Jane Austen’ın üzerinden yıllar geçse de hâlâ büyük bir ilgiyle okunan romanı Gurur ve Önyargı’da karşımıza çıkan Mr. Fitzwilliam Darcy, edebiyat dünyasının en büyüleyici ve karmaşık karakterlerinden biri olarak görülür. İlk bakışta, mesafeli ve gururlu duruşuyla 19. yüzyıl aristokrasinin özünü yansıtır. Toplumsal kalıplardan kaynaklanan soğuk tavrı ve kibri daha sonra büyük bir aşk yaşayacağı Elizabeth Bennett dahil kırsal kesimden pek çok üyenin ondan hoşlanmamasına sebep olur. Meryton balosunda Elizabeth’e yaptığı “Hoş ama beni cezbedecek kadar değil.” yorumu kibirli karakterini bizlere adeta kanıtlar niteliktedir.
Hikâye ilerledikçe, Mr. Darcy’nin karakterinin katmanları bir bir ortaya çıkar ve bu büyük bir dürüstlük, nezaket ve sorumluluk duygusunu gösterir. Darcy’nin gurur ve ön yargıyla dolu kişiliğinin altında güçlü bir aşkın filizlenmesi, onun içsel dönüşümünün başlangıcı olur. Elizabeth’in zekası ve etkileyici karakteri, Darcy’nin sahip olduğu bu duyguları sarsar ve sarsıntı, onu kendi kusurlarını sorgulamaya iter. Bu aşk hikâyesi, iki karakterin birbirine karşı beslediği duyguların yanı sıra toplumsal ön yargılara, katı sınıf düzenine eleştiri yaparak insanın değerinin toplumsal statüden değil davranışsal ve ahlaki niteliklerden geldiğini ortaya koyar. Mr. Darcy’nin toplumsal beklentilerle şekillenmiş, yargılarla dolu yolculuğunu anlatan ve dönüşümünü yansıtan parçaları sizin için bir araya getirdik.
You’ve Got To Hide Your Love Away – The Beatles

The Beatles‘ın “You’ve Got to Hide Your Love Away” şarkısı deneyimlediğimiz aşkı ve duyguları, toplumsal baskılar ve kişisel kaygılar nedeniyle gizlemek zorunda kalmanın getirdiği o eksiklik hissini anlatır. Hüzünlü bir ton ve içsel çatışma içeren sözleri, sevginin açıkça ifade edilememesini ve bunu gizleme zorunluluğunun yarattığı duygusal boşluğu yaşatır.
I can see them laugh at me, And I hear them say
(Bana güldüklerini görebiliyorum, Ve şöyle dediklerini duyuyorum)
Hey, you’ve got to hide your love away
(Hey, aşkını saklamalısın)
Darcy, Elizabeth’e karşı derin duygular beslerken, toplumun idealleri ve kendi ön yargıları nedeniyle bu aşkı gizlemek zorunda kalır. Alt sınıftan biriyle birlikte olmak, bu ideallere aykırıdır ve Darcy’nin bunu bastırması gerekir; Elizabeth’e aşkını itiraf ettiği sırada gördüğümüz gibi bunu yaparak kendine büyük bir ızdırap çektirir. Toplumsal normlardan dolayı Darcy’nin yaşadığı hisler The Beatles’ın şarkısıyla âdeta kendine hayat bulur.
Can’t Pretend – Tom Odell

Tom Odell’in şarkısında, aşık olduğunu kabul etmemek için mücadele eden, duygularını gizlemek için güçlü bir tavır sergileyen fakat sonunda bu hislerin kaçınılmaz bir şekilde yüzeye çıktığı bir ilişki anlatılır. Sözleri, kişinin kendi içsel savunmalarını aşarak aşkın gerçek doğasını kabul etmesi gerektiğini dile getirir.
And I wanna fight, But I can’t contend
(Ve savaşmak istiyorum, ama buna karşı koyamam)
I guess that’s love
(Sanırım bu aşk)
Darcy’nin başlangıçta Elizabeth’e karşı mesafeli duruşu, toplumun dayattığı kalıpların somutlaşmış bir simgesidir. Fakat Darcy zamanla duygularının bastırılamayacak kadar güçlü olduğunu fark eder ve Elizabeth’e olan hisleri gittikçe belirgin bir hâle gelir; sonunda aşkına yenik düşerek değişmeye başlar. “Can’t Pretend” Darcy’nin güçlü ve sert bir dış görünüş sergilemesine rağmen aşkının bunu aşması ve savunmalarını kırmasını anlatarak Darcy’nin hikâyesini ortaya koyar.
Love Is Stronger Than Pride – Sade

Sade’in şarkısı “Love Is Stronger Than Pride” geçmişin ve gururun, aşkın önünde bir engel olamayacağını anlatır. Hataların herkesin başına gelebileceğini ve geçmişteki yanlışların, gerçek bir aşkın önünde köstek oluşturamayacağını ifade eder.
“Sen bana gerçekten sevilmeye değer bir kadının sevgisini kazanabilmek için daha başka erdemlere sahip olmam gerektiğini öğrettin.”
– Mr. Darcy, “Gurur ve Önyargı”
Şarkı, Mr. Darcy’nin karakter dönüşümüne adeta bir fon müziği gibidir. Darcy, aşkı ve gururu arasında sıkışıp kalmış, kendi hislerini kabullenmekte zorlanmıştır. Hikâye boyunca, bu hissini yenmeye çalışırken sevginin onu nasıl değiştirdiğini ve daha iyi bir insan haline getirdiğini görürüz. “Love Is Stronger Than Pride” bu açıdan Darcy’nin kalbindeki aşkın, nasıl inşa ettiği duvarları yıkıp gerçeğe ve sevgiye yönlendiğini, daha anlayışlı bir insana dönüştüğünü anlatır.
Every Little Thing She Does Is Magic – The Police

The Police grubunun şarkısı, bir adamın aşık olduğu kadına duyduğu hayranlığı ve hissettiği büyülenmişlik duygusunu anlatır. Şarkının sözleri, kadının her hareketinde, her gülüşünde kısacası yaptığı her şeyde büyüleyici anlar gördüğünü ifade eder.
“Every time that I come near her,
(Ne zaman onun yanına gitsem,)
I just lose my nerve as I’ve done from the start
(En başındaymış gibi özgüvenimi kaybediyorum)”
Elizabeth’in zekası ve cesareti, Darcy’nin üzerinde büyük bir etki bırakır. “Onun yaptığı her şey büyüleyici” diye düşünür Darcy; Elizabeth’in her hareketinde bir büyü, zarafet görür, bu da onun giderek daha fazla etkilenmesine sebep olur. Bu hayranlık, Darcy’nin hem duyguları hem de aklıyla hareket etmesine, kibrinden sıyrılıp gerçek aşkı bulmasına yol gösterici olur.


