Kendrick Lamar, çağdaş rap müziğin en etkili isimlerinden biri olarak her albümünde olduğu gibi bu albümünde de müzik dünyasında; toplumsal, kişisel ve sanatsal anlamda ses yarattı. Mr. Morale & The Big Steppers, onun beş yıllık birikmiş terapi ve içsel yolculuğunun sonucu ortaya çıkmış bir albümdür.
Kendrick’in Geri Dönüşü

Kendrick Lamar‘ın beş yıl aradan sonra müziğe döndüğü ve aynı zamanda beşinci stüdyo albümüdür. Bu albüm baştan sona Lamar’ın içsel çatışmalarını, aile hayatını ve toplumsal sorunlara eleştirilerini içeriyor.
Albüm 13 Mayıs 2022 yılında yayınlandı, iki kısımdan oluşuyor “Mr. Morale/Big Steppers”. 78 dakika olan albümde Lamar’ın uzun süredir işlerinde gördüğümüz Sounwave, Bekon, Oklama gibi birçok yapımcı ve söz yazarı da yine iş birlikçi olarak yapımda bulunmuştur. Albümde ayrıca birçok sanatçı da yer alıyor Father Time’da Sampha, Purple Hearts’da Summer Walker, Ghostface Killah gibi.
Albümün Genel Çerçevesi

2017’deki “DAMN” döneminden sonra albüm kesinlikle bir geri dönüş duygusu içeriyor. İki disk olarak yayınlanan albüm 18 şarkı 78 dakika süresiyle Lamar’ın en kapsamlı albümlerinden oldu. Kendi söylemleriyle albüm, onun “terapi seanslarının” müzikal şekli. Bu terapi sahne uyarlamalarını Caunt Me Out müzik videosunda da görüyoruz.
Konsept ve Hikâye Anlatıcılığı

Albümün merkezinde terapinin de vermiş olduğu “içsel yolculuk” var. Lamar kendi beklentileri karşısındaki kırgınlıklarını, geçmiş travmalarını, ailevi kapanmayan yaralarını, toplumun yüklediği rolleri sorguluyor.
Daha önceleri politik ve sosyal anlamda yorumlamalarıyla bilinen Lamar , bu kez adeta kişisel yolculuğuna çıkarmış bizi. Kahraman olmak istemeyen, kusurlarıyla yüzleşen bir Kendrick.
Müzikal Yapı ve Tarz

Albümün müzikal dili oldukça çeşitlidir. Bunu Count Me Out parçasında da çok net duyuyoruz. Klasik hip- hop beat’leri, soul ve R&B hep birlikte çok beğenilen harmoniler ortaya çıkarıyor. Minimal piyano melodileri (Crown) gibi, deneysel ritimler ve bazen kaotik diyebileceğimiz soundlar, albümün duygusal dalgalanmalarıyla bütün oluyor. Beat’lerdeki ani kırılmalar, şarkı sözlerindeki ruh hâli değişimini daha da görünür kılıyor.
Prodüksiyon Kadrosu

