Şakir Paşa ailesi; sıra dışı bir aile olması, ilklere imza atması sebebiyle ilgileri üzerine topladı. Kitaplara ve dizilere konu olan Şakir Paşa ailesi, sanata ve edebiyata yaptığı katkılarla büyük önem taşıyor. Bu yazımızda bu önemli ailenin sanata, özellikle de edebiyata yaptığı katkılar hakkında bir çerçeve sunuyoruz.
Şakir Paşa Ailesi

Şakir Paşa ailesinin etkilerini anlamak için önce geçmişini, kim olduklarını anlamak gerekir. Daha sonra soyadı olarak kullandıkları “Kabaağaçlı”, ailenin büyüklerinin yerleştiği Afyonkarahisar’ın “Kabaağaçlı” bölgesinden gelir. Aileye adını veren ailenin babası Kabaağaçlızade Mehmed Şakir Paşa, 1855’de doğmuş bir Osmanlı askeri, diplomatı, tarihçisi ve eğitimcisiydi. Galatasaray Lisesinde gönüllü olarak tarih öğretmenliği yapması, ailesiyle Büyükada’ya taşınan ilk Türklerden olması, tarih ve bilim konulu eserler kaleme alması onun vizyonlu bir kişi olduğunu kanıtlar âdeta.
Resim ve sanatla ilgilenen eşi İsmet Hanım ile birlikte sahip oldukları vizyonu çocuklarına da aktararak sanat dünyası için önemli isimler yetiştirdiler. Ailenin devamını sağlayan çocuklarını şöyle sıralayabiliriz: ilk eşinden Asım Bey, ikinci eşi İsmet Hanım’dan Cevat Şakir Kabaağaçlı, Hakkiye Koral, Ayşe Erner, Suat Şakir Kabaağaçlı, Fahrünnisa Zeyd, Aliye Berger.
Şakir Paşa Ailesinin Sanata Katkıları

Şakir Paşa’nın çocukları ve torunları, Türk sanat alanında birçok ilke imza atmışlardır. Hakkiye Koral’ın kızı Füreya Koral, Türkiye’de ilk modern seramik sanatçısı oldu. O seramiğe farklı bir amaç biçmiş, bir sanat aracı olmasını sağlamıştı. Onun döneminde seramik Batı’da bile henüz yeni yeni sanat olarak icra ediliyordu. Böylece Füreya Koral, modern tekniklerle seramiği bir sanat statüsüne çıkararak uluslararası bir başarı gösterdi.
Aliye Berger ise ilk Türk gravür sanatçısı olarak tarihe adını yazdırmıştır. Berger, kendi gravürlerini “renkli gören, yaşamayı en büyük coşku ve aşk olarak kabul eden bir anlayışın ürünleri” olarak tanımlayarak sanat anlayışını açığa çıkarmıştır. Uluslararası çapta düzenlenen birçok yarışmada birinci olmuştur. Türkiye dışında Londra, Paris, Venedik gibi Avrupa şehirlerinde kişisel sergiler açarak sanat anlayışını ve ününü uluslararası bir noktaya taşımıştır.
Özellikle resim alanında çığır açan bir diğer Şakir Paşa ailesi üyesi ise Fahrünnisa Zeyd‘dir. Zeyd, geometrik şekil ve motiflerle soyut resmin önemli isimlerinden biri olmuştur. Bir ressam olarak ünü Türkiye sınırlarını aşmış, Avrupa ve Ortadoğu’da da tanınan bir sanatçı olmuştur. Çocukları Nejad Melih Devrim ve Şirin Devrim de sanata önemli katkılarda bulunan isimlerdir. Nejat Melih Devrim “Paris Ekolü” içerisinde önemli bir ressamken, Şirin Devrim de İstanbul Şehir Tiyatrolarında oyun sahneye koyan ilk Türk kadını olmuştur. Şirin Devrim’in önce İngilizce olarak yazdığı, sonra Türkçeye çevrilen “Şakir Paşa Ailesi” adlı kitap, bu ailenin tanınmasında etkili olmuştur.
Şakir Paşa Ailesinin Edebiyata Yön Verişi

