Tarihten Tuvale: Kırmızının Öyküsü

Editör:
Zeynep Alara Karagöz, Mehmet Samet Acar

Tarih boyunca sanat eserlerinde kullanılan bütün renklerin insan psikolojisinde bir karşılığı vardır, hepsi insanın içinde farklı hisler, deneyimler ve düşünceler uyandırır. Bu bağlamda kırmızı rengine baktığımızda ise ilk önce tarih görürüz, bunun sebebi sanatta kırmızının kökenlerinin insanlık tarihine dayanmasıdır. Orche denilen kırmızı toprak boyası sayesinde Paleolitik Çağ‘dan kalan eserler günümüze ulaşabilmiştir. Modern dünyada ise kırmızı aşktır, tutkudur, tehlikedir, enerjidir, güçtür… Bu yazıda tarihin ayak izlerini taşıyan eserlerden 20. yüzyıl sanat eserlerine kadar uzanan süreç içerisinde yapılmış ve kırmızının ağırlıkta olduğu resimleri inceleyeceğiz.

 İnsanın siyah ve beyazdan sonra algıladığı ilk rengin kırmızı olduğunu biliyor muydunuz?

Cueva de las Manos, Arjantin

Arjantindeki Cueva de las Manostaki mağara resimleri kaynak Wikimedia Commons

Bilim insanları Orche denilen kırmızı toprak boyalarının kullanımının neandertallere kadar dayandığını belirtiyor fakat Paleolitik Çağ’dan itibaren kaya resimlerinde kullanılmaya başlandığını biliyoruz. 1999 yılında UNESCO Dünya Mirası Listesi’ne alınan eser, insanlık tarihinin erken dönemlerinde bile sanatın toplumsal ve ruhsal bir ifade aracı olduğunu gösteriyor. Bu durum Dünya Sanat Tarihi içerisinde en çok dikkat çeken konular arasında yer almaktadır. Söz konusu eserler bizlere aslında her insanın içindeki sanatçıyla birlikte doğduğunu göstermektedir. Mağara el izleriyle ünlü olsa da hayvan figürleri, av sahneleri ve yay-ok gibi imgeler dönemin avcı-toplayıcı toplumuyla ilgili önemli bilgiler vermektedir. Mağarada somut desenlerin yanı sıra spiraller ve geometrik şekiller gibi soyut imgeler de bulunmaktadır. Bunların doğaya ve spiritüelliğe dair inançları temsil ettiği düşünülüyor.

Villa of the Mysteries, Pompeii

Villa of the Mysteries Pompeii kaynak Public Domain

MÖ 1. yüzyıldan kalan bir Roma villası olan Villa of the Mysteries, içindeki estetik fresklerle ünlüdür. Resmedilen fresklerin arka planının kırmızı olması dikkat çeken bir unsurdur. Hatta zaman içerisinde o kadar dikkat çekici bir unsur haline gelmiştir ki Pompeii Kırmızısı terimi ortaya çıkmıştır. Antik Roma‘da pahalı ve değerli bir pigmentten elde edilen bu kırmızı, zenginlik ve prestij göstergesi olarak kabul edilmektedir. Fresklerdeki sahneler, bir kadının Dionysos kültüne giriş ritüelini anlatıyor gibi yorumlanmaktadır. Kırmızı rengi bu ritüel sürecindeki tutku, fedakârlık ve dönüşümün sembolü olarak görülebilir.

Elizabeth I Portresi

Elizabeth I portresi, bilinmeyen sanatçı 1580'ler
Elizabeth I Portresi bilinmeyen sanatçı 1580ler kaynak The British Library

Hristiyan sanatında kullanılan kırmızı renk, İsa’ya olan tutkuyu ve şehitlerin kanını temsil etmektedir. I. Elizabeth portrelerinin çoğunda eseri yapan sanatçı ve yapılan dönem fark etmeksizin kırmızı renk ön plandadır. Dini anlamın dışında otorite ve gücün de bir sembolü olan kırmızı, Elizabeth’i bir iktidar figürü olarak tanımlamaktadır. Bu iki bağlam birleştirilerek I. Elizabeth‘e ilahi bir anlam yüklenmektedir çünkü kendisi Katolik Kilisesi’nden ayrılan İngiltere’nin Protestan lideridir.

Claude Renoir en Clown

Claude Renoir en Clown 1909 Pierre Auguste Renoir kaynak Wikimedia Commons Museé de lOrangerie

Renoir yaptığı bu portre resminde, oğlunu dönemin tipik bir palyaço kostümüyle tasvir etmiştir. Eserin duygusal bir sahne içermesinin de yanı sıra kullanılan kırmızının tonu sayesinde içimizi bir sıcaklık da kaplar. Renoir’ın bu kırmızı tonunu kullanmasındaki amaç izleyenlerin ilk bakışta dikkatini çekebilmektir ve eseri detaylıca incelediğimizde bu amacına da ulaşmış olduğunu söyleyebiliriz.