Albümde Soundwave, DJ Dahi, Boi-1da, Bekon, The Alchemist, Pharrell Williams, Thundercat gibi çok farklı tarzlarda iş yapan yapımcılar var. Bu çeşitlilik albümün bir konsept albüm olarak yine bize o karmaşayı ve karmaşa içinde duygu aktarımı yapmaya çalışmayı gösteriyor. Hem ana akım hem de alternatif hip-hop ögeleri iç içe geçiyor, çoğu şarkı bilinçli olarak ham ve çıplak bir sound’a sahip.
Şarkılar ve Lirik Temalar
Albümün en güçlü yanı olan sözler Lamar’ın yıllardır konuşmadığı konulara bir giriş olmuş. İç dünyası, travmaları, terapi, aile ilişkileri, genel ilişkiler ve kimlik en yoğunlaşılan konular.
United in Grief
Albümün açılış şarkısı olarak hem konseptin hem de duygusal atmosferin ilk gösterimini yapıyor. Şarkı, Duval Timothy’in piyano melodileriyle başlıyor ve çok geçmeden sert ritimler kırılmalarla ortaya çıkıyor.
Kendrick ilk mısrada “1855 gün boyunca bir şeyler yaşadığını (I’ve been goin’ through somethin’ / One thousand, eight hundred and 55 days)” söylüyor; burada “DAMN” albümünden sonra geçen yaklaşık beş yıllık sessizliğe gönderme yapıyor. Şarkının merkezinde bulunan “I grieve different (Ben farklı şekilde yas tutuyorum)” cümlesi, yas tutmanın herkes için farklı olduğunu vurgularken beat değişimiyle farklılığı hissettiriyor.
“A family broken in variables
(Değişkenlerle parçalanmış bir aile)
What is a rapper with jewelry?
(Mücevherli bir rapçi nedir?)
A way that I show my maturity
(Olgunluğumu gösterme şeklim)
What if I call on security?”
(Ya güvenliği çağırırsam?)
Die Hard
Albümün en melodik şarkılarından, Blxst‘in yumuşak vokalleri ve Amanda Reifer‘in dokunuşlarıyla daha da kalıcı ve R&B etkili bir hava taşıyor. Sözlerde güven, sevgi ve kıskançlık aralarındaki gerilimi duyuyoruz.
Burada Kendrick romantik bir ilişki bağlamında partnerine güven vermek isterken bir yandan da terapi sürecini anlatıyor. Prodüksiyon tarafında DJ Dahi, Sounwave ve Baby Keem’in katkılarıyla ortaya çıkan atmosfer, önceki parçalardaki gerginliğe kıyasla rahatlatıcı bir kontrast yaratıyor.
“I hope I’m not too late to set my demonds straight.”
(Umarım içimdeki karanlığı aydınlatmak için hâlâ vaktim vardır.)
Father Time (feat. Sampha)
Lamar, babasının hayatındaki baskın rolünü ve “sert erkeklik” kültürünü sorguluyor. Küçük yaşlardan itibaren duygularını bastırmaya zorlanmış olması, onun yetişkinlikteki kırgınlıklarını ve öfkesini de açıklıyor. Şarkıda, babasından gördüğü “acımasızca güçlü olma” öğütlerini eleştirirken, bunların aslında sağlıklı bir duygu gelişimini engellediğini söylüyor.
Father Time, sadece bireysel bir hesaplaşma değil, toplumdaki erkeklik normlarının da bir eleştirisi. Lamar, bu şarkıda kendi içsel çelişkilerini dürüstçe ortaya koyarken, aynı zamanda erkeklerin çocuklukta öğrendikleri yanlış kodların nesiller boyunca aktarıldığını gözler önüne seriyor. Bu yüzden şarkı, albümün en otobiyografik ve aynı zamanda en toplumsal parçalarından biri olarak öne çıkıyor.
“Men should never show feelings
(Erkek dediğin duygusunu göstermemeli)
‘Cause everthing he didin’t want was everything i was”
(Çünkü onun bir evlatta istemediği her şeye sahiptim)
Count Me Out
Albümün ikinci disc’inin açılış şarkısıdır. Albümün ilk yarısında duyduğumuz ağır iç döküşler, daha güçlü ve kendi sınırlarını çizen tonlara geçiyor. Parça ABD Hot 100‘de 20 numaraya kadar yükseldi. Prodüksiyonda Soundwave, DJ Dahi, Tim Maxey ve J.LBS var.
Şarkı koro benzeri bir girişle başlıyor sonrasında groove‘a (ritmik, dinamizm kazanan bir akış) açılıyor. Son kısımda yine tempo sadeleşip içe dönüyor ve bu gel-git parçanın “kırılma ve iyileşme” temasına tamamen uymaya devam ediyor.
“One of these lives, I’ma make things right
(Bu hayatlardan birinde, işleri düzelteceğim.)
With the wrongs I’ve done, that’s when I unite
(Yaptığım yanlışlarla, o zaman birleşeceğim.)
With the Father, Son, ’til then, I fight
(Baba, Oğul ile, o zamana kadar savaşacağım.)
Rain on me, put the blame on me”
(Üzerime yağmur yağsın, suçu bana yükleyin.)
Lirik teması ise suçluluk duyduğu şeyler için kendini affetme, bununla yaşamayı öğrenme sürecini anlatıyor. Egonun ve gururun da önündeki engeller olduğundan “Wipe my ego, dodge my pride (Egomdan arınır, gururdan sıyrılırım)” kısmıyla bahsediyor.
Video (16 Aralık 2022) siyah-beyaz bir terapi seansı sırasında başlıyor. Terapisti Helen Mirren canlandırıyor. Açılışta Kendrick bir park yeri kavgasını anlatıyor; terapisti “Saat 2’de ‘kendimi çökmüşüm gibi hissediyorum’ diye yazdın” diyerek onu içe döndürmeye çalışıyor. Klip, sadece ilk kıtayla yetinip şarkının ve albümün temasına göre görsel metaforlarla güçlendiriliyor.
Albümle bağlantısı ise şarkıda “Session ten, breakthrough” (10. seans, kırılma) gibi terapiden sözler barındıran bir cümle geçiyor, bu albümün ikinci yarısına göndermedir. Daha berrak, sınır koyan ve kendini sahiplenen cümlelere bu kısımdan sonra başlıyor.
Bu şarkının bu kadar öne çıkmasının en büyük nedenleri Lamar’ın “kusursuz kahraman” imajından çıkıp kusurlarıyla barışık bir olgunluğa geçişini somutluyor.
Crown
Kendrick’in sorumluluk, beklenti ve yükler üzerine düşüncelerini aktardığı bir şarkı. Kendisinin sadece bir rapçi değil, bir “rol model”, bir baba, bir partner ve toplum için ses olduğunu görüyoruz. Kendisinin bu kadar rol içinde sıkışmış haldeyken herkesi memnun etmesinin imkansız olduğunu söylüyor.
“I can’t please everybody (Herkesi memnun edemem)” dizesi şarkı boyunca tekrar ederek şarkının temel mesajını açıkça belirtiyor. Kendrick, herkesin onayını almaya çalışmanın yıkıcı tarafını gösteriyor. Herkese yetişmeye çalışırken kendi ruhunu parçaladığını fark ediyor. Müziği piyano ağırlıklı, minimalist. Sert davullar ya da yüksek tempolu ritimler yok. Bunlar şarkıyı neredeyse bir iç monolog gibi duyuruyor.
“But the time it’ll come to not be there when somebody needs you
(Ama birinin sana ihtiyacı olduğunda orada olamayacağın zaman gelecek)
You say no and all you’ve done gives them amnesia”
(Hayır dersin ve yaptığın her şey onlara hafıza kaybı yaşatır)
Mother I Sober (feat. Beth Gibbons)
Albümün en duygusal ve ağır şarkılarından olan şarkı Lamar’ın çocuklukta yaşadığı ve üzerinde ağır hasarlar bırakan travmalar, aile içi şiddet ve nesillerdir aktarılan acıdan bahsediyor. Beth Gibbons’un hüzünlü sesiyle birleşen Lamar’ın sözleri onun savunmasız yanını ortaya koyuyor.
“I wish , was somebody,
(Keşke ben değil de,)
Anybody but myself”
(Herhangi biri olsaydım)
Albüm Kapağı

