Vitruvian Adam (Vitruvius Man), Leonardo da Vinci‘nin en bilinen eserlerinden biridir. Diğer eserlerinin aksine bu eser bir sanat eseri olmasının yanında mükemmel bir anatomik inceleme, matematiksel bir gizem olmasıyla ön plana çıkmıştır. Bu nedenle eseri tanımlayabilmek için da Vinci‘yi, yaşantısını ve düşünce şeklini anlayabilmek düğüm noktası niteliğindedir.
Leonardo da Vinci
Leonardo di ser Piero da Vinci. 15 Nisan 1452 yılında İtalya’da doğmuş ve 2 Mayıs 1519’da Fransa’da ölmüştür. Dönemin şartları gereği olması gereken okul hayatına sahip olamayan Leonardo‘nun hikayesi o daha çok küçükken başlamıştır. 5-6 yaşlarında bir mimara çıraklık yaptığı sıralarda, matematiğin sırlı dünyasına olan ilgisi daha o yaşlardan kendini göstermeye başlamıştır. 14 yaşında yaptığı çizimler babasının gözünden kaçmamış ve bu çizimler, dönemin ünlü ressam ve heykeltıraşı Verrocchio‘nun atölyesinde çırak olarak çalışmaya başlamasının sebebi olmuştur. Verrocchio, insanların ve hayvanların fiziksel yapısını incelemeye büyük önem veriyordu. Bu incelemeyle doğrusal orantılı olarak Verrocchio‘nun eserleri kusursuzlaşıyordu. Çıkarımın etkisi Leonardo da Vinci‘nin hayatında bir dönüm noktası niteliğini oluşturuyordu.

1482 yılında Floransa’dan ayrılarak Milano’ya bir ailenin yanına çalışmaya giden da Vinci, Sforza ailesinin yanında sanatçı kişiliğiyle ailenin dekor ve kostümlerini tasarlarken, bir yandan da mühendislik ve mimari becerilerini kullanarak binalar, uçan makineler ve silah tasarımları yapmıştır. Yaptığı çok çeşitli çalışma ve araştırmalarının neticesinde insan vücuduna ve anatomiye olan ilgisi oldukça artmış, bilimsel ve anatomik çalışmalara ağırlık vermeye başlamıştır. Yoğun gözlem ve çalışmalarının neticesinde insan vücudunun evrenin işleyişinin bir analojisi olduğu savına varmıştır.
“Nasıl göreceğini öğren. Her şey her şeyle bağlantılıdır.”
Vitruvian Adam (Vitruvius Man) Nasıl Ortaya Çıktı?
Vitruvian Adam (Vitruvius Man) eserine adını veren, Romalı yazar, mimar ve mühendis Marcus Vitruvius Pollio‘dur (MÖ 80-15). Vitruvius’un “De Architectura” isimli 10 ciltlik incelemesi bilinen Vitruvian Adam eserinin temel yapı taşıdır. Bu eserde Vitruvius, tapınakların tasarımı/inşaatı ile ilgili oldukça kritik yorumlarda bulunurken; oranlar ve simetriler hakkında pek çok bilgi vermektedir. Bununla birlikte Vitruvius, De Architectura‘da sırasıyla “Kullanışlılık, Sağlamlık, Güzellik” anlamlarına gelen “Utilitas, Firmitas, Venustas” kavramlarının mimarinin temeli olması gerektiğini belirtmiştir.
Kitapta sadece mimaride kullanılan oranlardan değil, insan vücuduyla ilgili yapılan ilginç gözlemlerden de bahsedilmiştir. Vitruvius’a göre göbek, insan vücudunun merkezidir. Göbek merkez olarak kabul edildiğinde bir pergel yardımıyla vücudun etrafına çember çizilebilmektedir.
