“Roma kültürü, İtalya’nın başkenti Roma’nın tarihi mirasının bir parçasıdır. Roma İmparatorluğu’nun yükselişi ve düşüşü sırasında, Batı medeniyetinin temelini oluşturan birçok etkenin kaynağı olduğu bilinir. Roma kültürü; sanat, mimari, edebiyat, hukuk, dil, müzik, felsefe, din ve politika gibi birçok alanda büyük bir etkiye sahipti.”

Roma şehrinin tarihi, Palatino tepesinden başlamaktadır. Palatino tepesi Roma’nın yedi tepesinden en merkezde olanı ve Roma şehrinin tarihi zenginlikleri en yüksek yeridir. Roma Forumu’ndan yaklaşık 40 metre yukarıda olan tepe Circus Maximus’a ve bütün Roma şehrine tepeden bakar.
Romani (Roma Oyunları) adıyla bilinen Roma’nın ilk spor oyunları burada gerçekleştirilmiştir. M.S. 2. yüzyıldan sonra ise Yunan kültürü etkisiyle sadece yarışma değil aynı zamanda eğlence ve festivallerin gerçekleştirildiği bir yere dönüştürülmüştür.

Roma kelimesi, Nehrin Şehri ya da Ruma’nın Şehri anlamına gelmektedir. Ruma ise Etrüsk ailesine ait bir kelime olarak bilinmektedir. M. Ö. 1000 yıllarında İtalya’yı Etrüskler ele geçirdi ve İtalyalıları ayrı krallıklar halinde yönettiler. Kara saçlı, düzgün yapılı insanlar olan Etrüskler ayrı soydandılar. M.Ö. 509 yılına kadar monarşi yönetimi Roma’da hüküm sürdü; bu süre zarfında Etrüsk ailesi yönetimde önemli bir rol oynamıştır.
Etrüskler’in egemenliğinden sonra Roma’da toplum hayatı değişti. Büyük toprak sahibi olanlara, askerlik, memurluk yapanlara patrici denilirdi. Bunlar ötekileri yenenlerdi. Yenik Latium halkı ile Roma’ya dışarıdan gelmiş olanlara ise plebis denilirdi; bu insanlar çiftçilik, çobanlık, ticaret yaparlar, vergiyi de öderlerdi. Bu iki sınıfın dışında yaşama hakkı bile ağasının elinde olan köleler vardı.
M.Ö. 509 yılında cumhuriyet rejimine geçildi. Cumhuriyet dönemi boyunca, gerçek bir demokrasi anlayışı Roma’da yaygınlaşmıştır. Cumhuriyet çağında, yönetim patricilerin elindeydi. Aslında bu cumhuriyet, üstün sınıfın yönetimi anlamına gelmekteydi. Her yıl Particilerden iki başkan seçilir, bun başkanlara konsül adı verilirdi. Buyurma yetkisi çok geniş olan bu konsüller Toga denen beyaz üzerine al çizgili elbise giyerlerdi.

Toga, Roma’nın ulusal kostümü olarak kabul edilmesine rağmen, çoğu Romalı günlük aktivitelerinde daha rahat, pratik ve kullanışlı giysiler tercih ederdi. Tunik, çeşitli biçimlerde hem cinsiyetler hem de tüm sınıflar için temel giysi olarak kabul edilirdi. Genellikle ketenden yapılan tunikler; erkekler için dizlik, pelerinler, paltolar ve şapkalar gibi çeşitli soğuk veya ıslak hava koşullarına uygun kıyafetlerle kombin yapılırdı. İmparatorluğun daha soğuk bölgelerinde, tam boy pantolonlar giyilmekteydi. Şehirli Romalılar genellikle ayakkabı, terlik, bot veya sandalet gibi farklı tipte ayakkabıları tercih ederken; kırsal kesimde bazıları takunya giymeyi tercih ederlerdi.
Yönetim

