Siberkondri: İnternette Hastalık Aramak Neden Bizi Daha Kaygılı Yapıyor?

Editör:
Aylin Koçcu, İlkan Balkan
spot_img

Siberkondri, kişinin sık sık kendinde olabilecek hastalıkları internetten araştırıp kendine teşhis koyarak çokça kaygı duyduğu bir kaygı bozukluğudur. “Siber” (internet) ve “Hipokondri” (hastalık hastalığı) kelimelerinden oluşur. Hipokondriya sahip olan ve halk arasında “hastalık hastası” olarak bilinen kişiler, kendilerinde fark ettikleri en ufak sağlık problemini internette uzun süreler harcayarak araştırırlar. Teknolojiyle birlikte hastalık hastaları, yani hipokondriyaklar, artık siberkondriye sahip olmuş durumdadırlar. Kendine koyduğu teşhisler olabilecek en kötü ihtimallerdir. Bu yazıda, bir kaygı bozukluğu olan siberkondri ayrıntılarıyla ele alınacaktır.

Siberkondriyak Olan Kişiler Nasıl Davranır?

https://share.google/images/70VsLrm3jcYxeWSNd

Siberkondriye sahip kişiler, bir hastalığa yakalanma ihtimalinin yüksek olduğunu varsayarak saatlerini kaygı içinde internetten hastalık araştırmakla geçirir. Normal bir kişinin kendinde hissettiği birkaç belirtiden yola çıkarak araştırma yapması, ardından rahatlaması ya da bir hekime başvurması oldukça normaldir ve sağlığını önemseyen bir bireyin davranışları arasındadır. Ancak siberkondriye sahip kişiler, hissettikleri belirtiler doğrultusunda saatlerini internette hastalık araştırarak geçirir; bu sırada kalp atışında hızlanma, terleme gibi kaygı semptomları göstererek bulabilecekleri en kötü sonuca odaklanırlar. Bu araştırma sonucu, onları bir çözüme ya da rahatlamaya götürmektense kaygıya ve karamsarlığa sürükler. Doktor teşhisi almak yerine, çoğu zaman kendi araştırma sonuçlarına daha çok inanma eğilimindedirler.

Siberkondri Belirtileri Nelerdir?

https://share.google/images/pRNVHPQDQeoqLJBxI
  1. Sağlıkla ilgili kaygının artması.
  2. İnternette hastalıklarla ilgili uzun süreli araştırmalar yapılması.
  3. Sağlık konularında aşırı bilgi toplama çabası.
  4. İnternetten edinilen bilgilerin en doğru ve güvenilir kaynaklar olarak kabul edilmesi.
  5. Toplanan bilgilerin kişide rahatlama değil, kaygı ve endişe yaratması.
  6. Anksiyete, depresyon gibi ruhsal belirtilerin görülmesi (örneğin kalp atışının hızlanması, terleme).
  7. Günlük yaşam akışının olumsuz etkilenmesi.
  8. Bir veya birden fazla hastalığa yakalanma korkusunun sürekli hissedilmesi.

Siberkondri Tanısı

https://share.google/images/4xkFBdEq1SNEdWOV4

Siberkondri, ruh sağlığıyla ilgilenen kişiler tarafından tanısı konulmuş bir hastalık değildir. Bu yüzden, diğer kaygı bozukluklarında uygulanan tedavi yöntemleri siberkondri için doğrudan geçerli değildir. Bunun yerine, kişinin internette hastalıklarla ilgili bilgi almak için ne kadar vakit harcadığı ve bilgiye ulaşma çabası göz önüne alınır. Bu değerlendirmeler sonucunda kişinin kaygısının arttığı ve günlük yaşantısının sekteye uğradığı görülüyorsa, bir ruh sağlığı uzmanıyla görüşmesi uygun olabilir.