Dönemine göre oldukça ilginç olan bir diğer nokta ise, insan iki kolunu 90 derece ile yana açtığı zaman oluşan uzunluğun insanın boyuna eşit olduğu kanısıdır. Vitruvius‘a göre daire ve kareler, ideal mekanlar yaratmak için mükemmel geometrik birimlerdir. Vitruvius, insanın da bu geometrik birimlerden oluştuğunu ve dolayısıyla mükemmel orantılı olduğunu iddia etmiştir.

VİTRUVİAN ADAM (VITRUVIUS MAN)
“Uygulamaya elvermeyen teori anlamsız, teoriye dayanmayan uygulama ise kısırdır.”
1487-1492 yılları arasında yapıldığı tahmin edilen Vitruvian Adam eseri Leonardo da Vinci‘nin insanı doğayla ilişkilendirme girişimlerinin temel taşını temsil etmektedir. Kalem ve mürekkep kullanılarak yapılan bu eserin hangi teknikler kullanılarak yapıldığı hala kesin olarak bilinememektedir.
Sadece sanat eseri değil aynı zamanda bilimsel bir çalışma olarak da bilinen Vitruvian Adam zaman zaman “Oranlar Kanunu” ya da daha az yaygın olarak “İnsanın Oranları” olarak da anılmaktadır. Burada bahsedilen oran “Altın Oran (Fi, Φ)”dır. Adını Leonardo Fibonacci‘nin soyadından alan altın oranın ilk olarak kim tarafından keşfedildiği ya da kullanıldığı döneme ait bilinmeyen bir durumdur. Altın oran, göz nizamının oranı olarak tanımlanabilmektedir. Bu oranı elde edebilmek için çok fazla yaklaşım bulunsa da en genel formülü: bir doğru parçası öyle iki parçaya bölünmelidir ki, küçük parçanın büyük parçaya oranı, büyük parçanın bütüne oranına eşit olmalıdır. Parçaların ilişkisinin, evrensel tasarımı yansıttığı düşünülmektedir.
Esere daha derinden bakıldığında, kolları ve bacakları birbirinden ayrı ve aynı anda hem daire hem de kare içinde, üst üste iki farklı pozisyonda bir erkek figürü tasvir edilmektedir. Dört el ve dört ayak, eserin 16 farklı pozisyondan incelenmesine olanak tanımaktadır. Erkek figürünün göbek deliği merkez alındığında da figürün çevresini çevreleyebilen bir daire çizilebilmiştir. Böylelikle bir daire veya karenin alanı kolaylıkla hesaplanabilmektedir. Zor olan ise bir cetvel ve pergel kullanarak daire ile eşdeğer alana sahip bir kare tasarlamaktır. Çemberi karelemek kavramı tam da burada doğmuştur ve günümüzde hala matematiğin en ilgi çeken kavramlarından biridir.
Dönemin farklı sanatçıları altın oranı yakalamaya çalışsalar da sonuç başarısız olmuştur. Leonardo, diğer sanatçılardan farklı olarak her iki şeklin merkezi aynı nokta olarak kabul edildiğinde uygun bir figürün imkansız hale geldiğini keşfetmiştir. Yapılan denemelerde hem dairenin hem de karenin merkezi göbek deliği olarak kabul edilmiştir. Ancak Leonardo‘nun Vitruvian Adamı’nda iki şeklin merkezi birbirinden ayrıdır. Dairenin merkezi figürün göbek deliği iken; karenin merkezi figürün cinsel organı olarak tasarlanmıştır. Bu tasarıyla Da Vinci, Vitruvian Adam eserinde altın orana en çok yaklaşan kişi olmuştur.
Figürü Çevreleyen Notlarda Neler Yazıyor?
