Cupid: Roma’nın Kanatlı Okçusu

Yazı İçindekiler [hide]

Irmak Çelik
Irmak Çelik
21 yaşında yazmaya ve biraz stoacı biraz epikür yaşamaya çalışıyorum
spot_img

Yunan mitolojisindeki muadili Eros olan Cupid, Latince Cupido yani “arzu” anlamına gelmektedir. Aynı zamanda Latin şiirinde Amor‘un eş anlamlısıdır. Latince adı gibi de arzuyu, tutkuyu, aşkı ve sevgiyi temsil etmektedir. Günümüzde ise Cupid’i Sevgililer Günü sembolü olarak sıkça görmekteyizdir.

Love is in the air And it smells romantic! | Cupid pictures, Cherub art, Angel
Cupid

Annesi Venüs olan Cupid’in babası çoğunlukla Mars olarak düşünülse de kaynaklara göre hâlâ net bir bilgi bulunmamaktadır. Doğduğunda kanatlı bir bebek olarak yaşama gözlerini açmıştır.  O günden sonra da elinden yay ve okları eksik olmamıştır. O yüzden genelde Kanatlı Okçu veya Ovidius’un dediğine göre iki çeşit ok taşıyan genç bir çocuk olarak adlandırılmıştır. Cupid’in okları da oldukça güçlü ve anlamlıdır. 2 adet oku vardır ve bunların biri gümüş diğeri ise altındır. Eğer altın uçlu olan oku kullanırsa vuracağı kişi aşktan yanıp tutuşmaktadır fakat kurşun uçlu olan oku kullanırsa o kişinin aşkı sönmektedir.

What the mythical Cupid can teach us about the meaning of love and desire | KRQE News 13

Orta Çağ ve Rönesans zamanlarında diğer zamanlardan daha çok göz önünde olan Cupid, yine de her dönemde farklı alegori ve sembollerle ilişkilendirilmiş ve gündemde kalmayı başarmıştır. Örneğin Helenistik Dönem süresince daha kilolu ve somurtkan bir yüz ifadesiyle görmekteyiz. Bunun nedeni bazı ölümlü veya tanrıların Cupid’in başkalarının hislerine karıştığı için arabozan olduğu ve kendi dışında başkalarını umursamayan bir bencil olduğu gibi olumsuz düşüncelere sahip olmasıdır. Aynı zamanda Klasik Dönem’de ise daha zarif ve pozitif bir biçimde karşımıza çıkmaktadır çünkü ok ve yayının sağladığı güç ile ölümlü ölümsüz herkese aşk ile mutluluk bahşetmiştir.

Bazense babası olduğu düşünülen savaş tanrısı Mars’tan gelen özellikler yüzünden zırh ve dayanıklı giysilerle resmedilmiştir. Sembol ettiği şey ise bazen aşk için de savaşılması gerektiği düşüncesidir. Buradan da çatışmanın ve romantizmin birbiriyle paralel olduğunu belirtmektedir. Beden dillerine gelirsek de gözü kapalı olarak gördüğümüz zamanlar aşkın gözünün kör olduğunu ifade etmektedir. Elleriyle bir düğüm bağlarken gördüğümüz zaman ise simgesel olarak çiftleri bağladığını anlamaktayız.

Who was Cupid, where was he from, what period, and what is the story? - Quora
Cupid

Kendisi ile ilgili hikâyelere gelecek olursak da neredeyse hepsi tahmin edeceğiniz üzere üzerine yaşanmış ve yazılmıştır. Bazı hikâyeleri gerçekten kötü niyetle olsa da bunlar genelde annesi Venüs ve sinsiliği yüzünden ortaya çıkmıştır. Annesi yüzünden başına gelen en bilindik olaylardan biri ise Cupid’in Psyche‘yi bir canavara âşık etmesi gerekirken kendi aşk okunu kendine saplamasıdır. Eros ile Psyche: Kazara Yaşanan Destansı Aşk başlıklı yazımızda bu konuya dair daha detaylı bilgi alabilirsiniz.

