Reggae’nin Türkiye Temsilcisi: Sattas

Editör:
Berrak Akson

Hepimizin ünlü sanatçı Bob Marley sayesinde tanıdığı Reggae müzik tarzının Türkiye’deki temsilcisi Sattas grubu, 2006 yılında Volkan Orçun Sünear ve Derya Eke tarafından bir evin salonunda kurulmuştur. Gelin birlikte, kurulduğu günden bugüne aktif bir şekilde müziklerini icra etmeye devam eden Sattas’ın Türkiye’ye yansıttığı Reggae kültürünü ve yaşam şekillerini daha yakından tanıyalım!

 

“Reggae özünü kalp atışından alan bir müzik, aşık olmamızın sebebi de budur Reggae’ye”

Reggae’yi Yaşam Biçimi Olarak Benimsemiş Bir Grup: Sattas

Davulda Cenk Güngör, klavyede Gonca Varol ve İlkay Özboyar, gitarda Batu Kurnaz basta Öykü Gülata, saksafon ve klarnette Mehmet Ali Özay, perküsyonda Kutay Soysal ve vokalde Volkan Orçun Sünear olmak üzere Sattas grubu toplamda sekiz kişiden oluşmaktadır. Neşet Ertaş, Arif Sağ gibi isimlerden ilham aldıklarını söyleyen Sattas grubu, Roots Reggae’nin de Türk Halk Müziği gibi günlük hayattan beslendiğini ve aslında bu iki kültürün farklı gibi görünseler de oldukça benzediğini, sözlerinin kalpten ve samimi olduğunu dile getiriyor.

Oldukça ünlü olan Montreal Jazz Festivali, Rock’n Coke, One Love Festival gibi birçok farklı ülkede festivallere katılan ve aynı zamanda dijital platformda da başarılı performanslara imza atan Sattas, kendi müziğine ve kültürüne sahip çıkıyor diyebiliriz.Grubun solisti Orçun Sünear, Reggae‘yi bir yaşam şekli olarak adlandırıyor. Bu yaşam şeklinde ve kültüründe ciddi bir mesaj kaygısı olduğunu; ırkçılığa, savaşa, şiddete, cinsel ve dinsel ayrımcılığa yer olmadığını dile getiriyor. Sattas, eserlerinde de gerek şarkı sözleri olsun gerek de yarattıkları tarzları olsun bu kaygıyla yola çıkarak insanlara keyif vermekten ziyade anlattıkları bir hikâye ve arka planda bir mesaj barındırıyor.

Sattas, aradığı kapsayıcılığı ve doğallığı Reggae kültürüyle harmanlayarak kendi kültürümüzden de esintilerle dinleyicilerine oldukça samimi ve içten bir tarz ortaya çıkarmıştır. Yediden yetmişe hiçbir ayrım gözetmeden Reggae kültürünü hem bizlere tanıtmış hem de bu kültürün Türkiye’de ilk akla gelen temsilcileri olmuşlardır.

Karşınızda: Sattas

Grubun ismine gelecek olursak “Satta Man” Jamaika ingilizcesinde “salla, takma, boşver” gibi anlamlara gelmektedir. Grubun üyeleri de günlük hayatlarında çok fazla bu anlama gelen kalıplar kullandıkları için grubun adı için bu kalıbı kullanmaya karar vermişlerdir.

İlk başta bu uzun yolculuğa iki kişi başlayan Orçun Sünear ve Derya Eke, kendi seslerini bulana ve en iyi haline getirene kadar birçok denemede bulunmuşlardır. Sünear ve Eke, ilerleyen süreçte farklı enstrümanların ortaya çıkardıkları Reggae tarzının farklı bir ses getireceği konusunda karar kılmıştır ve grup zaman içerisinde organik bir şekilde şekillenmiştir diyebiliriz.

İlk stüdyo albümlerini Sattas ismiyle 2012 yılında çıkartan grup, bu albümleriyle Türkiye’de ses getirmeyi, dillere dolanmayı ve tanınmayı başarmıştır. Irıe ve Eskitilmiş gibi hepimizin aşina olduğu ünlü şarkıları da bu albümlerinde yer almaktadır.

 

 

Eskitme bekleme sen, düştükçe yeniler kendini insan
İnanınca bulunur eskitilmiş mutluluklar…

2017 yılında, ilk albümlerinden uzun bir zaman geçtikten sonra Bir Ben Miyim parçasını yayınlayan Sattas, bu şarkıyla birlikte Duman grubunun ünlü parçası Aman Aman’ı da kendi tarzı ile yorumlayarak dinleyicilerinin beğenisine sunmuştur.

Kaç bardak, kaç şişe daha eh?Damlar gözlerin boşluğaNiye diyip soruyosun he?Artık anla ne olursun sen

Büyük ilgi gören bu iki parçasından sonra 2018 yılında Sattas, Fun ve Gene Sen isimli aslında sözleri aynı olan fakat farklı dillerde yer bulan iki yeni parçalarını dinleyicileriyle buluşturmuştur.

Aşka harman kaldımBir yoğurda bulandımÜstüme nane gelsinSoğuk içiniz diye darlandım

2021 yılında yayınladıkları Şarkı Söylemek Lazım isimli teklileri, hayat zorlaştığında anlatmak istediğimiz, söylemeye çalıştığımız şeyleri aktaramadığımız noktada şarkıların bizim yardımımıza koştuğunu konu alıyor. Bir Sezen Aksu klasiği olan şarkıyı kendi tarzıyla yorumlayan Sattas, yine oldukça başarılı bir iş çıkartmıştır.