“Mimari üzerine yaptığı bir çalışmada mimar Vitruvius, insan bedeninin ölçülerinin Doğa tarafından şöyle düzenlendiğini söyler: Dört parmak bir avuç içi, dört avuç içi bir ayak, altı avuç içi dirsekten orta parmağın ucuna kadar uzunluğu verir. Dirsekle orta parmak arasındaki uzunluğun dört katı da bir insanın boyudur. Dirsek ve orta parmak arasındaki uzunluğun dört katı bir adımdır. 24 avuç içi bir adam boyudur. Vitruvius bu ölçüleri yapılarında kullanmıştır. Eğer bacaklarınızı, boyunuzu 1/14’ü oranında kısaltacak kadar açarsanız ve kollarınızı orta parmaklarınız başınızın üst noktasından geçecek bir çizgiye değecek şekilde yukarı doğru uzatırsanız, kollarınız ve bacaklarınız da açıkken, vücudunuzun merkezi göbeğinizdir. Bacaklarınızın arasındaki üçgen ise eşkenar bir üçgendir.”
Çizimin hemen altında yer alan doğrunun da Vinci‘nin oranları yakalamada kullandığı bir kıstas olduğu düşünülmektedir.
“Bir insanın kolları açıkken, bir elinin orta parmağının ucundan diğer elinin orta parmağının ucuna kadar olan mesafe, onun boyuna eşittir.”
Çizimin en alt kısmında yer alan notlarda ise şunlar yazmaktadır:
“Saç köklerinden çenenin altına kadar olan mesafe insan boyunun onda biri kadardır; çene altından başın üst noktasına olan mesafe insan boyunun sekizde biridir. Göğüs üstünden başın üstüne kadar olan mesafe insan boyunun altıda biridir. Göğüs üstünden saç köklerine kadar olan mesafe yedide bir, meme uçlarından baş üzerine kadar olan mesafe de insan boyunun dörtte biridir.
Omuzlar arasındaki en geniş mesafe, insan boyunun dörtte birini içine alır. Dirsekten elin ucuna kadar olan mesafe beşte bir, dirsekle kol altı açısı arasındaki mesafe sekizde bir insan boyudur. Elin tümü insan boyunun onda biridir. Üreme organlarının başlangıç noktası tüm bedenimizin orta noktasıdır. Ayağın uzunluğu insanın uzunluğunun yedide biridir. Ayak tabanı ile diz kapağının altı arasındaki mesafe insan bedeninin dörtte biridir. Çene altı ile burun, saç kökleri ile kaşlar ve kulak arası, yüzün üçte biri kadardır.”

Vitruvian Adam; farklı disiplinler arasındaki ilişkilerin kusursuz birleşimini yansıtan, Rönesans’ın en önemli sembollerinden biridir. Eserin insan doğasına dair felsefi bir çözümleme gizlediğine inanılmaktadır. Hatta bazı bilim insanları; dairenin ruhu, karenin ise maddeyi temsil ettiğini ve bu nedenle eserdeki erkek figürünün her iki yönünün de ele alınarak çizildiğini düşünmektedir.
Eser günümüzde, İtalya‘da Gallerie dell’ Accademia‘da saklanmaktadır. Oldukça hassas olduğundan sadece bazı dönemlerde sergiye çıkarılmaktadır. Eğer yolunuz İtalya’ya düşerse ve sergiye açık olduğu şanslı zamanlardaysanız Vitruvian Adam eserini görmenizi tavsiye ederiz.
Kaynak
- “Leonardo’s Vitruvian Man”. web
- “The Vitruvian Man – by Leonardo da Vinci”. web
- “Da Vinci and the Divine Proportion in Art Composition”. web
- “Vitruvius Adamı Anlamı, Sırrı, Özellikleri ve Altın Oran”. web
- “Vitruvius Adamı’nın Hikayesi”. web
- “Leonardo Da Vinci: Hayatı, Eserleri ve Bilinmeyenleri”. web
- “Art Through Time: A Global View”. learner.
- A. Beyoğlu, “Sanat Eğitiminde Altın Oran ve Leonardo da Vinci’nin Eserleri Arasındaki İlişkinin İncelenmesi”. (2016).
- web
- Öne çıkan görsel: pivada.com