2000’ler dünyasına bomba gibi düşen Lady Gaga… Yazdığı ve seslendirdiği çok yönlü şarkılar, sıradışı tarzı, oynadığı filmler, aldığı sayısız ödül ve daha fazlası. Popüler kültürcü değil, gerçek bir sanatçı olmayı kabul eden Lady Gaga, her bir albümünde yeni tarzlar deniyor ve fanlarını her defasında şaşırtıyor. Başta özgün olması ile bilinen bu büyük kadın, görsel ve işitsel hikaye anlatıcılığını albümlerinde oldukça iyi kullanıyor. O bir deha!
Oynadığı film ve dizilere kadar, her zaman kendisinden bir parça koyuyor ve iyi olmayı başarıyor. Amacı her zaman doğru bildiğini yapmak, küçük canavarlarını yani fanlarını önemsemek ve kendisini sürekli geliştirmek. İşte burada o değerli albümler bizlere ışık olmak için karşımızda duruyor.
The Fame – The Fame Monster
2008 yılında yayınlanan ve ilk albümü olma özelliği taşıyan şaheser The Fame yani şöhret ismini taşıyor. Bu albüm, şöhret basamaklarını çıkarken karşılaşılan durumlar, aşk, sevgi, cinsellik ve cinsel kimlik konularını işlemekte. Bu şaheser uzun süre listeleri salladı ve birçok ödül elde etti. Albümün ilk şarkısı olma özelliği taşıyan “Just Dance” kalp temalı neşeli bir şarkıyı temsil eder. İkinci şarkı olan “Love Game” ise disko ve cinsel aşk temasını işler.
Gaga’nın düşünce tarzı kesinlikle müziğin görsel imgelerden eksik kalmasıydı; o, bunu kırmak için geldi ve başardı. Sahnelerine iyi bir görsel şov kattı ve hep bu dozda devam etti. O, performans sanatçısı olmak için buradaydı.
“Şöhret, kim olduğunla ilgili değil, herkesin senin kim olduğunu bilmek istediğiyle ilgili! Dışarı çıkmadan veya arabaya binmeden önce satın alın ve dinleyin… Bu sadece bir şarkıdan ibaret değil.”
Hemen arkasından The Fame Monster piyasaya girdi ve disko, glam rock, synthpop tarzları ile ilk albümden farklı bir konuyla giriş yaptı. Albüm, moda ve defile gibi konulardan esinlenerek ortaya çıkmıştır. Gotik bir tema hakimdir. Çıkış şarkısı elbette “Bad Romance”. Bu albümde Beyoncé ile de ikonik bir düet yer almıştır. Canavar metaforu üzerinden The Fame‘de yer almayan bütün konulara burada yer verilmiştir.
Born This Way
İkinci stüdyo albümü olma özelliği taşıyan bu albüm kesinlikle basite indirgenemeyecek kadar detaylı, çok yönlü ve özgün. Albüm, birçok farklı türü içinde barındırıyordu ve yine pop camiasına bomba gibi düştü. Bu albümün tanımı kesinlikle “özgürlük albümü”. Müzikal olarak kayda değer bir ayrılma; opera, heavy metal, disko, gitar ve kemanlar… Albümün değerli şarkısı hiç kuşkusuz “Born This Way”. Başta LGBT+ topluluğu olmak üzere, kendini sev ve kendini kabullen temasını içeren şarkı bir marş oldu ve yerini tarihte aldı. Bir diğer değerli şarkı “Judas”. Konusu ise Gaga’ya göre kendini ışığa çıkarmak için karanlığı onurlandırmak ile bağlantılı. Bu albüm adeta bir kült oldu ve şarkıları her nesile hitap etmek üzere yerini aldı.
”I’m beautiful in my way
(Kendime göre güzelim)
‘Cause God makes no mistakes
(Çünkü Tanrı hata yapmaz)
I’m on the right track, baby
(Doğru yoldayım, bebeğim)
I was born this way
(Ben böyle doğdum)”
-Born This Way
ARTPOP
İşte karşınızda 2013 yılında yayınlanan ve değeri bilinmeyen, flop kaldığı düşünülen albüm ARTPOP. Çıkış şarkısı “Applause”. Gaga albümü olgunluk ve sorumluluk eksikliği sergileyen bir kutlama ve şiirsel bir müzikal yolculuk olarak ele alıyor. Albüm, Yunan ve Roma mitolojisinden esintiler taşıyor; bunları ”Venus” ve ”G.U.Y” şarkılarında ön planda görebiliyoruz. Gaga bu albüm turnesi ile de Türkiye’ye gelmiş bir sanatçıdır. Yine dönemine ve tarzına göre büyük bir sansasyon yaratmıştır.