Sözleri incelikle yazılmış olan şarkı yalnız hissettiğimizde, üzgün olduğumuzda veya çok mutluyken müziğin her koşulda bizim yanımızda olduğu mesajını veriyor. Bu mesaj da Sattas’ın müzik tarzına ve anlayışına oldukça yakın bir bakış diyebiliriz.

Geçtiğimiz yıl Türkiye’de herkesin bildiği ve çoğunlukla sevdiği Neşet Ertaş’ın Yalan Dünya isimli parçasını da yine kendilerine özgü bir tarzla yorumlayan Sattas, aslında bize ne kadar uzak görünse de Root Reggea’nin bizim kültürümüzün bir parçası haline gelmiş şarkıları da ne kadar keyifli bir hale getirebileceğini bizlere göstermiş oldu.

Sattas, 2022’nin Haziran ayında Küçük Kardeşim isimli şarkısını dinleyicileri ile buluşturdu. Fikri Karayel‘in 2015 de yayınlanan Zor Zamanlar albümünün ilk parçası olan Küçük Kardeşim isimli parça; “aynı duyguları ve üzüntüleri yaşıyoruz ama merak etme yalnız değilsin hissini” bizlere aktarmayı başarmıştır.

Küçük kardeşim aşık olmuş
Çare istiyor
Ne zaman geçermiş ağrısı
Diye soruyor
Yaralanmış elleri, bacakları
Gözleri mutsuz

2022’de bizlerle buluşturdukları son parçaları Slowly, doğanın yavaş yavaş öldüğünden ve bunun aslında ne kadar acı dolu olduğundan söz ediyor. Kendi ellerimizle doğayı ve yaşadığımız gezegeni yok edişimiz için hala endişe eden ve bunu sanat yoluyla biz dinleyicilerine anlatmayı, onları da iyiliğe ve güzelliğe davet eden sanatçılarımızın aramızda olması çok büyük bir şans biz müzik severler için.

Yazımızın sonuna gelirken Reggae kültürünü, yaşam şeklini ve Sattas grubundaki diğer sanatçıların da bu müzik tarzıyla ilgili neler düşündüklerini daha detaylı bir şekilde öğrenmeniz için Batu Akyol’un “Regici Bir Müzik Belgeseli ReggaeMan A Music Documentary” isimli belgeseline göz atabilirsiniz.


Kaynakça olarak “Regici Bir Müzik Belgeseli ReggaeMan A Music Documentary” isimli belgeselden faydalanılmıştır. Web.

Beyza Şık
Beyza Şık
Je est un autre :)

Yorum Yap

Yorum girişi yapınız.
Adınızı girin

Morlara Bürünmüş 8 Albüm Kapağı Tasarımı

Mor renginin hâkim olduğu 8 albüm kapağını inceliyoruz.

You Final Sezonu İncelemesi: İyilerin Kazandığı Dünyada Mutlu Bir Son

You, final sezonuyla izleyicilerine veda ederken Joe Goldberg'in hikâyesi sona eriyor.

Nickel Boys Film İncelemesi: Deneysel Sinema ve Tarihin Birleşimi

2025 Oscar Ödülleri'nde ilgi gören Nickel Boys, iki siyahi gencin bir reform okulunda yaşadıklarına odaklanıyor.

Orhan Kemal – Nâzım Hikmet’le 3,5 Yıl | 22 Alıntı

Türk edebiyatının iki büyük ustası Nâzım Hikmet ve Orhan Kemal'in Bursa Cezaevi'nde koğuş arkadaşlığı yaptıkları yıllara ve sonraki mektuplaşmalarına değinen Nâzım Hikmet'le 3,5 Yıl kitabı, Kemal'in kalemiyle çok içten ve etkileyici bir üslupla okurun karşısına çıkıyor.

İskenderiye Kütüphanesi: Efsane ve Gerçek

Efsane ve Gerçeğin ortak noktası, tarihin tozlu raflarına kaldıramadığı bilgi yuvası: İskenderiye Kütüphanesi.

İstanbul Ansiklopedisi Dizi İncelemesi: Kalabalığın Yalnız İnsanları

İstanbul Ansiklopedisi, büyülü İstanbul sokaklarında hem hayat bulmanın hem kaybolmanın öyküsünü anlatıyor.

Söylenti Edebiyat Editörleri Bu Ay Neler Okudu?

Söylenti Edebiyat editörleri olarak her ay neler okuduğumuzu, nelerin altını çizdiğimizi yakından incelediğimiz serimizin nisan ayı listesi ile karşınızdayız!

Yelpazeli Kadın (1918) Tablo Okuması: Gustav Klimt’in Son Eseri

Yelpazeli Kadın tablosu, zarafeti ve özgünlüğüyle hem sanat tarihine hem de Klimt'in kariyerinde büyük bir önem taşımaktadır.

Dante’nin İlahi Komedyası’nda İnsanlığın Mitolojik ve Manevi Seyahati: Kayboluşun Karanlığı ve Kurtuluşun Işığı

Dante’nin İlahi Komedyası; insanlığın ahlaki seçimlerini sorgulamasına, içsel çatışmalarını aşmasına ve evrensel sorulara yanıt bulmasına rehberlik eder.

Kırmızının Tonlarına Bürünmüş 7 Yabancı Albüm Kapağı

Temalarında kırmızı renginin ön planda olduğu ve gizli anlamlarıyla bizi farklı yolculuklara çıkaran albümleri sizler için derledik.

Editor Picks