Cause you should’ve seen him when he first saw me
(Çünkü beni ilk gördüğü anı görmeliydin)
Taylor Swift 12. albümü olan The Life of a Showgirl adlı albümünün Ekim ayında geleceğini duyurdu fakat çoğu dinleyici henüz The Tortured Poets Department albümünün etkisinden çıkamadı.
2024 yılında yayınladığı The Tortured Poets Department adlı albüm, Taylor Swift’in oldukça kişisel ve vurucu parçalarını içeren bir antolojiydi. Bu şarkılar arasında; “So Long, London”, “loml”, “How Did It End?”, “Black Dog” gibi şarkıları gösterebiliriz. “My Boy Only Breaks His Favorite Toys” adlı şarkı, ilk bakışta diğer şarkılar kadar vurucu görünmese de satır aralarına indiğimizde aslında son derece etkileyici bir şarkı. O zaman gelin birlikte bu şarkıyı analiz edelim.
Kumdan Kalelerin Kraliçesi

“Oh, here we go again
(Ah, yeniden başlıyoruz)
The voices in his hand called the rain to end our days of wild”
(El değmemiş günlerimizi bitirmek için kafasında çanlar çaldı)
Şarkının başında Taylor Swift, partnerinin kafasında ayrılık çanlarının çalmaya başladığından bahsediyor ve bu durumu ilk kez yaşamıyorlar. “El değmemiş günler” derken aslında ilişkilerinin sorunsuz ve keyifli ilerlediği zamanlardan bahsediyor anlatıcımız burada. Ancak bu anları bitirmek için partnerinin kafasının yeniden karıştığını iddia ediyor Swift.
“The sickest army doll purchased at the mall
(Alışveriş merkezinden alınan en havalı ordu oyuncağı)
Rivulets descend my plastic smile
(Plastik gülüşümden akan dereler)
But you should’ve seen him when he first got me”
(Ama beni aldığı ilk günü görmeliydin)
Şarkının bu dizelerinde Taylor Swift’in yarattığı oyuncak metaforu devreye giriyor. Kendisini bir oyuncak, partnerini ise bu oyuncağı satın alan kişi olarak tanıtıyor dinleyicilere. Partnerinin onu ilk satın aldığı günü onu görmemiz gerektiğini söylüyor çünkü ilk tanıştıklarında ona bütün ilgisini ve merağını yöneltmişti.

“My boy only breaks his favorite toys
(Benim sevgilim sadece en sevdiği oyuncakları kırar)
I’m queen of sand castles he destroyes
(Ben onun yıktığı kumdan kalelerin kraliçesiyim)
Cause it fit too right puzzle pieces in the death of night
(Çünkü gecenin sessizliğinde yapbozun parçaları tam uyuyor)
Should’ve known it was a matter of time”
(Bunun anlık olduğunu bilmeliydim)
Burada anlatıcımız, partnerinin en sevdiği oyuncakları kırdığından bahsediyor. Kendisinin kırılma sebebini de bu şekilde açıklıyor aslında. Onu çok sevdiğinden ona zarar verdiğini anlatıyor. Toksik bir ilişkiyi gözler önüne seriyor yani. “Çünkü gecenin sessizliğinde yapbozun parçaları tam uyuyor” sözlerinden kastı ise, insanlardan uzakta ve gizli yaşandığından bu aşkın herhangi bir sorunu olmadığından bahsediyor. Bunun da yalnızca o ana özel olduğun sezdiriyor. Yani bu ilişki baş başa bambaşka yaşanırken, insanlar içinde bambaşka yaşanıyor.
“There was a littany of reasons why we could’ve played for keeps this time
(Bu kez sonsuza o kadar oynayabilmemizin bir sürü sebebi vardı)
I know I’m just repeating myself”
(Biliyorum, aynı şeyleri söyleyip duruyorum)
Sözleri yine oyuncak üzerinden yazan Swift’in şarkısının bu kısmına ilişki bağlamında baktığımızda, aslında demek istediği, ilişkiye devam etmek için bir sürü sebep olması. Ama kendisi de aynı şeyleri söylediğinin farkında ve bu durumdan kendisi de partneri de oldukça sıkılmış belli ki.
“Put me back on my shelf
(Beni tekrar rafıma koy)
But first – Pull the string
(Ama önce ipimi çek)
And I’ll tell you that he runs because he loves me
(Ve ben sana onun beni sevdiği için kaçtığını söyleyeceğim)
Cause you should’ve seen him when he first saw me”
(Çünkü beni ilk gördüğü anı görmeliydin)
Anlatıcımız şarkı boyunca kendini bir oyuncak bebek olarak lanse ediyor dinleyicilere. Burada da kendini rafa koyup ipini çektiğinde (Eski oyuncaklarda yer alan bir düzenek. İpini çektiğinizde hareket etmeye ya da ses çıkarmaya başlar.) partnerinin onu sevdiği için ondan kaçtığını tekrarlayacağını ve bu yalana inandığını dile getiriyor. Hem manipüle edilmiş hem de bu yalana inanmak istiyor bir yandan aslında. Çünkü şarkının devamında ilk tanıştıkları ana atıfta bulunuyor. Her şeyin gerçek ve inanılmayacak kadar güzel olduğunu sezdiriyor bizlere ilişkinin başlarında ve partnerinin hâlâ o anki gibi kendini sevdiğini, sadece sevgiyi gösteriş tarzının değiştiğini düşünüyor.
Yıkım