ARTPOP cesur bir albüm olarak karşımızda duruyor. İçeriği o kadar çıplaklık ve sanatsal hazırlanmış ki bunu görsel olarak izliyoruz. ”G.U.Y” klibi tam bir tanrıça klibi ve ”Venus” şarkısı ile klibe başlamak muzzam bir hareket. İkisinin birleşimi bize Afrodit’i yani Lady Gaga’yı veriyor. Ancak albüm ve klipler geri kalıyor çünkü hem çıta çok yükseliyor hem de bir düşüş kurbanı olarak Lady Gaga ortaya atılıyor. Ama yine de albüm sanatsal ve tanrısal bir şölen.
Chromatica
2020’de Gaga’nın altıncı stüdyo albümü olarak çıkmıştır. Albüm, sarsılmaz mutluluk ve iyileşme sürecini ifade ediyor bizlere. “Stupid Love” ile başlayan albüm, Ariana Grande işbirliği olan “Rain on Me” şarkısıyla devam etmekte. Konu olarak günahlardan arınmak temasını işliyorlar bu şarkıda. Albümde Blackpink ile de klip çekilmeyen ancak çok popüler olan “Sour Candy” şarkısı bulunmakta. Bu albüm dönemi Gaga için akıl sağlığı kötü, zorlayıcı bir depresyon ile bağdaştı. Gaga zaman zaman geçmişe gitti ve iyileşmek için bu albümü ortaya koymak için çabaladı. Gaga bu albümün turuna çıktı ve yakın zamanda belgesel haline getirerek yayınlattı.
A Star Is Born – Joker: Folie à Deux
Gaga, başrolünü aldığı aynı isimli bir film ile 2018 yılında karşımıza çıkıyor. Başrolü Bradley Cooper ile paylaşan Gaga, filmde yine aşk ve şöhret konularını işliyor. Müzikal olan bu filmle birlikte aynı isimle albüm de yayınlanıyor ve filmdeki müziklerle birlikte büyük ses getiriyor. “Shallow” şarkısı Bradley Cooper ile düet olarak yine çok ses getiriyor ve Gaga yoğun bir dinlenme ve beğeni topluyor. Film de olumlu eleştiriler toplayarak beğeniliyor ve kült olmayı başarıyor.
”I’m off the deep end, watch as I dive in
(Derin sona doğru gidiyorum, dalışımı izle)
I’ll never meet the ground
(Asla yere çakılmayacağım)
Crash through the surface, where they can’t hurt us
(Yüzeyden verdikleri hasarlar bizim canımızı yakmaz)
We’re far from the shallow now
(Artık sığdan çok uzaktayız.)”
–Shallow
Burada Joker 2: Folie à Deux filmine yer vermesek olmazdı. Film 4 Ekim’de vizyona girecek ve Lady Gaga Harley Quinn rolü ile karşımızda olacak. Oyunculuk ile de kendini bizlere kanıtlamış olan Gaga burada da harika bir iş ortaya koyacaktır. Gaga, tekrardan müzikal bir film ile karşımıza çıkıyor. Bu durumda yine film kadar Gaga’nın seslendireceği şarkılar için de heyecanlıyız. Çünkü A Star Is Born bizleri şaşırtmadı, çıtayı yükseltti. Burada da en iyi performansını ortaya koyacaktır.
LG7?
Chromatica Ball Turu belgeselinin sonunda bizlere yedinci albümünün yolda olduğunu duyuran Lady Gaga, hayranlarını meraklandırdı ve heyecanlandırdı. Uzun süredir beklenen bu geri dönüşü için Lady Gaga, şu ana kadar yaptığı işlerin hiçbirine benzemediğini de röportajında bizlere bildirmişti. O her zaman yenileniyor, deniyor ve kesinlikle sanatını başarılı bir şekilde ortaya koyuyor.
Albümleri kadar şovlarına da önem veren Lady Gaga, asla üretkenliğini bırakmadı. Birçok sağlık problemi yaşamasına rağmen albümlerinin turlarını gerçekleştirdi. Super Bowl devre arasına yeni iyileşmiş olarak çıkarak kusursuz bir performans gerçekleştirdi. En önemlisi de her zaman hayran kitlesini önemsedi. O, dönemsiz bir kadın ve hala en iyisi olduğunu kanıtlamak için çalışmalarına devam ediyor.
Kaynakça:
-
”Lady Gaga: Su discografía de peor a mejor, según Rock And Pop”. Rock&Pop. Web. 14.07.2024