Aşk denen mucizevi hisse dair çocukluğunda annesiyle arasında geçen bir sohbet de aynı zamanda çok bilindik ve dokunaklıdır. Günlerden bir gün Cupid küçüklüğünde bir arı kovanından bal yerken bir arı tarafından sokulmuştur. Canı çok yanmıştır ve annesine böylesine küçük bir varlığın nasıl bu kadar can yakabileceğini sormuştur. Venüs ise cevap olarak kendisinin de çok küçük olduğunu ama çok daha derin yaralara yol açtığını söylemiştir.

İster Yunan mitolojisinde Eros ister Latincede Cupido ister Roma Mitolojisi’nde Cupid fark etmeksizin sembol ettiği şeyler gerçekten çok derindir. Tüm zorluklara, zıtlıklara ve çatışmalara rağmen Kanatlı Okçu hâlâ bir yerlerde kimisine altın kimisine kurşun okunu fırlatmaktadır ve aşk devam etmektedir.


Kaynakça

Cupid | Mitoloji, Görünüm, Güçler ve Gerçekler | Britannica

Sarah Carr-Gomm, Sanatın Gizli Dili, İnkılâp Yayınevi, İstanbul, 2018.

spot_img

Yorum Yap

Yorum girişi yapınız.
Adınızı girin

spot_img

Alice in Borderland 3. Sezon İncelemesi: Neden Beklentiyi Karşılayamadı?

Alice in Borderland dizisinin 3. sezonun her oyununda Chishiya'nın zekâsını arayıp, Aguni'nin fedakârlığını andık diyebilirim. 

Evrensel Duygular: Anlamadan da Hissedeceğiniz 8 Şarkı

Dili fark etmeksizin ruhunuza dokunan, evrensel duygusal taşıyan 10 şarkıyı keşfedin. Melodik parçalarla hazırladığımız liste, her anınıza eşlik edecek!

Viktoryen Dönemde Kadın İmgesi: “Evdeki Melek”

Viktoryen dönemde ‘Evin Meleği’ ideali, kadını fedakâr ve itaatkâr bir role hapsetti. Gilman ve Woolf bu miti sorgulayarak özgür kadının sesini aradı.

Jane Austen ve Aşkın Sosyal Eleştirisi

Jane Austen, romanlarında aşkı sadece romantik bir duygu olarak değil; statü ve kadınların konumu üzerinden ele alarak dönemin evlilik anlayışına eleştirel bir bakış atar.

Shirley Jackson’ın Amerikan Gotik Edebiyatındaki Yeri

Shirley Jackson, Amerikan gotiğine modern bir ses getirmiş ve kalıcı bir iz bırakmıştır.

Amerikan Edebiyatında 4 Yalnız Kahraman

Amerikan edebiyat tarihinin en önemli temsilcileri haline gelmiş kahramanlarımızın ne kadar soyutlanmış bireyler olduğunu farketmiş miydiniz?

Tarihi Eser Rotası: Geçmişten Müzeye Serüven

Müzelerde sergilenen her bir eserin yolculuğu o kadar uzun ki... Gelin, sergilenme sürecine kadar rotaya bir göz atalım...

Bir Günde Geçen 5 Roman

Hızlı geçen yirmi dört saatimizi bir de romanlardan okuyup hissedelim. İyi okumalar.

Sayfadan Kumaşa: Edebiyat Karakterlerinin Giyilebilir Hikâyeleri

Edebiyatın Gardırobu, moda aracılığıyla ikonik karakterlerin hikâyelerini ve ruhlarını yeniden anlatıyor.

Mikro İfadeler: İnsanların Gerçek Duygularını Nasıl Okuruz?

Yüzde beliren mikro ifadeler, bastırılmış duyguların saniyelik izleridir; insanın gizlediği gerçeği açığa çıkararak iletişimin en dürüst hâlini gösterir.

Editor Picks