Kendrick sırtında bir tabanca, başında dikenli taç ve kucağında çocuğu, arkasında partneri ve diğer çocuğuyla bir evin içinde görünüyor. Dikenli taç ile İsa’ya bir gönderme var. Kendisini “kurtarıcı” gibi görerek toplumun yükünü taşıdığını ima ediyor.
Aynı zamanda bu, onun taşıdığı ağır sorumlulukların acısını da sembolize ediyor. Sanatçı olarak “birilerinin sesi” olma beklentisi var üzerinde. Fotoğraf, aileyi kutsal bir yere koyuyor. Kapaktaki odanın sadeliği, albümün kişisel ve en içi meselelerine işaret ediyor.
Dikenli Taç

“Heavy is the head that chose to wear the crown” (Taç giymeyi kendisi tercih eden, sonuçlarına da katlanmalıdır.)
Bu söz aslında eski bir deyişe gönderme yapıyor: “Heavy is the head that wears the crown (Taç giyen başın yükü ağırdır)”. Burada Lamar, liderlik, sorumluluğun ağırlığını dile getiriyor. Ama burada önemli bir nokta var: Kendrick “chose”(seçmek) fiilini ekliyor ve bu yükü, sorumluluğu bilinçli olarak üstlendiğini vurguluyor. Yani bu sorumluluk sonucu içinde bulunduğu yalnızlık kendi seçiminin de bir sonucu.
Eleştiriler ve Tepkiler

Albüm eleştirmenlerden ve dinleyicilerden büyük ölçüde olumlu yorumlar aldı. Metacritic’te 85/100 puan aldı. Pitchfork 7.6/10 verdi ve albümün Lamar’ın en samimi işi olduğunu belirtti.
Mr. Morale & The Big Steppers, Kendrick’in bize yalnızca bir rap sanatçısı değil, çağının sorunlarını, ihtiyaçlarını ve ruhunu yansıtan çok güçlü bir anlatıcı olduğunu da gösterdi. Kendi iç dünyasını ve toplumun çatışmalarını cesur bir dille anlatıyor albüm boyunca. Beş yıllık aranın ardından gelen bu büyük ve özenli çalışma hem sevenleri hem de eleştirmenler tarafından beğenildi ve modern müziğin en önemli eserlerinden biri olarak hafızalara kazındı. Sizin albümdeki favori parçanız hangisi oldu?
Kaynakça: