etkisi

Patriyarkal sisteme meydan okuyan feminizm, kadını güçlendirip eşitlikçi bir toplum inşasına öncülük eder.

Söylenti Konser Takvimi: Üç Büyükşehirde Kimler Var?

Söylenti müzik ekibi tarafından hazırlanan; İstanbul, Ankara ve İzmir'e müzik coşkusunu tattıracak birbirinden farklı Mayıs ayı konserleri sizlerle!