Sosyal medya, teknolojinin de gelişmesiyle birlikte günümüzde oldukça önemli bir role sahip. Instagram, Twitter, Pinterest, TikTok ve Facebook gibi yeni iletişim araçları olan sosyal medya ağları, yakınlarımız ve arkadaşlarımızla bağ kurmamızı kolaylaştırıyor. Aynı zamanda reklam ve pazarlama alanlarında da büyük bir etken haline gelen sosyal medya, kişilere gücü azımsanamayacak bir platform sağlıyor. Ancak sosyal medyanın günümüzde bu denli güçlü bir yerinin olması elbette kullanıcıları için bazı kötü etkileri de beraberinde getiriyor. Bu yazıda sosyal medyanın psikolojik ve sosyolojik etkilerini ele aldık.
Yetersizlik Hissi

Günümüzde birçok kişi sosyal medyada kendi hayatlarının neredeyse her anını paylaşıyor ve başkalarının paylaşımlarını da takip ediyor. Sosyal medya kullanımının giderek yaygınlaşması ve herkesin sosyal medyada hayatını paylaşması, maalesef ki insanların kendi hayatlarını başkalarınınkiyle karşılaştırmasına neden oluyor. Bu karşılaştırma sonucunda bazı kullanıcılar, kendilerini yetersiz hissedebiliyor. Olmak istediği yerde henüz olmayan biri, kendisinin olmak istediği yerde olan başka birini gördüğünde onu kendine rol model alabildiği gibi yetersizlik hissi de yaşayabiliyor. Bu da kişinin özgüveninin zedelenmesine neden olabiliyor.
Asosyallik

Sosyal medyada düşüncelerimizi ve ilgi alanlarımızı bu kadar rahat paylaşabiliyorken kendimiz gibi düşünen ve benzer ilgi alanlarına sahip insanlarla tanışma fırsatlarımız artıyor. Sosyal medya aracılığıyla sanal bir dünya kuruluyor ve sanal arkadaşlıklar ediniliyor. Sanal dünyaya kendini fazla kaptıran biri, mevcut arkadaşlarıyla iletişimini azaltabildiği gibi dışarıya çıkma saatlerini bile azaltarak asosyalleşebiliyor.
Uyku Bozuklukları ve Bağımlılık

Sosyal medyanın fazla kullanılmaya başlanması durumunda, bireylerde bağımlılık gelişebiliyor. Kişi bu durumda sürekli olarak sosyal medyayı kontrol etme ihtiyacı hissediyor. Dolayısıyla gece geç saatlere kadar bakılan telefonlar, gezinilen sosyal medya hesapları uyku bozukluğuna yol açabiliyor. Yapılan çalışmalara göre, sosyal medya kullanıcılarının büyük bir çoğunluğu bu sorunu yaşıyor. Bunun en büyük sebebi ise iletişimi telefon üzerinden sağlıyor oluşumuz ve telefonlarımızın her zaman yanı başımızda olması. Telefonları her daim yanımızda bulundurdukça sosyal medyada gezinme ihtimalimiz de artıyor. Uyumadan hemen önce telefona bakmak uykuyu kaçırıyor. Bu durum uyku kalitesini de büyük oranda düşürüyor (Aksüt, 2014).
FOMO (Fear of missing out)

Sosyal medya kullanıcıları, FOMO yani gelişmeleri kaçırma korkusu yaşayabiliyor. Her an, her dakika bir yerlerde bir şeyler olduğunu düşünen kullanıcılar; güncel haberleri, sosyal medyada olan gelişmeleri ve tüm paylaşımları bilme stresi yaşayabiliyor.
Amerikan Psikiyatri Birliği’nin FOMO ile ilgili yaptığı araştırma çarpıcı sonuçları ortaya koyuyor. Sosyal medya kullanan 11-55 yaş grubu arasındaki 1.200 kişi üzerinde gerçekleştirilen araştırma sonuçlarına göre, kullanıcıların yüzde 40’ı bir şeyleri kaçırdığını düşünerek sürekli sosyal medya kullanma ihtiyacı hissediyor (Ruh Sağlığı Derneği, 2016).
Bilgi Kirliliği

Geleneksel gazeteceliğin yerini dijitalleşmeye bıraktığı ve her bilgiye sosyal medya üzerinden kolayca ulaşabildiğimiz bugünlerde, yanlış bilgiyle doğru bilgiyi ayırt etmek de zorlaşabiliyor. Her gördüğüne inanan ve gördüklerinin doğruluğunu araştırmayan bir birey için sosyal medya yanıltıcı olabiliyor. Bilgi paylaşımının ve güncel habere ulaşmanın bu kadar kolay olması aslında olumlu bir şeyken maalesef ki yanlış bilgi paylaşan kişiler yüzünden bilgi kirliliği oluşabiliyor. Burada, sosyal medyada gördüğümüz her şeye inanmamak ve bilginin hangi kaynaktan geldiğine dikkat etmek önem taşıyor.
Sosyal Medya Sizi Kötü Etkiliyor mu?

Bazı durumlarda sosyal medyanın olumsuz etkilerinin bariz olduğunu söylemek mümkün. Kendinizi devamlı olarak başkalarıyla kıyaslarken buluyorsanız, bir şeyleri kaçırmaktan korkuyorsanız ve sürekli sosyal medyayı kontrol etme ihtiyacı hissediyorsanız sosyal medya bağımlıları arasına katılmış olabilirsiniz. Ayrıca oluşturduğunuz sanal gerçekliğe kendinizi fazla kaptırıp hayattan kendinizi soyutlamaya başlamanız, sırf sosyal medyada daha fazla vakit geçirmek için yapmanız gereken işleri ertelemeniz de sosyal medyanın size iyi gelmediğinin belirtilerinden olabilir. İlk olarak farkındalık kazandıktan sonra bile aynı kaygıları yaşıyor ve bu sorunu kendi kendinize çözemeyeceğinizi düşünüyorsanız bir psikologdan yardım almak sizin için iyi bir çözüm olabilir.
Kaynakça
Ayçiçek, İrem Gül. “Gelişmeleri Kaçırma Korkusu (FOMO) Nedir? Nasıl Başa Çıkılır?.” Hiwell, 22 Ocak 2024, https://www.hiwellapp.com/blog/fomo-nedir
Yiğit, Mehmet Cem. “Sosyal Medyanın Psikolojik Etkileri.” mcemyiğit.com, 19 Şubat 2023, https://mcemyigit.com.tr/sosyal-medyanin-psikolojik-etkileri/
Shatz, Itamar. “Sosyal Medyanın Tehlikeleri Nelerdir? Sosyal Medya Kullanımı İnsan Psikolojisini Nasıl Etkiliyor?.” Evrim Ağacı, t.y https://evrimagaci.org/sosyal-medyanin-tehlikeleri-nelerdir-sosyal-medya-kullanimi-insan-psikolojisi-nasil-etkiliyor-13066
Yaşar Üniversitesi Haber Portalı. “Sosyal Medya Çocukları da Uykusuz Bırakıyor.” 3 Aralık 2014, https://haber.yasar.edu.tr/genel/sosyal-medya-cocuklari-da-uykusuz-birakiyor.html
Ruh Sağlığı Derneği. “FOMO (Fear Of Missing Out).” 4 Temmuz 2016, https://ruhsagligidernegi.org/fomo-fear-of-missing-out/
Kapak Görseli: bilimvegelecek.com


