Uzun yıllar şarkılarıyla hayatımızda yer edinen ve ‘Sokak Kızı’ lakabıyla andığımız Nazan Öncel, 1978 yılında başlayan sanatçılık kariyeriyle hayatımızda yer edinmeye başlamıştı. Eurovision’da olmak üzere pek çok sahnede yer alan sanatçının, “Gidelim Buralardan”, “Erkekler De Yanar”, “Ben Sokak Kızıyım”, “Beni Bu Koca Şehirde Yalnız Bırakma” ve daha birçok severek dinlediğimiz şarkıları bulunmaktadır. Ayrıca Öncel, 2008’de çıkardığı albümü ‘Hatırına Sustum’ ile Orhan Pamuk’un “Masumiyet Müzesi” için “Canım Benim, Nasılsın?” şarkısını da yazmıştır.
Bunların yanında Öncel, kendine özgü diliyle ve ustalıkla yazdığı hikayelerini müziğe taşıyarak hikaye anlatan şarkı yazarlığı geleneğinin ilk kadın temsilcisi olmuştur. Daha önce mizah ve edebiyat dergilerinde çok sayıda makale ve denemeleri yayımlanmış olan Nazan Öncel, şu zamana kadar ortaya koymuş olduğu bu güzel yapıtların yanında bu sefer de ilk yazarlık denemesi ile karşımıza çıkıyor.
Geçen sene Hayal Kahvesi’nde sahne alan Öncel, yaklaşık iki yıldır yazdığı “Yarınsız Yarın” adlı kitabını hayranlarıyla buluşturacağını duyurmuştu: ”Kişisel gelişim kitaplarına mesafeli biri olarak kitap kurtlarını Nazan Öncel’in edebiyatıyla tanıştırmak istedim, umarım okurlara iyi gelir” ifadelerini kullanan Öncel’in ilk kitabı ”Yarınsız Yarın’’ Everest Yayınları’ndan çıktı. Öncel kitabında, çocukluktan yaşlılığa beraber büyümeyi, aşık olmayı, kaybetmeyi anlatıyor.
Nazan Öncel bu kez güftesiyle değil kalemiyle sarsıyor bizi; “Yarınsız Yarın”, zamanlar ötesi distopik bir rüya!
Bununla beraber kitabın arkasında kitaptan şöyle bir alıntı yer alıyor. “Bazen kelimelere ihtiyaç duymadan gelen şey mutluluktur, ama kalıcı olmadığını bilirsiniz. Zamanı durdurmak ne kadar mümkünse mutluluğu tutmak da ancak o kadar mümkündür. Tekrarına en çok ihtiyacımız olup da tutamadığımız şeydir zaman. Oysa sonsuza kadar mutlu yaşadılar klişesine bile göz yumabilirdim, fakat böyle bir şeye gücüm yetmezdi ve zaman paha biçilmezdi. Bazıları geçmişini susturmayı, bazıları geleceğini konuşturmayı hayal eder durur. Ne geçmiş susar ne de gelecek konuşur. Bazen bir yarın bir ömre değecek kadar değerli olur ve o tek bir güne her nefesinde minnet duyarsın.”
Ergün Gündüz’ün resimlediği, Didem Ünal’ın ise editörlüğünü yaptığı “Yarınsız Yarın” raflarda yerini aldı. Çeşitli kitabevlerinden kitabı temin edebilirsiniz!