M.Ö. 4.yy’da Roma bütün Lazio bölgesini ve İtalya’nın birçok bölgesini kontrol altına almıştı. Bunların arasında birçok İtalik toplum ve Etrüsk medeniyeti de bulunmaktaydı. Aynı zamanda Galliler ve Yunanlılar da bağlılıklarını Romalılara bildirmişlerdi. M.Ö. 270’de Roma, bütün İtalya’yı kontrol altına almıştı. 201’de Roma Cumhuriyeti, Kartaca (Pön) Savaşları ile bütün Akdeniz’i ele geçirmişti. Roma’nın sınırları böylece doğuda Büyük İskender’in Makedon Krallığı’na kadar uzanıyordu. Batıda ise Galler ve İspanyol toplulukları kendine bağlıydı.
Antik Dönem’de Roma Cumhuriyeti döneminde devleti tek başına yönetebilecek yetkiler alan Augustus, cumhuriyet yönetiminde kimseye verilmemiş haklara sahip olarak Antik Roma Devleti’ni kurdu. Kendisinden sonra da devletin tek kişi tarafından yönetilebileceği anayasal düzenlemeler getirdi. Roma kültürü, Roma’nın Yunanistan’dan aldığı ve geliştirdiği Helenistik kültürü ile birleşerek, Akdeniz dünyası ve daha geniş bir bölgeye yayıldı. Roma İmparatorluğu’nun yıkılmasından sonra bile, Roma kültürü etkisini sürdürdü; Orta Çağ’da ve Rönesans döneminde Avrupa kültürünün gelişmesinde önemli bir rol oynadı.

Hukuk Sistemi
Roma yasaları, hukukun modern temellerini oluşturmuştur. Roma hukuk sistemi, temel haklar ve yasaların korunması konusunda ilericiydi ve dünya çapında birçok modern hukuk sistemine etki etti.
Roma devletinin siyasi tarihi 4 döneme ayrılmaktadır:
- Krallık Devri (Regnum) MÖ.753-510
- Cumhuriyet Devri (Res Publica) MÖ. 510-27
- İlk İmparatorluk Devri (Principatus) MÖ.27-MS.287
- Son İmparatorluk Devri (Dominatus) MS.287-565
M.Ö. 6. yüzyılda Roma Cumhuriyeti’nin ilk günlerinde sözlü biçiminin bir sonucu olarak, Roma şehri ve çevresi, yargının her düzeyinde yolsuzlukla dolup taşmıştı. Roma yargı sistemine radikal değişiklikler getirmek için, benzer düşünen bir grup Roma vatandaşı, M.Ö. 451 civarında yozlaşmış ve beceriksiz sisteme karşı ayaklandı.

Roma hukukunun temel ilkeleri hukuk nazarında eşit muamele vaat etmesine rağmen, Antik Roma’da temel gerçeklik farklıydı. Roma her zaman demokratik bir yapıya sahip olmamıştır. Konsüller kral yetkisine sahip olup monarşiyi temsil etmekteydi. Senato, dönemin aristokrasisiyle ilgiliydi. Halk ise demokratik yönetim anlayışını temsil etmekteydi. Bu üç başlık dahilinde Roma Anayasası, karma hukuk sistemi üzerindeydi. Bundan dolayı Roma’da bazen oligarşik bazen demokratik bazen de monarşik bir yönetim olmuştur.
Seçimler düzenleme ve sıradan insanların yasama sürecine katılmasına izin verme fikri, Roma hukuku ruhunun merkezindeydi. Pleb Konseylerinde bile, üyelere herhangi bir yeni yasa veya kuralın resmi olarak ilan edilmesinden önce görüş ve düşüncelerini açıklama alanı verildi.

Roma hukukunun başlıca kaynaklarından biri Corpus Iuris Civilis‘tir. Bu, M.S. 6. yüzyılda Doğu Roma veya Bizans İmparatoru I. Justinianus’un saltanatı sırasında derlenen bir özettir. Esas olarak medeni hukuktan bahsetmesine rağmen, bileşenlerinden biri olan Digest, özel ve kamu hukuku ile ilgilenir. Bu bölüm, Digest, ünlü Romalı hukukçu Tribonian’ın rehberliğinde M.S. 533 civarında yazılmıştır ve şimdiye kadar yazılmış en iyi hukuk kitaplarından biri olarak kalmıştır.
Mimari Yapı

M.Ö. 1. ve M.S. 4. yüzyıllar arasında, Roma İmparatorluğu‘nun etkisi altında olan Akdeniz Havzası ve çevresi, Etrüsk mimarisinin etkisiyle Roma mimarisinin ortaya çıkmasına neden oldu. Roma mimarisi, antik dönemden günümüze kadar birçok yapı ve anıtla ünlüdür. Tapınaklar, amfi tiyatrolar, forumlar, bazilikalar, su kemerleri, hamamlar ve taklar, Roma mimarisinde önde gelen yapılar arasındadır. Forum, Roma şehirlerinde meydan ve pazar yeri olarak kullanılan alandır ve Roma Mimarisi’ne özgüdür. Forum Romanum, Colosseum, Pantheon ve Trevi Çeşmesi, Roma’nın en ünlü mimari eserlerindendir.

