Evde şakır şakır konuşan çocuğunuz, okul ya da fazla alışık olmadığı sosyal ortamlarda konuşmak konusunda çekingen davranıyor mu? Okula uyum sürecini atlatmış olmasına rağmen bu durum aylardır sürüyor mu? Öyleyse durum sandığınızın aksine çocuğunuzun mizacı ile alakalı olmayabilir ve destek gerektirebilir. Bu yazıda selektif mutizm (seçici konuşmazlık) konusunu mercek altına aldık.
Mutizm’e Dair

Mutizm kelime kökeni olarak Latince mutus kelimesinden gelir. Bu kelime sessiz, suskunluk anlamına gelir. Seçici konuşmazlık ise genellikle çocuk yaşlarda ortaya çıkan ve bireyin konuşacağı ortamları, kişileri ve yerleri seçmesi ile alakalıdır. Yani mutistik çocukların ifade edici dil becerileri gelişmiştir ancak bu becerilerini bazı durumlarda sunmamayı seçerler. Bu tercih genelde aşina olunan bağlamlara yönelir. Örneğin çocuk sık gördüğü akrabalarının yanında kendini iletişime kapatmazken tersi durumda sessizliği güvenli alanı olarak görür.
Mutistik çocuklar konuşabilme yeteneğine sahiptirler. Ama bu yeteneği kendileri için yabancı ortamlarda, belirli yerlerde veya belirli kişilere karşı sergileyemezler. Dilsizleşirler, susarlar, taş kesilirler ve sonuçta sadece jest ve mimiklerle veya yazılı olarak anlaşma yoluna giderler (Hartmann 1992 in Katz-Berstein 2007).
Mutizm Nasıl Anlaşılır?

Çocukların okula adaptasyon süreçleri için minimum 1 ay maksimum 3 ay süre verilmektedir. Bu süreç atlatıldıktan sonra iletişim ortamına yönelik kaygılar devam ediyorsa mutistik davranışların varlığından söz edebiliriz. Genellikle 4-8 yaşları arasında ortaya çıkan bu durumu ortaya çıktığı zamana göre iki gruba ayırabiliriz. Bunlar, 3;4- 4;1 yaşları arasında gözleniyorsa erken dönem selektif mutizmi, 5;5 yaşlarından itibaren gözleniyorsa geç/okul mutizmidir. Genellikle yetişkinlerde ortaya çıkan tamamen suskunluk olarak gözlenen total mutizmidir. Total mutizminin diğer çeşitleri ile benzer şekilde psikolojik nedenlere bağlı olduğu düşünülmektedir. (Hartmann, Lange 2003)
Mutizmli Çocukların Ortak Özellikleri

Mutizmli çocukların ürkek ve içe kapanık olmak gibi ortak özellikleri bulunmaktadır. Örneğin; selektif mutizmli çocuklar genellikle bu şekilde tarif edilmektedir. Ancak utangaç bir karaktere sahip olan çocuklardan farkları endişe düzeylerinin çok daha uç seviyelerde olmasıdır (Semerci, 2019). Özellikle annelerine aşırı bağlılıkları göze çarpan bu çocuklar, ayrılık kaygısı ile karakterizedir.
Seçici konuşmazlığı olan bireylerin genellikle göz teması tercihi azdır. Bu bireylerde jestler ve mimiklerle sınırlı iletişim kurma, kafa sallama, mırıldanma ve bakım vereni çekiştirerek kulağına fısıldama gibi ikincil davranışlar görülmektedir. Sosyal ortamlarda küçük düşme konusunda ciddi bir korku besleyen (Dow, Sonies, Scheib, Moss ve Leonard, 1995) bu bireylerde donup kalma, tikler gibi bedensel tepkilerin yanında karın ağrısı, kusma gibi fizyolojik rahatsızlıklar da iletişimi başlatma konusundaki endişelere eşlik edebilir.
Mutizm Neden Ortaya Çıkar?