Siberkondri Nedenleri

https://share.google/images/qt9hiqEz3GzcNkYnF
  1. Sağlıkla ilgili kaygısı olan bir kişi, internette kaygılarını yatıştıracak bilgiler bulmak için emek sarfeder. Ancak siberkondriye sahip kişiler bu çabanın karşılığında rahatlamaz; aksine daha fazla kaygı duyar ve çoğunlukla en kötü sonuca inanırlar.
  2. İnsanın bilme ihtiyacı, her alanda olduğu gibi burada da onu kaygılandığı hastalık hakkında öğrenmeye iter. Bu öğrenme isteği, kişinin bilgi toplamak için yoğun çaba göstermesine yol açar.
  3. Kaygıyla ilişkili ruh sağlığı sorunları da siberkondrinin nedenlerinden biridir. Depresyon ve anksiyete bu sorunlara örnek verilebilir. Depresyon ve anksiyeteye sahip bir birey kendinde gördüğü en ufak bir hastalık belirtisini saatlerce araştırma eğiliminde olabilir.
  4. İnsan sosyal bir varlık olup iletişime önem vermektedir. Bağlantı kurma ihtiyacı da iletişimin ayrılmaz bir parçasıdır. İletişim ve bağlantı kurma ihtiyacı, kişiyi internette sağlıkla ilgili bilgi toplamaya yönlendirebilir.
  5. Yalnız hisseden ve içe dönük kişilerin internette bilgiye ulaşmak için çok fazla zaman harcadıkları görülebilir. Yalnız veya içe dönük kişiler meşguliyet olarak interneti tercih edebilirler. Ancak aynı zamanda birey yalnız/içedönükse ve hastalık hastalığı yani hiperkondriye sahipse internette hastalık araştırmak oldukça fazla zamanını alabilir.

Siberkondrinin Günlük Yaşantıya Etkisi

https://share.google/images/i59fnDm1VrnKuzEvw

Siberkondriye sahip kişiler, günlük yaşamlarının büyük bir kısmını internette hastalıklar hakkında bilgi toplayarak geçirirler. Bu durumu, herhangi bir belirti hissettiğimizde kısa bir araştırma yapıp hayatımıza devam etmekle karıştırmamak gerekir. Siberkondriye sahip kişiler aynı zamanda hipokondriyak, yani halk arasında “hastalık hastası” olarak bilinen kişilerdir. Endişelenecekleri bir durumla karşılaştıklarında internette uzun süreler araştırma yapar, bu süreçte yoğun kaygı yaşar ve kimi zaman çevrelerindeki insanları da bu kaygı ve sürekli sorularıyla bunaltabilirler. Eğer siz de sağlığınız konusunda sık sık endişeleniyor ve gerekli tedaviler sonrasında dahi hâlâ sağlıklı olup olmadığınızı uzun süreler internet araştırmalarıyla sorguluyorsanız, bir ruh sağlığı uzmanına danışmanız yararlı olacaktır.

Sandığımızdan Daha Yaygın

https://share.google/images/JS2QjOSqfelVqhITq

İnternet kullanımının kaygı bozukluğuna etkisi için yapılmış bazı araştırmalar mevcut. ABD’ de 2006 yılında internet kullanım şekilleri ile ilgili yapılan bir araştırmada, internet kullanıcısı olan bireylerin yüzde 80’inin sağlıkla ilgili internet araması yaptığı saptanıyor.

Bri diğer araştırmaysa 500 kişiyle yapılıyor. Bu araştırmada internetten toplanan bilgilerin grubun yüzde 40’ında kaygıyı artırdığı, yüzde 50’sinde ise azalttığı sonucuna varılıyor. Araştırmacıların düşüncesi, bazı kişilerin kaygısının artmasının sebebinin bilgiyi ele alış biçimleriyle ilgili olduğu yönünde.

Siberkondri Tedavisi

https://share.google/images/OQm3L6UaeIFrNlNGR

Siberkondri tedavisi, kişinin internette harcadığı zaman göz önüne alınarak yol izlenebilecek bir tedavidir. Bunlar:

  • Bir ruh sağlığı uzmanıyla görüşme sağlamak.
  • Öğrenme ihtiyacını internet dışındaki aktivitelerle karşılamak.
  • Stres, anksiyete ve depresyonu uzman desteğiyle (terapi vb. yöntemler) yönetmek.
  • İletişim ve bağlantı kurma ihtiyacını internet dışında sağlamak için farklı yollar bulmak

gibi yöntemlerdir Siberkondrinin nedenleri ve şiddeti kişiden kişiye değişeceği için tedavi yöntemleri de farklılık gösterecektir. Atabileceğiniz ilk adımlardan biri internet kullanımınızı kısıtlamak ve zihninizi bir hobiniz veya istediğiniz bir aktiviteyle meşgul etmek olabilir.

Ne Zaman Bir Uzmana Başvurulmalı?

