Yırtıcı gitar rifleri, agresif kick ve hi-hat sesleri, pentatonik bas yürüyüşleri ve sıklıkla kullanılan kirli vokaller. Hepsi hayatımıza giren Metal müziğin unsuru.
1970’lerde doğan Metal müzik yıllar içinde bir Heavy, Thrash, Death, Power, Progressive vs. gibi birçok alt türe ayrılsa da içerik olarak her zaman güçlü kalmayı başardı. Temas edilmeyen konulara değinen sözleri, sıklıkla keskin politik yaklaşımları ise müzikal anlamda sahip olunan bu zenginliği daha da artırdı. Nispeten kısıtlı hayran kitlesi, ortaya çıkan bu temaların yarattığı duygular sebebiyle tür ile daha güçlü bir bağ kurdu ve sıklıkla bir başkaldırı olarak niteledikleri Metal müziğe daha sıkı bağlandı.
Ülkemizde ilk örneklerini 1980’lerin ortalarından itibaren görmekte olduğumuz Metal müzik ise en verimli dönemini 1990’lı yılların ikinci yarısı ve 2000’lerin başında geçirdi.
Gelin metalseverlerin mutlaka dinlemesi gereken 10 yerli albüme birlikte göz atalım!
1- Radical Noise – Make a Wish (1998)
1992 yılında kurulan İstanbul, Kadıköy merkezli Radical Noise 2000 yılına kadar üç stüdyo albümü kaydetmiştir. Grubun diskografisinin ikinci sırasında yer alan albüm “Make a Wish” ise özellikle politik ve eleştirel tavrıyla dikkat çekmektedir. Chaos Flow, Make a Wish ve Governmentality gibi politik eleştirel yaklaşımı olan şarkıların yanı sıra albümde bulunan Joy isimli şarkı ise bir klasik haline gelmiştir. “Make a Wish”, 1998 yılında yayımlanan ve Türk Hardcore grubu Radical Noise‘un ikinci stüdyo albümü özelliğini de taşımakta. Ayrıca albüm, Türk alternatif rock sahnesinde önemli bir yere sahiptir ve Radical Noise‘un tarzını ve müzikal kimliğini tanımlayan bir çalışma olarak kabul edilir. “Make A Wish“, yayımlandığı dönemde ses getiren parçaları içerirken, aynı zamanda dinleyicilere enerjik ve deneysel bir müzik deneyimi de sunmaktan çekinmiyor.
2- Pentagram – Anatolia (1997)
“Anatolia”, Türk metal müzik grubu Pentagram‘ın 1997 yılında yayımlanan altıncı stüdyo albümüdür. Bu albüm, grubun müzikal tarzında bir değişimi temsil eder ve Anadolu rock müziğinden esinlenerek, Türk müziği ögelerini metal müzikle birleştirir. “Anatolia” (Anadolu) kelimesi, albümdeki temalar ve müzikal motiflerdeki Türk kültürünün derin etkisini yansıtmaktadır. Pentagram, bu albümle hem Türkiye’de hem de uluslararası alanda geniş bir hayran kitlesi kazanmıştır. Özellikle gitarist Demir Demirkan ve vokalist Murat İlkan’ın eşsiz performansıyla hatırlanan albüm, toplam 13 şarkıdan oluşmaktadır. Albümün ilk müzik videosu ise “Anatolia” isimli şarkıya çekilmiştir. Sertap Erener’in Murat İlkan’a eşlik ettiği şarkı, biri İngilizce ve diğeri Türkçe olmak üzere iki versiyona sahiptir. Aksak ritimleri ve progressive tarzı ile akıllarda kalan “Behind The Veil” isimli şarkı ise albümün öne çıkan en değerli parçalarından biridir.
