Korku ve gerilim sevenlerin gözde yazarı Stephen King, 21 Eylül 1947’de Portland, Maine’de doğmuştur. Anne ve babasının ayrılığı sonrası, kardeşi ve annesiyle Durham’a taşınmışladır. Hikâyelerini yazmaya ve yayıncılara göndermeye 16 yaşında başlayan King, 3 yıl boyunca yayınevlerinden ret yemiştir. İlk kabul alan “The Glass Floor” adlı hikâyesinden 35 dolar kazanmıştır. 1966 yılında Orono Maine Üniversitesi’nde bilim okumaya başlamış ve 1970 yılında, üniversitede tanıştığı Tabitha Spruce ile evlenmiştir. Daha sonra öğretmenliğe başlayan King, yazmayı hiçbir zaman bırakmamıştır. İlk romanı olan “Carrie” 1974 yılında yayımlanmıştır. Aşina olduğumuz ve beyaz perdede gördüğümüz büyük yapımların çoğu Stephen King’in romanlarının uyarlamasıdır. Her iki sektörde de olan başarısı birçok ödüle layık görülmüştür.
Her cümlesinde sizi daha da içine çekecek olan ve okunması gereken en başarılı Stephen King romanlarını sizler için sıraladık.
1) O (1986)
Kitap, Derry’de yaşayan ve kendilerine Kaybedenler Kulübü adını veren 7 arkadaşın (Bill, Ben, Beverly, Richie, Eddie, Stan, Mike) Pennywise adlı canavarla olan hikâyelerini anlatır. Roman iki zaman diliminde ilerler. Birinci zaman diliminde; çocukları avlayan ve onlara kâbuslar yaşatan palyaço kılıklı Pennywise, Kaybedenler Kulübü’nün üyesi Bill’in kardeşinin ölümüne sebep olur. Böylece 7 arkadaş harekete geçer ve Pennywise’dan intikam almaya çalışırlar. Çocuklar, insanların korktuğu şeylerin kılığına girip onları öldüren bu yaratığı ininde yakalar ve öldürürler. O’nu öldürdükten sonra, Pennywise dirilirse bir araya geleceklerine dair söz verirler ve vedalaşıp farklı hayatlar kurarlar.
Kitabın ikinci zaman diliminde ise, aradan 27 yıl geçmiş, çocuklar artık yetişkin olmuş ve Pennywise tekrar ortaya çıkmıştır. Pennywise’ın geri döndüğünü öğrenen Mike, arkadaşlarına haber verir ve söz verdikleri gibi Derry’ye dönüp geçmişleriyle yüzleşirler.
Stephen King’in en uzun ikinci romanı olan “O”, çocukluğun gücünü ve dostluğun önemini vurgularken aynı zamanda korku, travma ve karanlık düşünceleri konu alır. Geniş bir kurgusal evrene sahip romanı okuyan herkes, kendi korkularıyla ve çocukluğuyla da yüzleşir.
Kitap, Andy Muschietti tarafından iki film olacak şekilde beyaz perdeye uyarlanmıştır. İlk film “It”, en çok gişe yapan korku filmi olmuştur. İlk filmle yarım kalan hikâye, “It: Chapter Two” filmiyle devam etmiş ve başrollerinde James McAvoy, Bill Hader ve Jessica Chastian gibi isimlerle dev bir kadroyu barındırmıştır.
2) Medyum (1977)
Özgün adı The Shining (parlaklık, ışıltı) olan “Medyum” romanı, psişik güçlere sahip olduğunu öne süren ve bunlara parlama adını veren 5 yaşındaki Danny Torrance’ın hayatını anlatıyor. Danny’nin bağımlı ve alkolik babası Jack, kapalı olan Overlook Oteli’nde kışın bakıcılık yapmaktadır. Danny otelden ve otelin karanlık geçmişinden çok etkilenir ve psişik güçlerini ilk defa otelde kullanır. Bununla birlikte gizli korkularla ve hayaletlerle yüzleşen Torrance ailesi, Overlook Oteli’nin sırlarını ortaya çıkarır.