Roma tiyatroları, bağımsız yapılar olarak inşa edilmiş ve ön cepheleri çok zengin süslemelerle zenginleştirilmiştir. Roma dönemi mimarisi, basit, sade ve mistik bir mimari olmaktan çıkıp yerini gotik stiline bırakmıştır. 1400’lere kadar sanat ve ticaret merkezi olan Roma, Rönesans akımının başlamasıyla birçok ünlü sanatçıyı Vatikan’a çekmiştir. Raffaello, Michelangelo, Bramante, Giulio Romano, Baldasorre Peruzzi, San Gallo gibi Rönesans’ın önemli isimleri; kiliseler, meydanlar, saraylar ve yollar gibi birçok yapıyı inşa etmişlerdir. Roma sanatı 1600-1700’lere kadar altın çağını yaşamıştır, ancak Barok etkilerinin değişim getirmesiyle 18. yüzyılda farklı bir yön almıştır.
Konut Yapısı

Roma’da, genel olarak insula, domus ve villa adı verilen farklı konut tipleri bulunmaktadır. İnsula adı verilen çok katlı apartmanlar, genellikle orta ve düşük sınıftaki insanların yaşadığı yerlerdir. Alt katları alışveriş ve eğlence mekanları olarak kullanılırken, üst katları konut amaçlı kullanılmıştır.
Domus adı verilen evler ise kent ve kasabalardaki geniş ailelerin yaşadığı ev tipidir. Atrium ve peristil gibi farklı bölümleri olan domuslar, zenginliğin bir sembolüydü ve genellikle merkezi konumda bulunuyorlardı.

Kırsal kesimde ise villa adı verilen geniş çiftlik evleri, zengin ailelere aitti. Günümüzdeki konak ve çiftlik evlerine benzeyen villalar, çeşitli amaçlar için kullanılmıştır; bazıları dinlenme ve eğlence için kullanılırken, bazıları da tarım ve hayvancılık için kullanılmıştır.
Edebiyat

Roma edebiyatı, yaklaşık 500 yıla yayılan bir dönem boyunca Latince dilinde yazılan eserleriyle ünlüdür. Bu dönemde Latince, Roma halkının dili olarak pekiştirilmiş, kanunlar yazılmış ve dini şarkılardan parçalar korunmuştur. Ayrıca Atellanas gibi bazı şenlikli ve köylü uygulamaları gelecekteki Roma tiyatrosunun temellerini oluşturmuştur.
Roma edebiyatı, en az dört aşamaya ayrılabilir. Bunlar Roma’nın başlangıcından Yunan dünyasıyla temasa kadar (M.Ö. 3. yy), 3. yüzyıldan Cumhuriyet’in sonuna kadar (M.Ö. 23), Octavian Augustus dönemi (M.Ö. 23 – M.S. 14), ve M.S. 14’ten beri Batı Roma İmparatorluğu’nun çöküşüne kadar.
Octavian Augustus Dönemi, Roma İmparatorluğu’nun yönetimi sırasında uzun bir barış dönemi olan Augusta Barışı ile karakterizedir. Bu dönemde sanata yansıyan refah, edebiyatta Yunanistan’dan ithal edilen tüm türlerin gelişmesine ve Latinize edilmesine yol açmıştır. Sahne sanatları ve nesir de bu dönemde gelişmiştir.
Roma edebiyatının altın çağı olarak kabul edilen bu dönemde Virgilio, Horacio, Ovidio ve Tibulo gibi şairler; Livy ve Vitruvius gibi nesir yazarları eserlerini geliştirdiler. Roma edebiyatı, Roma devletine benzer şekilde, imparatorluğun her köşesinden gelen etkilere ve yazarlara açık bir edebiyattır. Yunan edebiyatından farklı olarak, nesir hem tarihsel hem de natüralist söylemde ve anlatı kurgusunda daha büyük bir gelişme kaydetmiştir.
Roma edebiyatının en önemli örnekleri arasında Vergilius’un Aeneid; Ovidius’un Metamorphoses ve Cicero’nun De Officiis eserleri yer almaktadır. Ayrıca Roma dilinin etkisi İngilizce, İspanyolca, Fransızca ve İtalyanca gibi birçok modern dillerde görülebilir.
Felsefe Tarihi

