Uzun bir süredir gündemden düşmeyen, çok konuşulan ve konuşulmaya da devam edecek gibi görünen Prens dizisi, yerli yapımların pek çoğunu neredeyse ilk sezonunda geride bırakmayı başardı. Geçtiğimiz ay ikinci sezonunu yayımlayarak sektörde üst sıralara yükselen dizi gerek teknolojisi gerek senaryosu gerek de oyuncularıyla yıldız gibi parladı. Başrollerini Giray Altınok, Ceyda Düvenci, Aslı Tandoğan, Derya Pınar Ak, Serdar Orçin, Çağdaş Onur Öztürk, Çağlar Ertuğrul, Ebru Şahin ve Zeynep Tuğçe Bayat‘ın paylaştığı dizide, Bongomia Prensi Vahşi Kelebek’in başına gelenler, taht kavgaları, insan ilişkileri gibi pek çok farklı noktadan hayali Ortaçağ’a yakından tanıklık ediyoruz.
Prens Dizisi Nasıl Ortaya Çıktı?

Senaryosunu Giray Altınok ve Kerem Özdoğan‘ın yazdığı Prens, aslında Giray Altınok’un çeşitli karakterlere girerek eğlenceli videolar çektiği Instagram hesabının bir tiplemesiydi. Prens tiplemesini, zamanında kurduğu tiyatronun deposunu düzenlerken bulduğu pelerin ve peruğun yanına bir mağazadan aldığı taç ile yaratan Altınok, Krallık 101 başlığı ile videoları çekmeye başlamıştı. Hesapta kendisine bu karakter ile ilgili geniş bir arşiv oluşturan Altınok, aslında her zaman bu karakterlerin bir sinema filmine ya da bir diziye dönüşmesini istediğini söylüyor. Prens’in senaryosunu yazdıktan sonra neredeyse üç yıl bu projeyi satamayan ikili, bir ajans ile anlaşarak YouTube’a yüklemeyi düşünmüş. O sırada gittikleri ajansın sahibi, diziye BluTv’den birine izletince diziyi almak istedikleri haberini almışlar. Türkiye’de ilk defa kullanılan virtual stüdyo sistemi ile çekilen dizi, bilgisayar ortamı içerisinde yaratılmasına rağmen hiçbir gariplik barındırmamasıyla da büyük ilgi çekti.
Bongomia Krallığı’nda İsimler Nereden Geliyor?

Kerem Özdoğan ile dizinin senaryosunu yazma aşamasında olan Giray Altınok, karakterlere hangi isimleri koyacakları konusunu tartıştıkları sırada İsviçre ligine kupon yaptığını ve o sırada Sion – Thun maçını takip ederken karakterlere bu isimleri koyduklarını, bir röportajında aktardı. Bongomia Kralı Thun ve Bongomia Kraliçesi Sion’un isimleri bu hikâye ile ortaya çıkmış oldu. Kralın kardeşi, Bongomia’nın düşmanı Khalesh, yaptıklarına yaraşır bir isimle kalleş kelimesinden türetilerek karşımıza çıktı. Bongomia Krallığı’nın büyük oğlu Thenio‘nun eşi Anarkhia, krallığın en dik başlı karakteriydi ve bu karaktere en uygun buldukları isim ise anarşinin Latince karşılığı olan Anarkhia oldu. Krallığın tek kızı ve en küçüğü olan Hasharia, kimseyi dinlemeyen sadece kendi doğrularına göre yaşayan, ailenin en haşarısı olarak karşımıza çıkıyor. Altınok ve Özdoğan’da haşarı kişiliğine Hasharia ismini koyduklarını dile getiriyor.
Kaptan Van Dijk Nereden Çıktı ve İsmi Nereden Geliyor?

