Kendileri için yüksek standartlar belirleyen insanlar, belirledikleri bu standartlara ulaşamadıklarında sıkıntı içinde yaşarlar. Kendilerini daha fazla yargılamak istemedikleri için çevrelerine koruyucu duvarlar örerler. İnsanların kendilerine bir kimlik oluşturmaları ve bu kimliği sevip sevmeme özgürlükleri vardır. Ancak insanın kendisinin kusursuz olması gerektiğine inanması ve bir kusuru olduğunda kendisini kökten reddetmesinin büyük acılara yol açabileceğini unutmamak gerekmektedir. Peki, bir insan neden kendisini dünyanın geri kalanından korumayı tüm amaçlarının üzerinde tutar? Bu yazıda, bu soruya cevap arayarak atelofobi yani kusur korkusuna gelin yakından bakalım.
Atelofobi Nedir?

Atelofobi kelimesinin kökü Yunanca’ya dayanmaktadır. Atelo eksiklik ve kusurluluk anlamına gelmektedir. Kusur korkusunu sosyal fobi ile karıştırmamak gerekir. Bu konuda kafa karışıklığını gidermek adına sosyal fobisi olan insanların diğer insanların ne düşündüklerini önemserken atelofobisi olanların kendilerine odaklı olduklarını ifade edebiliriz. Bu kişilerin kusur korkuları o kadar ileri boyuttadır ki işlerini bile hata yapacakları korkusu ile tamamlayamayacak boyutlara ulaşabilmektedir. Diğer yandan yanlışlardan kaçmak ve kendilerini hata olasılıklarından korumak isteyen bu insanların korkuları hayatlarını ele geçirir ve insan ilişkilerini sürdürmekte zorlanmalarına neden olabilir (Gonzalez-Berrios, 2023).
Atelofobi Belirtileri Nelerdir?

Atelofobi, kendilerini hataları ile kabul etmekte ileri derecede zorlanan insanların kendi özsaygı ve güvenleri üzerinde de olumsuz etkilere sahiptir. Bu kişiler bir hata olasılığı ile yüz yüze gelmeye hazır bir durumda bulunduklarından sürekli tatminsizlik duygusuyla yaşarlar ve bu da genellikle kaygı ve depresyon gibi sorunlara yol açabilir. Sürekli olarak mükemmeliyetçilik standardına ulaşmaya çalışan bu bireyler, hayal kırıklığı duygusu yaşamamak için en az kendi kişiliği için olduğu kadar kendisi dışındaki herkes için de hayatı zorlaştırabilmektedirler.
Bilimsel ve Psikolojik Nedenler

Atelofobinin nedenlerine bakıldığına çocukluğa temellenen anılar görürüz. Çocukken bize yapılan bir muameleyi normal olarak karşılamaya ve norm olarak zihnimize yerleştirmeye daha yatkınızdır. Çocuklukta yaşanan bir olay, yetişkinken yaşadığımız bir olaydan çok daha travmatik olur. Çocuklukta karşılanmayan duygusal ihtiyaçlarımız belki de bir ömür peşimizi bırakmaz. Çocukluğunda yaptıkları hatalara yetişkinler tarafından müsamaha gösterilmeyen insanlar çoğunlukla büyüdüklerinde de birer yetişkin olarak hata yapabileceklerinin farkına varmazlar.
Bireylerin olduğu gibi toplumun da mükemmeliyetçilik ve kusursuzluk anlayışı bulunmaktadır. Kişiler, aileleri ve yetiştikleri çevrenin hataya karşı aşırı duyarlılığını öyle içselleştirirler ki kendilerine hata yapma hakkı tanımadıklarının farkına bile varmazlar. Modern çağda artık erdem sayılmayan sabır ve hoşgörü gibi bazı davranışlardan yoksun bir aile ve sosyal ortamda büyüyen insanlar, korku gibi insani duygularını da kabul etmekte güçlük çekerler. Zira korku da günümüzde kötülükler arasında sayıldığından insanlar gelecekte yapabilecekleri bir hata olasılığını yok etmek için ellerinden gelen her şeyi yapmaya hazır hale gelirler. Bazı insanların genetik olarak olaylara farklı şekilde duyarlılık gösterdikleri de bilimsel araştırmalara konu olmuştur (McKay & Fanning, 2015).
Atelofobiyle Başa Çıkma Yolları

Atelofobisi olan insanlar kusurlara nazik yaklaşılabileceğinin bilincinde olmayabilirler. Ancak herkesin mükemmel olmadığı gerçeğiyle yüzleşmek ve bu durumun kişilerin hayatlarını olumsuz etkilemesinin önüne geçmek mümkündür. Burada kişinin korkularının üstesinden gelmek için kendisini ve diğer insanları kusurları ile kabul etme konusunda çalışması önemlidir. Atelofobiyle başa çıkmak için çözüm önerilerini şöyle sıralayabiliriz:
Herkesin kusurları olabileceğini kabul edin: Kendinize olan eleştirel yaklaşımınızdan herkesin kusurları ve eksikliklerinin olabileceğini hatırlayarak kurtulabilirsiniz. Bu normal bir insan deneyimidir. Kendinizi kusursuz bir şekilde kabul etmeyi değil, kusurlarınızla birlikte kendinizi sevmeyi öğrenin.
Gerçekçi hedefler koyun: Bu dünyada kendinizi başarılı ve mutlu hissetmenizin önündeki en büyük engellerden biri olan mükemmeliyetçilik sizi sürekli olarak hayal kırıklığına uğratabilir. Gerçekçi hedefler belirleyerek ve kendinize karşı daha nazik olmayı öğrenerek stresten kaçınabilirsiniz.
Kendi kendinize söylediklerinizin farkına varın: Kusurlarınıza dair yaklaşımınızın kaynağının neler olabileceğini araştırarak işe başlayabilirsiniz. Kendinize her saldırınızda değerlilik duygunuzun zedelenebileceğini unutmayın. Kendinizin ve diğer insanları da yalnızca kusurlarından ibaret olmadığını unutmayın. Kendinizi sevmek için yalnızca nitelikleriniz ve başarılarınıza odaklanmamalısınız.
Bir uzmandan destek alın: Atelofobiyle başa çıkmak tek başına zor olabileceğinden bu konuda profesyonel yardım almak önemlidir. Bir uzmanla konuşmak, hayat boyu sürecek olan içe dönük konuşmalarınızla başa çıkmanıza ve kendinizi kabul etmenize yardımcı olabilir. (McKay & Fanning, 2015)
Kaynakça
McKay, M. – Fanning. P. (2015) Özgüven. Ankara: Arkadaş Yayınevi.
Gonzalez-Berrios, N. Thepleasantmind.com “Atelofobi:Kusursuzluk Korkusu”. Erişim Tarihi:28.02.2024. Web
Kapak görseli: hypnotherapy-directory.org.uk


