Petzold’den Modern Bir Peri Masalı: Undine

spot_img

Alman yönetmen Christian Petzold’un mitolojik su perisi Undine’den esinlenerek yazdığı ve yönettiği Undine, bir aşk hikayesi olarak ele alındığında bile seyircinin kalbinde yer bulabilecekken içine eklenen fantastik ögelerle ve arka planda anlatılan Berlin’in tarihçesiyle birlikte türüne az rastlanan filmlerden biri olma özelliği taşıyor.

Germen mitolojisinin su perisi olan Undine, ormanların içindeki göllerde yaşayan bir ölümsüzdür. Karaya adım attığında orada kalabilmesi, ancak bir erkekle evlenirse mümkün olabilir. Fakat eğer bu erkek ona ihanet edecek olursa, Undine ait olduğu sulara dönebilmek için onu öldürmek zorunda kalır.

“Beni terk edersen seni öldürmem gerekir, biliyorsun değil mi?”

Film Undine’nin bir cafe sandalyesinde kendisini başka bir kadın için terk etmek üzere olan sevgilisiyle arasında geçen gergin diyalog ile başlıyor. Sadece bu sahneden bile sevgi ve şefkate olan muhtaçlığının derinden hissedildiği Undine, Berlin Senatosu Kentsel Gelişim ve Yerleşim bölümünde yerli ve yabancı turistlere şehrin tarihsel ve mimari anlamda gelişimini ve değişimini çeşitli sunum programlarıyla anlatan bir tarihçidir.

Filmin içinde çokça duyduğumuz kentin II. Dünya Savaşı’ndan sonra yeniden inşasıyla ilgili olan bilgiler, Undine’nin “O olmazsa yaşayamam.” dediği sevgilisi Johannes’i gözyaşları içinde ararken, masalsı bir karşılaşma diyebileceğimiz akvaryum patlaması ile sular altında kaldığı Christoph’la adeta yaşama yeniden dönüşünün metaforu da olabilir. Bir endüstriyel dalgıç olan Christoph, Undine’ye öyle bir aşk yaşatır ki; biz de onlarla birlikte nasıl gelişip şekillendiğini bile anlayamadığımız bu aşk hikayesinin tatlı sarhoşluğunda boğuluruz. Öyle ki yaşananların tamamen bir hayal olma ihtimali, sürekli arka fonda çalan büyülü Bach notaları gibi zihnimizin bir köşesini işgal eder.

Bir köprünün üzerinde sarmaş dolaş yürürken de Berlin Sarayı’nın yeniden inşasını konuşurken de aralarındaki aşkı ve tutkuyu hissetmemiz için sevgi sözcüklerine gerek bırakmayan Undine ve Christoph’u talihsiz bir dalış ayırır. Christoph’la telefonda konuştuğunu ve onu eski sevgilisini halen unutamamakla suçladığını zanneden Undine, adeta tinsel bir önseziyle onu ararken kendini hastane odasında bulur. Christoph onu hiç aramamıştır, onunla konuştuğunu sandığı sırada bir kaza geçirmiş ve beyin ölümü gerçekleşmiştir. Bunun üzerine hayatının yıkımını yaşayan Undine, ait olduğu yere, sulara dönebilmek için harekete geçer. Önce eski sevgilisi Johannes’i boğar, sonra kendini ormanın içindeki gölün sularına bırakır. Fakat Christoph’un mucizevi bir şekilde komadan çıkmasıyla filmin finali hepimizin içinde buruk bir his bırakır.

Yönetmen Christian Petzold’un yarattığı fantastik dünya ve müthiş görüntülerin yanı sıra bizi Undine’nin tam bir modern su perisi olduğuna inandıran Paula Beer ve bakışlarıyla aşkın nasıl yaşanması gerektiğini anlatan Franz Rogovski büyük bir takdiri hak ediyor. Bütün bunları ele aldığımızda Undine’nin, IMDb puanı umursanmayıp bir şans verilmesi gereken nadir filmlerden olduğunu söylemek yersiz olmayacaktır.

spot_img

Yorum Yap

Yorum girişi yapınız.
Adınızı girin

spot_img

Söylenti Aylık Frekans

Söylenti Müzik Frekansı ile sonbaharın gizemli, esintili ve en sevilen zamanlarına, Ekim ayına hoş geldiniz! Önerilerimiz sizin için hazır.

Valide-i Muazzama : Mahpeyker Kösem Sultan

Naib-i saltanat unvanıyla Osmanlı İmparatorluğu'nu yaklaşık 30 yıl yöneten Mahpeyker Kösem Sultan, attığı adımlarla hanedanın kaderine yön vermiştir.

Hafıza Mekanları: Anıtların Psikolojik ve Toplumsal Etkileri

Anıtlar, toplumsal hafızayı korur ve kimliğimizi inşa eder. Kolektif hafıza ve kültürel aktarımın dönüştürücü gücüdür.

Eşeği Saldım Çayıra – Kazak Abdal | Şiir İncelemesi

Kazak Abdal hayatı ve bilinen şiirlerinden olan Eşeği Saldım Çayıra eserinin incelemesi.

Twinless Film İncelemesi: İki Yalnız, Bir Kayıp

Başrolde Dylan O'Brien'ın yer aldığı kayıp, yalnızlık, bağ kurma arayışı, yas süreci üzerine dokunaklı bir film olan Twinless film incelemesine göz atın.

Alice in Borderland 3. Sezon İncelemesi: Neden Beklentiyi Karşılayamadı?

Alice in Borderland dizisinin 3. sezonun her oyununda Chishiya'nın zekâsını arayıp, Aguni'nin fedakârlığını andık diyebilirim. 

Evrensel Duygular: Anlamadan da Hissedeceğiniz 8 Şarkı

Dili fark etmeksizin ruhunuza dokunan, evrensel duygusal taşıyan 10 şarkıyı keşfedin. Melodik parçalarla hazırladığımız liste, her anınıza eşlik edecek!

Viktoryen Dönemde Kadın İmgesi: “Evdeki Melek”

Viktoryen dönemde ‘Evin Meleği’ ideali, kadını fedakâr ve itaatkâr bir role hapsetti. Gilman ve Woolf bu miti sorgulayarak özgür kadının sesini aradı.

Jane Austen ve Aşkın Sosyal Eleştirisi

Jane Austen, romanlarında aşkı sadece romantik bir duygu olarak değil; statü ve kadınların konumu üzerinden ele alarak dönemin evlilik anlayışına eleştirel bir bakış atar.

Shirley Jackson’ın Amerikan Gotik Edebiyatındaki Yeri

Shirley Jackson, Amerikan gotiğine modern bir ses getirmiş ve kalıcı bir iz bırakmıştır.

Editor Picks