Söylenti Dergi sinema ekibi olarak sürdürdüğümüz aylık serimizin bu ayki yazısına ara veriyoruz.
Her ay, okuyucularımız için çeşitli dijital platformlarda yayımlanacak olan içerikleri listelediğimiz serimizde Netflix, Disney+, Amazon Prime ve MUBI gibi ülkemizde yoğun ilgi gören dijital platformlara yer vermeye özen gösteriyorduk. Ancak görüyoruz ki bu dijital platformlar, şu anda ülkemizin içinde bulunduğu olağanüstü duruma kayda değer hiçbir tepki vermeyerek sessiz kalmayı tercih etmektedirler. Sadece ticari kaygılarla haraket eden bu platformların sesimizi daha çok duyurmamız gerektiren bu günlerde sessiz kalışlarını kabul etmiyor ve biz de onlar için sessiz kalmayı tercih ediyoruz.
Sinema, yalnızca bir sanat dalı olmanın ötesine geçerek haksızlığa karşı dik duruşun bir simgesi hâline gelmiştir. Sinema direniş, umut ve emek demektir. Sinema, yalnızca bir eğlence amacı değil aynı zamanda insanları düşünmeye iten, toplum üzerine mesajlar veren ve aynı zamanda haksızlıklar karşısında susmaması gereken bir anlatım biçimidir. Sinema toplumun yansıması, insanın dertlerini aktarma aracıdır. Sinema, topluma yön veren bir anlatım biçimidir. Bu yüzden gündemdeki önemli olaylara karşı platformların kendini ifade etmesi son derece önemlidir. Sinema tarihine hızlı bir göz atacak olursak, bunun birçok örneğini görmemiz mümkündür (Gazap Üzümleri, Karanlıkta Uyananlar, Bereketli Topraklar Üzerinde, Dead Poets Society, Persepolis, Çizgili Pijamalı Çocuk, Soysuzlar Çetesi, Piyanist, Hayat Güzel vb.). İfade özgürlüğünün tehlikede olduğu bu dönemlerde kötülüğe karşı göz yummak ve sessiz kalmak da mevcut kötülüğe uyum sağlamak demektir. Bugün yaşananlar normal değildir ve kabul edilemez bir boyuttadır.
Kitaplıklarında barındırdıkları tarihi, cesur ve ilham verici filmlerin tam zıttı olacak şekilde sessiz kalmayı tercih eden, nabza göre şerbet döken ve sadece maddi çıkarlarını gözeten dijital platformlara hiçbir şekilde dergimizde yer vermeyeceğimizi bildirmek isteriz.