Mutizmin ortaya çıkma nedenleri ve tetikleyicileri olabilecek bazı durumlar vardır. Bu durumlar tetikleyici olabilecekleri gibi mutizmin ortaya çıkması konusunda herhangi bir sorumluluğa sahip olmayabileceklerini de belirtmekte yarar vardır. Uyaran eksikliği, ailenin sosyolojik yapısı, göç, travmatik olaylar, biyolojik faktörler, aşırı korumacı aile yapısı gibi sebepler mutizmin sebepleri ya da tetikleyicileri arasında ön sıralarda gelmektedir. Örneğin; psikanalitik eğilimli uzmanlar selektif mutizmi daha çok fiziksel ve duygusal bir travmanın ürünü olarak görmüşlerdir. Buna göre, SM psişik çatışmalar ve çözümlenmemiş gelişimsel çatışmalar sonucu meydana gelmektedir (Dow ve ark., 1995).
Oral ya da anal döneme takılı kalan çocuk anne-babasını cezalandırmak amacıyla konuşmayabilir. Aile sırlarını saklayan çocuklarda, bir önceki gelişimsel döneme gerilerler ve konuşmayarak kızgınlık ve öfkelerini ebeveynlere yansıtabilir (Giddan ve ark., 1997). Davranışçı teorilere göre mutizm çocuğun çevreyle etkileşiminden doğmuştur ve çocuğun çevreyi manipule etmek için kullandığı öğrenilmiş tepkilerdir (Leonard ve Topol, 1993). Aile sistem yaklaşımcılarına göre de aşırı baskıcı aile yapısı seçici konuşmamaya sebep olur.
Nasıl Bir Yol İzlemeliyiz?

Mutizmde, önlem almak adına nedenleri bilmek faydalıdır ancak çoktan bu durumla karşı karşıyaysak sebeplerden çok semptomlara odaklanmak daha kurtarıcı olur diyebiliriz. Burada Mutizmli bireylerin ailelerine ve öğretmenlerine önemli bir rol düşmektedir. Destek sürecinin ilk adımı çocuğun hayatının birinci tanığı olan bakım verenlerin bilinçlendirilmesidir. Öncelikle mutizmli çocuklara suskunlukları keyfi tercihleriymiş gibi davranmamak önemlidir. Birey ICD 10 tanı kriterlerini sağlıyorsa ve bu kriterler hayat kalitesini büyük ölçüde etkilenmişse bir çocukluk çağı anksiyete bozukluğundan söz edebiliriz. Bu noktada ailenin de içinde yer aldığı multidispliner çalışma verimli sonuç almamıza yardımcı olabilir. Bu ekipte çocuk psikiyatristi, dil ve konuşma terapisti, psikolog gibi çeşitli mesleklerden insanların yer alması bireyin çok yönlü değerlendirilmesi konusunda verimli olacaktır.
Öğretmenler çocuklar için okulda konuşmanın zorluğuna karşı anlayışlı olmalı ve bunu normalleştirmelidirler. Çocuğun sessizliği, sürekli gündem yapılmamalıdır. Çocuğun sınıf ortamına katılımı sınırlı olduğu için ev ortamı sınıfa taşınmalıdır. İzolasyon isteğinden dolayı gerçekleştiremediği etkinliği ev ortamında yapabildiğine dair videoları öğretmeninin izlemesi çocuğun aidiyet duygusunu pekiştirecektir. Ayrıca öğretmenin yapacağı ev ziyaretleri de okulu çocuğun güvenli alanına taşımaya yönelik güçlü bir adım olacaktır.
Mutizme yönelik terapi yöntemleri genel olarak çocuğun davranışını pekiştirerek ödüllendirme, uygun olmayan davranışa yönelik söndürme çalışmaları, sistematik duyarsızlaştırma ve tepki uyandırma gibi çeşitli davranışçı tekniklerdir. Terapide verilen görevlerin özenle yapıldığına dair sıkı takip sorumluluğu ebeveynlere düşmektedir. Suskunluklarını çaresizlik olarak gören mutizmli bireyler destek almaktan çekinebilir ve bazı yaklaşımlar geri adım atmalarına neden olabilir. Bu durumun bireylerin ilerdeki akademik hayatlarını olumsuz etkilediğine dair bilgiler mevcuttur. Bu nedenle çevrenizde benzer tepkilere sahip olan bireylerin önlem alması konusunda farkındalığı artırmak oldukça önemlidir.
Kaynakça
Bulut, Sefa. Seçici Konuşmazlık (Selective Mutizm) Sebepleri ve Tedavi Yaklaşımları Abant İzzet Baysal Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi 2. 17 (2008)
“Mutizm” Melikgazi Rehberlik ve Araştırma Merkezi. Web.14.07.2024
“Mutizm Hakkında” Selektif Mutizm. Web. 14.07.2024
“Selektif Mutizm (Seçici Konuşamama)” Pozitif Hayat Merkezi. Web.14.07.2024
“Selektif Mutizm (Seçici Konuşmazlık)” Çadem Psikoloji Web. 14.07.2024
“Selektif Mutizm( Seçici Konuşmazlık) Nedir?”. Kidolog. Web. 14.07.2024
Kapak görseli: depositphotos.com