3- Almora – Shehrâzad (2001)
“Shehrâzad”, Türk senfonik metal grubu Almora‘nın 2004 yılı sonbaharında çıkan üçüncü stüdyo albümüdür. Türkiye dışında Rusya, Meksika ve Japonya’da da yayımlanan albümün ardından grup, uluslararası platformdaki yerini de sağlamlaştırmıştır. Birçok yabancı kaynakta övgü ile bahsedilen “Shehrâzad” ve Almora, bir müzik ve kültür elçisi olarak nitelendirilmiştir. Biri Türkçe sözlü olmak üzere toplam 9 parçadan oluşan albüm, grup için olduğu kadar Türk metal müziği açısından da oldukça kıymetli bir yere sahiptir. Özellikle albümde bulunan Soner Canözer imzalı iki parçanın Japon müzikal tiyatro topluluğu Takarazuka Revue tarafından sahnelenen Revue of Dreams gösterisinde kullanılması, albüme uluslararası itibar kazandırmıştır. Binbir gece masalları temalı “Shehrâzad”, orkestral bir tavra sahip ve albüme adını veren “Shehrâzad” isimli şarkının yanısıra “1001 Nights” ile de dikkat çekmektedir.
4- Soul Sacrifice – Carpe Mortem (2012)
“Carpe Mortem”, Türk melodik death metal grubu Soul Sacrifice’in 2012 yılında piyasaya sürdüğü albümdür. “O.L.B” ve ilk video klip çalışması “Comatose” adlı şarkılar albüm çıkmadan bir süre önce tekli olarak yayımlanmış ve büyük övgü almıştır. Albümde biri Pentagram coverı “Fly Forever” olmak üzere toplam 11 parça bulunmaktadır. Albüm alt yapı ve yapım kalitesi olarak Soul Sacrifice diskografisinde bulunan en olgun eserdir. 1997 yılında kurulan ve halen aktif olarak müzik yapmakta olan İstanbul’lu grup, toplamda iki adet albüm yapmış olsa da Summer Rock, Rock Republic, Rock the Nations gibi önemli festivallerde sahne almış ve performansıyla her seferinde dinleyicisini derinden etkilemeyi başarmıştır.
5- Antisilence – Suffer Hits (2000)
“Suffer Hits”, Antisilence‘ın 2000 yılında çıkardıkları ikinci albümüdür. Hardcore ve Thrash arasında bir tarza sahip albüm toplamda 15 parçadan oluşmaktadır. Özellikle vokal Erdem Çapar‘ın çarpıcı performansı dikkat çekmektedir. “Government Lies” ve “I Come I Saw I Lost” gibi sıkı parçalar barındıran albümün en büyük hiti ise şüphesiz “Kesme Sesini” isimli parçadır.Özellikle sözleriyle öne çıkan şarkı, otoriteye başkaldırının marşı haline gelmiştir. Sert soundu ve lirikleriyle akıllara kazınan 2 dakikalık eser, hemen her Türk Metal dinleyicisinin hafızasında yer etmektedir.
‘Tepkini göster karşılarına dikil, kafana da vursalar kesme sesini!
Sesini yükselt seslerini bastır, sesin kısılsa da kesme sesini!’
– Kesme Sesini, Antisilence
6- The Climb – The Climb (1999)
Şimdilerde Pentagram gurubunun vokallerini üstlenen Gökalp Ergen’in profesyonel olarak müzik yaptığı ilk grup olan The Climb’ın 1999 yılında çıkardığı albümdür. Bolca Grunge müzik esintisi bulacağınız albümün tarzı genel olarak Alternatif metal olarak tanımlanabilir. Albüm, dinleyicilerin kulaklarında iyi bir Deftones albümü benzeri tınılar bırakır. “Turning Black”, “Spineless” ve “Clayboy” gibi efsane hitler çıkartan albüm, toplam 9 parçadan oluşmaktadır.