Günlük hayat akışınızın çoğunda sağlık endişeniz oluyorsa, yapılan muayenelerinizin sonucu olumlu olsa dahi kendinizi sürekli hastanede buluyorsanız, ufak bir karın ağrısında bile kaygılarınız artıyorsa bir ruh sağlığı uzmanına başvurmanız kaygılarınızı yatıştırmak ve daha sağlıklı bir hayat için ilk adımınız olabilir.


Kaynakça:

  • Öztürk, Derin. “Siberkondria: Dijital Çağın Yeni Hastalığı ve Psikolojik Etkileri.” psikologderinozturk. 15 Temmuz 2024. https://psikologderinozturk.com.tr/siberkondria-dijital-cagin-yeni-hastaligi-ve-psikolojik-etkileri/.

  • Grubu, Acıbadem Sağlık. “Siberkondria Nedir?” Acıbadem Hayat. 2 Aralık 2020. https://www.acibadem.com.tr/hayat/siberkondria-nedir/#:~:text=Sa%C4%9Fl%C4%B1kla%20ilgili%20yo%C4%9Fun%20kayg%C4%B1%20duyan,Bu%20durum%20siberkondria%20olarak%20adland%C4%B1r%C4%B1l%C4%B1r
  • Kurulu, Web ve Yayın. “Siberkondri Hastalığı Nedir?” koruhastanesi. https://www.koruhastanesi.com/siberkondri-hastaligi-nedir-3305-5. 8 Ekim 2022.

  • Perkins, Shannon. “Get the Facts on Cyberchondria.” summahealth. 24 Şubat 2020. https://www-summahealth-org.translate.goog/flourish/entries/2020/02/get-the-facts-on-cyberchondria?_x_tr_sl=en&_x_tr_tl=tr&_x_tr_hl=tr&_x_tr_pto=tc. 

Kapak Görseli: psychologs

 

spot_img

Yorum Yap

Yorum girişi yapınız.
Adınızı girin

Frankenstein Canavarının 90 yıllık Evrimi: Sinemada 8 Farklı Görünüm

1931'deki hantal Karloff'tan 2025'in duygusal Jacob Elordi'sine... Frankenstein canavarının sinema tarihinde Gotik edebiyat mirasını nasıl dönüştürdüğünü keşfedin.

Müzik Festivallerinin Peşinde Avrupa Turu

Avrupa'nın önde gelen müzik festivalleri ile yaz boyunca geziyoruz.

S.D.B.D.A. Veyahut Yan Yana Film İncelemesi: Birlikteliğin Birleştirici Gücü

Feyyaz Yiğit ve Haluk Bilginer’in başrolde olduğu Yan Yana, farklı dünyalardan gelen iki adamın mizah ve içtenlikle kurduğu dönüştürücü bağı etkileyici biçimde anlatıyor.

Boyarken Düşünmek: Sanatla Zihinsel Arınma

Modern çağın zihinsel gürültüsünü durdurmanın yollarından biri boyamaktır. Sanatla akışa girmek, kaygıyı azaltıp, derinlemesine odaklanma ile aracılığıyla zihinsel arınmayı mümkün kılar.

Dire Straits – Brothers In Arms: Bir Savaş Eleştirisi

Klavye ve gitarın ikonik ismi Dire Straits'in Brothers In Arms ile sunduğu savaş karşıtı bakış açısını inceledik!

Haunted Hotel Dizi Analizi: Ölüm ve Yaşam Arasında Alaycı Bir İşletme

Korku ile komedi türlerini harmanlayan Matt Roller, izleyicilere yepyeni bir fantastik evren sunuyor.

Frankenstein Filmine Referans Olan Tablolar

Frankenstein filmi yalnızca konusuyla değil, sanatsal yanıyla da bizlere çok şey anlatıyor.

TikTok’un Kütüphanesi: BookTok’ta Popüler Olan 10 Kitap

BookTok, kullanıcıların kısa videolarla paylaştığı bir dijital kitap topluluğu haline gelmiş ve bir kitabın popülerliğini hızla arttıran bir platform olmuştur.

Kayayı Delen İncir Aslında Ne Anlatıyor?

Kayayı Delen İncir, Turgut Uyar’ın 1982 yılında, ilk kez Karacan Yayınları tarafından yayımlanan ve aynı yıl Behçet Necatigil Şiir Ödülü’nü kazanan şiir kitabıdır.

Julianus: Son Pagan Bizans İmparatoru

Roma'nın dinden dönen imparatoru Julianus’un Paganizmi canlandırma çabaları, askeri zaferleri ve tartışmalı politikalarıyla bıraktığı mirasın izini süren bir portre.