Roma, bütün dünyanın tanrılarına tapar ve dünya genelindeki düşüncelerden kendi çıkarlarına uygun olanları seçip kullanmaya çalışır. Roma felsefesi, Yunan felsefesiyle benzerlikler taşır; Stoacılık ve Epikürcülük gibi felsefi okulların doğuşuna ev sahipliği yapmıştır. Stoacılık, gerçek bir Romalı olan Civero’nun başarısına borçlu olduğu gibi, Epikurosçuluk da gerçek bir bilim adamı olan Lucretius’un başarısına borçludur. Cicero, Stoacılıkta manevi tatmini bulurken, Lucretius da Epikurosçulukta bilimsel bilgi arayışını tatmin eder.
Seçmecilik (Eklektizm), Roma’nın gerçek bir icadı olan tek düşünsel yöntemdir. Romalılar, kişisel zevk ve çıkarlarına en uygun olan düşünceleri seçip birleştirerek işe yarar hale getirirler ve bu sayede Amerikalılardan yüzyıllar önce pragmatizmin de kurucuları sayılabilirler. Düşünsel yaşam açısından en tipik Romalılar Cicero ve Lucretius‘tur. Cicero’nun önemi, stoacılığından çok, Roma felsefe dilini kurmuş olmasıdır. Cicero, eski stoacılar gibi, en gerçek yasanın doğru us olduğunu savunur. Doğru us, doğaya uygun, bütün varlıklarda aynı, değişmez ve yok olmaz bir güçtür.
Antik Çağ Yunan bölünemezciliğinin büyük ve güçlü ürünü olan Epikurosçuluk, Latin özdekçiliğinin başlıca temsilcisi olan Lucretius ile birlikte Roma’ya geçmiştir. Bu geçiş öylesine belirgindir ki yüzyıllar sonra Batı’yı uyandırarak özdekçilik anlayışına geniş boyutlar kazandıracaktır. İdealizme uygun bir güçlüler egemenliği vatanı olan Roma’da Lucretius, Roma’nın bütün görkemine direnen sağlam bir tohum gibi görünür.
Kaynakça
- Roma Hukuku Ders Notları. Serhat Dolu. Web. Erişim Tarihi 07.03.2023
- Roma Hukuku Gerçekleri: Hukuk Sistemlerinin İlkelerini Öğrenin. Web.Erişim Tarihi 12.03.2023
- Roma Mimarisi. Web. Erişim Tarihi 12.03.2023
- Roma Mimarisi Özellikleri | Mimarlık Tarihi Serisi. Web. Erişim Tarihi 12.03.2023
- Atlan, Sabahat (2014). Roma Tarihi’nin Ana Hatları: I. Kısım Cumhuriyet Devri, TTK Yayınları, Ankara.
- Tarihi Olan Şehirler Serisi: Roma. Web.Erişim Tarihi 12.03.2023
- Roma İmparatorluğu Tarihi, Yapısı ve Sosyal Hayat. Web.Erişim Tarihi 12.03.2023
- Roma İmparatorluğu Tarihi. Web. Erişim Tarihi 12.03.2023
- Biraz da Genel Kültür: Roma İmparatorluğu’nda Günlük Hayatın Nasıl Olduğunu Merak Edenleri Şaşırtacak Bilgiler. Web. Erişim Tarihi 12.03.2023
- Antik Roma. Web.Erişim Tarihi 12.03.2023
- Roma’nın Kültürel ve Tarihi Birikimi: Antik Roma. Web.Erişim Tarihi 12.03.2023
- Roma Felsefesi Nedir, Ne Demektir. Web.Erişim Tarihi 12.03.2023
- Circus Maximus (Roma), Özhan Öztürk Makaleleri. Web.Erişim Tarihi 12.03.2023
- Antik Roma’da giyim. Web. Erişim Tarihi 12.03.2023
- Roman Poets: Roman Drama and Poetry, Contributions to World Literature. Web. Erişim Tarihi 11.03.2023