“The Boys” dizisi 2019 yılında Amazon Prime Video platformunda yayınlanan Garth Ennis‘in aynı isimli çizgi romanının televizyon uyarlamasıdır. Süper kahramanların güçlerini alışagelmiş bir şekilde iyilik için kullanmak yerine bu güçleri suistimal ettiklerinde neler olabileceğini anlatan bir parodidir. Evrendeki tüm kahramanlar The Vought International adlı şirketin bünyesinde birleştirilmiştir. Vought, bünyesinde olan bu kahramanlardan adeta süper güçleri olan influencerlar yaratmayı ve marka haline getirmeyi amaçlamaktadır. Şirketin elindeki en değerli marka ise The Seven. The Boys ekibi ise yaratılan kusursuz itibarın aksine elindeki güçleri suistimal eden bu kahramanlara savaş açmış, gerçekleri gün yüzüne çıkarmayı amaç edinmiş bir takımdır. Bu iki takım arasındaki çatışmayı anlatan dizimizdeki kahramanların bir de bireysel olarak yaşadıkları içsel çatışmaları düşünüp bizlere önerebileceği kitapları sizler için derledik.
Homelander – Amerikan Sapığı
Homelander; The Seven’in lideri, dünyadaki en güçlü kahraman. Süper güçlerinin yanında milliyetçi, dindar, insanlığın bir numaralı koruyucusu olarak karşımıza çıkar. Ancak bu mükemmel yaratılmış imajının ardında empati kurmaktan ve vicdandan yoksun, keyfini kaçıracak her şeyi yok etmeye hazır bir hedonist ve gözü imajından başka bir şeyi görmeyen bir narsist var diyebiliriz.
Amerikan Sapığı, 80’li yıllarda New York’ta yaşayan yirmili yaşlarındaki bir Wall Street kurdu olan Patrick Bateman‘ın hayatını konu alır. Karakter oldukça zeki, yakışıklı, zengin, dışarıdan bakıldığında kusursuz diye nitelendirilebilecek bir hayat tarzına sahiptir. Ancak göz önünde olmadığında saplantılı, yok etme dürtüleri olan bir psikopattır. İmajları için yapamayacağı şey olmaması, rahatlığa düşkünlüğü, sapkın fikirleriyle Patrick adeta Homelander’ın favori karakteri olurdu.
Queen Maeve – Jane Eyre
Maeve, Homelander’dan sonra en güçlü kahraman, kızların rol modeli diyebileceğimiz idealleri olan bir karakter. Her ne kadar feminist, cinsiyet kimliğinin arkasında duran bir görünüm sergilese de Homelander’ın acımasızlığı ve Vought’un aç gözlülüğü ile savaşırken giderek ideallerinden uzaklaşan bir karaktere dönüşüyor.
Jane Eyre, Charlotte Brontë tarafından kaleme alınan Victoria dönemi İngiltere’sinde geçen romandır. Jane Eyre başlarda idealist hırslı ve fikirlerini açıkça sunmaktan çekinmeyen bir karakterken hikaye ilerledikçe sakinleşen ama aslında arzularını kendi yararına kullanmayı öğrenen bir karaktere dönüşüyor. Cinsiyetten dolayı yaşanılan baskıyı, sınıf ayrımını, çevresinden dolayı yaşadığı acılarla daha güçlü bir kadını anlatmasıyla bu kitap Maeve’in bizlere severek önereceği bir kitap olacaktır.
Starlight – Fullmetal Alchemist
Starlight, küçüklüğünden beri tek isteği süper güçlerini dünyayı kurtarmak için kullanmak olan, mücadeleci bir karakter. The Seven‘a seçildikten sonra işlerin sandığı gibi ilerlemediğini fark edip hayal kırıklığı yaşasa da mücadelesinden vazgeçmemiş, yeri geldiğinde Homelander‘ın karşısında durmaktan çekinmemiştir.
Hiromu Arakawa tarafından yazılan simyanın kullanıldığı bir manga serisi olan Fullmetal Alchemist; Edward ve Alphonse kardeşlerin kaybettikleri bedenlerini, felsefe taşını bularak geri getirmeyi amaçlayan hikayesini anlatmaktadır. Tek istekleri olan felsefe taşına ulaşmaktır. Fakat ulaştıktan sonra aslında böyle bir şeyin var olmaması gerektiğini fark ederler. Tıpkı Starlight’ın Seven’a katıldıktan sonra aslında dışarıdan gözüktüğü gibi olmayan, yozlaşmış bir oluşum olduğunu fark etmesi gibi. Starlight da bize hayatının amacı sandığın hayalinin aslında hayatının hayal kırıklığı olabileceğini ama bu durumda bile bunun kişiyi yıldırmaması gerektiğini öğütleyip bu kitabı önerirdi.
Hughie Campbell – Scott Pilgrim
Hughie, babasıyla yaşayan monoton bir hayatı olan pasif bir karakterken bir süper kahramanın kız arkadaşının ölümüne sebep olmasıyla bir intikam ve adalet arayışına girerek tüm hayatını değiştirir. Mücadelesinde en büyük motivasyon kaynağı ise bu yolda tanıştığı Starlight’a olan aşkı olur.
Bryan Lee O’Malley tarafından yazılan ve çizilen Scott Pilgrim, aynı adlı karakteri konu alan bir çizgi roman serisidir. Karakter bir amacı olmayan, umarsız biriyken Ramona’ya aşık olur. Bu onu bambaşka bir dünyaya sürükler. Onu elde etmek uğruna savaşmak zorunda olduğunu fark eder ve cesareti, aşkı ve arkadaşlıklarıyla bu savaşın altından kalkar. Çizgi romanlara ilgisi olan Hughie bu karakterle kendini özdeşleştirip bu kitabı seve seve bizlere önerecektir.
Billy Butcher – Azrail Koşuyor
Eski CIA ajanı olan Butcher oldukça kurnaz, çıkarcı ve zeki bir adam. Güçlü bir ikna kabiliyeti var. Aynı zamanda şiddeti de yerine göre bir enstrüman olarak kullanmaktan çekinmiyor. Karısının intikamını Homelander‘dan almak amacıyla çıktığı bu yolda artık karısı ve onun çocuğu için mücadele edecektir.
Azrail Koşuyor, Stephen King eseri olan distopik bir dünyada geçen bilimkurgu romanıdır. Kitap medyanın her şeyi kontrol altında tuttuğu totaliter bir rejimde hastalıkların, yoksulluğun kol gezdiği karanlık bir dünyayı anlatıyor. İnsanların tek eğlencesi televizyonda yayınlanan yarışmacıyı ölmekle para kazanmak arasında bırakan yarışmalar. Ana karakterimiz Ben Richards bu yarışmaların en tehlikelisi olan “Koşucu”ya katılarak karısını ve hasta çocuğunu sefaletten kurtarmayı amaçlar. Başarıyla ilerlediği bu yarışta bu başarısı televizyon şirketinin otoritesini zedelediği için ailesi öldürülür ve bu hikaye bir intikam hikayesine dönüşür. Bu intikam ateşi Butcher ile Ben arasında derin bir bağ kurmuş, bize de şiddetle bu kitabı önerecektir.
Kaynakça:
Geekyapar!, “Siz Sordunuz, Biz Cevapladık: “THE BOYS Dizisi Nasıl Olmuş?” web
The Boys Fandom, “The Boys Wiki” web
Çok güzel eşleştirilmiş
Kesinlikle mükemmel eşleşmeler olmuş çok beğendim