7- Cenotaph – Puked Genital Purulency (1999)
1999 yılında yayımlanan “Puked Genital Purulency”, Türk metal müzik tarihine damga vuran albümlerden biridir. Cenotaph’ın uluslararası müzik camiasında tanınmasına ve birçok yabancı festivale akredite olmasına vesile olan albüm, Death Grind’ın en önemli örneklerinden birini teşkil eder. Albüm, bir klasik veya türü adına bir başyapıt sayılmayacak olsa bile pek çok anında kendine hayran bıraktıran ve gerek yaratmayı başardığı boğucu atmosfer, gerekse gerçekten de sert olmayı başarabilmesiyle bunca yıl sonra bile etkisini hiç kaybetmemektedir.
8- Catafalque – Unique (2005)
1997 yılında kurulan Catalfalque, 2011 yılına kadar aktif olarak müzik yapmıştır. Bu süreçte iki adet albüm yayımlayan grup özellikle ilk albümü “Unique” ile büyük ses getirmiştir. Unique, Türk goth metal grubu Catafalque’ın 2005 yılında piyasaya sürdüğü ilk albümüdür. Unique, ayrıca ülke genelinde piyasaya çıkan ilk yerli Gothic metal albümü olma özelliğini taşır. “Legacy of Virgin Eve” gibi bir hit barındıran albüm, toplamda 12 şarkıdan oluşmakta ve başarılı gitar kayıtlarıyla dikkat çekmektedir.
9- Asafated – Kaybolmuş Masumiyet (1995)
Asafated’ın 1995 yılında piyasaya sürdüğü “Kaybolmuş Masumiyet”, ülkemizde yayımlanmış ilk Death metal albümlerinden biridir. Kısıtlı imkanlarla kayıt altına alınmış olsa bile “Kaybolmuş Masumiyet”, özellikle vokal Tanju Can’ın muazzam performansına sahne olan bir albümdür. 7 şarkıdan oluşan ve sadece kaset formatında basılan albüm, etkisini uzun yıllardır yitirmemiş nadir eserlerden biridir. Albüme adını veren şarkı olan “Lost Innocence” düşük temposu ve hayal kırıklığı dolu lirikleriyle dikkat çekerken, albümün tek video klip çalışması olan “Goner” sahip olduğu kasvetli hava ile öne çıkmaktadır.
Not: “Kaybolmuş Masumiyet, kimyasal ve çeşitli savaşlar sonucu ölmüş bütün insanlara adanmıştır.”
10- UÇK Grind – The Human Race Must Be Destroyed (2015)
“The Human Race Must Be Destroyed”, Türk Grind Core temsilcisi UÇK Grind’ın çıkardığı ilk albümdür. Sert sözleri ve punk tavrı ile vurucu bir etkiye sahip olan albüm, 2015 yılında raflarda yerini almıştır. Albüm toplam 13 parçadan oluşmaktadır. Asafated vokali Tanju Can’ın bir projesi olan UÇK Grind, 13 şarkıdan oluşan bu albümde toplam beş adet Türkçe şarkıya yer vermiştir. 2012 yılında çıkan ”Sınır Ötesi” isimli EP’lerinden üç şarkıya bu albümde de yer veren grup albüme adını veren şarkı ‘The Human Race Must Be Destroyed‘ ile albüm genelinde olduğu gibi insanlığa karşı tavrını açık açık dile getirmektedir.
“We have no messages and not many words to say. The human race must be destroyed!”
(‘Hiç mesajımız yok ve söylenecek pek fazla söz yok. İnsan ırkı yok edilmeli!’)
Albümün son şarkısı olan “Ne Umiray” ise albümün genelinin aksine sahip olduğu atmosferik tarzı ve ölüm temasıyla dinleyici üzerinde hüzün yüklü etkiler bırakmaktadır.
Kaynakça
- “Asafated Kaybolmuş Masumiyet”. Pasif Agresif. Erişim: 06.04.2024. Web
- “Almora”. Rocknoze. Erişim: 06.04.2024. Web
- Öne Çıkartılmış Görsel