Bağımlılık, aile dinamikleri ve çocukluk travmalarını ele alan “Medyum”, karakter gelişimleri ve atmosfer yaratma becerileri konusunda ustaca yazılmış bir romandır. Gerilim, korku ve paranormal unsurlarla donatılmış bu kitap aynı zamanda Stephen King’in Türkçe yayınlanan ilk kitabıdır.
Kitabın çok sevilmesinin ardından Stephen King, “Doktor Uyku” adlı bir devam romanı yazar. “Medyum”, başarılı yönetmen Stenley Kubrick tarafından, “Doktor Uyku” ise Mike Flanagan tarafından sinemaya uyarlanmıştır.
3) Gerald’s Game (1992)
Karı koca olan Jessie ve Gerald baş başa zaman geçirmek için ormanda izole bir kulübeye giderler. Çift evliliklerini canlandırmak için cinsel oyunlar oynamaya karar verir. Hikâye, bu oyunlar esnasında Gerald’ın aniden ölmesiyle başlar. Yatakta kelepçeli bir halde mahsur kalan Jessie, kulübede tek başınadır. Kurtulmaya çalışırken iç unsurlarla ve düşman tehditlerle mücadele eden Jessie, geçmiş travmalarını da anlamaya ve affetmeye çalışır.
Kitap; bir kadının iç dünyasını, travmalarla dolu olan geçmişinin yarattığı psikolojik etkileri ve her şeye rağmen nasıl güçlü kaldığını, Stephen King’in tipik korku ögeleriyle karşımıza sunmuştur. “Gerald’s Game”, Türkçe adıyla “Oyun” olarak 2017 yılında gösterime girmiştir. Film de en az kitap kadar başarılı olmuştur ve korku sineması sektörüne adını kazımıştır.
4) Sadist (1987)
Çok satanlar listesinin başını çeken Misery Chastian kitap serisinin yazarı olan Paul Sheldon, alkol aldığı bir gece arabayla evine dönerken kaza yapar. Ağır yaralanan Paul’u, kaza yerinin yakınlarında yaşayan Annie Wiles kurtarır. Eski hemşire olan Annie, ayrıca Paul’un kitaplarının bir numaralı hayranıdır. Annie, yürüyemeyecek durumda olan Paul’u hastane yerine evine götürür ve onu bir odaya hapseder. Hemşirelik zamanlarından stokladığı yasadışı ilaçlar ve uyuşturucularla yazarı iyileştirmeye başlar. Paul iyileşme sürecinde kitap serisini yazmaya devam eder. Kitapların taslağını okuyan Annie, istemediği bir sonla karşılaşınca çılgına döner ve Paul’ suçlu bularak ona işkenceler etmeye başlar.
Stephen King’in bizlere saplantılı hayranlığı ve sadizmi, yazar – okur ilişkisine de değinerek anlattığı “Sadist” romanı, psikolojik gerilim türünün başyapıtlarındandır. Çoğu King romanı gibi, bu roman da aynı isimle sinemaya uyarlanmış ve Annie karakterini canlandıran Kathy Bates, en iyi kadın oyuncu dalında Oscar kazanmıştır.
5) Hayvan Mezarlığı (1983)
Creed ailesi, yaşadıkları travma sorması Maine’deki bir kasabaya taşınırlar. Eski günleri geride bırakıp yeni evlerinde kutlama yapan aile, komşuları Jud Crandall ile tanışır. Yerleşkenin çevresinden çok tır ve kamyon geçtiği için hayvanlar ezilerek ölmektedir. Bu nedenle yaşadıkları bölgede hayvan mezarlığı bulunur. Jud, mezarlığın ölü hayvanları, hatta ölü insanları bile dirilttiğini öne sürer ve Creed ailesini mezarlığa götürür. Mezarlık, Creed ailesinin hayatında korkunç ve rahatsız edici bir dönemin başlamasına neden olur.