“My boy only breaks his favorite toys
(Benim sevgilim sadece sevdiği oyuncakları kırar)
I’m queen of sand castles he destroyes
(Ben onun yıktığı kumdan kalelerin kraliçesiyim)
Cause I knew to much
(Çünkü ben çok şey biliyordum)
There was danger in the heat of my touch
(Dokunuşumun sıcaklığında tehlike vardı)
He saw forever so he smashed it up
(Sonsuzluğu gördü ve bizi yıktı)
My boy only breaks his favorite toys”
(Benim sevgilim sadece sevdiği oyuncakları kırar)
Tekrar nakarat kısmına geldiğimizde bu kez bizlere ekstra anlatmak istediği şeyler var Swift’in. İlk iki dize aynı devam ediyor sonrasında ise çok fazla şey bildiğinden bahsediyor. Buradan da aslında partnerini uzun süredir tanıdığı, çok fazla şey paylaştıkları ve onun hakkında her şeyi bildiği anlamını çıkarabiliriz. Ardından partnerinin bunu fark edip ilişkinin ciddi bir yere evrildiğini anlamasıyla da bu ilişkiyle beraber her şeyi yıktığını anlatıyor Swift. Ancak yine de sevgilisinin yalnızca sevdiği şeyleri kırdığından bahsederek bu acınası durumu kendince kabul edilebilir bir hâle getiriyor aslında.
“Once I fix me, he’s gonna miss me”
(Kendimi onardığımda, beni özleyecek)
Şarkının bu köprüye geçiş kısmı belki de en can yakıcı sözleri içeriyor diyebilirim. Buradan iki anlam çıkarabiliriz aslında. İlk olarak anlatıcımız bu ayrılıktan çıkıp kendini toparladığında tüm bunları yaşatan partneri onu yeniden isteyecek ve özleyecek. İkinci olarak da kendisinin şu anda partneri için yeterli olmadığının ve bu durumu düzelttiğinde onu tekrar isteyeceğini düşündüğünün anlamını çıkarabiliriz. İki türlü de zorlu bir süreçten bahsediyor ve kendi kendini düzeltmenin çabası içine giriyor.

“Just say when I’d play again
(Sadece ne zaman tekrar oynayacağımızı söyle)
He was my bestfriend down at the sandlot
(O benim kum sahasında en iyi arkadaşımdı)
I felt more when we played pretend than with all the Kens”
(Seninle oynuyormuş gibi yapsak da tüm o Ken’lerle oynadığımdan daha fazla şey hissettim)
Şarkının sonlarına doğru geldiğimizde anlatıcımızın partneri yeniden oynamak istediğinde, ilişki bağlamında düşünürsek, yeniden bir araya gelmek istediğinde Swift’in hazır olduğunu görüyoruz. Tüm yaşadıklarına rağmen yeniden denemeye hazır ve partnerinin sadece çağırmasını bekliyor. Çünkü onunlayken hissettiklerini daha önce hiçbir ilişkisinde hissetmediğinden bahsediyor. Ken’lerden kastı aslında önceki ilişkilerinde yer alan partnerleri.
“Cause he took me out of my box
(Çünkü o beni kutumdan çıkardı)
Stole my tortured heart
(Acı çekmiş kalbimi çaldı)
Left all these broken parts
(Bütün kırık parçaları bıraktı)
Told me I’m better of
(Onsuzken daha iyi olacağımı söyledi)
But I’m not”
(Ama değilim)
Partnerini diğer Ken’lerden ayırmasının sebebini onu daha iyi tanımasına değindiriyor Swift bu noktada. Kendini dışarıya en çok kapattığı dönemde tanıştığını da sezdiriyor böylelikle. Onu iyileştirdiğini ancak sonrasında daha çok kırdığını ifade ediyor. Tüm bu kırgınlıkları da anlatıcımıza bırakarak ayrıyken her şeyin daha doğru ve sağlıklı olacağından bahsediyor. Ayrıca anlatıcımızın da bu süreçte daha iyi olacağını söylüyor. Ancak Swift, tam tersi düşüncede.
Şarkının parçalarından çıkıp geneline baktığımızda oyuncak metaforuyla bir ilişkiyi açıklayan Swift, bu ilişkinin başlarda rüya gibi olduğunu ancak partnerinin ilişkinin ciddileşmesinden korktuğu için her şeyi feda edip anlatıcımızı arkasında bırakarak gittiğinden bahsediyor. Albümde yer alan vurucu şarkılardan biri fakat belki de ritminden dolayı bu durum pek anlaşılmıyor ama satır aralarına girdiğinizde hayal kırıklıkları ve her şeyin çok daha başka olabilirdi düşüncesini, tüm şarkıya yedirilmiş bir şekilde görebilirsiniz.