Birçok sanat alanında ilerleme kaydetmiş, ün kazanmış isimler arasında elbette edebiyatta yenileşmeyi sağlayanlar da vardır. Neredeyse bütün Şakir Paşa ailesi zihniyetleriyle, sanata yatkın kişilikleriyle modernleşme sürecini etkilerken edebiyat da nasibini almıştır.
Cevat Şakir Kabaağaçlı

Şakir Paşa ailesinde edebiyata katkıda bulunan en önemli kişi şüphesiz ki Halikarnas Balıkçısı olarak da bilinen Cevat Şakir Kabaağaçlı‘dır. Hayatındaki en önemli dönüm noktalarından biri kaza sonucu babasını öldürmesidir. Bunun sonucunda on beş yıl kürek cezasına çarptırıldı ancak vereme yakalandığı için yedi yıl sonra tahliye edildi. Edebiyat kariyerini belirleyen en önemli olay ise yazdığı bir yazı sebebiyle Bodrum‘a sürgün edilmesi oldu.
Cevat Şakir Kabaağaçlı, Bodrum’daki hayat tarzından çok fazla etkilendi ve oraya âdeta hayran oldu. Onun hikâyelerinde mekân deniz, karakterler ise deniz insanıydı. Hayranlığını, eserlerinde mekân olarak Bodrum’u kullanması ve takma adı “Halikarnas Balıkçısı”nda Bodrum’un antik ismini kullanmasıyla gösterdi.
Coşkulu ve lirik bir anlatımı benimseyen Cevat Şakir’in üslubu hakkında Kabaklı, “denize ait gözlemlerini coşkun ve gür şiirli bir dille anlatır fakat üsluba, plana aldırmaz. Tahkiye-tasvir ve söyleşmeler arasında bir orantı kurmaya yanaşmaz. Cümlelerini çok uzatır, bozukça söz dizimleri yapar ve bunları düzeltecek sabrı gösteremez. İlham ve sevgiyle yazar fakat sanat disiplininden yoksundur.” değerlendirmesini yapmıştır.
Mitoloji onun eserleri için bir kaynak olmuştur. Eserlerinde mitolojiyi kullanırken Anadolu’nun kültünü de tarihselleştirmiş, böylece Anadolu kültürünün Yunan kültüründen daha köklü olduğunu ispatlamıştır. Anadolu’nun mitolojik ögelerinden yararlanarak onun değerini ve önemini kanıtlamıştır.
Fahrünnisa Zeid ve Aliye Berger

Cevat Şakir Kabaağaçlı’nın kardeşleri Fahrünnisa Zeid ve Aliye Berger de doğrudan olmasa da dolaylı olarak edebiyata yön vermiştir. Bu iki isim sanatın modernleşmesine katkıda bulurken aslında edebiyatın modernleşme sürecinde de fikir ve tavırlarıyla etkili olmuşlardır.
Aliye Berger yazmış olduğu günlük ve mektuplarında âdeta kendine has bir edebî dil kurmuştur. Resim sanatından faydalandığı betimlemeler, soyutlamalar ile birlikte edebiyatla iç içe yazılar yazmıştır. Deneme türüne girebilecek kişisel düşünce yazıları da onun edebiyatı da kapsayan sanat anlayışının izlerini sunar. Fahrünnisa Zeyd, özellikle eserlerini açıklayan metinlerde kullandığı metaforlar, felsefî açıklamalar ile edebî bir tavır sergiler.
Kaynakça
Öne çıkan görsel: artdogistanbul.com
“Aliye Berger Hayatı ve Eserleri”. İstanbul Sanat Evi. Web. Erişim tarihi: 29 Nisan 2025.
Devrim, Şirin. Şakir Paşa Ailesi. Çeviren: Semra Karamürsel. Doğan Kitap, Kasım 2023.
“Halikarnas Balıkçısı (Musa Cevat Şakir Kabaağaçlı)”. Türk Edebiyatı İsimler Sözlüğü, Ahmet Yesevi Üniversitesi. Web. Erişim tarihi: 5 Nisan 2025.
Kabaklı, Ahmet. “Türk Edebiyatı (cilt 5)”. İstanbul: Türk Edebiyatı Vakfı Yayınları, 2008.
“Şakir Paşa Ailesi Sanat Tarihi” ArtDog Istanbul. Web. Erişim tarihi: 29 Nisan 2025.