Sevgili Söylenti Dergi okurları, e-dergimizin 3. sayısı yayında! Yinelemekten onur duyarız ki gelirlerinin yarısını TEMA Vakfı‘na bağışlıyoruz ? 5 ₺ karşılığında, dergimizi okurken aynı zamanda bir fidan bağışında bulunmuş oluyorsunuz. Küçük bir orman kurma hedefimize, yazar ve okurlarımızla birlikte adım adım ilerlemekteyiz.
Desteğiyle ve emeğiyle yanımızda olan tüm dostlarımıza teşekkür ederiz. Dergimize nefes olan 30 yazar arkadaşımızdan alıntılar derledik. Keyifli okumalar dileriz.
Bir sonraki sayıda yer almak isterseniz bize “soylentidergi@gmail.com” adresinden ulaşabilirsiniz.
Tüm e-dergi sayılarımıza ise buradan ulaşabilirsiniz.
- “Sevgisiz, her şeye boş vermiş bir hayat hikâyesi onunkisi. Umduğunu yıllar sonra bulan, sürekli anlaşılmamaktan yakınan bir adamın geç gelen ‘anlaşılma hikâyesi’ bu.” – Busenur Şahin
- “Bir şeyler oldu
Evet bir şeyler, sanki sen bana birkaç anıdan
Çocukluğumu verdin.” – Beliz Avcı - “Ekileceğiz ve çiçekler akacak damarlarımızdan,
Kafaları seviyor, sevmiyorlara giden çiçekler
Sevmelerin cinayetleri, üzerinden sorulan.” – Sevde Özselçuk - “Fısıltıları,
Göçmeye mecbur kalmış bir yavru kuşun çaresiz çırpınışlarıydı belki,
Belki kirli zihniyetlerde açan bir lotus çiçeği.” – Kader Gürcüoğlu - “Ne şanslısınız modern zaman cellatları! Kimsiniz ben bile anlamıyorum gözlerinizden. Ben de şanslı sayılırım aslında, bunca sitem gerekli mi gerçekten?” – Gizem Deniz Suna
- “Bir neviden hatıra eski bir melodi
Çınlar durur beynimin küçükçe zindanlarında
Mahpus benim, gardiyan o
Girdimse eğer çıkar mıyım lale biten kayalıklarında” – Taha Mutlu - “Bu aynayı terk etmek değil çözüm, ben kendimden kaçamıyorum.
Ben nereye gitsem o aynayı içimde taşıyorum.” – Sera Var - “kirpiklerine ömrümü saydığım çocuk…
•dünyanın güzel yanı olsa ilk seni saklarım oraya•” – Nazlı Yaren Atabey - “Sen çocuğu kıskanıp koşmak isteyeceksin aynı yokuşlarda, göreceksin ki ayakların zamanı gelmiş bir gemi gibi kaldıracak kendini.” – Selin Sıla Öztürkler
- “En akılsız canlıymış gerçekten de insan. Sevgi nankörü olacak kadar aptal.” – Aslı Kaprol
- “İnsanın gönlü mum değil ki
Yandıkça üfleyesin” – Tayfun Tatar - “Kutup yıldızını hiç kaybetme,
Soyun tüm gerçekliğinle geceye.
Bahçene uzaktan bak, çiçekler mi sadece küskün?” – Özge Rençberoğlu - “Üçlemenin geneline bakıldığında sinemada aykırı konu ve tekniklerin feminizm odağında birleşmesi Trier’i diğer yönetmenlerden ayıran önemli özelliklerden biri oluyor.” – Hatice Yiğit
- “İşte şimdi yaşamaya başlayabilirdi. Yıllarca, gelecek yıllar için yaşamış, durup ne yapıyorum diye düşünmemiş, yalnızca hedeflerine yönelik, tabiri caiz ise robot gibi yaşamıştı.” – Ayşegül Çakır
- “Dağılırken mezar başında eş, dost, hısım, akraba
Bir siz kalıyorsunuz orada, bir de eski dostunuz tefeci.
Bu kez gömleğinizin yakasına yapışıyor,
‘Sökül artık lan bizim gururun faizini'” – Ece Özer - “Gözü ona dair hiçbir şeye rastlamamıştı. Yine yoktu sokakta, yine boştu kaldırımlar ve çiçek isimli mavi beyaz apartmanın önü hiçliğe teslim olmuştu yine.” – Alperen Tütüncü
- “Hesapsız rüya bitti, gözüm soğuk, sevgisiz sabahlara uyanıyor…
Solgun ve yorulmuş… Dememiş mi ‘Sevmek de yorulur’?” – Şule Aydın - “Herhangi bir şey yaşanmasına çok ihtimal vermese de, ilk görüşte aşk diye bir şey varsa bu durumun canlı şahidi olduğunun farkındaydı.” – Oğuzcan Akgöl
- “ne çok uzaklık topluyor çöpçüler
sevgilim
ne çok acı birikiyor şu evin önünde” – Erdi Akbulut - “İhtiyarı göçüp giden turnalara benzetti kadın. Kendini kafesteki kuşa. İhtiyarın yüreği geride kaldı.” – Refik Adil Gültekin
- “Nerede bir incelik görsem
Nerede birisi güzel günlerden bahsetse
Sen eksiliyorsun bu dünyadan” – Rober Kovalski - “Belki de kuş veya başka bir canlı olmak daha iyi. İnsan olmak karışık biraz. İyi veya kötü olması yine insanlığa bağlı.” – Cem Aslan
- “Karanlıklara vurgun
Kimsesiz bir balığın
Pullarındaki en ışıltısız parçayım
Zifiri karanlıktır dört bir yanım” – İrem Çavdar - “Bu onun için; sevdiklerine verdiği zararın, en önemlisi en iyi arkadaşı ve destekçisi Leonard’a verdiği hüznün, acının, yük olma hissiyatına verdiği bir sondu artık…” – İrem Uygur
- “Seneler geçti. O pespembe evde herkes büyüdü. Mahalle büyüdü, memleket gelişti. Tam da şimdi, bu koca ev yalnız geçirilecek bayrama inat, güle oynaya el sallıyor bana anılarımdan.” – Hatice Rumeysa Bayram
- “Şimdi bana ve kendinize geç olmadan, ruhunuzun yardımına önce kendiniz koşup daha sonra dış dünyadan bir yardım eli arayacağınıza dair ömürlük bir söz verir misiniz?” – Irmak Çelik
- “Uçamıyor olsam da hayallerim var.
Hele de baharsa,
Dudaklarımın kıvrımlarından akan kahkahalar çiçek açar.” – Banu Etili - “Dinamik fertlerin eseri olan tarihin, dramatik değişmelerine tanıklık etmişti. Ancak Bandırma Vapurunun hikâyesi çok daha derinlere dayanıyordu.” – Seda Görüroğlu
- “Nedenini bilmediğim bir rahatsızlık hissine kapıldım. Gerçeği sorgulatan o andan uzaklaşıp kendimi sis kaplamış caddenin kaldırımlarına attım. Yoğun sis yüzünden, uzağı seçemiyordum.” – Veysel Ayvazoğlu
- “bir cümleye nasıl başlanıyordu, unuttum. yıllardır kaçtığım tümceleri söylemekten korkuyorum sanırım kelebeğim.” – Zeynep Gizem Eskici
Söylenti E-Dergi 3. Sayı, 2020