The Red Horses

The Red Horses Franz Marc 1911 kaynak franzmarcorg Harvard University Fogg Art Museum

Modern sanatın önde gelen isimlerinden biri olan Franz Marc, renklerin sembolizmiyle yakından ilgileniyordu. ”Her renk açıkça kim ve ne olduğunu söylemeli ve dahası net bir formla şekillendirilmeli” şeklinde bir ifadesi mevcuttur. Marc’ın bu cümlesi renk sembolizmine verdiği önemi gösterirken, başlığını içeriğinden alan tablosunda kırmızı renkle anlatmak istediği birçok unsur bulunmaktadır. İlk bakışta yalnızca otlayan atlar görülse de bundan fazlası vardır. Kullanılan dinamik ve naturel kırmızı aracılığıyla atların dünyevi yönü tasvir edilmektedir. Marc’ın renklerle ilgili fikirlerine göre: Kırmızı ilkel doğayı, mavi huzuru ve yeşil dengeyi temsil etmektedir. Kırmızı renk atların tutkulu ve enerjik doğasını tasvir ederken, tablonun üçte birini oluşturan yeşil ise doğanın içindeki bu canlı güçle uyumlanma halini göstermektedir. Bütün bunlar bizlere Marc’ın hayvanları, insanların kaybolan saflığını temsil eden metaforlar olarak kullandığını düşündürmektedir, ilkel doğayla uyumlanan denge terazisinin diğer kefesinde insanlık bulunmaktadır. Eserde görülen yeşil-kırmızı kontrastı da Franz Marc’ın hayvan doğası ile insan doğası arasındaki ilişkiyi ifade etmeye çalışmasının bir parçasıdır.


Kaynakça

Seeing Red: The History and Meaning of the Color Red in Art, 28.03.2023. Web. Erişim Tarihi: 24.01.25

The 20,000-Year-Old History of Red Pigments in Art, 14.02.2017. Web. Erişim Tarihi: 24.01.25

The Power of the Colour Red: Its Impact in Art and Design, 23.03.2024. Web. Erişim Tarihi: 24.01.25

The Secret History of the Color Red, Web. Erişim Tarihi: 25.01.25

The Red Horses by Franz Marc, Web. Erişim Tarihi: 29.01.25

Yorum Yap

Yorum girişi yapınız.
Adınızı girin

Morlara Bürünmüş 8 Albüm Kapağı Tasarımı

Mor renginin hâkim olduğu 8 albüm kapağını inceliyoruz.

You Final Sezonu İncelemesi: İyilerin Kazandığı Dünyada Mutlu Bir Son

You, final sezonuyla izleyicilerine veda ederken Joe Goldberg'in hikâyesi sona eriyor.

Nickel Boys Film İncelemesi: Deneysel Sinema ve Tarihin Birleşimi

2025 Oscar Ödülleri'nde ilgi gören Nickel Boys, iki siyahi gencin bir reform okulunda yaşadıklarına odaklanıyor.

Orhan Kemal – Nâzım Hikmet’le 3,5 Yıl | 22 Alıntı

Türk edebiyatının iki büyük ustası Nâzım Hikmet ve Orhan Kemal'in Bursa Cezaevi'nde koğuş arkadaşlığı yaptıkları yıllara ve sonraki mektuplaşmalarına değinen Nâzım Hikmet'le 3,5 Yıl kitabı, Kemal'in kalemiyle çok içten ve etkileyici bir üslupla okurun karşısına çıkıyor.

İskenderiye Kütüphanesi: Efsane ve Gerçek

Efsane ve Gerçeğin ortak noktası, tarihin tozlu raflarına kaldıramadığı bilgi yuvası: İskenderiye Kütüphanesi.

İstanbul Ansiklopedisi Dizi İncelemesi: Kalabalığın Yalnız İnsanları

İstanbul Ansiklopedisi, büyülü İstanbul sokaklarında hem hayat bulmanın hem kaybolmanın öyküsünü anlatıyor.

Söylenti Edebiyat Editörleri Bu Ay Neler Okudu?

Söylenti Edebiyat editörleri olarak her ay neler okuduğumuzu, nelerin altını çizdiğimizi yakından incelediğimiz serimizin nisan ayı listesi ile karşınızdayız!

Yelpazeli Kadın (1918) Tablo Okuması: Gustav Klimt’in Son Eseri

Yelpazeli Kadın tablosu, zarafeti ve özgünlüğüyle hem sanat tarihine hem de Klimt'in kariyerinde büyük bir önem taşımaktadır.

Dante’nin İlahi Komedyası’nda İnsanlığın Mitolojik ve Manevi Seyahati: Kayboluşun Karanlığı ve Kurtuluşun Işığı

Dante’nin İlahi Komedyası; insanlığın ahlaki seçimlerini sorgulamasına, içsel çatışmalarını aşmasına ve evrensel sorulara yanıt bulmasına rehberlik eder.

Kırmızının Tonlarına Bürünmüş 7 Yabancı Albüm Kapağı

Temalarında kırmızı renginin ön planda olduğu ve gizli anlamlarıyla bizi farklı yolculuklara çıkaran albümleri sizler için derledik.

Editor Picks