Prens Vahşi Kelebek, İsveç Kralı’nın kızıyla evlenmek için çıktığı yolculukta korsan Kaptan Van Dijk ile karşılaştı. Bu karşılaşma, Vahşi Kelebek için artık bir ritüel olan kötülüklerden muhteşem zaferlere doğru bir yükselişti. Her ne yaparsa yapsın her zaman bir şekilde kurtarılan, hep kazanan Prens yine kazanan tarafta olurdu. Bu defa işler tam da istediği gibi gitmedi ve Bongomia Krallığı’nın başına pek çok bela geldi. Prens’in saflığını kullanarak İsveç Kralı’na kendisini Bongomia Kralı olarak tanıtan Van Dijk, günün sonunda kazanamayınca prensesi kaçırmayı uygun buldu. İsveç Prensesi’nin kaçırılması ile birlikte işler tamamen sarpa sardı.
Kaptan Van Dijk’ın Bongomia Kralı Vahşi Kelebeği, Kaptan Vahşi Kelebek olması için ikna etmeye çalıştığı şarkı, kısa süre içerisinde herkesin diline dolanan bir şarkı haline geldi.
Bir röportajda Kaptan Van Dijk’ın ismini nasıl bulduğunu anlatan Altınok, Hollandalı Liverpool’un stoperi Kaptan Virgil van Dijk’in ismini olduğu gibi aldığını ve zamanında dönemin korsanlarının en tehlikeli olanlarının Hollandalı olduğunu belirterek bütün tesadüflerden faydalandıklarını dile getirdi.
Elçi Sangu & Elçin Sangu
Kelime şakalarını kullanmayı çok seven ikili Giray Altınok ve Kerem Özdoğan, bazen izleyicinin bile çok rahat fark edemediği bir şekilde, hızlı ve zekice şakalar kaleme almışlar. Kerem Özdoğan, dizide karşımıza Elçi Sangu olarak çıkıyor. İzlerken bu kelime şakasını fark etmeyenler, Vahşi Kelebek’in arkasında aniden ve birkaç saniyeliğine beliren Elçin Sangu ile birlikte daha net bir şekilde anlıyor. Diziye İray karakteri olarak giren Elçin Sangu, verdiği bir röportajında Giray Altınok’a “Dizide Elçi Sangu var Elçin Sangu nasıl olmaz?” diye mesaj attığını ve dizide oynamak istediğini yazdığını dile getiriyor.
Altın Kelebek Göndermesi

Gerek siyasi gerek toplumsal göndermeleri alttan alta veren Prens dizisi, bir başka göndermesini de Altın Kelebek Ödülleri‘ne yapıyor. Kaptan Van Dijk’ın, Prens’i ve yanındaki adamları götürdüğü Lomberto Adası’nda ona arkadaşlığını ispat etmek daha doğrusu ondan istediklerini almak için bir hediye vermek istiyor. Bir mücevher kutusunun içinden kolye çıkardığı sırada görülen altın kelebekli bir kolyeye bakan Sangu, “Altın kelebek de var.” cümlesini kullanınca Prens’in cevabı hiç beklenmedik bir şekilde geliyor: “Ay yok onu bize vermezler.”
Hayalet Her Yerde

Anarkhia’nın Bongomia Krallığını koruma gerekçesiyle krallığı terk edip gittiğinde eşi Thenio, onu bulmak için birçok yer geziyor. Macarlara gittiği söylenen Anarkhia’nın peşinden giden Thenio ise her şeyi bilen Hayalet’e yönlendiriliyor. İlk önce kafasındaki şapkadan dolayı tanıyamadığımız Hayalet, sahnenin ilerleyen zamanlarında şapkasını çıkararak bir süredir özlemini çektiğimiz Hayalet’i, Behzat Ç.‘de Hayalet rolünü oynayan İnanç Konukçu‘ya rastlıyoruz. Prens dizisinde kullandığı “saçma sapan konuşma” cümlesiyle de kalplerimizi eriten bir sahneyle karşı karşıya kalıyoruz.
Masumiyet Bekir – Prens Vahşi Kelebek

Yolu bazı sebeplerle Fransa sarayına düşen Vahşi Kelebek, saraydaki kahin ile görüşmeye başladığında başından geçenleri ve başına gelecekleri konuştuğu sahne, herkesin çok eğlendiği sahnelerden biriydi. Zeki Demirkubuz‘un Masumiyet filminde, Haluk Bilginer‘in canlandırdığı Bekir karakterinin bir sahnesine benzetilerek çekilen sahnede Prens’in cümleleri, izleyenleri güldürürken biraz da olsa hüzünlendiren bir duygu yarattı.
“Ben o aralar Bongomia’da prenslikten buluyorum yolumu, bir gece bir büyükle eve geldim. Hepsini içtim, flüdüm tabi gözümü bir açtım, karlı dağlar geçiyor. Kapadım bir daha açtım başımda bir çocuk; abi kalk Roma’ya geldik diyor. Bir baktım hakikaten Roma’dayım. Bir soruşturma, Collesium Meydanı vardır oranın, orada bir gecekonduda buldum, malımı bilmez miyim. Beni görünce hiç şaşırmadı zaten, işte o zaman ‘Oğlum,’ dedim ‘prens,’ kendi kendime ‘yolu yok çekeceksin.'”
Kaynakça
Fatih Altaylı YouTube Kanalı. Oyuncu ve Senarist Giray Altınok & Fatih Altaylı web
Birsen Altuntaş YouTube Kanalı. Giray Altınok, Çağlar Ertuğrul, Zeynep Tuğçe Bayat web
Commun YouTube Kanalı. Elçin Sangu web


