Orijinal ismi ile Jupiter in the Guise of Diana, and the Nymph Callisto tablosu, dilimizde Diana Kılığındaki Jüpiter ve Su Perisi Callisto (Kallisto) olarak bilinir. Rokoko akımının en önemli isimlerinden biri olan François Boucher‘in 1759 yılında tamamladığı çalışmada önemli mitolojik karakterler ve bu karakterlerin arasında doğan bir aşk hikâyesi anlatılır.
Jüpiter, Callisto Uğruna Kılık Değiştiriyor ve Yasak Aşk Başlıyor

Roma mitolojisinde Jüpiter, Yunan mitolojisinde ise Zeus olarak bilinen karakter aslında tanrıların tanrısıdır. Aynı zamanda kardeşi de olan Juno (Yunan mitolojisinde Hera) ile evlidir. Çapkınlığı ve kadınlara düşkünlüğü ile bilinen Jüpiter, günün birinde güzeller güzeli su perisi Callisto’yu gözüne kestirir.
Callisto; Yunan mitolojisinde Artemis olarak bilinen ay ve avcılık tanrıçası Diana kültünün bir üyesidir. Diana, burada yer alan kızlara bakirelik yemini ettirir; verdiği söze ve bu değerlere sıkı sıkıya bağlı olan Callisto, tıpkı Diana gibi bakire kalmaya yemin eder. Dr. Yiğit Vural bunu şu sözleriyle aktarır: “Bakire tanrıça Artemis yanına kabul ettiği genç kızlardan sadakat yemini yapmalarını isterdi. Bu yeminle genç kızlar, dünya nimetlerinden uzak duracaklarına söz verirlerdi. Callisto’da bu kızlardan biridir ve bir süre sonra Artemis’in en gözde görevlisi olmuştur” (135-136).
Callisto’ya bir şekilde sahip olmayı aklına koymuş olan Jüpiter, çareyi kılık değiştirmekte bulur ancak gireceği kılığın erkek olmaması ve Callisto’nun güvenip hayır diyemeyeceği biri olması gerektiğini düşünür. Sonuç olarak Jüpiter, Diana kılığına girmeye karar verir.

Jüpiter, Diana şeklinde Callisto’ya yaklaşır; Callisto ise Jüpiter’i Diana sandığı için ondan çekinmez. İlişkiye girerler; ilişki sonrasında hamile kalan Callisto, sırrını uzun süre saklayamaz ve hamile olduğunu ırmakta yıkanırken herkes öğrenir. Callisto, Diana kültünden kovulur; bir zaman sonra Arcas isimli bir bebek dünyaya getirir. Bunu duyan Juno (Hera) kıskançlıktan deliye döner ve Callisto’yu bir ayıya çevirir. Jüpiter, Callisto için geç kalsa da zamanında yetişip oğlunu kurtarır ve onu saklar.
Yıllar sonra Arcas genç bir delikanlı olur ve ava çıkar, karşısında hâlâ bir ayı görünümünde olan annesini görür. Tam yay ve okunu annesine doğrultmuşken Jüpiter ikisini de bu durumdan kurtarır ve onları birer takımyıldızına dönüştürür: Büyük ve Küçük Ayı Takımyıldızları. Dr. Yiğit Vural bu olayı farklı şekilde anlatır: “Tam bu sırada Zeus, araya girer ve Arcas’ı yutan, Callisto’yu ise cennete uçuran bir hortum gönderir. Callisto, gökyüzünde Büyük Ayı olarak belirir, Arcas da Küçük Ayı olarak gökyüzündeki yerini alır” (136).

Günümüzde Callisto ismi astronomik bağlamda da önemlidir. Jüpiter’in doğal uydularından birisinin ismi Callisto’dur.
Diana Kılığındaki Jüpiter ve Su Perisi Callisto, François Boucher

18. yüzyılın ortalarında tamamlanmış bu eser, tam olarak bahsi geçen hikâyeyi merkezine alıyor. Tablodaki iki kadın ve birbirlerine olan aşk dolu bakışları göze ilk çarpan unsurlar arasında. Uzanır halde olan ve ön planda gördüğümüz figür Callisto, onu kucağında tutan ise Diana kılığındaki Jüpiter. Tablonun genelinde Jüpiter’in Callisto’yu nasıl baştan çıkarttığı gözler önüne seriliyor.
Kurdukları temas, bulundukları ortam, duruş şekilleri tabloya erotik bir hava katıyor, leopar desenli, mavi ve pembe renkli örtüler ise bunu destekler hâlde. Ayrıca öldürülmüş keklik ile leopar deseni, Diana’nın avcılık tanrıçalığının da bir sembolü.
Tablodaki orman tasviri insanlığın ve doğanın vahşi yönlerine, figürlerin ilkel ve içgüdüsel doğasına gönderme yapıyor; aynı zamanda doğurganlık ve bolluk temalarını da vurguluyor. Diana’nın yayları, okları ve başının üstündeki ay tasviri; Jüpiter’e ait olan kartal ve şimşek sembolleri, bebek melek şeklinde betimlenen Cupid yani aşk tanrıçaları ve benzeri semboller; tabloyu çok daha anlamlı kılan parçalar arasında.

Ayrıca tabloda genel olarak bir karanlığın hakim olduğunu da görüyoruz. Sadece Callisto ve Jüpiter’in üzerinde ışık olması ihanetin bir gün gün yüzüne çıkacağını ifade ediyor. Aşk meleklerinin ellerini veya ellerindeki okları Callisto’ya yönlendirmesi, Callisto’nun da Diana yani Jüpiter’e âşık olacağını gösteriyor. Cupid’in elinde bulunan alev de yine aşk, erotizm ve tutku temalarını çağrıştırıyor.
Genel olarak; Diana Kılığındaki Jüpiter ve Su Perisi Callisto aracılığıyla Boucher, sanatseverleri Roma mitolojisindeki arzuyu, aşkı, ihaneti ve güç dinamiklerini incelemeye davet ediyor. Callisto ve Jüpiter’in yasak aşk hikâyesinin güçlü ve anlamlı sembollerle işlenmesi sonucunda ortaya çıkan bu tablo, döneminin önde gelen eserleri arasında yer alıyor.
“Aslında mitoslar düşünen insanların hayatlarına dair sorularıdır. Ben kimim? Yaşadığım evrenin doğası nedir? Hayatta kalmak için ihtiyacım olan nedir?” (Derya, 9)
Kaynakça
- “Astronomide Adlandırma I: Güneş Sisteminde Adlandırma ve Mitoloji“. İstanbul Teknik Üniversitesi Astronomi Kulübü. Web. 25.03.2024
- “Diana Kılığındaki Jüpiter, ve Su Perisi Callisto “Jupiter in the Guise of Diana, and the Nymph Callisto” – Boucher.” Sanata Başla. Web. 25.03.2024
- “Mitoloji, Sanat ve Şiddet.” Absurdizi. Web. 26.03.2024
- Şahin, Derya. Roma Mitolojisi. İstanbul: SD, 2017.
- Vural, Yiğit. Postmodern Mitoloji. İstanbul: Sarmal, 2024.