Stephen King romanlarına sadece korku ve gerilim kitapları başlığı altında bakmak doğru olmaz. Yazar, romanlarında korku ögeleri üzerinden hayata dair büyük gerçekleri ve ikilemleri işler. “Hayvan Mezarlığı” her ne kadar yoğun bir korku atmosferine sahip olmasıyla ünlense de, ölüm ve ölümle başa çıkma temalarını işleyerek, insanların hayatlarını geri getirebilmek için ne kadar ileri gidebileceklerini de sorgulatır.
Kitap aynı zamanda Kevin Kölsch ve Dennis Widmyer tarafından beyaz perdeye uyarlanmıştır. Film, en az kitap kadar başarılı bir korku yoğunluğuna sahiptir ve büyük beğeni toplamıştır.
6) 22/11/63 (2011)
Stephen King’in 2011 yılında yayımladığı tarihi kurgu roman “22/11/63”, zaman yolculuğu, tarih değiştirme ve alternatif gerçeklik temalarını ele almıştır.
Romanın ana karakteri Jake Epping, bir restoran sahibidir ve zaman yolculuğu yapabileceği bir geçit keşfeder. Geçit, 1958 yılında Maine’deki bir şehre açılmaktadır. Jake, bu fırsatı değerlendirerek John F. Kennedy‘nin suikasta uğradığı tarih olan 22 Kasım 1963′ü değiştirmeye karar verir.
Jake, geçmişe dönüp Oswald’ı engellemek için çeşitli adımlar atar ve zaman içinde farklı olaylara müdahale eder. Ancak, geçmişteki müdahalelerin beklenmedik sonuçları olduğunu keşfeder ve geleceğin dengesini tehlikeye atar.
Korku türündeki diğer eserlerinden farklı olan bu kitap, bize Stephen King’in diğer alanlarda da ne kadar başarılı bir yazar olduğunu gösteriyor. “22/11/63”te, tarih, aşk, arkadaşlık, sorumluluk ve geçmişle yüzleşme gibi evrensel temaların, etkileyici bilim kurgu ögeleriyle işlendiğini görüyoruz. Bu nedenle kitap, yazarın kemikleşmiş okur kitlesinin dışında kalanlara da hitap ediyor.
Ayrıca kitap, 2016 yılında James Franco’nun başrolü oynadığı 8 bölümlük bir mini dizi olarak yayına sunulmuştur.
7) Cep (2006)

Yazıldığı döneme göre oldukça ilginç bir konuyla raflarda yerini alan “Cep”, Stephen King’in ustalığını konuşturduğu kitaplardan bir diğeridir. Kitap, Maine eyaletinde yaşan Clay Riddell’ın birden rayından çıkan hayatını almaktadır. Cep telefonlarından gelen elektrik sinyali insanları deliliğe sürüklemeye başlamıştır. Clay, cep telefonu kullanmadığı için bu saldırıdan etkilenmeyen birkaç kişiden biridir ve ailesine ulaşmanın yollarını aramaktadır.
Stephen King’in korku ve gerilim türündeki karakteristik ögelerini yansıttığı “Cep”, çağdaş bir konuyu ele alması sebebiyle de beğeni toplamıştır. Teknolojinin sebep olabileceği potansiyel tehlikeleri sorgulatan bu kitap, aynı zamanda insan doğasının karanlık yönlerini keşfetmemize de ışık tutmuştur.
8) Karanlık Öyküler (1999)
Stephen King’in okuması keyifli kitaplarından biri olan “Karanlık Öyküler”, 14 farkı hikâyeden oluşmuştur. Hikâyelerde akıcılığın olmasının yanı sıra, korku ve gerilim ögeleri de oldukça başarılı bir şekilde işlenmiştir. Her ne kadar tüm hikâyeler gerici ve çarpıcı olsa da, gerilimi daha da derin yaşadığımız hikâyeler; 1408, Dört Numaralı Otopsi Odası, Siyah Giysili Adam, Lunapark Treni ve Ölüm Odası’dır. İçlerinden sinemaya uyarlanmış olan “1408”, kitaptaki etkiyi vermese de başarılı bir yapım olarak karşımıza çıkmıştır.