Cengiz Aytmatov’un eşsiz anlatımıyla, edebiyat dünyasına damga vuran Dişi Kurdun Rüyaları kitabından ruhumuza dokunan 15 alıntıyı sizler için derledik.
Keyifli okumalar!
1. ‘‘Mujunkum bozkırının zavallı canlıları, dünyada var olan iyiliğin ve kötülüğün asıl kaynağının insanlar olduğunu nasıl bilebilirlerdi ki? Hayvanlar, insanların karşılaştıkları güçlükleri anlayamazlardı. Oysa düşünen varlıklar olarak insanlar, en baştan beri bu yetilerini sadece kendi çıkarları için kullanmışlar ve doğayı paylaştıkları diğer varlıkları hiç düşünmemişlerdi. Ve şu soruya bir cevap bulamamışlardı: ‘Kötü’ her seferinde neden ‘iyi’den daha güçlü olarak ortaya çıkıyor?’’ (s. 17)
2. ‘‘Bütün hayaller öyle değil midir zaten? Önce zihnimizde belirir, sonra da kök salamamış ağaçlar gibi yıkılıp giderler. Yine de hayalsiz yapamayız; iyiyle kötü arasındaki farkı anlayacağımız yolda yürüyebilmek için hayallere ihtiyacımız var…’’ (s. 25)
3. ‘‘Onları uzaydan birileri görcek olsaydı o anda dünyanın bu noktasında olan biten için üzülürdü ama neler olup bittiğini uzayın bir ucundan görebilecek olan bu göz bile bozkırın daha nelere gebe olduğunu bilemezdi.’’ (s. 35)
4. ‘‘Tabii eğerler ve keşkeler ile bir yere varılmaz… Geleceğin ne getireceğini kim bilebilir ki? Kaderi bilmek asla mümkün değildir.’’ (s. 41)
5. ‘‘Kader deyip geçiştirdiğimiz şey aslında –gerek iyi gerek kötü şeyler getirsin- bütün hayatımızı, her şeyi kontrol eder.’’ (s. 62)
6. ‘‘Eski şarkılar gizemli çağrılarını yayıyorlardı gökyüzüne. Bu milletin mukaddes geçmişinde var olan çağrılardı bunlar.’’ (s. 77)
7. ‘‘ Neden herkes kendini haklı karşısındakini haksız görüyordu? Gerçek neydi?’’ (s. 77)
8. ‘‘Hayat bütün yokluklardan daha kuvvetlidir ve dünyada ondan daha mukaddes bir şey yoktu.’’ (s. 78)
9. ‘‘İnsanın hayatını yönlendiren yasalar hesap kabul etmez. Uzay boşluğundan dönüp duran dünyamız da kanlı dramların sahnelendiği bir yerdir sadece… Bu dünya güneşin etrafında döndüğü sürece, kıyamete kadar kan akması mı gerekir?’’ (s. 80)
10. ‘‘ İnişli çıkışlı varlığımızda sahip olduğumuz hiçbir şey, daimî değildir.’’ (s. 81)
11. ‘‘Yaşam ve ölüm, aşk, merhamet, hasret; müziğin birbirine yoğurduğu kavramlardır.Nitekim müzik bize, var
olduğumuz günden beri elde etmek ve asla ayrılmak istemediğimiz özgürlüğü tanır. Müziğin verdiği özgürlük, başka hiçbir şeyin veremeyeceği değerde bir duygudur.’’ (s. 82)
12. ‘‘Elbet gün yeniden doğacak ve hayat devam edecekti.’’ (s. 200)
13. ‘‘Bugünküler, dün olanları yaşıyor, eğer yarınkiler bugün olanları unutur, hatırlamazlarsa bu, herkes için büyük bir felaket olacaktır.’’ (s. 201)
14. ‘‘Yaşantımız boyunca karşılaştığımız bazı olayların, bizim için Tanrı’nın bir lütfu olduğunu düşünürüz. Ne var ki insan, bazı olayların olumlu veya olumsuz etkilerini zamanla öğrenir. Lütuf Tanrı’dandır ama onu değerlendirmek, ondan sonuç almak, insanların kendilerine aittir.’’ (s. 224)
15. ‘‘Her insan kaderinin peşinden koşar ve her kader adamını arar… Hayat böylece sürüp gider… Kaderin cilvesi her zamanki gibi başka zaman ve başka mekânda sürüp giden bir hikâyenin akışını değiştirerek tabiatının gereğini yapmıştı…’’ (s. 249)
Dişi Kurdun Rüyaları, Cengiz Aytmatov
Elips Yayınları